Yazar "Öç, Mehmet" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 6 / 6
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Double Outlet Right Ventricle with Discordant Atrioventricular Connections in a Newborn:Case Report and Brief Overview of the Literature(2016) Sert, Ahmet; Aypar, Ebru; Gökmen, Zeynel; Öç, Mehmet; Odabaş, DursunÇift çıkışlı sağ ventrikül bütün doğumsal kalp defektlerinin nadir bir kardiyak malformasyondur. Anormal ventriküloarteryal bağlantıların heterojen bir grubudur. Her iki büyük arter (pulmoner arter ve aorta) esas olarak morfolojik sağ ventrikülden çıkmaktadır. Diskordan atriyoventriküler bağlantılı çift çıkışlı sağ ventrikül ve hipoplazik pulmoner arterleri olan bir yenidoğanı sunmaktayız. Ekokardiyografi ile tanı konulan nadir karmaşık bir kardiyak malformasyonu bildirdik. Ekokardiyografi ile segmental yaklaşım ve kardiyak segmentlerin ardışık analizi karmaşık kardiyak malformasyonların tanısında ipucudur.Öğe Effects of perfusion temperature on ınflammatory response and outcome following cardiopulmonary bypass(2012) Farsak, Bora; Öç, Mehmet; Gümüş, Funda; Öç, Bahar; Erentuğ, VedatAmaç: Açık kalp cerrahisinde perfüzyon ısısının inflamatuar cevap ve sonuçlar üzerine etkilerinin araştırılması. Yöntemler: Toplam 49 hasta iki gruba bölünmüştür, Grup 1 (n24) normotermik opere edilmiş,gurup 2 (n25) hipotermik kardiyopulmoner bypass (KPB) altında opere edilmiştir. Preoperatif ve postoperatif dönemde interleukin-6 (IL6) ve high sensitive CRP (hsCRP) seviyeleri için kan örnekleri alınmıştır. Bulgular: Kardiyopulmoner bypassın sonunda IL-6 değerleri normotermik opere edilmiş grupta hipotermik gruba oranla belirgin olarak düşük bulun- muştur (Grup 1: 34.014.9-Grup 2: 53.041. p0.05). Postoperatif 12. saatte, IL6 seviyeleri düşmeye başlamıştır, Grup 1: 25.29.2, Grup 2: 34.021.2 (p0.05). Yirmi dördüncü saatte IL-6 seviyeleri Grup 1: 20.48.1, Grup 2: 29.621.1 olarak bulunmuştur (p0.05). High sensitive CRP değerleri Grup 1: 16.13.4, Grup 2: 18.53.6 (p0.05). Postoperatif 12. ve 24. saatte, hsCRP seviyeleri düşmeye başlamıştır Grup 1: 12.82.6-Grup 2: 13.22.9 12 h. saat, p0.05 ve Grup 1: 12.32.6-Grup 2: 14.22.8 24.saat, p0.05). Grup 1de KPB ve extubasyon süreleri Grup 2ye göre belirgin kısadır (63.119.1 dakika- 82.0 19.2 min. (p 0.01)) ve (8.92.5 saat - 11.64.6 saat (p0.05). Grup 1 ve Grup 2 karşılaştırıldığında drenaj miktarı 633.1390.4 mL - 981.8438.0 mL (p0.05), kan kullanımı 2.70.7 torba-4.20.5 torba (p0.01), yoğun bakım süresi 2.50.5-4.00.6 gün, (p0.01) bulunmuştur. Tüm bu sonuçlar normotermik grubun hastane yatış süresini olumlu etkilemiştir 7.20.5 gün-8.00.6 gün (p0.01). Sonuç: Normotermik KPB stratejisi en az hipotermik KPB kadar güvenli olmasının yanı sıra inflamatuar cevabı azaltmış ve daha iyi sonuçlar vermiştir.Öğe Karotid endarterektomi geçiren hastalarda kontrolsüz diyabetin statin kullanan ve kullanmayan hastalarda LDL seviyelerine etkisi(2016) Öç, Mehmet; Duman, İpek; Vatansev, Hüsamettin; Şimşek, Murat; Arun, Oğuzhan; Öç, Bahar; Duman, AteşAmaç: Çalışmanın amacı Karotid endarterektomi geçiren hastalarda kontrolsüz diyabetes mellitusun (DM) uzun süreli statin kullanan ve kullanmayan hastalarda Düşük Yoğunluklu Lipoprotein (LDL) seviyelerine etkisini araştırmaktı.Gereç ve yöntem: Ateroskleroz nedeniyle karotid endarterektomi geçiren 40 hastanın ameliyat öncesi LDL seviyeleri retrospektif olarak analiz edildi. Tüm hastalar en az 1 yıldır statin kullanıyordu. HbA1C seviyelerinin % 6,4'den fazla olması kontrolsüz DM kriteri kabul edildi (D). Diğer hastalar diyabet olmayan gruplara alındı (D-). Grup 1: D statin kullanan (n9), grup 2: D- statin kullanan (n10), grup 3: D statin kullanmayan (n8), grup 4: D- statin kullanmayan (n13) hastalardan oluştu. İstatistiksel değerlendirme için Kruskal-Wallis ve Mann-Whitney testleri kullanıldı. p0,05 anlamlı kabul edildi.Bulgular: Demografik veriler benzerdi. Grup 1, 2, 3 ve 4 için LDL seviyeleri sırasıyla 125,08,7 mg/dl, 95,07,0 mg/dl, 133,510,0 mg/dl, 114,010,2 mg/dl olarak bulundu. ). Statin kullanan ve kullanmayan kontrolsüz diyabet hastalarının LDL seviyeleri diğer gruplardan anlamlı derecede yüksekti (p0,05). Statin kullanan diyabetik hastaların LDL seviyeleri de statin kullanan normal hastalardan daha yüksekti (p0,05). Kontrolsüz diyabet olan hastaların LDL seviyeleri statin kullanan ve kullanmayan gruplarda benzerdi (p0,05). Diyabet olmayan hastaların LDL seviyeleri benzer bulundu (p0,05).Sonuç: Bu çalışma, kontrolsüz diyabeti olan ateroskleroz hastalarının LDL seviyelerinin, statin kullansınlar ya da kullanmasınlar diyabet olmayan ateroskleroz hastalarından daha yüksek olduğunu göstermiştir. İleri çalışmaların kanıtlanmış aterosklerozu olan hasta gruplarında çok merkezli ve yüksek vaka sayılı olarak yapılmasının uygun olacağı görüşündeyiz.Öğe Koroner kalp hastalarında asimetrik dimetil arjinin düzeyleri ve dimetilarjinin dimetilamino hidrolaz enziminin genetic polimorfizmi(2014) Abuşoğlu, Sedat; Ünlü, Ali; Çelik, Hüseyin Tuğrul; Taner, Alpaslan; Kayrak, Mehmet; Öç, MehmetAmaç: Koroner kalp hastal ı ğ ı olan bireylerde genetik olarak polimorfizm olmas ı kardiyovasküler olaylara yatk ı nl ı ğ ı arttı rabilir. Dimetilarjinin Dimetilamino Hidrolaz (DDAH) enziminde bu genetik de ğ iş imin saptanmas ı ile bu hastal ı k grubunda daha ileri tedavi protokolleri geliştirilmesine katk ı sa ğ lamak için koroner kalp hastalar ı nda Asimetrik Dimetil Arjinin (ADMA) seviyeleri ve DDAH 1 (E.C. 3.5.3.18) enziminin T87M mutasyonu incelendi. Materyal ve Metot: Konya bölgesinde ya şayan 50 koroner kalp hastası ve 50 kontrol bireyi çal ı şmaya dahil edilmiştir. Serum örneklerinden ADMA yüksek performansl ı s ı vı kromatografisi, tam kan örneklerinden izole edilen DNA örneklerinden DDAH 1 T87M mutasyonu PCR yöntemi ile çal ı şı ld ı . Bulgular: ADMA düzeyleri hasta grubunda kontrol grubuna k ı yasla anlaml ı olarak yüksek bulunmu ş olup Arjinin/ADMA oranlar ı nda istatistiksel olarak bir farkl ı l ı k gözlenmemiş tir (Sı ras ı yla p0,001 ve p0.08). Hasta grubunda trigliserid düzeyleri kontrol grubuna k ı yasla anlaml ı olarak yüksek (p0,033), Yüksek yo ğ unluklu lipoprotein (HDL)-kolesterol seviyeleri ise dü ş ük tespit edilmiştir (p0,001). Hasta grubundan bir kiş ide DDAH 1 T87M gen polimorfizmi heterozigot bulunurken homozigot varyant hiçbir kat ı l ı mcı da gözlenmemiştir. Diğ er katı l ı mcı larda genin ilgili bölgesi wild tip olarak belirlenmiştir. Sonuçlar: Daha geniş bir toplum kesimi ile yapı lacak polimorfizm çal ı ş malar ı ve bu polimorfik bireylerde risk etmenlerinin detayl ı olarak incelenmesi yüksek ADMA düzeylerinin kardiyovasküler olaylardaki rolünü netle ş tirilmesi ad ı na katk ı sa ğ layacaktı r.Öğe Nötrofil jelatinaz ilişkili lipokalin akut böbrek hasarı tanısında yeterince değerli mi?(2014) Arun, Oğuzhan; Öç, Bahar; Duman, Ateş; Öç, Mehmet[Abstract not Available]Öğe Spontaneous Coronary Artery Dissections: Three Case Reports and Review of Literature(FORUM MULTIMEDIA PUBLISHING, LLC, 2012) Farsak, Bora; Öç, Mehmet; Öç, Bahar; Şimşek, Murat; Akbayrak, Hakan; Avcı, AhmetPrimary spontaneous coronary artery dissection is one of the rare causes of acute myocardial infarction and is mostly fatal. Previous studies report that it is mostly seen in middle-aged women in the last trimester of pregnancy and early postpartum period. Clinical presentation of the disease is variable in pattern, and its severity is related to extent and development rate of dissection. Herein we present three cases of primary spontaneous left main coronary artery dissection. Two of the patients are men and the third patient is a nonpregnant 69-year-old woman. The cases were presented and discussed with review of the pertinent literature.