Yazar "Özdemir, Adnan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe The Investigation of Mass Transfer in the Karasu Karstic Aquifer, Konya, Turkey(Springer-Verlag , 2002) Özdemir, Adnan; Nalbantçılar, Mahmut TahirAbstract In this study, the changes in the chemical composition of the groundwater along a flow path were examined by using the water samples collected from unconfined, semi-confined and confined parts of the Karasu karstic aquifer. It was determined that transport of bicarbonate, calcium, and magnesium was dominant in unconfined and semi-confined parts of the aquifer, whereas calcite and dolomite precipitate in the confined parts. On the other hand, gypsum dissolution is present in all parts of the aquifer. In addition, the computed saturation indices explain the occurrences and precipitation of travertines in the Goksu Valley, which is the discharge area for the aquifer. Résumé Les modifications de la composition chimique de l'eau souterraine le long d'un axe d'écoulement ont été étudiées à partir d'échantillons prélevés dans les parties libres, semicaptives et captives de l'aquifere karstique de Karasu. On a mis en évidence que le transport de carbonate, de calcium et de magnésium est prépondérant dans les parties libres et semicaptives de l'aquifère, alors que la calcite et la dolomite précipitent dans les parties captives. En outre, la dissolution du gypse se produit dans toutes les parties de l'aquifère. Par ailleurs, les indices de saturation calculés rendent compte de l'existence et de la précipitation des travertins dans la vallée du Göksu, qui est la zone de décharge de cet aquifère. Resumen En este estudio, se han examinado los cambios de composición química en las aguas subterráneas a lo largo de una línea de corriente mediante el análisis de muestras recogidas en partes libres, semiconfinadas y cautivas del acuífero cárstico de Karasu. Se ha determi- nado que el transporte de bicarbonato, calcio y magnesio es dominante en las zonas libres y semiconfinadas, mien- tras que la calcita y la dolomita precipitan en las zonas confinadas. Por otro lado, la disolución de yesos ocurre en todo el ámbito del acuffero. Además, los índices de saturación calculados explican la existencia y precipitación de travertinos en el Valle de Goksu, situado en el área de descarga del acuífero.Öğe Konya formasyonunun jeoteknik özellikleri(1999) Özdemir, Adnan; Akbulut, İbrahimBu çalışmada, Pliyo-Kuvaterner yaşlı gevşek çökellerden oluşan Konya formasyonunun jeoteknik özellikleri incelenmiş ve bunların değişim aralıkları ile ortalama değerleri belirlenmiştir. İnceleme alanında Loras kireçtaşı (Triyas - Jura) tabanda yer alır. Apa ve Dilekçi formasyonları (kireçtaşı, killi kireçtaşı, marn, konglomera, dasit, andezit, tüf, aglomera - Üst Miyosen-Pliyosen), Loras kireçtaşını uyumsuz olarak örter. Birbirleriyle yanal-düşey geçişli çakıl, kum, süt ve kil gibi gevşek çökellerden oluşan Pliyo-Kuvaterner yaşlı Konya formasyonu da Üst Miyosen-Pliyosen yaşlı birimlerin üzerine uyumsuz olarak gelmektedir. Konya formasyonu üzerine de güncel oluşumlu yamaç molozları (Beşyüzevler formasyonu) ve alüvyonlar (Karahöyük formasyonu) yine uyumsuz olarak gelişimini sürdürmektedir. Yukarıda sözü edilen gevşek çökeller göl ortamında, göle dökülen akarsuyun ağız kesiminde veya nehir ortamında çökelmişlerdir. Konya şehir yerleşimi bu son üç formasyon üzerindedir. Konya çevresinde yeraltısuyu seviyesi derinliği 3 - 20 m arasında olup, yeraltısuyu akım yönü kuzeyde doğuya, güneyde ise kuzeydoğuyadır.Sondaj loğlarının incelenmesiyle Konya formasyonunda altı seviye ayırtlanmıştır. Her bir seviyeye ilişkin birim hacim ağırlığı, su içeriği, likit limit, plastik limit, tek eksenli sıkışma dayanımı, kohezyon, içsel sürtünme açısı ve standart penetrasyon değerlerinin (SPT N30) değişim sınırları ile ortalama değerleri ve standart sapmaları belirlenmiştir. Bu verilere göre, yöre çakıl zemininde ortalama içsel sürtünme açısının 28 ile 40 arasında, SPT N30 değerinin ise 28-50 arasında değiştiği belirlenmiştir.Kumda standart penetrasyon değerini( N30 ) 18 ile 50 arasında değiştiği ancak genelde 25 civarında olduğu, buna göre içsel sürtünme açısının da 30-45 arasında olabileceği tespit edilmiştir. Düşük plastisiteli inorganik kilde kohezyon 47 kN/m2, içsel sürtünme açısı 17, SPT N30 değeri 24, az kum içeren düşük plastisiteli inorganik kilde ise bu değerler sırasıyla 21 kN/m2, 43 ve 27 olarak belirlenmiştir. Yüksek plastisiteli inorganik kilde de kohezyon 110 kN/m2, içsel sürtünme açısı 10, SPTN30 değeri de 16 olarak tespit edilmiştir.Öğe Konya Ovası Alüvyon Zemininde Islanmayla Oluşan Göçmeler(1997) Özdemir, AdnanBu çalışmada, Konya Ovası alüvyon zemininde ıslanmayla oluşan göçmeler incelenmiş ve göçmeden kaynaklanan zararların azaltılmazı veya ortadan kaldırılması için alınması gerekli önlemler belirtilmiştir. Öncelikle, yapılaşmanın yoğun olduğu Konya Büyükşehir Belediye binası çevresindeki zeminin indeks özellikleri belirlenmiş ve sınıflaması yapılmıştır. Daha sonra farklı basınç kademelerinde , belirlenen düşük yüksek plastisiteli inorganik kil (CL, CH) ile killi kum (SC) zeminde ıslanmayla oluşan göçmeler tesbit edilmiştir. 800 kN/m2 basınç altında CL zeminde 7%, SC zeminde 5%, CH zeminde ise 1.6% göçme potansiyeli belirlenmiştir. Islanmayla daha yüksek basınç altında daha büyük göçmelerin olduğu tespit edilmiş olup, incelenen CL ve SC zeminlerin sorunlu göçen zemin, CH zemininin ise orta derecede göçen zemin sınıfında olduğu belirlenmiştir.Öğe Kızıltepe (Sille, Konya) Zemin Deformasyonlarının İncelenmesi(2000) Özdemir, AdnanBu çalışmada Konya il merkezinin 6 km kuzeybatısında yer alan Pliyo-Kuvaterner yaşlı killi siltli kumdan oluşmuş Kızıltepe yamaçlarına inşa edilen yapılarda oluşan deformasyonlar incelenmiştir. Eğimleri % 5 ile % 15 arasında değişen yamaçlarda inşaat öncesinde gerçekleştirilen düzenlemelerle bazı kesimlerde kazı, bazı kesimlerde ise kazıdan elde edilen malzeme ile, 2-8 m arasında değişen kalınlıklarda dolgular inşa edilmiştir. Triplex villalar ile 6 katlı apartmanlar kısmen doğal, kısmen de bu dolgu zemin üzerine oturtulmuştur. Söz konusu yapıların inşa edilmesinden 6 ay sonra bahçe duvarlarında yıkılmalar, bazı apartmanlarda düşeyden sapmalar ve bazı konutlarda ise oturulamayacak boyutta çatlamalar oluşmuştur. Doğal ve düzenlenerek yüklenmiş yamaçlarda deformasyonların gözlendiği yapıların da üzerinde bulunduğu 20 yamaç profil üzerinde Modifiye Bishop ve Modifiye Janbu yöntemlerine göre duraylılık analizleri yapılmıştır. Duraylılık analizlerinde kalıcı kohezyon için 30 kN/m2, kalıcı içsel sürtünme açısı için dolgu zeminde 29 doğal zeminde ise 25 değerleri kullanılmıştır. Duraylılık analizlerinden hesaplanan güvenlik sayıları doğal yamaçlarda kayma bakımından stabilite probleminin olmadığını ortaya koymuştur. Diğer taraftan düzenlenmiş ve yüklenmiş yamaç profillerinden sadece 2 tanesinde güvenlik sayısı 1,3 - 1,4 iken diğer yamaç profillerinde ise bu sayı genelde 1,5 dan daha büyüktür. Arazide yapılan gözlemlerde de yamaçların kaydığına ilişkin belirtiler gözlenememiştir. Yine yapılan sıkışma deneyi sonuçlarına göre 50 kN/m2 basınç kademesinde, dolgu zemin hacimsel sıkışma sayısının doğal zeminin hacimsel sıkışma sayısına oranı yaklaşık 3,9 olarak belirlenmiştir. Bu oran dolgu zeminin doğal zemine göre daha çok sıkışacağını göstermektedir. Yapı temel zemini altında da 13 cm'ye varan farklı oturma alanları belirlenmiştir. Yapılardaki deformasyonlar bu farklı oturmalardan oluşmuştur.