Yazar "Bozkurt, Tolga" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Anadolu Selçuklu Mimarisi Araştırmalarında Bir Öncü: Heınrıch Edmund Naumann(Selçuk Üniversitesi Selçuklu Araştırmaları Merkezi, 2019) Bozkurt, TolgaBatılı oryantalistlerin XIX. yüzyılda “Küçük Asya” olarak adlandırdıkları Anadolu coğrafyasında gerçekleştirdikleri araştırmalar, Selçuklu sanatı ve mimarisine yönelik ilk bilimsel sonuçları içermeleri bakımından önem arz ederler. Bunlar içerisinde, 1891’de Fransız dilbilimci Clément Huart ile 1895 yılında Anadolu’da seyahat eden Alman sanat tarihçisi Friedrich Sarre’nin yayınları en çok tanınanlarıdır. Bununla birlikte Prof.Dr. Semavi Eyice’nin “Anadolu Selçuklu Sanatı Çalışmalarının Başlangıcında İki Yabancı: Clément Huart ve Friedrich Sarre” adlı makalesinde de belirttiği gibi, Anadolu Selçuklu mimarisi hakkında doğrudan ilgili ilk münferit yayın, Alman jeolog Heinrich Edmund Naumann tarafından kaleme alınmıştır. Anadolu-Bağdat demiryolu projesinin yüklenicisi olan Alman konsorsiyumu adına, demiryolu güzergahındaki yerleşimlerin ekonomik durumlarını incelemek üzere görevlendirilen Edmund Naumann, ilki 1890 ve ikincisi 1893 yılında olmak üzere Anadolu’da iki önemli keşif gezisi gerçekleştirmiş ve görevi ile ilgili ekspertiz çalışmaları dışında, bu coğrafyanın sosyal ve kültürel yapısına dair izlenimlerini birer seyahatname mahiyetinde yayımlamıştır. Naumann’ın birinci seyahatini konu alan Vom Goldenen Horn zu den Quellen des Euphrat (Altın Boynuzdan Fırat’a) adlı kitabından sonra, 1893’de Eskişehir-Kütahya-Afyon-Konya-Aksaray güzergahındaki Selçuklu yapılarını tanıttığı Seldschukische Baudenkmale in Kleinasien (Küçük Asya’da Selçuklu Anıtları) başlıklı çalışması, Süddeutschen Bauzeitung’un ayrı basımı olarak 1896 yılında yayımlanmış olup, Anadolu Selçuklu mimarisi için oldukça önemli bilgiler ihtiva etmektedir. Ancak, söz konusu çalışma bugün Alman kütüphanelerinde dahi bulunmayan ve Semavi Eyice’nin de konuyla ilgili makalesinin 18. dipnotunda görme imkânı bulamadığını açıkça belirtiği bir yayındır. Bu yazıda; Almanya-Berlin İslam Sanatları Müzesi ihtisas kütüphanesinde asıl nüshasını bulma şansına eriştiğimiz Seldschukische Baudenkmale in Kleinasien adlı ayrı basımdaki tanım ve fotoğraflar üzerinden Edmund Naumann’ın Anadolu Selçuklu mimarisi araştırmalarındaki öncü rolü, Türk-İslam medeniyetine karşı sergilediği tarafsız bakış açısı ve isabetli tespitleri vurgulanacaktır.Öğe Beypazarı'ndaki Türk devri yapıları(Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2002) Bozkurt, Tolga; Duran, RemziAnkara ili Beypazarı ilçesindeki Türk devri yapılarının incelendiği bu çalışma, sırasıyla dört ana bölümden meydana gelmektedir. I. Bölümde, "Giriş" başlığı altında; "Konunun Tanımı ve Önemi", "Konuyla İlgili Kaynak ve Araştırmalar", "Metot ve Düzen" ve "Beypazarı 'nın Coğrafi Durumu ve Tarihçesi" belirli bir düzen esas alınarak anlatılmıştır. II. Bölümde, Beypazarı ilçe merkezi ile merkeze bağlı bucak ve köylerde yer alan Türk devri yapılan; "Günümüzde Mevcut Olan Yapılar" ve "Günümüze Ulaşamayan Yapılar" olmak üzere, iki alt başlık altında tasnif edilerek, katalog düzeni içerisinde tanıtılmışlardır. Beypazarı'nda günümüzde mevcut olan dini ve sosyal yapılar içerisinde; 1 8 cami - mescit, altı türbe, bir mektep, bir arasta, bir han, iki hamam, iki köprü ve 20 adet çeşme yer almaktadır. Katalog bölümünde her bir yapının; yeri, mimarisi, malzeme ve teknik özellikleri, süsleme ve kitabesi ayrı başlıklarda ele alınarak, tarihlendime ve yapılan onarımlardan bahsedilmiştir. Buna ilaveten, günümüze sadece bir bölümü ulaşabilen yapılar ile arşiv kaynaklarında adı geçen ancak bugün kendisinden hiçbir iz bulunmayan yapılara da değinilmiştir. III. Bölümde, "Değerlendirme" başlığı altında; Beypazarı'ndaki Türk devri yapılarının genel özellikleri belirlenerek, Anadolu ölçeğinde bir analoji yapılmıştır. Plan ve mekan özellikleri bakımından benzerlik taşıyan yapılar kendi aralarında gruplandırılmış ve genel yapı tipolojileri ile olan ilişkileri irdelenmiştir. Bu bağlamda "Malzeme ve Teknik", "Yapı Elemanları", "Süsleme" ve "Yapı Kitabeleri" toplu bir değerlendirmeye tabi tutularak genel ve yerel özellikleri üzerinde durulmuştur. IV. Bölüm olan "Sonuç" kısmında; Beypazarı yapılarının, Türk sanatı tarihi ve mimarlık tarihi bakımından taşıdıkları önem vurgulanarak, belirli bir senteze ulaşılmış, Beypazarı tarihi kent dokusunun ve anıtsal yapılarının, özellikle 19. yüzyıl Osmanlı kent mimarisi bakımından önemli bir kültürel miras olduğu belirtilmiştir. Metin kısmının sonunda, çalışmada yararlanılan kaynaklar ile harita, şekil ve resimler listeleriyle birlikte verilmiştir. Bu çalışma neticesinde; Beypazarı'ndaki Türk devri yapılarının, kentin tarihi kimliği ve sosyoekonomik yapısına ışık tutan, Osmanlı taşra üslubunda inşa edilmiş eserler oldukları anlaşılmaktadır.Öğe Konya Bedesteni(Selçuk Üniversitesi, 2003) Baş, Ali; Bozkurt, TolgaOsmanlı kentinde ticari dokunun çekirdeğini teşkil eden bedesten, değerli malların alım - satım ve depolama işlevlerinin yürütüldüğü dışa kapalı, sağlam kâgir yapılardır. Gelişmiş iktisâdi hayata sahip her Osmanlı kentinde, çarşının merkezinde birer vakıf eseri olarak bedesten inşa ettirilmiştir. 13. yüzyıldan itibaren önemli bir Anadolu kenti olan Konya’da da, Kânuni devrinde müftü ve kadıasker olan Mevlâna Kadri Çelebi tarafından 1538’de, klasik tipte dokuz üniteli bir bedesten yaptırılmıştır. Ancak bazı araştırmacıların arşiv kayıtlarına istinaden belirttikleri gibi, önemli ticaret yollarının kavşağında yer alan ve ileri düzeyde bir sosyoekonomik yapıya sahip olan Konya’da daha erken tarihli bir bedesten binası bulunmalıdır. Yerine “Sanayi Mektebi” -bugünkü İl Özel İdare Binası- inşa edilmek üzere 1898 yılında yıktırılan Konya Bedesteni’nden günümüze, Konya Mevlâna Müzesi’nde sergilenen kitabesi ile, belge niteliği taşıyan birkaç fotoğrafı ulaşabilmiştir. Bu çalışmada; belge fotoğraflar, arşiv kayıtları ve diğer Osmanlı kentlerinde yer alan bezer dokuz üniteli örneklerden yola çıkılarak, Konya Bedesteni’nin mimari özellikleri tasvir edilmiş ve yapı için bir restitüsyon teklif edilmiştir.Öğe Osmanlı Selâtin Cami mihrapları(Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2007) Bozkurt, Tolga; Duran, RemziOsmanlı selâtin cami mihraplarını konu alan bu çalısma; ?giris?, ?katalog?, ?değerlendirme? ve ?sonuç?tan olusan dört ana bölümden meydana gelmektedir. Birinci bölümde, ?Giris? ana baslığı altında; `konunun tanımı, önemi ve sınırları', `ilgili yayın ve arastırmalar', `metot ve düzen' ile `mihrap elemanları' tanıtılarak, `?slam mimarisinde mihrap ve Osmanlı öncesi Anadolu mihrapları' hakkında genel bilgiler verilmistir. ?kinci bölüm, tezin ?katalog? örneklerini ihtiva etmektedir. Burada 10'u erken, 13'ü klâsik ve 13'ü de geç Osmanlı dönemine ait olmak üzere toplam 36 adet mihrap incelenmistir. Katalog örnekleri, 14. yüzyılın ortalarından 19. yüzyılın sonlarına kadar uzanan dönemde, bizzat Osmanlı sultanları tarafından yaptırılan selâtin camilerinin kıble duvarı ortasında kuzey girisi askında yer alan ana mihraplarından olusmaktadır. Üçüncü bölüm, Osmanlı selâtin cami mihraplarının tasarım ve süsleme özelliklerine göre yapılan genel bir değerlendirmeden olusmaktadır. ?Değerlendirme?de Osmanlı selâtin cami mihrapları; `yapıdaki yerlestirilis esasları', `malzeme ve teknik' kullanımları, `elemanların biçimlendirilis ve `süsleme' kompozisyonları bakımından ele alınarak, tipolojik gruplara ayrılmıstır. Burada özellikle taç, çerçeve, alınlık, köselik, kavsara, nis, sütunce ve oturtmalık bölümlerine ayrılan Osmanlı dönemi mihrap elemanlarının erken, klâsik ve geç dönem uygulamalarında gösterdiği biçimsel gelisimin ortaya konulmasına çalısılmıstır. Ayrıca bitkisel, geometrik, yazı, mukarnas ve günlük kullanım esyalarından olusan süsleme kompozisyonları üslûp özelliklerine göre belirli gruplar altında tasnif edilmistir. Dördüncü bölümde, tez çalısması sonucunda, Osmanlı selatin cami mihraplarının tasarım ve süsleme özellikleri üzerine tespit edilen birtakım yeni bulgulardan bahsedilerek, Osmanlı mimarisinde hakim olan mihrap anlayısının çözümlenmesine katkıda bulunulmaya çalısılmıstır.