Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • DSpace İçeriği
  • Analiz
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Dursun, Necla" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Akseki İlvat Köyleri ve Çevresindeki Geleneksel Türk Evlerinden Örnekler
    (Selçuk Üniversitesi, 2012) Dursun, Necla
    Konut insanoğlunun barınma, korunma vb. gibi fiziksel ihtiyaçlarının karşılandığı mekân olmasının yanı sıra sosyal, kültürel ve duygusal ihtiyaçlarının da karşılandığı soyut anlamlar içeren bir yapıdır. İnsanoğlunun binlerce yıllık tarihi içinde en önemli uğraşlarından birisi yaşadığı doğal çevreyi ihtiyaçlarına göre düzenlemesidir. Doğadaki tüm canlılar gibi insanoğlu da yaşadığı doğanın ağır şartlarından ve zorluklarından korunmak için çaba sarfetmiş, ilk önce kayalara oyup barınmak haline getirerek hayatını idame ettirmiştir. Türklerin Orta Asya’dan getirmiş oldukları konut kültürü, Osmanlı dönemi konutlarında yaşatılmış ve bu dönemde Türk Konut Mimarisinin en güzel örnekleri ortaya konulmuştur. Konut mimarisi Osmanlı İmparatorluğunun geç döneminde bazı yabancı üslupların süsleme anlayışıyla yeni bir boyut kazanmıştır. Başkent üslubunun etkilerini taşıyan taşra mimarisi ve süslemesi bugüne kadar yeterince incelenmemiştir. Halk mimarisi özgün bir konu olarak günümüze kadar gelmiştir. Akseki İlvat Köyleri ve çevresindeki eski Türk evlerini içine alan bu çalışmamız, Büyük İlvat, Belen İlvat, Bucak İlvat ve Sarıhacılar köyleri evlerini kapsamaktadır. Araştırmamızda yer alan evler malzeme, yapım tekniği, plan özellikleri ve süsleme özellikleri dikkate alınarak değerlendirilmiştir. Genellikle çok sade ve özensiz yapılan taşra evlerine nazaran İlvat evleri çok süslü ve özenli yapılmışlardır. Bu evler halk mimarisi ürünleri olmasına rağmen plan tipleri, cephe düzenleri, ihtişam ve süslemeleriyle başkent üslubunu yansıtırlar. Bunun temel sebebi ev sahiplerinin maddi gücü ve statüleridir. Bölgede yaşayan halkın içinde yetişen ve başkent üslubunu tecrübe eden yerli ustalar da bu sentez mimarinin şekillenmesinde büyük rol oynamaktadırlar. Bu çalışmayla ilk defa araştırılıp değerlendirilen ve daha çok geleneksel özellikler taşıyan bölge evleri, halk mimarisinin en güzel örneklerinin sergilendiği eserler olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu çalışma ile Akseki İlvat Köyleri ve çevresindeki evlerin incelenerek bilim dünyasına tanıtılması amaçlanmaktadır. Restore edilen birkaç evin dışında, içinde insan yaşamayan diğer evler doğanın ağır şartlarına terk edilmiş durumdadır.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Çorum'da Bakırcılık
    (2014) Dursun, Necla
    Geleneksel Türk el sanatlarımızdan biri olan bakırcılık sanatı, sanayi devrimi sonrasında diğer el sanatlarında olduğu gibi önemini yitirerek yok olma sürecine girmiştir. Çorum'da bu el sanatı için ayrılan Osmanlı dönemi arastasında günümüzde bu işi devam ettiren birkaç usta bulunmaktadır. Bunlar da zamanın hızlı değişim koşullarına ayak uydurmaya çalışmaktadır. Osmanlı döneminde Çorum kendi bakır kap ihtiyacını karşılayan önemli merkezlerden biridir. Orta Karadeniz bölgesindeki diğer şehirlerde olduğu gibi Çorum'un da bakır ihtiyacı Küre'den karşılanmıştır. Malzeme temini sorununu çözen ustalar kendi atölyelerinde dövme tekniğinde kaplar üretmişlerdir. Kap çeşitliliği bakımından hemen her tür evaniyi görmek mümkündür. Elimizdeki örneklere istinaden bu kapların sadece ihtiyacı karşılayan eşyalar olmadığı aynı zamanda süslemeleri ile dönem üslubunu yansıttıkları görülmektedir. Genellikle Osmanlı geç dönemine tarihlenen bu kaplar üzerinde hem geleneksel motifler hem de batı kökenli motifler bir arada kullanılmıştır. Bu eklektik üslup, bakırlar üzerine genellikle kazıma tekniğinde işlenmiştir. Geometrik motifler, bitkisel motiflerin etrafında kontur olarak kullanıldığı gibi tek başına ayrı bir motif şeklinde de işlenmiştir. Yazı süsleme olmaktan ziyade yaptıranın bilgilerini içeren kitabe nitelindedir. Ancak yazı etrafı bitkisel motiflerde olduğu gibi geometrik bir konturla çerçevelenmiştir. Bazı örneklerde bu kontur, bir palmetle sonuçlanan şemse ile bazı örneklerde ise tuğra şeklinde karşımıza çıkmaktadır. Bu çalışma, dövme tekniğinde üretilen en erken tarihli kaptan günümüzde üretilen kaplara kadar geniş bir zamanda devam eden Çorum bakırlarının özelliklerinin, hazırlanış ve imalat aşamalarının, ustaların, kap çeşitlerinin, tanıtımı ve Sanat Tarihi çerçevesinde bilimsel değerlendirmelerini ortaya koymaktadır
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Mardin Müzesi Örnekleri Işığında Eyyûbi Sikkeleri
    (Selçuk Üniversitesi, 2019) Dursun, Necla
    Sikke, hemen her dönemde hükümdarların, iktidarların ve devletlerin maddi ve kültürel sembolü durumundadır. Üzerlerinde taşıdıkları yazılar, motifler ve figürler basıldıkları dönemin üslubunu, inanış biçim ve şekillerini yansıtmaktadır. Bu küçük metal parçalar, Tarih, Sanat, Dinler Tarihi, Filoloji ile Sanat Tarihi bilim dallarına önemli katkılar sağlaması bakımdan ve kesin bilgiler sunması açısından belge niteliği taşımaktadır. Gerek jeopolitik gerekse sosyo-kültürel yapısı kapsamında önemli bir konumda olan Mardin, Mezopotamya ve Anadolu arasında köprü görevi üstlenmiştir. Pek çok medeniyete ev sahipliği yapan şehrin Müzesi, çevresinde yer alan yerleşmelerden taşınan eserlerden oluşmaktadır. Bu çeşitlilik içinde en önemli seksiyonlardan biri de sikkedir. Müzede, sergide ve depoda bulunan 10.000 adet sikkenin büyük bir bölümü İslami Dönem eserlerinden oluşmaktadır. Çalışma İslami dönem sikkeleri içinde Eyyûbi Dönemine ait olan ve birbirinin tekrarı nitelikte olmayan eserlerin, tanımlanması, genel özelliklerinin ortaya konulması ve motif ile süsleme detaylarının incelenmesidir. Müzede Eyyûbi dönemine ait 36 örnek incelenmiştir. Bu örneklerden 1 tanesi altın, 21 tanesi gümüş ve 14 tanesi bronzdur. Sikkeler, Kahire, Mısır, Silvan ve ağırlıklı olarak Şam ile Halep’te basılmıştır. Kullanılan yazı tipi kûfi’dir. Sikkeler iki gruba ayrılabilir. Bunlardan birincisi yazılı, ikincisi ise figürlü sikkelerdir. Figür, altın ve gümüş baskılı sikkelerde görülmez, bronz sikkelerde vardır. Yazılı sikkelerde çevre bordürü olarak en çeşitli tiplerin görüldüğü dönemdir. Tam daire, dikdörtgen, geçmeli, yıldız formlu kenar bordürlerinde ortak olan nokta çift sıra düzenlenen bordürlerin aralarında inci dizisinin kullanımıdır. Figürlü Eyyûbi sikkeleri Artuklu sikkeleri ile büyük benzerlik içindedir. Cepheden büst şeklinde verilen hükümdar tasvirlerinin yanı sıra tek başına merkeze yerleştirilen aslan figürü nadir bir kompozisyon olarak karşımıza çıkmaktadır. Eyyûbi sikkelerinin ana özelliklerinden biri ön yüz yazılarının el-İmam, arka yüz yazılarının ise el-Melik ile başlamasıdır. Bunun dışında Sultan, Allah’ın ve dinin yardımcısı imam, mü’minlerin emiri, fetih babası, dine bağlı gibi unvanlar kullanmıştır. Sikkelerin arka yüzünde, bir geleneğin bir inancın etkisi olarak süregelen kelime-i tevhid yerini almıştır. Eyyûbi sikkelerinde hilafet makamına gönderme vardır. İmam Mustansır Billah gibi. Araştırmamızın amacı müzede bulunan eserlerin dönem özelliklerinden yola çıkılarak genel değerlendirmelerinin yapılması ve bilim dünyasına tanıtılarak bu özel koleksiyonun uluslararası platformda hazırlanan sikke kataloglarına dahil edilmesidir. Bu kapsamda belirlenen örnekler ışığında Eyyubi Sikkeleri tasnif edilmiş ve detaylı incelemeleri yapılarak, dönem özellikleri ortaya konulmuştur.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    MARDİN MÜZESİ SİKKE KOLLEKSİYONU ÖRNEKLERİNE GÖRE ABBÂSÎ SİKKELERİNDE YAZI-KOMPOZİSYON İLİŞKİSİ
    (2014) Dursun, Necla
    Abbâsîler, Emevî devletinin yıkılmasından sonra İslam devletinin yönetimini ve hilafet makamını beş asırdan fazla elinde tutan büyük hanedan devletlerinden biridir. Emevî darp sistemini devam ettiren Abbâsîlerde ilk sikke devletin kurucusu Ebûl Abbas Seffâh (750754) zamanında bastırılmıştır. Abbasi döneminde altın dinar, gümüş dirhem ve bakır fels kesimi devam etmiştir. Abbâsî halifelerinin devlet yönetimindeki güçlerini kaybedip, yalnızca dini lider olarak Bağdatta yaşamaya başlamalarından sonra, hemen hemen hiçbir halife sikke bastırmamıştır. Bundan dolayı Abbasi sikkelerinin, İslâmî sikkeler içerisinde 200 yıllık bir kullanım süreci vardır. Yazı içerikleri ve kompozisyon özellikleri bakımından farklı uygulamaların gö- rüldüğü bu dönem sikkeleri yazı ve kompozisyon ilişkisi bakımından değerlendirilerek bilim dünyasına tanıtılacaktır. Çalışmanın amacı Abbasi sikkelerinin okunuşu, yazı içerikleri, kompozisyon içindeki yerleri, ikonografik yorumları ve Sanat Tarihi çerçevesinde bilimsel de- ğerlendirmelerini ortaya koymaktır.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Niğde müzesi’ndeki osmanlı mühürleri
    (2019) Dursun, Necla
    Medeniyet tarihinin en önemli eserlerinden olan mühürler, tarih öncesi dönemlerden itibarenkullanıla gelmiştir. Türk Tarihi’nde damga veya tamga olarak adlandırılan ve ilk örneklerine OrtaAsya’da rastladığımız mühür, Türkler’ in İslamiyet’i kabulü ile birlikte farklı bir boyut kazanmıştır.Mühürler, İslamiyet’le birlikte hat sanatının farklı alanlardaki kullanımını gösteren en güzel örneklerolmuştur. Kendi dönemi için imza niteliği taşıyan bu eserler bazen bir yüzük üzerinde, bazen birkolye, bazen de kösteğe takılan veya özel kese içinde taşınan yönetim, kamu veya şahsa özelniteliklerde karşımıza çıkmakla birlikte koruma veya uğur getirmesi için tılsım olarak dakullanılmıştır. Araştırma konumuz Niğde Müzesi’nde yer alan Osmanlı Dönemi mühürlerininokunuşu, gruplaması, tasnifi ve tanımlanması kapsamında bilimsel değerlendirmelerinin ortayakonulmasıdır. Bugüne kadar Osmanlı Dönemi mühürleri ile ilgili çalışmalar yapılmasına rağmen,standart bir kalıp vermeyen mühürlerin taşra örneklerinin incelenmesi ve bilim dünyasına tanıtılmasıaraştırmanın temel amacını oluşturmaktadır. Bu kapsamda, Niğde Müzesi’nde yer alan OsmanlıDönemine ait mühür örnekleri incelenmiş, detaylı fotoğrafları çekilmiş, tasnif edilip gruplandırılmışve genel bir değerlendirmeye tabi tutularak özellikleri ortaya konulmuştur.

| Selçuk Üniversitesi | Kütüphane | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Selçuk Üniversitesi Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı, Konya, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim