Yazar "Erdoğan, Hasan Ali" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Arkeolojik Kültür Varlıkları Turizmi (Arkeoturizm) Planlamasında Arkeolog Etkisi(Selçuk Üniversitesi, 2020) Erdoğan, Hasan AliDünya genelinde son yıllarda ortaya çıkan sosyal ve teknolojik gelişmeler, turizmi hem daha kolay satın alınabilir hem de daha kolay erişilebilir hale getirmiştir. Turizm böylece insanların gündelik çevresinde mevcut olmayan hoş vakit geçirilebilecekleri, verimli bir eğlenme–dinlenme faaliyeti alternatifine ve aynı zamanda hem fiziki hem de entelektüel kişiliklerini keşfettikleri bir gelişim formuna dönüşmüştür. Bu dönüşüm geleneksel doğa turizmi, deniz, kum ve plaj turizminden gastronomi, inanç, eğitim ve folklor gibi kültürel cazibe boyutlarına yönelerek kültürel miras turizmi kapsamında dünya turizm endüstrisinin en hızlı gelişen pazarı halini almıştır. Kültürel miras turizminin bileşenleri oldukça geniş bir yelpaze oluştururken, önemli bir bileşeni de arkeolojik kültür varlıklarıdır. Bu varlıklar, eskinin kültür mirasına dönük doğru ve tarafsız bir kanıt belge oluşturmaktadırlar. Geçmişin kültür mirası somut buluntuları, o kültürün sosyal mozaiğini, geleneklerini, sanat anlayışını, inançlarını, tabularını, sevinçlerini, kederlerini ve dolayısıyla o kültürün çeşitliliğini ve karakterini yansıtır. Arkeologlar elde edilen bu belgelerin güzelliği ya da ne kadar ekonomik değeri olduğu ile değil, o varlıkları üreten kültür ile ilgilenirler ve böylece bu mirası bilimsel yöntemlerle çalışarak yukarıda bahsi geçen boyutlarda insanlığın ortak kültürüne yönelik ilgi ve bilgi üretirler. Kültürel miras turizminin önemli bir bileşeni olan arkeolojik kültür varlığı turizmi (arkeoturizm) hem dünyada hem de Türkiye’de bilimsel temelde yeni çalışılan bir alt disiplindir. Özellikle Anadolu (Asia Minor) arkeolojik kültür varlıkları açısından oldukça zengin bir coğrafyadır. Bu varlıklar Türkiye’nin dünya kültür mirası turizmi endüstrisinden daha yüksek bir pay alabilmesinde yüksek önemde değer taşımaktadır. Ancak mevcut durumda bu zenginlikler, potansiyeline oranla oldukça düşük seviyelerde değer üretmekte ve ülke ekonomisine yeterince katkı yapamamaktadır. Görülmektedir ki, Türkiye’de arkeolojik kültür varlıkları son zamanlara kadar süregeldiği şekliyle sadece turizm profesyonellerine bırakılamayacak kadar önemli bir turizm destinasyon kaynağı iken sadece arkeologlara da bırakılamayacak değerde bir hazinedir. Arkeolojik çalışmaların sonunda bir turizm ürünü ortaya çıkmasına rağmen, yapılan arkeolojik çalışmaların ayrıca bir arkeoturizm planlaması içermediği açıktır. Arkeologların turizmin dinamiklerinden uzak olduğu, turizmcilerin de arkeoloji gibi özellikli bir alana hakim olmadıkları beklenen bir sonuçtur. Bu bakımdan, her iki meslek alanının da tüm ilgili aktörlerin ihtiyaçlarına cevap verebilecek bir arkeoturizm planlamasını oluşturacak multidisiplinli bir çalışma ekibinin parçası olması bir zorunluluktur. Arkeologların böylesi bir topluluk içinde sağlayacağı katkıların kapsamı ve içeriği üzerine yapılan çalışmalar son derece önemlidir.Öğe Günümüz kitle iletişim araçlarının görünen ve görünmeyen yüzü: Türkiye örneği(Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2009) Erdoğan, Hasan Ali; Can, AytekinGünümüz kitle iletişim araçlarından özellikle televizyon tüm dünyada olduğu gibi kitleleri en hızlı ve en etkin şekilde etkileyen ve yönlendiren bir özellik taşımaktadır. Bu çalışmada kitle iletişim araçlarından televizyonun Türkiye'de ne gibi ekonomik, sosyal ve politik etkiler yaptığı, bu etkileri hangi anlayışlar ve dolayısıyla hangi amaçlar için gerçekleştirdiğinin incelenmesi amacı güdülmüştür. Türkiye'de televizyonun gündelik yaşamdaki ağırlıklı yeri bu aracın Türk toplumunda egemen bir iletişim üretimi aracı olduğunun kanıtıdır. Dolayısı ile toplumsal hayatı oluşturan ekonomik, siyasal ve kültürel yapının anlaşılması bu aracın hangi egemen düşünceyi geri planda tuttuğunun anlaşılmasına bağlıdır. Birçok geri plan çalışması ile büyük çabalar ve organize çalışmalar sonucunda ortaya çıkan televizyon programlarının oluşma süreçleri ve yayın sonrası etkileri bu çalışmada değerlendirme bulmuştur. Çalışma Türkiye'de televizyonun yayın süreçleri ve toplumsal etkilerini değerlendirmek için önem taşımaktadır.Öğe Konya'daki arkeolojik kültür varlıklarının turizme kazandırılması(Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2019) Erdoğan, Hasan Ali; Tekocak, Mehmet; Bilim, YasinDünyada farklı kültürlere olan ilgi kimi zaman insanın kendi farklılaşmış kültü-rünün özünü oluşturan geçmişine yönelik olabilmekte, kimi zaman ise farklı kültürlere ve o kültürleri ortaya çıkaran geçmişin kültürel izlerine yönelik olmaktadır. Arkeolojik kül-tür varlıkları, son zamanlardaki turistik faaliyetlerin temel gerekçeleri arasına çok ciddi düzeyde yer bulan kültür varlıkları arasında hiç şüphesiz önemli bir yer tutmaktadır. Yüzlerce yıllık geçmişe dayanan bu durum, arkeolojik varlıkların yenilenemeyen, oldukça hassas ve emsalsiz olmaları sebebiyle ancak arkeoloji ve turizm bilimlerinin ko-ordinasyonunda çalışılarak ele alınması gerekmektedir. Hem arkeoloji hem de turizm alanında çok disiplinli bir çalışmayla yürütülen bu tez çalışmasında Çatalhöyük ve Zen-gibar Kalesi örnekleminden hareketle, ören yerleri, anıtlar ve sitler gibi arkeolojik kültür varlıklarının birer turizm destinasyonuna dönüştürülmesinin şekil ve yöntemlerinin be-lirlenmesi amaçlanmıştır. Çalışmada, literatür taraması ve yarı-yapılandırılmış mülakat (interview) gibi nitel araştırma yöntemi kullanılarak bir ampirik çalışma yürütülmüştür. Araştırmada Konya ve yakın çevresinin arkeolojik kültür varlıkları açısından oldukça zengin olduğu, ancak bu durumun arkeoturizm girdisine dönüştürülemediği, Çatalhöyük ve Zengibar Kalesinin etkin bir turizm planlamasının bulunmadığı gibi bulgulara ula-şılmıştır. Arkeolojik çalışmalar yürütülürken, varlıkların önemi, konumlaması, restorasyon ve restitüsyon çalışmalarının yapılarak öykülerinin doğru ve etkileyici bir şekilde ortaya konulması, buraların kırılgan birer turist destinasyonu olacağı akılda tutularak da planlanması gerekliliği ve aynı şekilde turizm destinasyon çalışmaları yürütülürken, bu varlıkların korunması ve sürdürülebilir bir destinasyon olarak doğru ve etkileyici bir şekilde planlanması, buraların geçmiş medeniyetlerin bize bıraktığı yenilenemeyen ünik varlıklar olduğu akılda tutularak yapılması gerekliliği de varılan sonuçlar arasındadır.