Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • DSpace İçeriği
  • Analiz
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Karasu, Tolga" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 1 / 1
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Tiyatro ve mekân ilişkisinin üç oyun üzerinde incelenmesi
    (Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2024) Karasu, Tolga; Zerenler, Dilek
    Antik Yunan'da doğan tiyatro duygu, düşünce ve olayların sahnede sergilenmesiyle anlam kazanmış temelleri milattan önce 6.yüzyıla dayanan bir sanattır. Seyirlik yer anlamına karşılık gelen Yunanca kökenli 'Theatron' kelimesinden türeyen tiyatronun, Antik Yunan'da Dionysos adlı bağ bozumu tanrısı için yapılan dinsel törenlerde doğduğu bilinmektedir. Dionysos'un insanlara neşe verdiğini düşünen Antik Yunan halkı şükranlarını göstermek için 'Dionysos Şenlikleri' adını verdikleri bir eğlence düzenlerler. Bu eğlence sırasında insanların kendi aralarında yaptıkları taklitler ve eğlenceli hikayeler kısa süre sonra şenliğin bir geleneği haline gelir. Koronun yanı sıra tek kişilik anlatım, iki ve üç kişiye çıkarak daha ilgi çekici bir hale gelir. Antik Yunan döneminde uzun yıllar 'agora' adı verilen meydanlarda ve sonraları bu alana ek olarak seyirciler için yapılan 'amphitheatron' adlı basamakların olduğu alanlarda sergilenen oyunlar Antik Roma döneminde arena ve hipodromlarda, Ortaçağ'da ise kilise avlusunda seyirci ile buluşur. Zaman içinde ortaya çıkan farklı yaşam şekli ve bakış açıları ile birlikte tiyatro binası ve olay örgüsünün geçtiği mekân da gelişim gösterip evrilmeye başlar. Mekân, kişinin fiziksel eylemlerini sürdürebileceği ve kişiyi bulunduğu çevreden ayıran bir alan olarak tanımlanabilir. Tiyatro sanatında mekânın iki farklı şekilde değerlendirildiği görülür; oyunun sahnelendiği mekanın yanı sıra olay örgüsünün geçtiği ve dramaturjik bir birim olan mekan. Bu bağlamda mekân ise dekor ve oyuncunun içinde bulunduğu bir alan olarak yönetmenin, oyuncunun, dramaturgun anlam üretmeleri açısından oldukça önemlidir. İnsan mekânda hareket eder ve yer kaplar, insanın duyguları da fikirleri de mekâna bağımlı olduğu için, hem fiziksel hem de ruhsal yapısı ile mekânsaldır. Bu çalışmada Antik Yunan tiyatrosundan çağdaş tiyatroya kadar tiyatro ve mekan arasında kurulan ilişki ve mekanın dönemin dinamikleri doğrultusunda değişimi değerlendirilmiş, Euripides'in Medea, Güngör Dilmen'in Kurban ve Ariel Dorfman'ın Araf adlı oyunlarında ise dramaturjik bir unsur olarak mekan değerlendirilmiştir.

| Selçuk Üniversitesi | Kütüphane | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Selçuk Üniversitesi Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı, Konya, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim