Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • DSpace İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Keskinkaya, Hatice Banu" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Akdeniz, Ege ve Marmara Denizleri'nden Toplanan Bazı Makroalg Türlerinin Biyoaktif Metabolit İçeriklerinin ve Etkilerinin Belirlenmesi
    (Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2022) Keskinkaya, Hatice Banu; Akköz, Cengiz
    Denizel organizmalar arasında algler, yüksek kimyasal yapı çeşitliliği ve sahip olduğu aktif doğal ürün potansiyeli ile en verimli organizmaların başında gelir. Alglerin zengin fitokimyasal özelliklerinin araştırılarak farklı biyolojik aktivitelerini açığa çıkarmak ve alternatif tedavi ve ilaç uygulamaları konusunda ön hazırlık diyebileceğimiz bu tez çalışmasında ülkemiz denizlerinde yayılış gösteren makroalg türlerinden seçtiğimiz örneklerimiz üzerinde değerlendirme yapılmıştır. Bu tez çalışmasında ülkemiz Akdeniz, Ege ve Marmara Denizleri’nden toplanan; Rhodophyta, Chlorophyta ve Phaeophyta divisiolarına ait çalışma materyalimiz olan (Ellisolandia elongata (J.Ellis & Solander) K.R.Hind & G.W.Saunders) 2013 ve Amphiroa rigida (J.V.Lamouroux) (Rhodophyta) 1816, Codium fragile (Suringar) Hariot 1889 ve Codium bursa (Olivi) C.Agardh 1817 (Chlorophyta), Padina pavonica (Linnaeus) Thivy 1960 ve Zanardinia typus (Nardo) P.C.Silva 2000 (Phaeophyta)) 6 farklı makroalg türünün 4 farklı çözücüyle hazırlanan ekstrelerinin Folin-Ciocalteu yöntemi ile toplam fenolik ve flavonoid miktarının tayin edilmesi, toplam antioksidan kapasite tayin yöntemleri ile antioksidan aktivitelerinin belirlenmesi, MİK yöntemi ile antimikrobiyal aktivitelerinin belirlenmesi, HPLC yöntemi ile β-karoten içeriklerinin kantitatif olarak analiz edilmesi, LC-ESI-MS/MS metodu ile fitokimyasal içerik analizinin gerçekleştirilmesi ve ayrıca makroalglerin biyoaktif metabolit içerikleriyle etkinliklerinin arasındaki ilişkinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu çalışma kahverengi alg Z.typus’un biyoaktif metabolit içeriklerinin, antioksidan ve antimikrobiyal aktivitelerinin geniş bir spektrumda değerlendirilmesi ilgili yapılan ilk çalışmadır. Elde ettiğimiz bulgulara göre, en yüksek fenolik miktarları, kahverengi alg Z.typus etanol ekstresinde (76.78±0,54 µg GAEs /mg), en yüksek flavonoid miktarları, Z. typus’un aseton ekstresinde (96.91±1,11 µg QEs/mg) tespit edilmiştir. Alg ekstrelerine uyguladığımız toplam antioksidan aktivite tayin yöntemlerinden en iyi DPPH süpürücü aktivite değerleri, Z. typus’un etanol ekstresinde (IC50: 24.72±0.21 µg/ml), en iyi ABTS radikali giderici aktivite değerleri, Z.typus’un etanol ekstresinde (IC50: 9.43±0.16 µg/ml), en iyi CUPRAC aktivite değerleri yine Z.typus’un etanol ekstresinde (A0.50: 15.20±0.14 µg/ml) v tespit edilmiştir. Dolayısıyla bütün antioksidan aktivite belirleme testleri bakımından en yüksek değerler Phaeophyta (kahverengi alg) divisiosu üyelerinde saptanmıştır (p<0.05). Toplam fenolik miktarları ile DPPH, ABTS ve CUPRAC aktiviteleri aralarındaki ilişki Spearman Korelasyon analiziyle değerlendirilmiş ve iki değişken arasında ilişki hiçbirinde anlamlı bulunamamıştır (sırasıyla p=0,305, r=0,274; p=0,064, r=0,479; p=0,144, r=0,382). Toplam flavonoid miktarları ile DPPH, ABTS ve CUPRAC aktiviteleri aralarındaki ilişki Spearman Korelasyon analiziyle değerlendirilmiş ve iki değişken arasında ilişki hiçbirinde anlamlı bulunmamıştır (sırasıyla p=0,812, r=0,065 ; p=0,762, r=;-0,082 p=0,983, r=0,006). Çalışılan test patojenlerine karşı en yüksek antimikrobiyal etki kahverengi alg olan Z.typus’un metanol etanol ve aseton ekstresinde görülmüş olup en etkili olduğu suş gram (+) bakteri suşu Sarcina lutea (ATTC 9341) (MİK: 0.390 mg/ml) olarak belirlenmiştir. Yine aynı türün aseton ekstresi gram (+) bakteri Staphylococcus aureus (ATTC 43300) suşuna karşı benzer konsantrasyonda büyümeyi inhibe edici etki göstermiştir (MİK: 0.390 mg/ml). LC-ESI-MS/MS metodu ile analizini gerçekleştirdiğimiz tüm makroalg ekstrelerinde total majör fitokimyasal metabolitler, gallik asit, klorojenik asit, 4- hidroksibenzaldehit, p-kumarik asit, biokanin A, diosgenin, 4-hidroksibenzoik asit, polidatin, hiperozid, kersetin 3-glukozid, izokersitrin, salisilik asit olarak tespit edilmiştir. Bu metabolitlerden en yüksek miktarda olanı Biokanin A (456.39 µg/g) E.elongata metanol ekstresinde gözlenmiştir. HPLC-PDA analiz sonuçlarında elde ettiğimiz bulgulara göre, β-karoten maddesi farklı konsatrasyonlarda (ppm düzeyinde) kırmızı alg E. elongata’nın etanol ekstresi hariç tüm alg ekstrelerinde kantitatif olarak varlığı tespit edilmiştir ve en yüksek β-karoten miktarı kırmızı alg C. bursa’nın aseton ekstresinde (136.2 ppm=0.136 mg/g) gözlenmiştir. Sonuç olarak, alglerde fenol, flavonoid gibi fenolik yapıdaki bileşenler, streoid yapılar ve karotenoidler gibi pigmentlerin bulunmasının antioksidan aktivitenin ve serbest radikal kovucu etkinin, ayrıca antimikrobiyal etkinliğinin bulunduğunun bir göstergesi olduğu düşünülmektedir. Tanımlanan fenolik antioksidan bileşikler, β-karoten ve diosgenin gibi alglerde yüksek miktarda bulunan streoidler bu alglerin sağlık yararlarının anlaşılmasında yeni bir adım oluşturabilir ve türler, gıda ve tıbbi preparatlardaki fonksiyonel bileşenler için önemli bir alternatif olarak kabul edilebilir. Türkiye Denizleri’nin sahip olduğu hem karasal hem de denizel kaynaklar düşünüldüğünde araştırılmak üzere büyük bir hazine karşımıza çıkmaktadır.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Beyşehir ve Çavuşçu göllerindeki toksik ve karsinojenik organik kirliliğin bu göllerde yaşayan sazan balığı(Cyprinus carpio L.,1758) üzerine etkilerinin biyokimyasal olarak incelenmesi
    (Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2015-07-15) Keskinkaya, Hatice Banu; Akköz, Cengiz
    Sitokrom P450 (CYP450) monooksijenaz enzim sistemleri faz 1 ve faz 2 enzimleri olarak ilaç biyotranformasyonunda görev alan, PAH, PCB ve dioksinler gibi kimyasal maddeleri, insektisitleri, petrol ürünleri vb. maddeleri metabolize eden sistemlerdir. Balıklarda, karaciğer sitokrom P4502E1 ve buna bağımlı anilin 4-hidroksilaz aktivitesi, sitokrom P4503A4 ve buna bağımlı eritromisin N-demetilaz aktivitesinin PAH, PCB ve dioksinlerle indüklenmesi bu tip organik kirleticilerin varlığının belirlenmesinde erken uyarı sinyali görevi yaptığından, en hassas biyolojik gösterge olarak kullanılmıştır. Bu çalışmada iki ayrı göl (Çavuşçu ve Beyşehir Gölleri) belirlenerek organik kirlilikle ilgili enzim aktivitesini değerlendirmek amacıyla insanların sık tükettikleri bir balık türü olan sazan balığı seçilmiştir. Ekim 2014 ve Şubat 2015 tarihleri arasında, belirlenen lokalitelerden alınan sazan balığı örneklerinde CYP450 enzim aktiviteleri belirlenmiştir. Kirleticiler beslenme zinciriyle doğrudan planktonlarla ya da su ortamındaki diğer tüketici organizmalarla balıklara geçmektedir ve balıktan da tekrar insana geçmektedir. Belirlenen iki göldeki kirlilik enzim aktivite analizlerine göre yorumlanmıştır. CYP2E1 bağımlı Anilin 4-hidroksilaz aktiviteleri Çavuşçu ve Beyşehir Göllerindeki sazan balığı örneklerinde sırasıyla 101.5 ± 9.661 , 98.17 ± 1.124 (n=6 ) pmol/ dak/mg ; CYP3A4 bağımli eritromisin N-demetilaz aktiviteleri Çavuşçu ve Beyşehir Gölündeki sazan balığı örneklerinde sırasıyla 0,05548 ± 0,01009 , 0,04083 ± 0,003515 (n=6) nmol/ dak/mg olarak bulunmuştur. Her iki göldeki kirliliğin anilin 4-hidroksilaz enzim aktivitesine etkisinde anlamlı bir fark görülmemişken , eritromisin N-demetilaz enzim aktivitesi **p=0.0073 olup iki göl arasında anlamlı bir fark olduğu bulunmuştur. Çavuşçu Gölündeki eritromisin N-demetilaz aktivitesi Beyşehir Gölündeki aktiviteye göre 1.4 kat daha fazla bulunmuştur. Eritromisin N-demetilaz enzim aktivitesini etkileyen organik kirleticilerin Çavuşçu Gölünde daha fazla olduğu söylenebilmekte ve bu parametreler yönünden gölün ayrıntılı olarak araştırılması gerekmektedir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Gebelik döneminde serum metilarjinin seviyelerinin sıvı kromatografi-tandem kütle spektrometre (LC-MS/MS) metodu ile belirlenmesi
    (Selçuk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2018) Keskinkaya, Hatice Banu; Abuşoğlu, Sedat
    Asimetrik dimetil arjinin (ADMA) klinik tanıda değerlendirilmek maksadıyla üzerinde. araştırmaların devam ettiği, metillenmiş bir arjinin türevidir. ADMA, Nitrik Oksit (NO) sentezini bloke ederek vazospazma ve endotel disfonksiyonuna sebebiyet vermekte ve gebelik döneminde preeklampsi oluşumu ile ilgili risk faktörü olarak kabul edilmektedir Homoarjinin, arjininin homoloğudur ve arjininle yarışarak NOS'ın subsratı olarak görev yapar. Fakat NO üretiminde arjininden daha az etkilidir. Gebelikte erken dönemde ADMA düzeyi yüksek olan kadınlarda ADMA seviyeleri ile endotelyal disfonksiyon arasında ilişki vardır. Gebelik döneminde ADMA seviyesinin ve diğer metilarjinin seviyelerinin nasıl değişkenlik gösterdiği, hastalıkların patogenezini anlamak ve bunları tedavi ile ilişkilendirmek, yeni tedavi protokollerinin geliştirilmesi ve hatta hastalıklar oluşmadan sağlıklı kişilerin risk faktörlerinin elimine edilmesi açısından son derece önemlidir. Bu sebeple çalışmamızda ikili ve dörtlü test istemi yapılan gebe katılımcıların serumlarında metilarjinin seviyelerini belirleyebilmeyi amaçladık. Çalışmaya, toplam 200 gebe kadın dahil edildi. Bu katılımcılar 4'lü test istemi yapılan kontrol grubu (n=50), 4'lü test istemi yapılan riskli grup (n=50), 2'li test istemi yapılan kontrol grubu(n=50) ve 2'li test istemi yapılan riskli grup(n=50) olacak şekilde dört gruba ayrıldı. Her gruba ait serum metilarjinin ve bazı biyokimya testlerinin seviyeleri ölçüldü. Dörtlü ve ikili test istemi yapılan riskli gruplardaki bireylerde serum homoarjinin seviyeleri bu grupların kontrollerine göre anlamlı derecede düşüktü. (sırasıyla p=0.001, p= 0.001) ve en düşük homoarjinin seviyelerinin ikili test istemi yapılan riskli gruba [0.91(0.45- 2.71)] ait olduğu görüldü. Gruplarda HArg seviyeleri yaş parametresi (r= -0.295**, p=0.000) ve serum İnhibin-A seviyeleri ile( r= -0.288**, p=0.005) güçlü negatif bir korelasyon gösterirken ,serum ADMA seviyeleri (r= 0.309**, p=0.000) ile güçlü pozitif bir korelasyon gösterdi. Ayrıca arjinin (r= 0.471**, p=0.000) ve total metilarjininler (r= 0.476**, p=0.000) ile de arasında güçlü pozitif bir korelasyon söz konusuydu. Dörtlü test istemi yapılan kontrol grubunda serum ADMA seviyeleri [0.13(0.02- 0.44)], dörtlü test istemi yapılan riskli gruba [0.06(0.02- 0.17)] ve ikili test istemi yapılan riskli gruba [0.09(0.03-0.24)] göre sırasıyla anlamlı derecede yüksek bulundu (p= 0.000, p= 0.038). İkili test istemi yapılan kontrol grubunda riskli gruptan daha yüksek serum ADMA düzeyleri bulunmasına rağmen aradaki fark istatiksel olarak anlamlı değildi (p= 0.080). Tüm gruplar arasında en yüksek ADMA seviyelerinin dörtlü test istemi yapılan kontrol grubuna ait olduğu görüldü [0.13(0.02- 0.44)]. Serum ADMA seviyeleri serum İnhibin-A seviyeleri (r= -0.352**, p=0.001) ile güçlü negatif bir korelasyon gösterirken, serum HCG seviyeleri (r= -0.261**, p=0.012) zayıf negatif bir korelasyon gösterdi. Normal gebelik sırasında düşük serum maternal ADMA ve L-arjinin konsantrasyonu gibi gebelikle ilgili metabolik değişikliklerin endotel fonksiyonu düzenleyemeyebileceği düşünmekteyiz. Preeklampsi dışında serum ADMA düzeyi iyi bir belirteç olarak kullanılamayabilir. Homoarjinin serum seviyelerinin gebe kadınlardaki düzeyleri açısından literatürde bir boşluk olduğu görülmektedir. Gebelikte yüksek risk altındaki kadınların erken dönemde belirlenmesinde homoarjinin yeni bir risk markırı olarak ortaya çıkabilir.

| Selçuk Üniversitesi | Kütüphane | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Selçuk Üniversitesi Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı, Konya, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim