Yazar "Oztürk, Şerefnur" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Akut inme tedavisinde intravenöz trombolitik tedavi : Sık görülen sistemik sorunlar ve çözümleri(2018) Topçuoğlu, Mehmet Akif; Arsava, Ethem Murat; Özdemir, Atilla Özcan; Gürkaş, Erdem; Necioğlu, Dilek Örken; Oztürk, ŞerefnurAkut iskemik inme tedavisinin ana elementlerinin başında gelen intravenöz (IV) doku plazminojen aktivatörü (tPA) kullanımının yeterince yaygınlaşamamasının en önemli nedenlerinden biri sık karşılaşılan birçok soruya yeterince yanıt veril(e)memiş olmasıdır. Bu derlemede akut inmede IV tPA tedavisi ile ilgili olarak meslektaşlarımızdan toplanan, daha çok uygulamada önemi olan sistemik soru ve sorunlar ile tedavinin komplikasyonlarına dair, sorulara güncel literatür temelinde yanıt verilmiş ve net tavsiyelerde bulunulmuşturÖğe Dijital substraksiyon anjiyografi sonrası subaraknoid kanamayı taklit eden baş ağrısı : Bir olgu sunumu(2018) Eren, Fettah; Ekmekçi, Ahmet Hakan; Karabağlı, Hakan; Oztürk, ŞerefnurSubaraknoid kanama (SAK) akut başlangıçlı, ani ve şiddetli baş ağrısı ile ortaya çıkan klinik bir durumdur. Baş ağrısına ek olarak ciddi bulantı, kusma, baş dönmesi, konfüzyon, ajitasyon, fokal nörolojik defisitler ve kan basıncı yüksekliği görülebilir. Kanamadan 6-24 saat sonra meningeal irritasyon bulguları bu klinik duruma eklenebilir. Dijital substraksiyon anjiyografi (DSA) diğer görüntüleme tetkiklerine ek olarak, vasküler anormalliklerin tanısı amacıyla, cerrahi veya endovasküler tedavi planlaması için kullanılmaktadır. İşlem sonrası nörolojik komplikasyon sıklığı %0,2 ile %4,5 arasındadır. Ortalama %50 hastada ise DSA işlemi sonrası baş ağrısı olabilmektedir. Özellikle kadın hastalarda bu oran daha fazladır. Ağrılar sıklıkla migren, gerilim veya postoperatif atipik baş ağrıları sınıfına dahil edilebilir. DSA sonrası şiddetli baş ağrısı görülme sıklığı azdır. Bu nedenle işlem sonrası şiddetli baş ağrılarında öncelikle damar duvarı rüptürü düşünülmelidir. Diğer tüm sekonder nedenler dışlandıktan sonra, DSA sonrası SAK benzeri baş ağrılarının görülebileceği de akılda tutulmalıdırÖğe İlk yakınma olarak pitoz ve diplopi ile başvuran nörosifiliz : Olgu sunumu(2018) Eren, Fettah; Aygül, Recep; Ekmekçi, Ahmet Hakan; Oztürk, ŞerefnurSifiliz, Treponema pallidum’a bağlı olarak gelişen bir spiroket hastalığıdır. Cinsel yolla bulaşabilir ve anneden bebeğe diklemesine geçebilir. Nörolojik tutulum daha çok geç dönemde görülür. Yaygın antibiyotik kullanımı hastalığın doğal seyrini değiştirebilir. Bu nedenle sifiliz farklı nörolojik bulgular ile ortaya çıkabilir. Kırk dokuz yaşında erkek hasta iki aydır dalgalanma gösteren çift görme ve sol göz kapağında düşüklük şikayeti ile başvurdu. Nörolojik muayenesinde; pupiller mid-dilate idi. Bilateral direkt ve indirekt pupil ışık cevabı alınamıyordu. Sol gözde tüm yönlere ve sağ gözde sadece sağa bakışta hareket kısıtlılığı vardı. Aynı zamanda bilateral pitozu olduğu görüldü. Beyin manyetik rezonans görüntüleme ve repetetif uyarım dahil elektrofizyolojik incelemeler normaldi. Kan ve beyin omurilik sıvısı (BOS) incelemeleri sonucunda sifiliz tanısı konuldu. Uzun süre yüksek doz intravenöz penisilin tedavisi uygulandı. Oküler bulgular geç dönem nörosifilizin önemli bir göstergesidir. Hastalığın primer etkisi ile meydana gelen oküler tutulum oldukça nadirdir. Eğer menenjite bağlı BOS absorbsiyon bozukluğu gelişirse, göz hareket bozukluğu ve pupil anormallikleri görülebilir. Nörosifilizin tanısı farklı klinik görünümleri nedeni ile gecikebilmektedir. Oküler bulgular varlığında nörosifiliz tanısı da akla gelmelidir.