Yazar "Sayeedzada, Soosan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 1 / 1
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Afganistan'ın Özbek şairlerinden Muhammed Yahyâ Hafîzî ve Muhabbet-nâme'si (İnceleme–metin)(Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2024) Sayeedzada, Soosan; Çöm, ErolŞiir, insan duygularını, düşüncelerini ve hayallerini ifade etmek için kullanılan bir edebi türdür. Ancak, tam olarak tanımlanması zor olan bir yapıya sahiptir çünkü farklı kültürlerde, dönemlerde ve şairlerde farklı şekillerde ifade edilmiştir. Bazıları için şiir, ritmik bir yapıya sahip metinlerdir; bazıları içinse duygu ve imgelerin yoğunlaştığı dilin özüdür. Ayrıca, şiirin zamanla dönüşen doğası ve her şairin kişisel tarzı da tanımı karmaşıklaştırır. Ancak, genel olarak şiirin insan duygularını derinlemesine ifade etme, dilin sınırlarını zorlama ve okuyucuda güçlü bir etki bırakma amacı taşıdığı kabul edilir. Bu yüzden şiirin, farklı yorumlara açık olması ve okuyucuda geniş bir duygusal tepki yelpazesi uyandırabilmesi önemlidir. Şiirin kökenleri tarih boyunca dini törenlerde ve ritüellerde söylenen ahenkli sözlerle başlamıştır. Edebiyat tarihinde şiir, diğer edebi türlerden daha eski bir geleneğe sahiptir ve pek çok kültürde önemli bir yere sahiptir. Özellikle Türk ve dünya edebiyatında, şiir geleneği icracılar aracılığıyla sürdürülmüştür. Bu icracılar, şiirleri icra ederken belirli nazım birimlerine ve nazım biçimlerine bağlı kalarak, genellikle musiki aletleri eşliğinde performans sergilemişlerdir. Şiir geleneğindeki icracılar, sadece şairlik görevini üstlenmekle kalmamış, aynı zamanda hekimlik, din adamlığı, büyücülük, dansçılık, müzik bilgisi gibi çeşitli alanlarda da faaliyet göstermişlerdir. Bu icracılar, toplumda önemli bir rol oynamış ve kültürel mirasın aktarılmasında büyük bir etkiye sahip olmuşlardır. Ayrıca, şiir geleneği sayesinde, belirli bir toplumun tarihini, değerlerini, inançlarını ve duygularını yansıtan önemli bir belgeleme ve ifade aracı da olmuştur. Muhammed Yahya Hafîzî Cûzcâni, 21. yüzyılın şairlerinden biri olarak şiir geleneğine büyük bir özveriyle bağlı kalmış ve bu geleneğin yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılması için çalışmış bir isimdir. Çalışma özet, giriş ve üç ana bölümden oluşmaktadır. Birinci bölüm Muhammed Yahya Hafîzî Cûzcânî'nın hayatı, sanatı ve eserleridir. İkinci bölüm Muhabbet-Nāme eserinde geçen Özbekçe sözcükler ve nazım şekilleri yer alır. Üçüncü bölümde Muhabbet-Nāme divanında geçen nazım şekilleri gazel, kaside, maarif hakkındaki şiirler, rubai ve müstezat, mersiyeler ve alay tarzında yazılan şiirler yer almaktadır. Sonuç bölümünde ise elde edilen bilgiler üzerinden genel bir değerlendirme yapılarak Muhammed Yahya Hafîzî Cûzcânî'nin geleneğe katkıları üzerinde durulmuştur.