Yazar "Sert, Sadiye" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Çocukluk çağında toplum kökenli pnömoni tanısı ile hastaneye yatırılan hastalarda bakteriyel ve viral etkenlerin insidansı ve klinik özellikleri(Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi, 2010) Sert, Sadiye; Örs, RahmiAmaç: Bu çalışma ile Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Bölümü'nde toplum kökenli pnömoni tanısı (TKP) ile hastaneye yatırılan hastalarda bakteriyel ve viral etkenlerin insidansı ve klinik özellikleri araştırılması amaçlanmıştır. Gereç ve yöntemler: Bu çalışmada 1 Ekim 2008-28 Şubat 2010 tarihleri arasında Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Çocuk Poliklinikleri ve Çocuk Acil Servisine başvuran ve yatış gereken, başvurudan 48 saat öncesine kadar antibiyotik kullanmayan, klinik olarak TKP tanısı alan toplam 91 hasta araştırıldı. Çalışmaya alınan hastaların demografik ve klinik özellikleri kaydedildi. Başvuru anında tüm hastalardan tam kan sayımı, eritrosit sedimantasyon hızı, C-reaktif protein, prokalsitonin, kan kültürü, viral etiyolojiyi saptamak amacıyla nazofaringeal aspirat örnekleri alındı. Çalışmaya alınan tüm hastalara hastaneye başvuru anında PA akciğer grafisi çekildi. Bulgular: Hastalarımızın %24.2'sinde (22/91) pnömoni etkeni saptanırken, %75.8 'inde (69/91) herhangi bir pnömoni etkeni saptanamadı. 91 hastanın 11'inde (%12.1) viral enfeksiyon, dokuzunda (%9.9) sadece bakteriyel enfeksiyon, üçünde (%3.3) viral koenfeksiyon, ikisinde (%2.2) hem virus hem de bakteri vardı. Virus tespit edilen 11 hastanın yedisinde (% 7.7) Parainfluenza (PIV) 2, ikisinde (% 2.2) PIV 3, birinde (% 1.1) adenovirus, ikisinde (%2.2) hem PIV3 hem adenovirus, birinde (%1.1) hem PIV2 hem de PIV3 tespit edildi. Hastaların hiçbirinde RSV, PIV1, hMPV saptanmadı. Bakteri tespit edilen 11 hastanın beşinde (%5.4) Stafilokokkus epidermidis, ikisinde (%2.2) Stafilokokkus saprophyticus, birinde (%1.1) Stafilokokkus hominis, birinde (%1.1) Stafilokokkus capitis, birinde (%1.1) Streptokokkus sobrinus ve birinde (%1.1) Streptokokkus mitis tespit edildi. Hastalarımızın ikisinde (%2.2) de karma viral-bakteriyel etken olduğu tespit edildi. Klinik olarak pnömoni tanısı alan hastalarımızın 28'inde (%30.7) radyolojik olarak pnömoni bulgusu saptanamazken, 59 hastada (%64.7) radyolojik olarak pnömoni varlığı saptandı. Radyolojik olarak pnömoni saptanan 59 hastanın 24'ünde (%26.3) alveolar pnömoni, 35'inde (%38.4) interstisyel pnömoni bulguları saptandı. Sonuç: Çalışmamız Konya'da TKP'li çocuklarda viral insidansın literatürde bildirilen veriler ile uyumlu olduğunu göstermektedir. TKP'li çocuklarda viral insidans yüksek olduğu için ileri tanı yöntemlerinin günlük kullanıma geçmesi ile gereksiz antibiyotik kullanımından kaçınılabilir. Ancak bu çalışmanın daha geniş hasta gruplarında, kontrollü olarak yapılmasına gereksinim vardır.Öğe Demographic Characteristics of Children Hospitalized with the Diagnosis of Acute Gastroenteritis in Konya(GALENOS YAYINCILIK, 2018) Yorulmaz, Alaaddin; Ozdem, Suna; Yucel, Mehmet; Sert, Sadiye; Karacal, Serife; Istanbullu, Hasan ArifINTRODUCTION: Many studies have been carried out to detect the causative agents in patients admitted to hospital with gastroenteritis. However, there is a limited number of epidemiological studies in patients hospitalized for gastroenteritis. In this study, we aimed to determine the distribution and incidence of the causative agents of acute gastroenteritis in children in Konya and to evaluate the demographic, clinical and laboratory findings. METHODS: This study included 412 patients aged 1 month to 16 years who were hospitalized with a diagnosis of gastroenteritis in the Child Health and Diseases Clinic in our hospital between January 2015 and January 2016. The data of the patients were analyzed retrospectively. The age, sex, seasonal distribution, symptoms, duration of hospitalization, course of the disease, type of acute gastroenteritis, incidence of nosocomial infections and complications were examined. RESULTS: The total number of patients hospitalized for various reasons during the 12-month study period was 3985 and the patients hospitalized for diarrhea constituted 10.33% of it. Two hundred and twenty-seven of the patients were male (55.1%), and 185 (44.9%) were female. There were 57 patients (13.8%) between 0-24 months, 262 patients (63.6%) between 24-60 months and 93 patients (22.6%) over 60 months. When the age groups were compared with the disease groups, there was a statistically significant difference in the incidence of viral gastroenteritis between 24-60 months (p: 0.001). Two hundred and thirty-one (56.1%) patients had acute viral gastroenteritis, 74 (17.9%) patients had amebiasis, and 107 (26.0%) patients had bacterial gastroenteritis. DISCUSSION and CONCLUSION: Viral agents, especially rotavirus, should be kept in mind in childhood acute gastroenteritis. Diagnosis and treatment approaches should be planned considering the incidence of other agents.Öğe The Evaluation of Primary School Readiness Levels of the Children Aged 66-72 Months with the Denver II Test(KOWSAR CORP, 2018) Yorulmaz, Alaaddin; Sert, Sadiye; Yilmaz, Fatma Hilal; Kara, Fatih; Cinarlidere, SerifeBackground: Primary school can lead to compatibility problems in children without an early childhood education because they experience separation from their families for the first time. Objectives: In order to detect developmental delays that may arise at the school and to plan the necessary support, it was aimed to determine primary school readiness levels of the children aged 66 -72 months. Methods: This study included 91 children aged 66 - 72 months who were admitted to the Pediatric Outpatient Clinic of Beyhekim State Hospital between June 2016 and August 2016. The Denver Developmental Screening Test II which consists of 134 items was performed. The Test items are divided into four main sections and surveys whether the chilren are ready for the first grade of primary school. The test results were interpreted as normal, suspect and abnormal. Results: 36 (39.6%) of 91 patients were female and 55 (60.4%) were male. There was no statistically significant difference between the test results in terms of gender. When examining the distribution of children according to months, there was no statistically significant difference. Data for the child's age, the mother's age, the father's age, duration of breastfeeding, the age (month) at which the child started talking, walking or completed toilet training was expressed as mean +/- standard deviation. When these values were examined and also the mean values containing normal and abnormal results were compared, there was a statistically significant difference only between the months when the children started talking. When examining the results of the Denver II test, it was found that 64 (70.3%) children had abnormal development and 27 (29.7%) normal development. Conclusion: In the study evaluating primary school readiness levels of the children aged 66 -72 months, the substantial proportion of the children who were admitted to the hospital, had a developmental delay. In light of this study, all pre-school children should be evaluated before admission to primary school.Öğe Konya’da Ekim 2008 - Şubat 2010 tarihleri arasındaki çocukluk çağında toplum kökenli pnömoni tanısı ile hastaneye yatırılan hastalarda bakteriyel ve viral etkenlerin insidansı ve klinik özellikleri(2016) Sert, Sadiye; Emiroğlu, Melike; Arslan, Uğur; Koç, Osman; Örs, RahmiAmaç: Bu çalışmada; toplum kökenli pnömoni tanısı (TKP) ile hastaneye yatırılan hastalarda bakteriyel ve viral etkenlerin insidansı ve klinik özellikleri araştırılması amaçlanmıştır.Yöntem: 1 Ekim 2008-28 Şubat 2010 tarihleri arasında Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Çocuk Poliklinikleri ve Çocuk Acil Servisine başvuran ve yatırılarak tedavi edilmesi gereken, başvurudan 48 saat öncesine kadar antibiyotik kullanmayan, klinik olarak TKP tanısı olan, yaşları 1 ay ile 16 yaş arasındaki toplam 91 hasta çalışma kapsamına alındı. Bu hastaların demografik ve klinik özellikleri kaydedildi. Hastane başvurusu esnasında tam kan sayımı, eritrosit sedimantasyon hızı, C-reaktif protein, prokalsitonin, kan kültürü için kan numuneleri ve viral etiyolojiyi gerçek zamanlı polimeraz zincir reaksiyonu (RT-PCR) ile saptamak amacıyla nazofaringeal aspirat numuneleri alındı. Tüm hastaların PA akciğer radyografileri kontrol edildi.Bulgular:Hastaların %24,2 (22/91)'sinde pnömoni etkeni saptanırken, %75,8 (69/91)'inde herhangi bir pnömoni etkeni saptanamadı. 91 hastanın 11 (%12,1)'inde viral enfeksiyon, dokuzunda (%9,9) sadece bakteriyel enfeksiyon, üçünde (%3.3) viral koenfeksiyon, ikisinde (%2,2) hem virus hem de bakteri vardı. Virus tespit edilen 11 hastanın yedisinde Parainfluenza (PIV) 2, ikisinde PIV 3, birinde adenovirus, ikisinde hem PIV3 hem remains a leading cause of morbidity and mortality Childhood community-acquired pneumonia (CAP) adenovirus, birinde hem PIV2 hem de PIV3 tespit edildi. Hastaların hiçbirinde RSV, PIV1, hMPV saptanmadı. Bakteri tespit edilen 11 hastanın beşinde Stafilokokus epidermidis, ikisinde S. saprophyticus, birinde S. shominis, birinde S. capitis, birinde S. sobrinus ve birinde S. mitis tespit edildi. Hastaların ikisinde de viral-bakteriyel karma etken olduğu saptandı. Klinik olarak pnömoni tanısı alan 91 hastanın 59 (%64,7)'unda radyolojik olarak pnömoni varlığı belirlendi. Sonuç: Çalışmamız TKP'de viral etkenlerin etiyolojik etkisini gösterdi. Parainfluenza virus 2 tüm yaş gruplarında en sık tespit edilen viral etkendi. Viral enfeksiyonların etiyolojik tanılarının iyileştirilmesi ile gereksiz antibiyotik kullanımından kaçınılabilir. Sonuçlarımızı doğrulamak için daha kapsamlı ve randomize kontrollü çalışmalara gereksinim vardır