Yazar "Tuşat, Ekrem" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 10 / 10
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Ankara-Yozgat hattında mühendislik ve cbs amaçlı yaklaşıkjeoit hesabı(2019) Kahveci, Muzaffer; Tuşat, Ekrem; Yıldız, Ferruh; Sarı, Fatih; Mikailsoy, FarizGlobal Konum Belirleme Sistemlerinin (GNSS) çok yüksek doğruluklar sağlamaya başlamasıyla birlikte,uygulamada kısa sürede yüksek doğruluklu jeoit yüksekliklerinin elde edilmesi gereksinimi de önemli ölçüdeartmıştır. Örneğin, mühendislik uygulamalarında ve CBS çalışmalarında ortometrik yükseklikler kullanıldığıiçin yerel jeoit belirleme çalışmaları daha da önem kazanmıştır.Bilindiği gibi Türkiye tektonik olarak aktif bir bölgede olup, farklı zamanlarda meydana gelen depremler ülkenivelman ağındaki noktaların düşey konumlarında deformasyonlara/değişimlere neden olmaktadır. Diğertaraftan Ülke Temel Jeodezik Ağlarının kurulması ve yaşatılmasından sorumlu olan Harita Genel Müdürlüğü(HGM; eski adıyla Harita Genel Komutanlığı), 1999 yılından bu yana GNSS ölçülerinden yararlanarak farklıyıllarda güncel Türkiye Jeoidi modelleri hesaplayarak, kullanıcıların hizmetine sunmaktadır. HGM tarafındanbu güne kadar hesaplanmış olan jeoit modellerinin dış doğrulukların genel olarak 10 cm’den daha iyi olmadığıdeğerlendirilmektedir. Oysa kullanıcıların ihtiyacı olan bu doğrulukların 10 cm’den daha iyi olması arzu edilenbir durumdur. Söz konusu doğruluklara ulaşılıp ulaşılamayacağının araştırılması için Selçuk Üniversitesiolanakları ile pilot bir uygulama yapılması hedeflenmiş ve bu amaçla sadece İç Anadolu’nun belirli birkesimini kapsayacak yerel gravimetrik jeoit ve geometrik yaklaşımla yaklaşık(quasi)-jeoit hesaplanması içinKonya Selçuk Üniversitesi kaynakları kullanılarak bir bilimsel araştırma projesi başlatılmıştır.Söz konusu proje bölgesine ilişkin mevcut GNSS ve nivelman verilerine ilaveten gravite verileri arazideölçülmüş ve mutlak gravite değerleri, TG-03 kestirim değerleri gibi bazı diğer veriler de HGM’den teminedilmiştir. Yerel quasi-jeoit hesabında Karlsruhe Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Enstitüsü tarafındangeliştirilmiş ve proje kapsamında temin edilmiş olan DFHRS (Sonlu Elemanlı Yükseklik Referans Sistemi)yazılımı kullanılmıştır. Söz konusu yazılım sürekli polinomsal yükseklik referans sistemi ve GNSS ile eldeedilen elipsoidal yüksekliklere dayalı olarak jeoit yüksekliklerinin N(?, ?, h) parametrik modellenmesiprensibine dayanmaktadır. Bu yazılım ile yapılan hesaplama sonucunda 10 cm’den daha iyi doğruluklu yerelquasi-jeoit elde edilmesi sağlanmıştır. Aynı noktalardaki GPS/Nivelman jeoidi, DFHRS hesap ve TG-03kestirim değerleri birbirleriyle karşılaştırılmıştır. Netice olarak, bu makalede proje kapsamında sadecegeometrik yaklaşımla hesaplanmış olan quasi-jeoit modeline ilişkin yapılmış olan çalışmalar ile ulaşılmış olanara sonuçlar sunulmaktadır.Öğe Büyük ölçekli harita yapımında jeodezik amaçlı GPS ölçü ve hesap standartlarının araştırılması(Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2003-09-23) Tuşat, Ekrem; Turgut, BayramUydu tekniklerindeki gelişmelerle birlikte GPS sistemi ülkemizde hayatm her alanında olacağı gibi harita sektöründe de yerini almış, büyük ölçekli harita yapımı çalışmalarında, nirengi ağlarının sıklaştırılmasında yaygın olarak kullanılmaya başlamıştır. 1988 yılında yürürlüğe giren "Büyük Ölçekli Haritaların Yapım Yönetmeliği"nin ülke nirengi ağına bağlanma zorunluluğu getirmesi ve klasik ölçme tekniklerine göre hazırlanmış olması, halen kullanımdaki "Türkiye Yatay Kontrol (Nirengi) Ağı" nm geometrik ve fiziksel nedenlerle deformasyona uğraması ve bunun yerine Türkiye Ulusal Temel GPS Ağı TUTGA' nın oluşturulmuş olması neticesinde, büyük ölçekli harita yapım yönetmeliğinin günün teknolojik imkanları ve ihtiyaçlara göre yeniden düzenlenmesi gereği doğmuştur. Bu çalışmada büyük ölçekli harita yapımı çalışmalarında GPS' in kullanılmasında ölçü ve hesap standartlarının neler olabileceği konusu araştırılmıştır. Yapılan araştırmalarda GPS sistemi ile TUTGA' mn sıklaştırması suretiyle kurulacak jeodezik ağlarda; jeodezik altyapı, datum, koordinat sistemi, GPS ölçülerinde doğruluğu etkileyen faktörlerden uydu yörünge bilgisi, troposfer modeli, başlangıç faz bilinmeyeni çözümü ve iyonosferik modellendirme, uydu yükseklik açısı, ölçü yöntemleri ve gözlem süresi konularının koordinatlara etkisi araştırılmış, her konu için ayrı sayısal uygulama yapılmıştır.Öğe Determination of Cadmium, Copper, Iron, Nickel and Zinc in Turkish Grape Seeds(ASIAN JOURNAL OF CHEMISTRY, 2011) Tuşat, Ekrem; Özcan, Mehmet Musa; Er, Fatih; Gökmen, FatmaThe rate of heavy metal pollution in some grape seed samples cultivated in Turkey were determined by inductively coupled plasma atomic emission spectrometry (ICP-AES). Iron, zinc and copper were found high levels in the seed samples. The highest content in the majority was established as iron. On the contrary, cadmium and nickel were established low concentrations. The cadmium contents had markedly lower. The lowest and the highest cadmium concentrations were 0.12 ppm in the Gokuzum from Konya (Taskent) and 0.49 ppm Nazli sample from Meram (Konya), respectively. Iron contents of grape seeds ranged from 21,65 ppm (Akuzum) (Hatip-Konya) to 192.16 ppm (Gokuzum) (Taskent-Konya). In addition, Eksikara seed contained 140.45 ppm iron.Öğe Georeferencing of ground-based LIDAR data using continuously operating reference stations(SPIE-SOC PHOTO-OPTICAL INSTRUMENTATION ENGINEERS, 2014) Altuntaş, Cihan; Karabörk, Hakan; Tuşat, EkremTerrestrial laser scanning has been used for various outdoor visualizations such as urban, construction, excavations, and land topography. Since laser scanning data have their own local coordinates in each station, a three-dimensional point cloud model of the object of interest is created in the local coordinate system by the combination of these measurements. For spatial queries and computations, the point cloud and other spatial data should be combined in a common coordinate system. In this study, a terrestrial laser scanner (TLS) and global navigation satellite system (GNSS) receiver were integrated for the registration of the laser scanner measurements into the geodetic coordinate system. Two georeferencing methods based on the continuously operating reference stations in the network Turkey (CORS-TR) were introduced. After the building was modelled by integrating the TLS and the GNSS receiver, the point cloud model that was created was registered to the international terrestrial reference frame. The registration was performed with 0.05 m root mean square error for the two georeferencing methods. (C) The Authors.Öğe GPS Efemeris bilgisinin göreli konumlamada koordinatlara ve baz bileşenlerine etkisi(Selçuk Üniversitesi Mühendislik-Mimarlık Fakültesi, 2004) Tuşat, Ekrem; Turgut, BayramGPS Sisteminde, yayın efemerisi ve hassas efemeris olmak üzere, iki tür yörünge bilgisi kullanılmaktadır. Yayın efemerisi, anlık konum belirleme uygulamalarında, GPS navigasyon mesajının bir parçası olarak yayınlanmakta olup pek çok uygulama için duyarlığı yeterli olmaktadır. Bunun yanında yüksek duyarlık gerektiren uygulamalarda, GPS verilerinin gözlem sonrası büroda değerlendirilmesi aşamasında hassas yörünge bilgisinin kullanılması tercih edilmektedir. Bu çalışmada Konya Metropolitan sahası ve civarındaki 7 adet nokta ve uzunlukları 7~90 km arasında değişen 12 adet bazdan oluşan bir test ağında efemeris bilgisinin koordinatlara ve baz bileşenlerine etkisi araştırılmıştır. Bu amaçla efemeris bilgisi olarak hem gözlem esnasında kayıt edilen yayın efemerisi hem de IGS tarafından SP3 formatında internet üzerinden yayınlanan hassas efemeris bilgilerine göre değerlendirme yapılmıştır. Her iki yöntemle de elde edilen sonuçlar arasındaki farklar karşılaştırılarak, efemeris bilgisinin göreli konumlamaya etkisi yorumlanmıştır.Öğe GPS gözlemleri ve yersel gözlemler yardımıyla jeoid profilini çıkarılması(Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2000-09-05) Tuşat, Ekrem; Tombaklar, Ömer HalisBu çalışma Selçuk Üniversitesi Kampüs'ü civarında jeoid ile elipsoid arasındaki farkın yani jeoid yüksekliğinin ve jeoid ondülasyonlarmdaki değişimi kuzey-güney doğrultusundaki bir hat boyunca gözlemlemek amacıyla yapılmıştır. Bunun için yaklaşık kuzey-güney doğrultusundaki Konya-Afyon karayolu boyunca arazinin karakteristik özelliklerini temsil edecek şekilde 16 adet nokta tesis edilmiş, noktalar arasındaki elipsoidal yükseklik farklarını hesaplayabilmek için GPS gözlemleri, yaklaşık ortometrik yükseklik farklarını hesaplayabilmek için geometrik nivelman ölçüleri yapılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre, bu test alanı için jeoid yüksekliği ortalama 35.709 m. olarak bulunmuştur. Jeoid ondülasyonu değişimlerinin arazinin topografyasına bağlı olarak düzensizliği gözlenmiştir. Noktalar arasındaki jeoid ondülasyonu değişiminin -8 mm ile +76 mm arasında değiştiği gözlemlenmiştir.Öğe GPS ile Bir Ağ Çalışması(2005) Tuşat, Ekrem; Turgut, BayramBu çalışmada günümüzün konum belirlemeye yönelik en gelişmiş uydu tekniği olan Global Konum Belirleme Sistemi (GPS) 'nin Büyük Ölçekli Harita yapımında kullanılması ve karşılaşılan sorunlar araştırılmıştır. Bu amaçla Konya Metropolitan sahası ve civarındaki 7 adet nokta v.e uzunlukları 790 km arasında değişen 12 adet bazdan oluşan bir test ağında GPS ölçüleri yapılmıştır. Test ağında kullanılan TUTGA noktalarının TUTGA hız alanından yararlanarak bu noktaların ölçü zaman noktasındaki (epoğundaki) hesapla bulunan koordinatları ile arazide yapılan gözlemlerin değerlendirmesi ile elde edilen koordinatlar karşılaştırılmıştır. TUTGA 'nin modern ülke jeodezik ağlarından olan beklentileri karşılayabilirliği ve büyük ölçekli harita üretiminde temel jeodezik ağ olarak kullanılabilirliği araştırılmıştır.Öğe Gps Yardımıyla WGS-84 Jeoid Yüksekliklerinin (Konya'nın Bir Bölgesi için) Belirlenmesi(2001) Tuşat, Ekrem; Turgut, Bayram; Çorumluoğlu, ÖzşenBu çalışmada Selçuk Üniversitesi Kampusu civarında oluşturulan bir test ağında yapılan-GPS gözlemleri ve nivelman ölçüleri yardımıyla ağa ait noktaların elipsoidal ve ortometrik yükseklikleri ve daha sonra ise WGS-84 elipsoidine ait jeoid yükseklikleri hesaplanmıştır.Öğe İki boyutlu bazı datum dönüşüm yöntemlerinin incelenmesi(2018) Hüsrevoğlu, Mustafa; Tuşat, EkremBirçok mühendislik projesi, kuruluş ve ülkeler yeryüzündeki konumları nedeniyle veya çalışma amaçlarına göre birbirlerinden farklı koordinat sistemleri kullanır. Günümüzde genellikle, daha önce yerel koordinat sistemleri ile belirlenmiş olan konum değerlerinin ve harita altlıklarının, global koordinat sistemleri üzerindeki karşılıklarına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu durum datum dönüşümü yapmayı gerektirmektedir. Çeşitli koordinat sistemlerine ait verilerin diğer bir sistemdeki karşılığı bulunmak istendiğinde datum dönüşümü uygulanır. Datum dönüşümleri yapılırken benzerlik, afin ve projektif dönüşüm yöntemleri kullanılabilir. Her bir yöntem için ayrı işlem adımları uygulanır ve aynı işlem için sonuçlar farklı olabilir. Arazi koordinatlarının dönüşümünde benzerlik dönüşümü yaygın olarak kullanılırken, fotogrametri ile kartografya alanlarında afin ve projektif dönüşüm yöntemleri sıklıkla kullanılır. Bu çalışmada iki farklı koordinat sistemindeki karşılıkları bilinen noktalar ile arazi koordinatlarının iki boyutlu dönüşüm uygulamaları incelenmiştir. Hesaplamalar MS Excel ortamında yapılmış olup dayanak noktalarının konumları ile uygulanan yöntemler arasında karşılaştırmalar yapılmıştır. Uygulamalar sonucunda arazi koordinatlarının dönüşümünde projektif dönüşüm yönteminin uygun olabileceği belirlenmiştirÖğe Üç boyutlu koordinat dönüşüm yöntemlerinin incelenmesi(2018) Güllü, Mevlüt; Tuşat, Ekrem; Baybura, Tamer; Turgut, BayramDünya üzerindeki bütün ülkeler kendi konumsal bilgilerini sayısal ortamda saklamak ve kullanabilmek için bir datum belirlemiştir. Bu datumu kullanarak ülkelerine ait jeodezik verileri bir altlık üzerine işleyerek her türlü planlama işlerinde kullanmaya başlamıştır. Fakat Küresel Uydu Konumlama Sistemi (GNSS) dünyada yaygınlaşması ile Konumsal bilgiler Uluslararası Yersel Referans Sistemi 1996 (ITRF96) datumunda elde edilmeye başlamıştır. Ülkeler için bu datumdan kendi ulusal datumlarına geçmek bir mecburiyet haline gelmiştir. Türkiye’de de Avrupa Datumu 1950 (ED50) kullanılmıştır. GPS alıcılarıyla elde edilen ITRF96 datumunda elde edilen koordinatların ED50 datumuna dönüştürülmesi gerekmektedir. 3D datum dönüşümü için bilim adamları tarafından birçok matematiksel yöntem geliştirilmiştir. Bu çalışmada bu yöntemlerden olan Helmert, Moledensky-Bedakas, Veis ve Afin yöntemleri aynı veri kümesinde test edilerek sonuçları karşılaştırılmıştır.