Yazar "Uluer, Mehmet Selçuk" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 4 / 4
  • Küçük Resim
    Öğe
    Beyin Ölümü Tanısı Sonrasında Hasta Yakını Davranışlarının İncelenmesi: Bir Tıp Fakültesi Hastanesi Uygulamas
    (Selçuk Üniversitesi, 2021) Uludağ, Ayhan; Kara, İnci; Uluer, Mehmet Selçuk
    Amaç: Çalışmamızda; hasta yakınlarının beyin ölümüne bakışları, buna paralel olarak organ bağışı konusu ve hastadan yaşam desteğini kesme konularında verdikleri kararların incelenmesi amaçlanmıştır. Materyal ve Metod: Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde 2017- 2019 yılları arasındaki beyin ölümü tanısı almış vakaların arşiv kayıtları taranarak yaş, cinsiyet, medeni durum, eğitim düzeyi, ikamet yeri gibi sosyo demografik özellikler kaydedildi. Arşiv kayıtlarından organ nakli izni verilen, aile isteği ile yaşam desteği kesilen, kendiliğinden kalp durması beklenen ve beyin ölümü deklerasyonu yapıldığı sırada kalbin durması şeklinde hasta yakını davranışları sınıflandırılarak yıllara göre vaka sayıları kaydedildi. Bulgular : Çalışmamız da arşiv taraması sonucunda toplamda 60 beyin ölümü tanısı konulmuştur. Hastaların yaş ortalaması 31.12 (std;24.7) dir. Erkek cinsiyet 37 (%61.7) kadın cinsiyet 23 (%38,3) olup erkeklerin oranı kadınlara göre daha yüksektir. Hasta yakını davranışlarında ise yaşam desteğinin kesilmesi en yüksek (%40) tercihtir. Bunu kalbin kendiliğinden durmasını bekleme (%38.3) ve organ bağışı (%18.3) takip etmektedir. Asıl dikkat çeken konu ise 2017-2019 yıllarında yaşam desteğinin kesilmesi kararını verenlerin oranı yüzde 20’den yüzde 50’ye çıkar iken, organ bağışı ise yüzde 25’den yüzde 10’a düşmüştür. Hasta yakını davranışları ile değişkenlerin Ki-kare analizinde hiçbir anlamlı ilişki bulunamamıştır. Sonuç : Hasta yakınlarının beyin ölümünü giderek daha fazla gerçek ölüm olarak kabullendikleri görülmüştür. Ancak bu kabullenmenin organ bağışına (nakil iznine) yansımaması hâlâ önemli bir sorun olarak karşımızdadır.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Beyin Ölümü Tanısı Sonrasında Hasta Yakını Davranışlarının İncelenmesi: Bir Tıp Fakültesi Hastanesi Uygulaması
    (Selçuk Üniversitesi, 2021) Kara, İnci; Uluer, Mehmet Selçuk; Uludağ, Ayhan
    Amaç: Çalışmamızda; hasta yakınlarının beyin ölümüne bakışları, buna paralel olarak organ bağışı konusu ve hastadan yaşam desteğini kesme konularında verdikleri kararların incelenmesi amaçlanmıştır. Materyal ve Metod: Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde 2017- 2019 yılları arasındaki beyin ölümü tanısı almış vakaların arşiv kayıtları taranarak yaş, cinsiyet, medeni durum, eğitim düzeyi, ikamet yeri gibi sosyo demografik özellikler kaydedildi. Arşiv kayıtlarından organ nakli izni verilen, aile isteği ile yaşam desteği kesilen, kendiliğinden kalp durması beklenen ve beyin ölümü deklerasyonu yapıldığı sırada kalbin durması şeklinde hasta yakını davranışları sınıflandırılarak yıllara göre vaka sayıları kaydedildi. Bulgular : Çalışmamız da arşiv taraması sonucunda toplamda 60 beyin ölümü tanısı konulmuştur. Hastaların yaş ortalaması 31.12 (std;24.7) dir. Erkek cinsiyet 37 (%61.7) kadın cinsiyet 23 (%38,3) olup erkeklerin oranı kadınlara göre daha yüksektir. Hasta yakını davranışlarında ise yaşam desteğinin kesilmesi en yüksek (%40) tercihtir. Bunu kalbin kendiliğinden durmasını bekleme (%38.3) ve organ bağışı (%18.3) takip etmektedir. Asıl dikkat çeken konu ise 2017-2019 yıllarında yaşam desteğinin kesilmesi kararını verenlerin oranı yüzde 20’den yüzde 50’ye çıkar iken, organ bağışı ise yüzde 25’den yüzde 10’a düşmüştür. Hasta yakını davranışları ile değişkenlerin Ki-kare analizinde hiçbir anlamlı ilişki bulunamamıştır. Sonuç : Hasta yakınlarının beyin ölümünü giderek daha fazla gerçek ölüm olarak kabullendikleri görülmüştür. Ancak bu kabullenmenin organ bağışına (nakil iznine) yansımaması hâlâ önemli bir sorun olarak karşımızdadır.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Comparison of blood loss in spinal and general anesthesia for lumbar disc surgery
    (2018) Sargin, Mehmet; Uluer, Mehmet Selçuk
    Aim: Lumbar spine surgeries can be performed under general anesthesia or spinal anesthesia. We aimed to compare the effects of spinal and general anesthesia on intraoperative bleeding in patients undergoing lumbar disc surgery.Material and Methods: Fifty patients scheduled to undergo elective single-level lumbar discectomy under spinal or general anesthesia were studied. The amount of blood loss was calculated by subtracting the wash solutions from the amount in the aspirator reservoir and evaluating bleeding in the gauze used throughout the operation. The time between the first incision and the final suture was evaluated as the surgical time.Patients’demographic data, duration of surgery, amount of fluid given intraoperatively, intraoperative hemodynamic data, intraoperative blood loss, intraoperative/postoperative ephedrine requirements , postoperative nausea and vomiting and the duration of stay in PACU were evaluated.Results: In group S, intraoperative blood loss was 203.00108.73 ml, while in group G it was 198.00106.40. There were no statistically difference between the groups (p0.884). Inthe duration of surgery, amount of fluid given intraoperatively, intraoperative ephedrine requirements was compared, there wereno difference between the groups too (p0.085, p0.056 and 0.448, respectively).Conclusion: In this study, it was shown that general and spinal anesthesia did not affect major parameters such as intraoperative bleeding in patients undergoing.
  • Küçük Resim
    Öğe
    The effect of bispectral index monitoring on cognitive performance following sedation for outpatient colonoscopy: a randomized controlled trial
    (ASSOCIACAO PAULISTA MEDICINA, 2019) Sargın, Mehmet; Uluer, Mehmet Selçuk; Şimşek, Barış
    BACKGROUND: Bispectral index (BIS) monitoring can positively affect cognitive performance through decreasing the use of sedative agents. We aimed to evaluate the effect of BIS monitoring on early cognitive performance among patients undergoing sedation for colonoscopy. DESIGN AND SETTING: Randomized, controlled trial in a university hospital. METHODS: 100 patients were randomized into two groups. In the monitored group (n = 50), the depth of anesthesia was monitored using the BIS, and BIS scores were maintained between 60 and 80. In the usual care group (n = 50), BIS monitoring was not performed. To determine the patients' baseline cognitive performance levels, the mini-mental state examination (MMSE), Trieger dot test (TDT) and clock drawing test (CDT) were used. The patients' post-procedure cognitive performance levels were determined when they were classified as ready for discharge. RESULTS: The total volume (mg) of propofol used [median (range) IQR] in the sedation procedure was lower in the monitored group [100 (50-200) 100-140] than in the usual care group [150 (75-200) 100-200] (P < 0.001). The discharge scores [mean (SD)] using MMSE and CDT were higher in the monitored group [26 (3) and 3 (1), respectively] than in the usual care group [23 (3) and 2 (1), respectively] (P = 0.002 and P = 0.002, respectively). The discharge scores using TDT [mean (SD)] were lower in the monitored group [11 (7)] than in the usual care group [15 (11)] (P = 0.033). CONCLUSION: BIS monitoring among sedated patients was associated with lower propofol use and smaller decline in cognitive performance.