Yazar "Öztürk, Alican" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 11 / 11
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Bozkır (Konya) civarındaki ofiyolitik kayaçlarda ve bunlardan türeyen plaserlerde platin grubu elementlerle, altın ve diğer plaser metallerin incelenmesi(Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2008-05-09) Öztürk, Alican; Anıl, MesutÇalışma alanı Toros kuşağı içerisinde bulunan Orta Toros bölgesindeki Konya ili Bozkır ilçesinin doğu, güney ve güneydoğusunda yaklaşık 330 km2'lik bir alanı kapsamaktadır. Bölgede, farklı yapısal, stratigrafik ve metamorfik özellikler gösteren Geyikdağı, Bolkardağı ve Bozkır birliği adı alltında üç farklı tektonik birliğe ait birimler bulunur. İnceleme alanında en altta otokton olarak Geyikdağı birliği (Üst Kambriyen-Alt Ordovisiyen yaşlı Seydişehir Formasyonu, Üst Jura yaşlı Hacıalabaz formasyonu, Üst Kretase yaşlı Çökelen diyabazı ve yine Üst Kretase yaşlı Saytepe formasyonun) yer almaktadır. Bu birlik üzerine allokton olarak Bolkardağı birliği (Devoniyen-Alt-Orta Karbonifer yaşlı Hocalar formasyonu, Üst Permiyen yaşlı Taşkent formasyonu ve Jura-Alt Kretase yaşlı Sinatdağı formasyonu) gelmektedir. Bozkır birliği (Bozkır ofiyolitli melanjı ile Boyalıtepe grubundan (Mahmuttepe kireçtaşı, Kuztepe kireçtaşı, Soğucak kireçtaşı, Erenlertepe kireçtaşı) allokton olarak Bolkardağı birliği üzerinde bulunmaktadır. Tamamen silisifiye oluşumlar halinde bulunan Kızıltepe volkanitleri, yukarıda adı geçen birlikleri Miyosen'de keserek yüzeylemiştir. En üste ise Üst Miyosen ? Pliyosen yaşlı Gündüğün formasyonu yer almaktadır. Bu çalışmanın konusunu oluşturan başta platin grubu metalleri (PGM) ve Au olmak üzere diğer ağır metal ve mineral zenginleşmeleri ile ilgili çalışmalar, yörede yüzeyleyen Bozkır ofiyolitik melenjına ait kayaçlar, listvenitler ve bunlardan türeyen güncel plaserlerde gerçekleştirilmiştir. Bozkır ofiyolitik melanjında gerçekleştirilen çalışmalar sonucunda serpantinleşme, spilitleşme, karbonatlaşma, kloritleşme ve iki ayrı tür ve süreçte gelişmiş silisleşme (silisifiye kabuk ve listvenitleşme) şeklinde alterasyonlar ayırt edilmiş olup, silisleşmiş kütleler (listvenit) içinde yörede gerçekleşen volkanizmaya bağlı 13.3 ppm Au'varlığı tespit edilmiştir. Gabrolardaki damar, damarcık şekilli epijenetik cevherleşmeye neden olduğu ve deniz tabanı metamorfizması veya hidrotermal alterasyona uğradıkları düşünülen spilitleşmiş bazaltlar, ultrabazik ve bazik kayaçları kesmekte ve yer yer onları örtmektedir. Kayaçlar üzerinde yapılan SEM, cevher mineralojisi, kimyasal analiz sonuçlarına uygulanan istatistiksel yöntemler (cluster-faktör analizleri) doğrultusunda liküasyon kapsamında değerlendirilen mekanizmaya bağlı olarak mono sülfid katı çözeltisinde (MSS) içinde pirotinle pirlikte Os, Ir ve Ru çökelirken; ortaç katı çözeltisinde (ISS) içinde kalkopiritle birlikte Pt, Au, Ag'ün kristalleştiği düşünülmüştür. Cevher mikroskopisi çalışmaları ile gabrolarda; manyetit, hematit, pirotin, kromit ve PGM içeren epijenetik damar, damarcık şekilli cevherli oluşumlar, diyabazlarda; manyetit, kromit ve hematit, spilitlerde; kalkopirit, pirit ve manyetit belirlenmiştir. Plaserlerde ise manyetit, kromit ve az oranda da PGM tespit edilmiştir. Ağır metaller yönünden ümitli görülen spilit, gabro ve diyabaz ile Karabayır köyü ve Soğucak köyü plaserlerinden derlenen numunelerden SEM ve bölgeden derlenen 61 adet kayaç ve 62 adet plaser numunesinin ana oksit ile iz element analizleri yapılmıştır. Analiz sonuçlarına uygulanan student t testine göre kayaçlardaki Ni haricindeki bileşenlerde istatistiki yorumlar % 95 ihtimalle anlamlı çıkmaktadır. Koefitik korelasyon katsayılarına göre hazırlanan cluster (dendogram) analiz diyagramında kayaçlarda; ?ana bileşenler?, ?karbonat?, ?altın?, ?paladyum? ve ?iz element? adıyla 5 grup; plaserlerde ise; ?ana bileşen? ve ?iz element? adıyla 2 grup ayırt edilmiştir. İnceleme alanındaki plaserlerde yapılan çalışmalarda ağır ve kıymetli metallerin genelde kaynak kayaç civarında yoğunlaşmış olduğu, ofiyolitik kayaçlardan uzaklaştıkça bu metallerin konsantrasyonlarının azaldığı görülmektedir. Adı geçen plaserdeki PGM'nin tek başlarına değil Co, Ni, Au, Ti ve Cu ile değişik karışımlar şeklinde bulundukları belirlenmiştir. Gerçekleştirilen bu çalışma sonucunda, bölgeden derlenen kayaç ve plaser numuneleri üzerinde yapılan kimyasal analiz, SEM ve cevher mikroskopisinden elde edilen tüm verilerin birbirleriyle paralellik gösterdikleri tespit edilmiştir.Öğe Bozkır (Konya) ilçesinin doğu ve güneyini kapsayan bölgenin stratigrafisi(Selçuk Üniversitesi Mühendislik-Mimarlık Fakültesi, 2008) Öztürk, Alican; Karadağ, Muzaffer; Deli, Arifİnceleme alanında en altta otokton olarak yerleşmiş Üst Kambriyen-Alt Ordovisiyen yaşlı Seydişehir Formasyonu, Üst Jura yaşlı Hacıalabaz formasyonu, Üst Kretase yaşlı Çökelen diyabazı ve yine Üst Kretase yaşlı Saytepe formasyonlarında oluşan Geyikdağı birliği yer almaktadır. Bu birlik üzerine allokton olarak Devoniyen-Alt-Orta Karbonifer yaşlı Hocalar formasyonu, Üst Permiyen yaşlı Taşkent formasyonu ve Jura-Alt Kretase yaşlı Sinatdağı formasyonlarıdan oluşan Bolkardağı birliği gelmektedir. Bozkır birliği ise Bozkır ofiyolitik melanjı ile Boyalıtepe grubu olarak adlandırılan Mahmuttepe kireçtaşı, Kuztepe kireçtaşı, Soğucak kireçtaşı, Erenlertepe kireçtaşı allokton olarak Bolkardağı birliği üzerinde bulunmaktadır. Tamamen silisifiye oluşumlar halinde bulunan Kızıltepe volkanitleri, yukarıda adı geçen birlikleri Miyosen’de keserek yüzeylemiştir. En üste ise, Üst Miyosen – Pliyosen yaşlı Gündüğün formasyonu yer almaktadır.Öğe Çatmakaya (Seydişehir-Konya) Boksit Yatağının Jeolojik ve Petrografik Özellikleri(2003) Karadağ, Mehmet Muzaffer; Temur, Sedat; Arık, Fetullah; Öztürk, AlicanSeydişehir'in 30 km güneyindeki Çatmakaya (Arvana) Köyü'nün 500 m batısında bulunan inceleme alanındaki boksitlerin tabanında Üst Kretase (Senomaniyen) yaşlı karbonatlı kayaçlardan oluşan Katrangediği formasyonu bulunmaktadır. Bu birimin üst kesimindeki karstik çukurluklarda birikmiş olan boksitlerin üzerinde, Üst Kretase (Senoniyen - Maestrihtiyen) yaşlı karbonatlı kayaçlardan oluşan Doğankuzu formasyonu bulunmaktadır. Bu birimler, Paleosen yaşlı Yarpuz formasyonu, Eosen yaşlı Ağaçtepesi formasyonu ve yöreye naplaşma hareketleri ile gelen Bozkır birliğine ait kayaçlar (Bozkır karmaşığı) tarafından örtülmektedir. Boksit yatağının yüzeylediği alan uzun ekseni 200 m, kısa ekseni ise 50 m olan KD-GB uzanımlı bir merceğe benzemektedir, Boksitin içinde bulunduğu paleo-çukurluğun en derin yeri 10 m olup, yatağın ortalama kalınlığı 3 m civarındadır. Çatmakaya boksitleri "böhmitik" tipte olup, yatakta böhmitin yanı sıra, çok az miktarlarda diyaspor, kaolinli, hematit, götit, limonit, pirit, markazit, anataz, rutil, kuvars, tridimit, kalsit ve ayrıca çatlakların içinde mangan minerallerinden proluzit ve psilomelan bulunmaktadır. Bu mineralojik bileşime göre Çatmakaya boksit yatağı; Seydişehir bölgesindeki diğer yataklardan çok büyük bir fark göstermemektedir. Yatakta masif, oolitik - pisolitik, killi, demirli ve breşik olmak üzere beş tip cevher ayırt edilmiştir. Masif ve oolitik - pisolitik cevher yatağın bütününde yaygın olarak gözlenmektedir. Oolitik ve pisolitik cevher yatağın ana bileşenini oluşturmaktadır. Breşik cevher; yatağın hem altında, hem üstünde kireçtaşlarının sınırında yaygın olarak gözlenirken, demirli ve killi boksitler yatağın alt kesimlerinde yoğunlaşmıştır. Yatakta böhmitin yaygın olarak bulunması; ortam sıcaklığının 155 C'nin üzerinde, piritin varlığı ortamın Eh'ının -0.3'ün altında, hematit, götit ve psilomelanın varlığı ise pH'ın 7'nin üstünde olduğunu göstermektedir.Öğe Dünyada Karstik Jeopark Turizmi Ve Jeopark Öneri Alanı: Karapınar (Konya-Türkiye)(Selçuk Üniversitesi Mühendislik Fakültesi, 2020) Öztürk, AlicanJeopark kavramının temelleri Dünya da ilk olarak 17. Yüzyıla kadar dayanmaktadır. Ülkemiz ise jeopark kavramı ile 1970 yıllarında tanışmıştır. Oluşumu milyonlarca yıl alabilen jeolojik yapıların korunması ve sonraki nesillere aktarılması, hızla küreselleşen Dünyada önem kazanmıştır. Özelikle doğa turizmine meraklı insanların ilgisini çeken, özel jeolojik yapıları görmek ve gezmek isteyen insanların artan ilgisi nedeni ile jeopark turizmi Dünyada yaygınlaşmıştır. UNESCO listesinde Dünyada 147 adet jeopark mevcut olup, ülkemizde ise bu listeye girmeye hak kazanan Kula jeopark alanı bulunmaktadır. Karstik alanların jeoturizminde cezbedicili yanında, insanların karst yapılarına olan ilgileri, karstik yapıların meydana getirdiği jeopark alanlarının önemini artırmaktadır. Karapınar potansiyel jeopark alanı, Orta Anadolu’da, Konya idari sınırları içerisinde ve merkeze yaklaşık 100 km uzaklıktadır. Karapınar ilçe merkezinin hemen doğusunda, yaklaşık 1500 km² lik bir alanı kapsayan jeolojik miras alanı, bu alan etrafındaki jeositler, arkeolojik ve kültürel sit alanları olarak değerlendirilmektedir. Bölgede, muhtelif boy ve ebatlarda, sulu veya susuz 20 den fazla sayıda obruk bulunmaktadır. Jeopark öneri alanında bulunan, halk arasında nazar boncuğu olarak ta adlandırılan Meke gölü, Karapınar- Ereğli yolu üzerinde yaklaşık 7. km’de, ana asfaltın yaklaşık 1.5 km kuzey batısında kalmaktadır. Jeolojik terim kavramıyla Meke Maarı olarak tanımlanan Meke Gölü, Pleyistosen’den itibaren iki aşamalı volkanik aktivite ile sönmüş bir volkan kraterinin suyla dolmasıyla oluşan ve ortasında adacıklar bulunan bir krater gölüdür. Diğer bir göl olan Acıgöl ise, Karapınar Ereğli yolu üzerinde 5. Kilometrede gözlenen ve anayolla yaklaşık 500 metre mesafede yer alan sığ krater gölü görünümündeki maar, volkan patlamasıyla meydana gelmiş çukurdan ibarettir.Öğe Hatıp-Çayırbağı (Meram-Konya) bölgesinde yüzeylenen ofiyolitik kayaçlarda jeofizik yöntemlerle ağır ve kıymetli metal aranması(Selçuk Üniversitesi Mühendislik-Mimarlık Fakültesi, 2012) Öztürk, Alican; Baykal, AhmetBu çalışmada Hatip-Çayırbağı (Konya), bölgelerindeki ofiyolitik kayaçların bulunduğu alanlarda jeolojik, jeofizik ve jeokimyasal yöntemler ile maden aramaları gerçekleştirilmiştir. Hatip-Çayırbağı bölgesinde Üst Triyas-Üst Kretase yaşlı Lorasdağı formasyonu ve Üst Kretase yaşlı Midostepe formasyonu temeli oluşturmaktadır. Bu birimleri Üst Kretase yaşlı Hatip ofiyolitli karışığı tektonik dokanakla örtmektedir. Bunların üzerine yine tektonik dokanakla Üst Kretase yaşlı Çayırbağı Ofiyolitleri gelmektedir. Çayırbağı ofiyolitleri, Üst Miyosen- Alt Pliyosen yaşlı Ulumuhsine formasyonu tavandan uyumsuz olarak örtülmektedir. Tüm birimlerin üzerine ise Kuvarterner-Güncel yaşlı alüvyonlar açılı uyumsuzlukla gelmektedir. İnceleme alanlarında kayaç ve plaser numunelerinden ana oksit (SiO2, Al2O3, Fe2O3, MgO, CaO, Na2O, K2O, TiO2, P2O5, MnO, Cr2O3), iz element (Co, Mo, Cu, Pb, Zn, Cd, Sb, Sn, Ta, W, Zr, Ag, Au, Hg, Ni, Sc) ve PGM (Pd, Pt) ile nadir toprak element/NTE (La, Ce, Pr, Nd, Sm, Eu, Gd, Tb, Dy, Ho, Er, Tm, Yb) analizleri gerçekleştirilmiştir. Çalışma alanlarında Jeofizik yöntemleri olarak elektrik özdireç yöntemi kullanılarak seviyeler/birimler tespit edilmeye çalışılmıştır. Hatip-Çayırbağı bölgesinde dört noktada ölçüm alınmıştır. Elde edilen veriler sonucunda Hatip bölgesinde silisli seviyeler, manyetit ve kromit bakımından zengin serpantinit oluşumları tespit edilmiştir.Öğe Maşatdağı (Alanya-Antalya) Diyasporitik Boksitlerinin Dört Anabileşen Jeokimyası(2003) Karadağ, Mehmet Muzaffer; Temur, Sedat; Arık, Fetullah; Öztürk, AlicanMaşardağı (Alanya - Antalya) yöresinde altta metamorfize pelitik ve semipelitik kayaçlarla başlayan istif üste doğru karbonatlı kayaçlara geçiş göstermektedir. Altta bulunan Cebireis formasyonunun (Üst Permiyen) üzerine uyumlu olarak Asmaca formasyonuna (Alt Triyas) ait birimler gelmektedir. Yöredeki diyasporitik boksit yatakları bu birimlerin içinde ve daha çok geçiş zonunda yer almaktadır. Boksitler % 58,82 Al2O3. % 18,99, Fe2O3 % 7,93 SiO₂ ve % 3,45 TiO2 içermektedir. Ateş zayiatı (AZ) oranı ortalaması % 8.07, ortalama modül ise 7.42'dir. Uygulanan student t testlerinde de örnek aritmetik ortalamaları % 5 hata payı ile gerçek değerler çıkmaktadır. Yapılan sınıflandırma işlemleri sonucunda medyanların (geometrik ortalama) Al2O3 için % 56, Fe2O3 için % 15, SiO2 için % 6, TiO2 için de % 4 değerleri bulunmakta, aritmetik ortalamaya çok yakın olan bu değerler, örneklerin normal dağılıma uyduğunu göstermektedir. Boksitlerin ana oksit bileşimini temsil eden Al2O3. Fe2O3, SiO2 ve TiO2 değerlerine göre hazırlanan 4 üçgen diyagramda noktalar çok geniş alanlarda yaylım göstermekte, genel olarak boksit, çok az oranda da demirli boksit ve killi boksit özelliği göstermektedir. Hemen bütün ölçümler yüksek titanlı boksit değerleri vermektedir. Al2O3-Fe2O3-AZ, Al2O3-SiO2-AZ ve Fe2O3-SiO2-AZ diyagramında karbonat- boksitlerle silikat-boksitler kısmen farkı alanları temsil edecek şekilde ayrılabilmekte ve Maşardağı boksitleri her zaman karbonat-boksit alanına düşmektedir.Öğe Maşatdağı (Alanya-Antalya) Diyasporitik Boksitlerinin Stratigrafik Konumu(2003) Temur, Sedat; Kansun, Gürsel; Karadağ, Muzaffer; Arık, Fetullah; Öztürk, AlicanYörede Alanya Birliği'ne ait Yumrudağ Grubu (Üst Nap) kaya birimleri yüzeylemektedir. Kabaca altta karbonatlı kayaçların içindeki pelitik ve semi-pelitik kayaçlarla başlayan istif üste doğru kuvarsit-şist-kireçtaşı ardalanmasına geçiş göstermektedir. Aynı havzanın kesintisiz ürünü olarak ortaya çıkan bu birimlerin alt seviyelerin Geç Permiyen, üst seviyelerin ise Erken Triyas dönemine ait oldukları kabul edilmektedir. Yöredeki birimlerden Üst Permiyen yaşlı Cebireis formasyonu kalın bir karbonat istifi şeklinde ortaya çıkmakta, alt kesimlerinde şist ve kuvarsitlerle ardalanmaktadır. Alt Triyas yaşlı Asmaca formasyonu ise kristalize kireçtaşı ve kuvarsit araseviyeli fıllit, kloritşist, kalkşist ve kloritoyidşistlerden meydana gelmektedir. Bu iki formasyonun sınırında ve sınırına yakın kesimlerde gözlenen boksitler Geç Triyas ile Erken Kretase zaman aralığında ortaya çıkan ve karbonatlı kayaçların yüzey ve intra-karstik boşluklarını dolduran oluşumlar olarak düşünülmektedir.Öğe Mortaş (Seydişehir-Konya) boksit yatağının mineralojik ve petrografik özellikleri(2005) Karadağ, M.Muzaffer; Arık, Fetullah; Öztürk, AlicanMortaş boksit yatağı Seydişehir' in 25 km güneyindeki Madenli Köyü'nün 3 km güneydoğusunda bulunmaktadır. Orta Toroslaf da yüzey ley en en büyük boksit yataklarından birisidir. Yörede temeli Üst Kretase (Senomaniyen) yaşlı karbonatlı kayaçlardan oluşan Katrangediği formasyonu oluşturmaktadır. Bu birimin üst kesimindeki karstik bir çukurluk içinde yer alan boksit oluşumları yine Üst Kretase (Senoniyen - Maestrihtiyen) yaşlı karbonatlı kayaçlardan oluşan Doğankuzu formasyonu tarafından örtülmektedir. Yatağın içinde bulunduğu çukurluk yaklaşık KB-GD uzanımlı uzun ekseni 950 m kısa ekseni 350 m olan bir elipsoidi andırmaktadır. Ortalama derinliği 15 m olan bu çukurun en derin yeri 80 m olup, bir merceğe benzeyen cevher kütlesi, kireçtaşlarının eğimine uygun olarak K30B doğrultulu ve 30GB'ya dalımlıdır. Yatağın tabanı oldukça düzensiz iken tavanı daha düzgün sınırlıdır. Yatak bu şekli ile cep tipi yataklar grubuna girmektedir. Yatakta masif, benekli, demirli, breşik ve killi boksit şeklinde 5 tip cevher ayırt edilmiştir. Masif ve benekli cevher yatağın her kesiminde karışık halde dağılım gösterirken demirli ve killi boksitler alt kesimlerde yoğunlaşmaktadır. Breşik cevher ise yatağın tabanında ve yer yer iç kesimlerinde bulunmaktadır. En yaygın cevher minerali böhmit olup, diyaspor ve gibsit böhmite eşlik etmektedir. Ayrıca kaolinit, hematit, götit, limonit, pirit, markazit, anatas, rutil, proluzit, psilomelan, kuvars, tridimit ve kalsit bulunmaktadır.Öğe Yerbilimleri Dergisi (2006, Sayı 27 (2) 63-85)' nde yayınlanmmış olan "Çatmakaya (Seydişehir-Türkiye) boksit yatağının kökenine jeoistatistiksel ve jeokimyasal bir yaklaşım" başlıklı (M.M. Karadağ, F. Arık ve A. Öztürk) yazıya ilişkin tartışmaya yanıt(2007) Karadağ, M. Muzaffer; Arık, Fetullah; Öztürk, Alican[Abstract not Available]Öğe Yukarıkaracahisar (Banaz-Uşak) bölgesinin stratigrafisi ve petrografik özellikleri(Selçuk Üniversitesi Mühendislik-Mimarlık Fakültesi, 2009) Öztürk, Alican; Karadağ, M. MuzafferYukarıkaracahisar (Banaz–Uşak) köyü civarında Paleozoyik-Senozoyik (Kuvaterner) zaman aralığında metamorfik, sedimanter, volkanik ve ultramafik kayaçlardan oluşmuş birimler yüzeylemektedir. Temelde Paleozoyik yaşlı Baybuyan formasyonu yer almaktadır. Bu birim üzerinde uyumlu olarak kristalize kireçtaşlarından oluşan Paleozoyik yaşlı Arıkaya formasyonu gözlenmektedir. Geç Triyas-Jura yaşlı Aşağıbelova formasyonu ve bu birimle yanal-düşey geçiş özelliği gösteren Çiçeklikaya formasyonu, Arıkaya formasyonunu uyumsuzlukla örtmektedir. Geç Kretase’de Muratdağı melanjı daha yaşlı birimler üzerine tektonik olarak yerleşmiştir. Muratdağı melanjı üzerinde Paleojen yaşlı Küllücetepe formasyonu uyumsuz olarak ile durmaktadır. Yine Paleojen yaşlı Ekinlik formasyonu Küllücetepe formasyonunun üzerine uyumlu olarak gelmektedir. Bu birimler üzerinde uyumsuzlukla Orta–Geç Miyosen yaşlı Yeniköy formasyonu yer almaktadır. Yeniköy formasyonu ile yanal düşey geçişli olarak gözlenen Karacahisar volkanitleri, Sarıtaş tüf üyesi ve Fındıklı riyodasit üyesinden oluşmaktadır. Bütün bu birimlerin üzerinde Kuvaterner yaşlı alüvyonlar bulunmaktadır. Baybuyan formasyonu içerisindeki metapelitlerde kloritoyidin gözlenmesi, “kloritoyid + epidot + klorit” ve “kloritoyid + muskovit + klorit” parajenezlerinin açığa çıkması, buna karşılık ortamda granatın (almandin) gözlenmemesi, Barrov tip yeşilşist fasiyesinin “kuvars + albit + epidot + biyotit” alt fasiyesinde metamorfizmaya uğradığına işaret eder. Buna karşılık birim içerisinde ender rastlanan granat-amfibolitler tipik ve belirgin mineral parajenezleri ile, Muratdağı melanjı içerisindeki en üst metamorfizma şartlarını göstermektedir. Granat-amfibolitler içerisinde yeşil hornblendlerin gözlenmesi ve tipik hornblend + granat + epidot + plajiyoklas parajenezinin açığa çıkması Barrow tip yeşilşist fasiyesinin “kuvars–albit–epidot–almandin” alt fasiyesine işaret eder. Bu metamorfizma 350–500 oC sıcaklık ve 5-6 kb basınç şartlarında gerçekleşmiştir. Bu ilk metamorfizmadan sonra Baybuyan, Arıkaya, Aşağıbelova ve Çiçeklikaya formasyonları ile Muratdağı melanjında etkisi belirgin olan, düşük dereceli (yeşilşist fasiyesi) bir metamorfizma, bölgede etkili olmuştur.Öğe Yukarıkaracahisar-Çamsu (Banaz-Uşak) yöresi ofiyolitlerinde platin grubu metallerin dağılımı(Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2001-09) Öztürk, Alican; Karadağ, M. MuzafferBu çalışma Yukankaracahisar - Çamsu (Banaz - Uşak) köyleri civarında yaklaşık 80 km2'lik bir alanda yapılmıştır. Çalışma alanında Paleozoyik - Kuvaterner zaman aralığında metamorfık, sedimanter. volkanik ve ultramafık kayaçlardan oluşmuş birimler yüzeylemektedir. En yaşlı birim Baybuyan formasyonudur.Bu birim Paleozoyik yaşlı üst seviyelerine doğru mermer ve kuvarsit arakatkılı şistlerden oluşmaktadır. Bu birim ile birlikte uyumlu olan kristalize kireçtaşlarından oluşan Arıkaya formasyonları inceleme alanının temelini oluşturmaktadırlar. Üst Triyas - Jura yaşlı ve birbiri ile yanal- düşey geçişli olan metakumtaşı ve metasilttaşlarından oluşan Aşağıbelova formasyonu ve dolomitik kireçtaşı, kalsitik dolomit ve kristalize kireçtaşlarından oluşan Çiçeklikaya formasyonları Arıkaya formasyonunu uyumsuzlukla örtmektedir. Bölgeye yerleşme yaşı Üst Kretase olan Muratdağı melanjı, dunit, serpantinit ve granat-amfıbolitlerden oluşmaktadır. Paleojen yaşlı kahverengimsi kırmızı ofıyolit çakıllı konglomeralardan oluşan Küllücetepe formasyonu Muratdağı melanjı üzerinde disko rdans ile durmaktadır. Yine Paleojen yaşlı konglomera, kumtaşı ve kiltaşından oluşan Ekinlik formasyonu Küllücetepe formasyonunun üzerine uyumlu olarak gelmektedir. Bu birimler üzerine uyumsuzlukla gelen Orta - Üst Miyosen yaşlı Yeniköy formasyonu başlıca konglomera, kumtaşı ve killi kireçtaşlarından oluşmaktadır. Yeniköy formasyonu ile yanal düşey geçişli olarak gözlenen Karacahisar volkanitleri başlıca riyolitik ve riyodasitik özellikte tüf ve tüfıtlerden oluşan Sarıtaş tüf üyesi ve diğer birimleri keserek yüzeyleyen Fındıklı riyodasit üyesinden oluşmaktadır. Bütün bu birimlerin üzerine uyumsuzlukla gelen Kuvaterner yaşlı alüvyonlar başlıca tutturulmamış çakıl, kum ve killerden oluşmaktadır. İnceleme alanında özellikle ofıyolitler üzerinde gelişen derelerden, plaser numuneleri alınmıştır. Alman numuneler, dip kap - 0,106 mm - 0,425 mm ve 0,5 mm aralıklı elek takımından elenerek kimyasal analizleri yaptırılmıştır. Elde edilen kimyasal sonuçlara uygulanan veri analizleri yötemi ile kayaç içerisindeki Au, Pt, Pd uygulamasının arasında fark olmadığı hepsinin aynı ana kitleye dahil olduğu % 95 ihtimalle söylenebilmekte ve değişik elek aralıklarına göre farklı sonuçlar verdiği yani % 95 ihtimalle değişik elek aralıklarının aynı ana kitleye dahil edilemeyeceği belirlenmiştir.