Yazar "Öztürk, Nuran" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Anadolu’da Selçuk sanatı(Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, 2008) Öztürk, NuranNurettin İbrahim, 1926 yılında kaleme aldığı dört bölümden oluşan “Anadolu’da Selçuk Sanatı” adlı seri makalesinde Anadolu’nun çeşitli yerlerinde özellikle Konya’da inşa edilen cami, medrese, türbe gibi yapıların hangi hükümdar zamanında, hangi mimarlar tarafından, niçin vücuda getirildiğini ve bu binaların özelliklerini dönemin süreli yayınlarından biri olan Millî Mecmua’nın sütunlarına taşınmıştır. Bu çalışma ile sözü edilen yazılar Osmanlı Türkçesinden çevrilerek Alaattin Camii, Sahip Ata Camii, Sahip Ata Türbesi, Karatay Medresesi, Sırçalı Medrese, Beyhekim Mescidi, Şeyh Bedrettin Konevi Türbesi gibi tarihî eserlerimizin inşa edilmesi ve 82 sene önceki durumlarını günümüz okurlarının dikkatine sunmak amaçlanmıştır.Öğe Selçuki ve Osmanlı çinileri işçiliği(Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, 2008) Öztürk, NuranCumhuriyet Döneminde millî mimari konusuna dikkat ve hassasiyetle yaklaşmış olan Mimar Şahabettin’in 1 Haziran 1927-15 Kanunuevvel 1927’de devrin belli başlı süreli yayınlarından biri olan Millî Mecmua’da yayınlanmış “Selçuki ve Osmanlı Çinileri İşçiliği” başlıklı yazı dizisi, yerli sanatlarımızdan çini ve çiniciliğe dönemin aydın yaklaşımını bize sunması bakımından önemlidir. Çini işçiliğini başlangıcından itibaren ele alıp bu sanatı kendi içinde türlere ayırarak (kakma çini işçiliği, düz çini işçiliği, kesme çini işçiliği) işleyen Mimar Şahabettin’in konu ile ilgili son yazısı “Çini Nakkaşları” üzerinedir. Şahabettin, genel özellikleriyle birlikte bu türlerin vasıflarını bünyesinde bulunduran tarihî eserlere hem örnekler vermiş hem de görsel bakımdan makalelerini zenginleştirmiştir. Bu çalışmamızda Mimar Şahabettin’in söz edilen yazıları Latin harflerine çevrilmiş, günümüzde anlaşılması zor olabilecek kelime ve tamlamaların Türkçe karşılıları parantezler içerisinde italik olarak gösterilerek o dönemin millî sanat anlayışını (çini ve çiniciliği) tarihin tozlu sayfalarından günümüze taşımak ve bir döneme ışık tutmak amaçlanmıştır.