Yazar "İzmirli, Serdar" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 10 / 10
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Attitudes to animal welfare and rights throughout the world in the modern era: A review(2012) İzmirli, Serdar; Phillips, J. C. CliveHayvan hakları ve refahı konuları günümüzün güncel konuları olup, dünyanın pek çok bölgesindeki insanlar hayvanların bu yaşamsal sorunlarından kaygı duymaktadırlar. Bu sorunlar genellikle hayvanların hayatını etkileyen insan davranışlarından kaynaklanmaktadır. Bu nedenle insanların hayvan problemleriyle ilgili düşüncelerini öğrenmek önemlidir. Biz bu çalışmada toplumların hayvanlarla ilgili tutumlarını araştırdık. Gelişmiş ülke toplumları diğer ülkelere göre ekonomik güçlerinden ve yüksek refah sistemlerini destekleme kapasitelerinden dolayı hayvanlara karşı daha duyarlı bir tutum sergilemektedirler. Bununla birlikte çiftlik hayvanı refahının sürdürülebilmesi için toplumlarda ortak bir görüş bulunmakta ve bu nedenle, en azından minimum hayvan refahı standartlarını sağlayan hayvan refahına uygun yetiştirme sistemlerini desteklememiz gerekmektedir. Fakat günümüzde halen yüksek ücretlerinden dolayı hayvan refahına uygun yetiştirme sistemlerinden üretilen hayvansal ürünleri birçok kesim tüketememektedir. Ayrıca, son yarım yüzyılda vejetaryenlik birçok gelişmiş ülkede orta bir yol olarak hızla yayılma göstermektedir. Hayvansal ürünlerin özellikle de et ürünlerinin tüketiminden uzak durmada hayvan refahı önemli bir kriterdir. Bununla beraber, hayvan deneyleri insan ve hayvan hayatı için faydalı olacaksa insanlar tarafından desteklenmektedir. Cinsiyet önemli bir demografik belirleyen olup bayanlar erkeklere göre hayvanlara karşı daha sempatik tutum göstermektedirler. Ayrıca büyük cüsseli hayvanların diğerlerine göre daha fazla acı çekme kapasitesinde oldukları düşünülmektedir. Sonuç olarak, tüm hayvanlara özellikle de eti için yetiştirilen hayvanlara karşı sevecen tutum temel görüş haline gelmektedir.Öğe Hayvan koruma kavramı ve biyoetik çerçevesinde yaban hayatı koruma ve yaban hayatı geliştirme sahaları(2012) Aslım, Gökhan; Yiğit, Ali; İzmirli, Serdar; Yaşar, Aşkınİnsan faaliyetleri sonucunda tehlikeye giren çevrenin geleceği, etik ve deontolojik boyutlar içeren, zamanımızın önemli bir sorununu oluşturmaktadır. Bu sorunların çözümünde konu ile ilgili mevzuatın yanı sıra etik yaklaşımlar yararlı araçlar olarak görülmektedir. Türkiye’de 1966 yılında başlayan Yaban Hayatı Koruma ve Yaban Hayatı Geliştirme Sahaları çalışmaları günümüzde çeşitli yasal düzenlemelerle de temellendirilerek artmaktadır. Çalışmada, yaban hayatının korunmasında önemli yeri olan Yaban Hayatı Koruma ve Geliştirme Sahaları’nın hayvanları koruma ve biyoetik yönden değerlendirilmesi amaçlandı. Çalışmanın materyalini, hayvanları koruma ve yaban hayatı ile ilgili yerel mevzuat (Hayvanları Koruma Kanunu, Kara Avcılığı Kanunu, Su Ürünleri Kanunu, Özel Çevre Koruma Alanları Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Milli Parklar Kanunu gibi) ile Türkiye’nin taraf olduğu uluslar arası sözleşmeler (BERN, CITES, Ramsar ve Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmeleri) oluşturdu. Türkiye’de değişik statülerde (Milli Park, Tabiat Parkı, Tabiatı Koruma Alanı, Doğal Sit, Özel Çevre Koruma Bölgesi, Uluslararası Öneme Sahip Sulak Alanı, Yaban Hayatı Koruma Sahaları ve Yaban Hayatı Geliştirme Sahaları gibi) koruma alanlarının olduğu; bu alanlardan çalışma kapsamında incelenen Yaban Hayatı Koruma Sahaları’nın 109, Yaban Hayatı Geliştirme Sahaları’nın 79 adet olduğu ve bu sahalarda 11 hayvan türü ve su kuşlarının koruma altına alındığı belirlendi. Yapılan yasal düzenlemeler ile bu sahalarda, yaban hayatının korunmasına yönelik, mevzuat yönünden önemli adımlar atıldığı ve birçok yaban hayvanı sayısında önemli artışlar olduğu belirlendi. Kara Avcılığı Kanunu çerçevesinde soyu azalan ya da tükenme tehlikesi ile karşı karşıya olan yaban hayvan türleri, doğal alanlarında, ortamın ekosistem özellikleri bozulmadan, habitatları ile birlikte korunmaları amacıyla koruma altına alınmakta ve bazı türlerin de üretimi gerçekleştirilmektedir. Bu uygulamaların, doğal dengenin korunmasında ve biyoçeşitliliğin sağlanmasında gerekli olduğu söylenebilir. Sonuç olarak uluslar arası sözleşmeler de dikkate alınarak hazırlanan ulusal düzenlemelerin, yaban hayatı korunması konusunda önemli katkılar sağladığı ve Türkiye’nin bu konudaki çalışmaları arttırarak devam etmesi gerektiği; canlı varlıkların değeri, önemi ve bu doğrultuda hakları bulunduğu görüşüne dayanan canlı-merkezci tutumun yaygınlaştırılmasının yararlı olacağı söylenebilir.Öğe HAZA KİTÂBU BAYTARNÂME VE “TERCÜME-İ BAYTARNÂME”DE TIP VE VETERİNER HEKİMLİĞİ ALANINDA ORTAK UYGULAMALAR ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME(2013) Yiğit, Ali; İzmirli, Serdar; Yaşar, AşkınEvcilleş(tir)me süreci ile insanın yararlandığı hayvanları tedavi etmesi doğal bir sonuç olarak kabul edilmekte; tıp ve veteriner hekimliğinin tarihin bazı dönemlerinde ortaklaşa yürütüldüğü bilinmekte, hatta günümüzde de "tek tıp tek sağlık" konsepti içerisinde tıp ve veteriner hekimliği işbirliğinin önemi üzerinde durulmaktadır. Yazma eserler içerisinde veteriner hekimliği tarihinin önemli bir kaynağını oluşturan baytarnamelerin, veteriner hekimliği ve genel olarak at yetiştiriciliği, hastalıkları ve tedavileri konularını içermekle birlikte folklorik bilgiler ve bunlar arasında tıp konusunda da bazı bilgiler içerdikleri belirtilmektedir.Bu çalışmada, baytarnamelerde yer alan tıp ve veteriner hekimliği ortak uygulamalarının (tanı ve tedavi metotları gibi) değerlendirilmesi amaçlanmıştır.Materyal olarak "Tercüme-i Baytarnâme" ve "Haza Kitâbu Baytarnâme" isimli iki baytarname incelendi. Buna ilave olarak, baytarnameler üzerine yapılan bilimsel çalışmalar ve günümüz folklorik hekimliği bilgi ve uygulamaları da karşılaştırmalı olarak değerlendirildi. Çalışmada, insan ve hayvanlarda görülen bağır ağrısı, dalak şişmesi (talak, adem talağu), karın fıtkı, ziybe (karaciğer hastalığı), uyuz, müşeş (Jardone), baras (Trichophytose ya da Vitiligo), yılan sokması ve çıban (Abscess, apse) gibi hastalık/durumlarda insan ve hayvanlar için aynı tedavilerin uygulandığı ya da önerildiği; farklı hastalıklar (atta bukağılık felci ve nefes darlığı - insanda öksürük) için de benzer tedavilerin uygulandığı belirlendi. Ayrıca, belirli hayvan materyal/ürünlerinin bazı insan hastalıklarının tedavisinde, insan materyal/ürünlerinin (kuru kafa kemiği, avrat kanı, oğlan ve yetişkin idrarı, gaita vb) de hayvan hastalıklarının tedavisinde kullanıldığı tespit edildi. Sonuç olarak baytarnamelerin, hayvan hekimliğinin yanı sıra insan hekimliği açısından da önemli sayılabilecek bilgiler içerdiği; baytarnamelerin içerdiği ortak bilgi ve uygulamalardan hareketle, tarihsel süreçte paralel gelişen insan ve hayvan hekimliğinin ortak yönlerinin olduğu söylenebilir.Öğe Introducing Ethical Evaluation of the Use of Animals in Experiments in the Near East(Frame, 2010) İzmirli, Serdar; Aldavood, S. Javid; Yaşar, Aşkın; Phillips, Clive J. C.Turkey and Iran are two Near East countries that are developing ethical regulation systems for animal experiments, following significant developments in this field in neighbouring Europe. In Turkey, legislation was passed between 2004 and 2006 to mandate ethical review of experiments which involve the use of laboratory animals. Today, one central and 73 local ethics committees exist, to evaluate the use of animals and the numbers of animals used, and to consider applications for animal experimentation. In Iran, Animal Ethics Committees (AECs) were established in 2004 in approximately 50 medical universities. The objective of the AECs is to preserve animal welfare and ethics, taking into account Islamic principles, and to be cognisant of world trends for the improvement of laboratory animal welfare. The recent establishment of animal ethical review in the Near East could benefit from experiences in Western countries, in their evolution toward high standards of experimental animal ethics.Öğe Students' Attitudes to Animal Welfare and Rights in Europe and Asia(UNIV FEDERATION ANIMAL WELFARE, 2012) Phillips, C. J. C.; İzmirli, Serdar; Aldavood, S. Javid; Alonso, Marta; Choe, B. L.; Hanlon, A.; Handziska, A.; Illman, G.; Keeling, L.; Kennedy, M.; Lee, G. H.; Lund, V.; Mejdell, C.; Pelagic, V. R.; Rehn, T.A survey of attitudes towards the welfare and rights of animals was conducted in universities in 11 European and Asian countries, to improve understanding of cultural differences that might impact on trade and international relations. Collaborators' universities were recruited in each country to assist in the design, translation and administration of the survey via the intemet in a convenient selection of the country's universities, providing 3,433 student responses from at least 103 universities. Respondents rated the acceptability of 43 major concerns about animals (focused on type of use, animal integrity, killing animals, animal welfare, experimentation on animals, changes in animal genotypes, the environment for animals and societal attitudes towards animals). Students from European countries had more concern for animal welfare than students from Asian countries, which may be partly explained by increased affluence of European students as there was a positive correlation between student expenditure and concern for animal welfare and rights. Southern and central European countries had most concern for animal rights and unnatural practices. Those in communist or former communist countries in Asia and Europe had most concern about killing animals and those in northern European countries the least. Regional similarities between neighbouring countries were evident in responses to animal issues and there were no differences between ethnic groups within a country. Thus, there were national and continental differences in European and Asian students' attitudes to animals' welfare and rights, which appear to arise as a result of the socio-political situation in regions rather than religious or other differences.Öğe Türkiye'de hayvan gönenci (refahı) ile ilgili yasal düzenlemeler(2006) Yaşar, Aşkın; İzmirli, SerdarÖzet: Hayvan gönenci konusu, 19601ı yılların başından itibaren dünyanın farklı yerlerinde ele alınan ve tartışılan bir konu olmuştur. Günümüzde ise Avrupa Topluluğu kuruluşları ve üye ülkelerde hayvan gönenci konusunda önemli gelişmeler kaydedilmiş ve birçok yasal düzenlemeler yapılmıştır. AB'de hayvan gönenci mevzuatı çerçevesinde hem et, süt, deri, yün, yumurta üreten ve spor amaçlı olarak çiftlikte yetiştirilen hayvanlar, hem de deney ve bilimsel çalışmalar için yetiştirilen hayvanlar için düzenlemeler olduğu belirlenmiştir. Türkiye'de bu kapsamda çıkartılan ilk kanun 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'dur. Kanunda hayvanların sahipliği, bakımı ve nakliyesi gibi birçok konuda hayvan gönenci kriterleri oluşturulmaya çalışılmıştır. Hayvanların yetiştirilmesi, nakliyesi, kesimi ve öldürülmesi, deneysel ve bilimsel amaçlarla kullanımlarını düzenleyen hayvan gönenci ile ilgili bazı yasal düzenlemeler, AB ile ortaklaşa hazırlanan "Veterinerlik Çerçeve Yasa" tasarısında, "Hayvan Gönenci" başlığı altında bir bölüm olarak verilmiştir. Bu çalışmada Türkiye'de çiftlik hayvanları, ev ve süs hayvanları ve bilimsel amaçlı olarak kullanılan deney hayvanları ile ilgili yürürlükte ve taslak aşamasında olan hayvan gönenci yasa ve yönetmelikleri değerlendirildi. Bu çerçevede çiftlik hayvanları, ev ve süs hayvanları ve bilimsel amaçlı olarak kullanılan deney hayvanları ile ilgili farklı yasal düzenlemelerin yürürlükte olduğu belirlendi.Öğe Türkiye'de Hayvan Gönenci (Refahı) ile İlgili Yasal Düzenlemeler(Selçuk Üniversitesi, 2006) Yaşar, Aşkın; İzmirli, SerdarHayvan gönenci konusu, 1960'lı yılların başından itibaren dünyanın farklı yerlerinde ele alınan ve tartışılan bir konu olmuştur. Günümüzde ise Avrupa Topluluğu kuruluşları ve üye ülkelerde hayvan gönenci konusunda önemli ge- lişmeler kaydedilmiş ve birçok yasal düzenlemeler yapılmıştır. AB'de hayvan gönenci mevzuatı çerçevesinde hem et, süt, deri, yün, yumurta üreten ve spor amaçlı olarak çiftlikte yetiştirilen hayvanlar, hem de deney ve bilimsel çalışmalar için yetiştirilen hayvanlar için düzenlemeler olduğu belirlenmiştir. Türkiye'de bu kapsamda çıkartılan ilk kanun 5199 sa- yılı Hayvanlan Koruma Kanunu'dur. Kanunda hayvanların sahipliği, bakımı ve nakliyesi gibi birçok konuda hayvan go- nenci kriterleri oluşturulmaya çalışılmıştır. Hayvanların yetiştirilmesi, nakliyesi, kesimi ve öldürülmesi, deneysel ve bi- limsel amaçlarla kullanımlarını düzenleyen hayvan gönenci ile ilgili bazı yasal düzenlemeler, AB ile ortaklaşa hazırlanan "Veterinerlik Çerçeve Yasa" tasarısında, "Hayvan Gönenci" başlığı altında bir bölüm olarak verilmiştir. Bu çalışmada Türkiye'de çiftlik hayvanları, ev ve süs hayvanları ve bilimsel amaçlı olarak kullanılan deney hayvanları ile il gili yürürlükte ve taslak aşamasında olan hayvan gönenci yasa ve yönetmelikleri değerlendirildi. Bu çerçevede çiftlik hayvanlan, ev ve süs hayvanlan ve bilimsel amaçlı olarak kullanılan deney hayvanlan ile ilgili farklı yasal dü- zenlemelerin yürürlükte olduğu belirlendi.Öğe Türkiye'de veteriner hekimler, veteriner hekimliği öğrencileri, hayvan sahipleri ve toplumun hayvan gönenci (refahı) tutumları üzerine anket çalışması(Selçuk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2009) İzmirli, Serdar; Yaşar, AşkınBu tezin amacı; son yıllarda giderek önem kazanan hayvan gönenci konusunda veteriner hekimler, veteriner hekimliği öğrencileri, hayvan sahipleri ve hayvansal gıda tüketicilerinin tutumlarını belirlemektir. Bu çalışma sonucu elde edilen veriler toplumun farklı kesimlerindeki hayvan gönenci yaklaşımının ortaya konulmasına ve gerek eğitim noktasında gerekse duyarlılık oluşturulması noktasında farklı toplum kesimlerine yönelik ileri zamanlar için çeşitli projeler gerçekleştirilip bu konudaki olası noksanlıkların giderilmesine yönelik çalışmalar yapılabilmesine yardımcı olacaktır. Ayrıca Türkiye'de hayvan gönenci bilincine yönelik veriler sağlanarak bu bağlamda uygulamaya yönelik stratejiler ortaya konulacak ve uzun dönemli hayvan gönenci planlarının daha sağlam, ülke gerçekleri ile örtüşür bir yaklaşımla oluşturulmasına olanak sağlanacaktır. Bu çalışmanın evrenini Türkiye'deki veteriner hekimler, veteriner hekimliği öğrencileri, hayvan sahipleri ve hayvansal gıda tüketicileri oluşturmaktadır. Araştırmanın evrenini temsil edecek örneklemin alınacağı iller Türkiye'nin coğrafi bölgeleri esas alınarak ve öncelikle temsil yetenekleri daha sonra ise örneklemi oluşturacak katılımcıların görev alanlarının bulunabilme potansiyeli ve veteriner fakültesine yakınlıkları dikkate alınarak, her bölgeden bir il kura ile seçildi. Birinci bölümde, katılımcıların genel karakteristiklerine yönelik 12 demografik soru; ikinci bölümde ise çoktan seçmeli sorularla hayvansal gıda (et, süt vb) tüketiminin hayvan gönencine karşı tutumu nasıl etkilediğini belirlemek amacıyla 13 kapalı uçlu soru hazırlandı. Üçüncü bölümde; hayvan gönenciyle ilgili genel tutumu belirlemek amacıyla ?Likert Tipi? sayısal ölçeğe göre 11 yargı sunuldu. Anketin dördüncü bölümünde; katılımcılardan, dokuz soruda hayvan gönenciyle ilgili bazı özel durumlarda etkili olduğu düşünülen faktörlerin önemlilik derecesine göre değerlendirmesi ve bir soruda ise farklı çiftlik hayvan türlerinin gönenç düzeyleriyle ilgili değerlendirme yapmaları istendi. Anketin beşinci bölümünde ise; hayvan kullanım etiğiyle ilgili ve insan merkezli düşünceden temel almış ?Likert Tipi? sayısal ölçeğe göre altı adet yargı verilip hayvan gönenci tutumu ile etik tutum arasındaki ilişki tespit edilmeye çalışıldı. Anket uygulaması sonucu elde edilen veriler SPSS 10.0 istatistik programı ile sıklık, ki-kare ve varyans analiz testlerine tabi tutuldu. Bu çalışma sonuçlarına göre katılımcıların genelde hayvan gönenciyle ilgili konularda duyarlı oldukları, hayvan gönenci göz önüne alınarak yapılan yetiştirciliğe ve bilimsel araştırmalarda hayvan kullanımına insan merkezli bir tutumla yaklaştıkları belirlenmiştir. Veteriner hekimliği etiği ve hayvan kullanım etiği açısından değerlendirildiğinde, veteriner hekimlerin ve veteriner fakültesi öğrencilerinin daha insan merkezli tutum sergilemeleri dikkat çekici bir sonuç olarak değerlendirilmiştirÖğe Veteriner Hekimliği Etiği - Hayvan Gönenci (Refahı) İlişkisi(Selçuk Üniversitesi, 2006) İzmirli, Serdar; Yaşar, AşkınHayvancılık günümüzde geleneksel üretim olmanın çok ötesinde hızla değişerek tüketime yönelik bir etkinlik ha- lini almıştır. Bunun sebebi tüketicilerin üründe kalite ve emniyet talep etmelerinin yanı sıra, aynı zamanda hayvan go- nencine de ilgi gösterilmesidir. Veteriner hekimliği etiği bir yönüyle, veteriner hekimleri içersin ya da içermesin hay- vanlanın tedavisiyle ilgili bir çok moral durumu; ayrıca doğrudan veteriner hekimler ve onlarla ilişkili insanlarla ilgili olan ve mesleki etik olarak da tanımlanan geniş bir alanı kapsamaktadır. Hayvan gönenci ise çiftlik, pet, arkadaş, egzotik, laboratuar ve vahşi hayvanların bakımı, beslenmesi, barındırılması, yetiştirilmesi, nakliyesi, kesimi, tedavisi ya da bi- limsel araştırmalarda kullanımı sırasında ağrı, acı ve istiraptan uzak sağlık, mutluluk ve iyilik hallerinin sağlanmasıdır. Veteriner hekimler, hayvan gönenci konusunda hayvan sahibi ve hayvanlar arasında bağlantı kuran önemli bir po- zisyondadırlar. Hayvan gönenciyle ilgili yeni yaklaşımlar, dünyadaki gelişmelere paralel olarak Türkiye'de de güncel bir konu haline gelmiştir. Veteriner hekim, hekimlik hizmetleri sırasında hayvan gönenci sorunuyla karşılaştığında karar verebilmesi için yasal durumu çok iyi bilmesi gerekmektedir. Mevzuatta cevap bulamadığı durumlarda veteriner he- kimliği etiği bilgisine dayanarak, etik karar verme süreci içerisinde karar verebilir Bu çalışmada, kavramsal açıdan hayvan gönenci ve veteriner hekimliği etiği değerlendirilmiştirÖğe Veteriner hekimliği etiği-hayvan gönenci (refahı) ilişkisi(2006) İzmirli, Serdar; Yaşar, AşkınÖzet: Hayvancılık günümüzde geleneksel üretim olmanın çok ötesinde hızla değişerek tüketime yönelik bir etkinlik halini almıştır. Bunun sebebi tüketicilerin üründe kalite ve emniyet talep etmelerinin yanı sıra, aynı zamanda hayvan gönencine de ilgi gösterilmesidir. Veteriner hekimliği etiği bir yönüyle, veteriner hekimleri içersin ya da içermesin hayvanların tedavisiyle ilgili bir çok moral durumu; ayrıca doğrudan veteriner hekimler ve onlarla ilişkili insanlarla ilgili olan ve mesleki etik olarak da tanımlanan geniş bir alanı kapsamaktadır. Hayvan gönenci ise çiftlik, pet, arkadaş, egzotik, laboratuar ve vahşi hayvanların bakımı, beslenmesi, barındırılması, yetiştirilmesi, nakliyesi, kesimi, tedavisi ya da bilimsel araştırmalarda kullanımı sırasında ağrı, acı ve ıstıraptan uzak sağlık, mutluluk ve iyilik hallerinin sağlanmasıdır. Veteriner hekimler, hayvan gönenci konusunda hayvan sahibi ve hayvanlar arasında bağlantı kuran önemli bir pozisyondadırlar. Hayvan gönenciyle ilgili yeni yaklaşımlar, dünyadaki gelişmelere paralel olarak Türkiye'de de güncel bir konu haline gelmiştir. Veteriner hekim, hekimlik hizmetleri sırasında hayvan gönenci sorunuyla karşılaştığında karar verebilmesi için yasal durumu çok iyi bilmesi gerekmektedir. Mevzuatta cevap bulamadığı durumlarda veteriner hekimliği etiği bilgisine dayanarak, etik karar verme süreci içerisinde karar verebilir. Bu çalışmada, kavramsal açıdan hayvan gönenci ve veteriner hekimliği etiği değerlendirilmiştir.