Yazar "Şen, Erdem" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 6 / 6
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Dosetaksel tedavisi ile ilişkili El Ayak Sendromu gelişen metastatik prostat kanserli bir hasta(2017) Şen, Erdem; Öner, İrem; Ata, ÖzlemProstat kanseri erkeklerde en yaygın görülen tümörlerden biridir. Dosetaksel ve prednison tedavisi prostat kanserli hastalarda standart kemoterapi tedavisi olarak kabul edilmektedir. Dosetaksel tübülin depolimerizasyonunu engelleyerek, mikrotübüllerin stabilizasyonu yoluyla antitümöral etki gösteren taksan grubu kemoterapötik ilaçtır. Dosetaksel tedavisinin sistemik yan etkilerinin yanında kutanöz yan etkilere yol açtığı da bildirilmiştir. Dosetaksel kullanımı ile en sık görülen kutanöz yan etkiler alopesi, el ayak sendromu, fiks plak eritrodizestezisi, tırnak değişiklikleridir. El ayak sendromu el ve ayaklarda bilateral, simetrik yerleşim gösteren eritemden, deskuamasyon gösteren ödemli plaklara kadar değişen klinik tablolarla karşımıza çıkabilir. El ayak sendromu kemoterapi tedavisinin ilerleyen hafta veya aylarında ortaya çıktığı bildirilmiştir. Biz metastatik prostat kanserli hastalarda sık kullanılan dosetaksel kemoterapi tedavisi ile ilişkili el ayak sendromu gelişen olgumuzu sunduk.Öğe Elastofifibroma Dorsi: An Uncommon Soft Tissue Tumor: Case Report(2017) Şen, Erdem; Öner, İrem; Uğurluoğlu, Ceyhan; Yılmaz, Farise; Ata, ÖzlemElastofibroma Dorsi (ED) is a benign, slow-growing lesion seen predominantly in elderly females. The tumor is non-encapsulated, hypo cellular in nature, composed of elastic fibers, fatand collagen. ED is asymptomatic in over 50 % of the cases and is incidentally discovered by imaging modalities. Differential diagnosis includes lipomas, fibro lipomas, hemangiomas and malignant tumors. ED is often overlooked or may be misinterpreted as a neoplastic process. The typicallocation of the tumor, long-term symptoms, and typical radiological findings, particularly MRI, aregenerally sufficient for ED diagnosis. We present a case of elastofibroma in a 66-year-old female.Elastofibroma dorsi can also show 18F-fluorodeoxyglucose (18F-FDG) uptake on positron emissiontomography combined with computed tomography (PET/CT) imaging.Öğe Gastrointestinal stromal tümörlerde tümör yanıtı değerlendirilmesinde boyut ve sayı herşey demek değildir(2018) Şen, Erdem; Öner, İrem; Yılmaz, Farise; Ata, ÖzlemGastrointestinal stromal tümörler gastrointestinal sistemin en yaygın görülen mezenkimal tümörleridir. Kontrastlı bilgisayarlı tomografi, tedaviye yanıtı değerlendirmede en yaygın kullanılan yöntemdir. Hedefli tedaviler tümör yapısında bazı değişikliklere neden olabilir. Lezyon vaskülaritesinde azalma, kavitasyon ve intratümöral kanama, imatinib tedavisi sonrası hastalarda herhangi bir boyut azalması olmadan bile görülebilen bazı değişikliklerdir. Çelişkili olarak, kistik değişiklik ve intratümöral kanama nedeniyle bazı durumlarda geçici bir boyut artışı görülebilir. Gastrointestinal stromal tümörlerde Choi ve arkadaşları tarafından alternatif tümör yanıt kriterleri geliştirilmiştir. Choi ve arkadaşları Yanıtın değerlendirilmesinde sadece tümör boyutunun değil tümör yoğunluğunun da önemli olduğunu gösterdiler. Bu çalışmada biz gastrointestinal stromal tümör tanısı alan, imatinib ile tedavi edilen 67 yaşında erkek hastayı sunduk. 3 aylık imatinib tedavisinden sonra, yanıt değerlendirilmesinde karaciğer lezyonları progresyon olarak rapor edilmişti.Öğe Kemoterapi Tedavisi Sonucu Eritema Nodozum Gelişen Meme Kanseri Tanılı Bir Olgu(2017) Şen, Erdem; İnci, Fatih; Keleş, Burcu; Uğurluoğlu, Ceyhan; Gedik, Gonca Kara; Ata, ÖzlemEritema nodozum (EN) en sık görülen septal pannikülit tipidir. Genellikle 15-40 yaş arası bayanlarda görülmektedir. Etyolojik faktörler arasında ilaçlar, enfeksiyonlar, tümörler ve inflamatuvar hastalıklar bulunur. Bununla beraber genellikle nedeni bilinmemektedir. EN patogenezi tam olarak anlaşılamamıştır. Lezyonlar en sık bacaklarda yerleşim gösterir. Bunun dışında uyluk ve ön kolda sıklıkla tutulur. Gövde, boyun ve yüz tutulumu nadirdir. Akut ataklarda ateş, yorgunluk, eklem ağrısı, baş ağrısı, öksürük, karın ağrısı, bulantı veya ishal görülebilir. Enfeksiyonların, bağ doku hastalıklarının veya inflamatuar hastalıkların erken bulgusu olarak karşımıza çıkabilir. Biz meme kanseri tanılı, adjuvan tedavisi için siklofosfamid- doksorubisin- fluorourasil (CAF) kemoterapi tedavisi uygulanan hastada tedaviye bağlı gelişen eritema nodozumun takip ve tedavi sürecini sunmayı amaçladık.Öğe Oksaliplatin bazlı kemoterapi tedavisi sırasında gelişen Sinuzoidal Obstrüksiyon Sendromu(2018) Şen, Erdem; Öner, İrem; Ata, ÖzlemOksaliplatin onkolojide günlük pratiğimizde sık kullanılan kemoterapötik bir ajandır. Oksaliplatin tedavisi ile ilişkili yan etki olarak en sık nörotoksisite görülmektedir. Nadir olarak oksaliplatin tedavisi karaciğer sinuzoidlerinde venookluziv hastalığa yol açarak obstruksiyona, portal hipertansiyona sebep olabilmektedir. Hastalarda kilo artışı, sağ üst kadran ağrısı, karında asit, hepatik ensafolapti, karaciğer yetmezliği görülebilmektedir. Biz 3. evre kolon kanseri saptanan, adjuvan tedavi olarak kapesitabin ve oksaliplatin tedavisi alan hastamızda gelişen venookluziv hastalık bulgularını, klinik seyrini sunduk.Öğe Uzun süre Erlotinib kullanımı ile gelişen Alopesi: Bir olgu sunumu(2018) Şen, Erdem; Öner, İrem; Ata, ÖzlemAkciğer kanseri dünya genelinde erkek ve kadınlarda ikinci sıklıkta görülen, her iki cinsiyette en sık ölüme yol açan kanser türüdür. Epidermal büyüme faktörü reseptörü (EGFR) hücre dışında ligand bağlanma ve hücre içi tirozin kinaz bölümleri olan transmembran glikoproteinlerdir. Erlotinib, Gefitinib, Afatinib, Lapatinib gibi ajanlar EGFR'nin hücre içi tirozin kinaz bölümü aktivasyonunu inhibe etmektedir. Bu ajanlar genellikle iyi tolere edilirler. Tedavi sırasında cilt toksisitesi olarak en sık cilt düküntüsü görülmektedir. Erlotinib tedavisi ile ilişkili alopesi görülebilen bir durumdur. İleri yaş, bayan hastalarda uzun süreli tedavi ile karşımıza çıkabilir. Skatrisyel ve skatrisyel olmayan alopesi şeklinde görülebilmektedir. Biz bu çalışmamızda erlotinib kullanımı ile ilişkili alopesi gelişen olgumuzu sunduk.