Yazar "Aral, Faruk" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 9 / 9
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Düvelerde suni tohumlama sırasında farklı yollardan uygulanan buserelin'in uvulasyon zamanı ve fertilite üzerine etkisi(1998) Ataman, M.Bozkurt; Aksoy, Melih; Kaya, Abdullah; Aral, Faruk; Yıldız, Cengiz; Aköz, MehmetBu çalışmada, düvelerde tohumlama anında farklı " yollardan uygulanan buserelin'in ovulasyon zamanı ve gebe kalma oranlan üzerine etkisi araştırıldı. Materyal olarak 24 baş düve kullanıldı. Düveler üç gruba ayrılarak tohumlama anında birinci gruba (n8) 0.0105 mg (2.5 mi) buserelin intramuskuler olarak enjekte edildi. İkinci gruba (n8) 0.1 mg buserelin acetat burun mukozasına püskürtüldü. Üçüncü gruba (n8) ise 1 mi steril serum fizyolojik intramuskuler olarak enjekte edildi. Ovulasyon zamanları altışar saat aralıklarla uygulanan rektal palpasyonla tespit edildi. Bir, iki ve üçüncü grupta ikinci PGF_{2\alpha} enjeksiyonu-ovulasyon intervali sırasıyla 68.92.79, 70.62.03 ve 78.11.10 saat olarak tespit edildi. Gebe hayvanlar tohumlamayı takiben 19. günde kan-progesteron düzeyleri yardımıyla belirlendi. Gebejik oranları bir, iki ve üçüncü grupta sırasıyla %87.5, %87.5, %62.5 olarak tespit edildi. Sonuç olarak, tohumlama anında gerek intramuskuler gerekse nasal yolla GnRH uygulamalarının ikinci PGF_{2\alpha} enjeksiyonu-ovulasyon intervalini kısalttığı ve gebelik oranlarını arttırdığı kanısına varıldı.Öğe Effect of Melatonin on Epididymal Sperm Quality After Testicular Ischemia/Reperfusion in Rats(ELSEVIER SCIENCE INC, 2010) Kurçer, Zehra; Hekimoğlu, Aşkın; Aral, Faruk; Baba, Füsun; Sahna, EnginObjective: To determine the effect of melatonin, a pineal secretory product that prevents testicular ischemia/reperfusion (IR) injury through its antioxidative properties, on epididymal sperm quality in a rat testicular IR injury model. Design: Experimental study. Setting: University pharmacology laboratory. Animal(s): Fifty-six 8-week-old male Wistar albino rats. Intervention(s): Left testicular artery and vein occluded for I hour; before the bilateral orchiectomy, the organ was allowed to reperfuse 30 days. Melatonin (10 mg/kg IP) or vehicle (1% ethanol in saline) was administrated for 10 minutes before reperfusion and for 1 hour after reperfusion. Main Outcome Measure(s): After 24 hours of reperfusion, the rats were decapitated, and the testicular tissue samples were obtained for histologic examination. In addition, after 30 days of reperfusion, the epididymal sperm concentration, motility, and abnormal sperm rates were determined in the sperm collected from the epididymis. Result(s): A statistically significant decrease in sperm concentration resulted from IR as well as an increase in sperm abnormalities, but the sperm motility did not change. Melatonin treatment did not prevent the IR-induced reduction in sperm concentration. However, melatonin treatment statistically significantly decreased the sperm abnormalities when compared with the IR injured samples. Conclusion(s): Melatonin may improve sperm morphology for a protective effect in IR-induced testicular injury.Öğe Effects of 3-Aminobenzamide on Unilateral Testicular Ischemia-Reperfusion Injury: What is the Role of PARP Inhibition?(CANADIAN SCIENCE PUBLISHING, NRC RESEARCH PRESS, 2010) Hekimoğlu, Aşkın; Kurçer, Zehra; Aral, Faruk; Baba, Füsun; Ateşşahin, Ahmet; Sakin, FatihOn a examine´ les effets the´rapeutiques de l’inhibition de la poly(ade´nosine diphosphate-ribose) polyme´rase par le 3-aminobenzamide (3-AB) dans une le´sion d’ische´mie-reperfusion (I/R) des testicules en utilisant une analyse de sperme. On a effectue´ des examens histopathologiques et biochimiques pour mesurer les activite´s de la superoxyde dismutase (SOD), de la catalase (CAT), de la glutathion peroxydase (GSH-Px), et les taux de glutathion (GSH) re´duit. On a divise´ des rats maˆles en 3 groupes : ayant subi une ope´ration factice (sham) (n = 12), I/R (n = 12) et I/R avec 3AB (I/R–3- AB) (n = 12). On a occlus l’arte`re testiculaire gauche pendant 1 h, puis on l’a soumis a` une reperfusion pendant 24 h (pour les examens biochimiques et histopathologiques) et 30 jours (pour l’analyse de sperme). L’administration de 3-AB par voie intrape´ritone´ale 10 min avant et 1 h apre`s la reperfusion a augmente´ la diminution induite par l’I/R de la motilite´ du sperme dans les 2 testicules, et elle a diminue´ l’augmentation anormale des taux de sperme dans le testicule ipsilate´ral. Toutefois, le traitement par 3-AB n’a pu pre´venir la diminution induite par l’I/R du taux de sperme dans les 2 testicules. Les activite´s de SOD et de CAT sont demeure´es stables chez tous les groupes. L’I/R a augmente´ l’activite´ de la GSH-Px et les taux de GSH. Le traitement par 3-AB a renverse´ l’augmentation induite par l’I/R de l’activite´ de la GSH-Px comme chez les sham, mais il n’a pas modifie´ les taux de GSH. Le traitement par 3-AB a augmente´ de manie`re significative la diminution induite par l’I/R du score histopathologique. En conclusion, un traitement par 3-AB offre des avantages biochimiques et histopathologiques potentiels au-dela` de la qualite´ du sperme et pourrait diminuer l’alte´ration de la torsion testiculaire.Öğe İnek ve düvelerde real-time, b-mode ultrasonografi ile fötal cinsiyetin belirlenmesi(2002) Dinç, D. Ali; Şendağ, Sait; Çelik, H. Ahmet; Aydın, İbrahim; Ümütlü, Seyit; Aral, FarukBu çalışmada gebeliklerinin 55-120. günleri arasında bulunan düve ve ineklerde, B-mode real-time ultrasonografi cihazı ile intrarektal tek muayenede fötal cinsiyetin belirlenme olanakları araştırıldı. Değişik yaş ve ırklardaki 115 baş hayvan gebelik günlerine göre 3 farklı gruba ayrıldı, l. grup : 55-70; II. grup: 71-90 ve III. grup : 91-120. günler arasında gebe olan hayvanları ihtiva etmekteydi. Fötal cinsiyet toplam 115 hayvanda 74 olguda (% 64.3) tek ultrasonografik muayeneyle belirlenebilirken, 41 (% 35.7) olguda da, fötüsün uygun olmayan ve düzeltilemeyen intrauterin pozisyonundan dolayı, tek ultrasonografik muayene fötal cinsiyetin belirlenmesinde yeterli olmadı. Fötal cinsiyetin tek uygulama ile belirlenebildiği 74 hayvanda doğru teşhis oranı % 78. 4, yanlış teşhis oranı da % 21. 6 oldu. Bu sonuçlara göre gruplardaki doğruluk oranları sırasıyla % 73. 3, % 82. 4 ve % 80 (P 0.05) olarak belirlendi. Saha şartlarında tek ultrasonografik muayene ile 55-120. günler arası gebe olan düve ve ineklerde fötal cinsiyet % 78.4 doğruluk oranıyla belirlenebildi. Fötal cinsiyetin be-lirlenmesinde fötüsün intrauterin pozisyonunun ve gebelik döneminin etkili olduğu gözlendi. Fötüsün uygun olmayan pozisyonlarında tekrarlayan muayenelere ihtiyaç duyulabileceği ve cinsiyet teşhisi için gebeliğin 91-120. günleri arasındaki dö-nemin uygun olmadığı kanısına varıldı.Öğe İnek ve Düvelerde Real-Tıme, B-MODE Ultrasonografi ile Fötal Cinsiyetin Belirlenmesi(Selçuk Üniversitesi, 2002) Dinç, D. Ali; Şendağ, Sait; Çelik, H. Ahmet; Aydın, İbrahim; Ümütlü, Seyit; Aral, FarukÖzet: Bu çalışmada gebeliklerinin 55-120. günleri arasında bulunan düve ve ineklerde, B-mode real-time ultrasonografi ci- hazı ile intrarektal tek muayenede fötal cinsiyetin belirlenme olanaklan araştırıldı. Değişik yaş ve irklardaki 115 baş hayvan gebelik günlerine göre 3 farklı gruba ayrıldı. 1. grup 55-70; 11 grup: 71-90 ve Ill. grup 91-120. günler arasında gebe olan hayvanlan ihtiva etmekteydi. Fótal cinsiyet toplam 115 hayvanda 74 olguda (% 64.3) tek ultrasonografik muayeneyle be- lirlenebilirken, 41 (% 35.7) olguda da, fötüsün uygun olmayan ve düzeltilemeyen intrauterin pozisyonundan dolayı, tek ull- rasonografik muayene fötal cinsiyetin belirlenmesinde yeterli olmadı. Fötal cinsiyetin tek uygulama ile belirlenebildiği 74 hayvanda doğru teşhis orani % 78, 4teşhis oranı da % 21 6 oldu. Bu sonuçlara göre gruplardaki doğruluk oranlan sırasıyla % 73, 3, % 82 4 ve % 80 i * P' > 0.05 ) olarak belirlendi. Saha şartlanında tek ultrasonografik muayene ile 55-120. günler arası gebe olan düve ve ineklerde fötal cinsiyet % 78.4 doğruluk oranıyla belirlenebildi, Fotal cinsiyetin be- lirlenmesinde fötüsün intrauterin pozisyonunun ve gebelik döneminin etkili olduğu gözlendi. Fötüsün uygun olmayan po- zisyonlarında tekrarlayan muayenelere ihtiyaç duyulabileceği ve cinsiyet teşhisi için gebeliğin 91-120. günleri arasındaki do nemin uygun olmadığı kanısına vanidÖğe Konyada şartlarında açıkta seyyar kulubelerde buzağı büyütme imkanlarının araştırılması(1998) Tekin, M. Emin; Aral, Faruk; Kadak, Ramazan; Çolak, Mehmet; Akın, A. İhsanBu araştırma, Konya şartlarında açıkta, seyyar kulübelerde buzağı büyütme imkanlarının araştırılması amacı ile yapılmıştır. Araştırma materyalini, Konya Hayvancılık Araştırma Enstitüsü'nde 1996 ve 1997 yıllarında yetiştirilen 35 baş erkek ve 38 baş dişi olmak üzere toplam 73 baş Esmer ırk buzağı oluşturmuştur (37 baş Deneme, 36 baş Kontrol). Veriler 18 ay süre ile alınmıştır. İstatistik analizlerde, araştırma grupları, mevsim ve cinsiyet faktörlerini içeren Genel Doğrusal Model (GLM) kullanılmıştır. Araştırmada deneme ve kontrol gruplarında sırasıyla, doğum ağırlığı 40.8 ve 38.1 kg (P0.01), sütten kesim (3. ay) ağırlığı 97.5 ve 102.6 kg, 6. ay ağırlığı 155.8 ve 159.3 kg, 0-6 ay arası günlük canlı ağırlık artışı 647.6 ve 667.3 g bulunmuştur. Aynı sıra ile, cidago yüksekliği, vücut uzunluğu, göğüs çevresi ve incik çevresi ölçüleri sırasıyla; doğumda 73.1 ve 71.9 cm, 68.1 ve 69.8 cm, 78.8 ve 77.4 cm, 11.7 ve 11.7 cm; 3. ayda 83.1 ve 82.3 cm, 79.7 ve 80.0 cm, 103.6 ve 102.5 cm, 13.2 ve 13.2 cm; 6. ayda 95.5 ve 94.3 cm, 95.4 ve 95.4 cm, 138.9 ve 134.6 cm, 14.8 ve 14.8 cm bulunmuştur. Yaşama gücü, aynı sıra ile, %100 ve %94.4 olmuş, araştırma boyunca deneme grubunda 30, kontrol grubunda ise 67 hastalık vakası görülmüştür. Günlük canlı ağırlık artışında cinsiyetin etkisi önemsiz iken, mevsimin etkisi önemli (P0.05) bulunmuş, bu değer en düşük (596.1 g) sonbahar, en yüksek (700.7 g) kış doğumlularda bulunmuştur. Vücut ölçülerinde cinsiyetin etkisi doğumda önemsiz iken, 2. ve 6. aylarda önemli bulunmuştur. Mevsimin etkisi de her üç ölçüm döneminde de bazı ölçülerde önemli, bazılarında önemsiz bulunmuştur. Sonuç olarak, gerek canlı ağırlık artışı, gerekse vücut ölçüleri yönünden araştırma ve deneme grubu arasında önemli bir fark bulunmadığı, buna karşılık deneme grubunda yaşama gücünün nispeten daha yüksek olduğu ve daha az hastalık vakası görüldüğü, literatüre göre de seyyar kulübelerin yatırım masraflarının daha ucuz olduğu da düşünüldüğünde, Konya şartlarında açıkta, seyyar kulübelerde buzağı büyütmenin mümkün ve daha avantajlı olduğu söylenebilir.Öğe Lycopene, an Antioxidant Carotenoid, Attenuates Testicular Injury Caused by Ischemia/Reperfusion in Rats(TOHOKU UNIV MEDICAL PRESS, 2009) Hekimoglu, Askin; Kurcer, Zehra; Aral, Faruk; Baba, Fuesun; Sahna, Engin; Atessahin, AhmetTesticular torsion is a common syndrome that could lead to infertility. We investigated the therapeutic effects of lycopene, an antioxidant caretenoid, on testicular ischemia/reperfusion (IR) injury that resembles testicular torsion. Male Wistar albino rats were divided into three groups: sham (n = 6), IR (n = 18), and ischemia/reperfusion with lycopene (IRL, n = 18). Left testicular artery and vein was occluded for 1 h, followed by reperfusion of 3 h, 24 h or 30 days in IR and IRL animals. Either corn oil (vehicle) or lycopene (4 mg/kg) was administrated once daily by gavage to IR or IRL animals, respectively, 5 min after ischemia. Sham-operated animals were treated with vehicle by gavage 5 min after the operation. IR decreased sperm motility and concentration in both ipsilateral and contralateral testes and increased abnormal sperm rate in ipsilateral testis after 30 days of reperfusion. Treatment with lycopene increased the motility in bilateral testes and decreased the rate of abnormal sperm in ipsilateral testis to the sham level, but did not increase sperm concentration in bilateral testes. IR increased the activities of catalase and glutathione peroxidase and the level of reduced glutathione by 24 h of reperfusion, but malondialdehyde remained unchanged. Lycopene treatment restored the enzyme activities but not the reduced glutathione level. Lycopene treatment also ameliorated the IR-induced tissue damage in bilateral testes. In conclusion, the therapeutic antioxidant effect of lycopene on germ cells could serve as a promising intervention to oxidative stress-associated infertility problems, such as testicular torsion.Öğe Postpartum döneminde uygulanan PGF2?'nın buzağılama-ilk tohumlama aralığı ve ilk tohumlamada gebe kalma oranı üzerine etkisi(1997) Ataman, M. Bozkurt; Kaya, Abdullah; Aral, Faruk; Aköz, Mehmet; Yıldız, CengizBu çalışmada, ineklerde postpartum 45. günden sonra uygulanan PGF2 \alpha 'nın buzağılama-ilk tohumlama ve ilk tohumlamada gebelik oranı üzerine etkisi araştırıldı. Materyal olarak İsviçre Esmeri ırkından 24 baş düve kullanıldı. İnekler tesadüfi örnekleme yoluyla üç gruba ayrıldı. I. gruptaki ineklere postpartum 45. günden itibaren günlük rektal muayene uygulandı. Ovaryumlannda aktif bir corpus luteum tespit edilen ineğe 0.150 mg d-cloprostenol enjekte edildi ve enjeksiyonu takiben 72 ve 96. saatlerde suni tohumlama uygulandı. II. gruptaki inekler 11 gün arayla 0.150 mg d-cloprostenol'den çift doz enjekte edilerek senkronize edildiler. İkinci enjeksiyonu takiben 72 ve 96. saatlerde tohumlamalar gerçekleştirildi. Üçüncü gruptaki hayvanlar kontrol grubu olarak tutuldu ve postpartum 45. günden sonra gözlenebilen ilk östrüslerinde tohumlandılar. Bir, iki ve üçüncü gruplarda buzağılama-ilk tohumlama aralığı ve gebelik oranları sırasıyla 57.41.68, 60.00.38 ve 82.56.40 gün (p0.05) ve % 50, % 50 ve % 62.5 (p0.05) olarak tespit edildi.Öğe Süt I?nekleri?nde Sıvı Mineral Yem Katkı Maddesi? (Uramel) ni?n Kullanılması(Selçuk Üniversitesi, 1999) Coşkun, Behiç; Kurtoğlu, Varol; Azman, Mehmet Ali; Çolak, Mehmet; Aral, FarukThis study was carried out to determine the effects of a liquid feed additive (Uramel) containing urea and molasses on dairy cattle diets on milk production and composition. Twenty-one lactating Brown Swiss dairy cattle were used. The research was conducted for 71 day including the first 15 day adjusting period and the last 56 day experiment period. Animals were divided three groups as control, first and second groups according to milk production, body weight, age and lactation period. Cows were fed rations containing 9.8 kg/day concantre and 6 kg/day hay in control group; 3.7 kg/day concantre, 4 kg/day barley, 8.2 kg/day hay and 0.6 kg/day uramel in first group (Ura-of): 6 kg/day barley straw, 6.5 kg/day barley, 2.6 kg/day sunflower meal, 0.5 kg/day bran and 0.6 kg/day uramel in second group (Ura-sam) Forage and concantre feeds were weighed daily and fed as two equal meals in group feeding de- sign. Uramel was given two time in a day as top dressing on concantre. Milk was weighed each other two weeks and analysed for milk composition in 28th and 56th day. Average milk production, milk fat and protein concentration were determined 10.97, 11.05 and 9.11 kg/day, 3.61 4.02 and 3.78% 3.75, 4.07 and 3.96% in control, first and second groups, respectively and there was no significant difference between groups (P<0.05) The feed cost for per kg milk in the first group was found lower 15.4 % than control group and this value was regarded economically important,