Yazar "Baştuğ, Gülsüm" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 10 / 10
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe EFFECT OF SELF-CONFIDENCE LEVELS OF 12-14 YEARS OLD STUDENTS ON THEIR SERVING ABILITY IN VOLLEYBALL(2014) Yarımkaya, Erkan; Akandere, Mehibe; Baştuğ, GülsümBu çalışmanın amacı, öğrencilerin özgüven düzeylerinin voleybolda servis atma becerisini etkileyip etkilemediğinin araştırılmasıdır. Çalışmanın örneklem grubu Saraçoğlu Toki Mustafa Çetin Ortaokulunda okuyan 12-14 yaş grubu 80 öğrenci oluşturmaktadır. Araştırmaya deney gurubu. 8 haftalık sürecinin öncesinde ve sonrasında hem kontrol hem denek gruplarına Piers Harris özgüven anketi ve voleybol isabet testi uygulanmıştır.Verilerin değerlendirilmesinde ve hesaplanmış değerlerin bulunmasında SPSS 16.0 istatistik paket program kullanılmıştır. Veriler ortalama ve standart sapmalar verilerek özetlenmiştir. Verilerin normal dağılım gösterip göstermediği One-Sample Kolmogorov-Smirnov testi ile test edilmiş ve verilerin normal dağılım gösterdiği tespit edilmiştir. Veriler normal dağılım gösterdiği için bağımsız değişkenler arasındaki farklılığın tespiti için Independent-sample T testi, bağımlı değişkenler arasındaki farklılığın tespiti için ise Paired-sample T testi kullanılmıştır. Özgüvenin isabet üzerine etkisi ise regresyon analizi ile test edilmiştir. Bu çalışmada hata düzeyi 0.05 olarak alınmıştır. Araştırmaya katılan deney ve kontrol gurubu arasında sontest bakımından istatistiksel olarak anlamlı ve olumlu bir farklılık olduğu tespit edilmiştir (P0,05). Araştırmaya deney gurubu olarak katılan deneklerin öntest sontest karşılaştırılmasında, öntest ve sontest değerleri arasında istatistiksel olarak anlamlı ve olumlu bir farklılık olduğu tespit edilmiştir (P0,05). Bu karşılaştırmalarda sontest değerlerinin öntest değerlerinden yüksek olduğu bulunmuştur. Deney gurubunda yer alan bayanların öntest sontest değerleri arasında istatistiksel olarak anlamlı ve olumlu bir farklılık olduğu tespit edilmiştir (P0,05). ). Deney gurubunda yer alan erkeklerin öntest sontest değerleri arasında istatistiksel olarak anlamlı ve olumlu bir farklılık olduğu tespit edilmiştir (P0,05). Sonuç olarak, voleybol egzersizi yapan çocukların özgüven düzeylerinin servis atma becerisi üzerine etkisinin incelenmesi amacı ile yapılan araştırmada, deney grubuna uygulanan voleybol egzersizlerinin öğrencilerin özgüven düzeyinin servis atma becerisi üzerinde anlamlı ve olumlu bir farklılığa neden olduğu bulunmuştur. Bu bağlamda voleybol egzersizi yapan 12-14 yaş grubu çocuklarda özgüven düzeylerinin daha yüksek olduğu bununda servis atma becerisini olumlu yönde etkilediğini söyleyebiliriz.Öğe Erkek Maratoncularda Sosyal Çevre ve Ekonomik Durumun Spora Yönelmeye Etkisi(Selçuk Üniversitesi, 2009) Akandere, Mehibe; Baştuğ, Gülsüm; Akdoğan, ZekeriyaBu çalışma erkek maratoncularda sosyal çevre ve ekonomik durumlarının spora yönelmeye etkisinin olup olmadığını belirlemek amacı ile yapılmıştır. Araştırmanın evrenini Türkiye’de elit düzeyde spor yapan erkek maratoncular oluşturmaktadır. Anket formu, elit 40 sporcuya milli takım kamplarında ve yarışmalarda yüz yüze görüşülerek uygulanmıştır. Araştırmada istatistiksel teknikler olarak; frekans, yüzde dağılımı ve X2 teknikleri kullanılmıştır. Sonuç olarak; araştırmaya katılan sporcuların, spora yönelme, başlama ve devam ettirme sürecinde sosyal çevreden etkilendikleri görülmüştür. Ekonomik durum ve gelirlerdeki farklılaşma ile gelir düzeyi arasında bir ilişki söz konusudur. Özellikle alt gelir grubundaki sporcuların uluslar arası yarışlarda derece alamadıkları tespit edilmiştir. Herhangi bir meslekle uğraşmayan sadece meslekleri sporcu olanların uluslararası yarışmalarda daha başarılı oldukları görülmüştür. Bunun neticesinde sporcuların ekonomik durumları performanslarına etki eden önemli bir faktör olarak karşımıza çıkması anlamlıdır. Sporun toplum içinde yaygın hale getirilmesi ve belli başlı sporlar( futbol, basketbol, voleybol gibi) dışında da elit sporculara daha fazla maddi kaynak sağlanması, atletizm branşına çocuk ve gençlerin yönlendirilmesi için elit sporcuların model olarak gösterilmesi, tanıtılması önerilebilir.Öğe Examining Life Satisfaction Level Depending on Physical Activity in Turkish and German Societies(Elsevier Science Bv, 2010) Baştuğ, Gülsüm; Duman, SavaşPhysical activity is also known to make a positive change on organic systems such as respiration, circulation, skeleton and psychological situation. This study aims to examine the life satisfaction level depending on physical activity in Turkish and German societies. The research sample includes 200 people doing exercise and not doing exercise in Konya and 200 people doing exercise and not doing exercise in Munich city of Germany in 2009.. Life Satisfaction With Life Scale developed by Deiner, Emmons&Larsen (1985) was used to determine the level of life satisfaction of the subjects included in the sample. To conclude, Life Satisfaction level in Turkish and German societies was examined considering with demographic information and a significant difference has been found. A significant difference has been found between life satisfaction levels of the individuals participating and not participating in physical activity.Öğe Investigation of Cardio Exercise's Effects on Body Perception and Life Satisfaction in Relation with Some Parameters(Selçuk Üniversitesi, 2018 Ağustos) Baştuğ, Gülsüm; Göral, Kemal; Ekici, Sümmani; Karatan, Okan VolkanThe aim of this study was to investigate the effect of cardio exercise together with some parameters on body perception and life satisfaction. 48 sedentary individuals between 20-45 years old were voluntarily participated in the study. 14-week cardio Exercise was applied to Experimental group and body weight, height, body fat percentage, body mass index, metabolism rate measurements of participants in experimental-control group were taken as pretest-posttest. “Body Areas Satisfaction” subdimension of “The Multidimensional Body-Self Relations Questionnaire (MBSRQ)” scale was used to determine the body perception levels of participants in the research whereas "Life Satisfaction with Life Scale” was used to determine their life satisfaction levels. As a result; a significant difference was found between pretest and posttest values of body weight, body fat percentage, body mass index, metabolism rate, life satisfaction and body perception of males and females doing cardio exercises (experimental group). Depending on cardio exercise program, a positive development was determined in body weight, body mass index, body fat percentage, metabolism rate, life satisfaction and body perception properties of females and males in experimental group. It was considered that cardio exercise program positively changed life satisfaction and body perception level with physiological parameters.Öğe Kros sporu ile uğraşan sporcuların depresyon düzeylerinin yaş ve cinsiyet değişkenleri açısından incelenmesi(2004) Baştuğ, Gülsüm; Çumralıgil, BurhanKros sporu ile uğraşan sporcuların Depresyon düzeylerinin yaş ve cinsiyet değişkeni açısından incelenmesi amacı ile yapılan çalışmada 2004 yılında Konya’da Üniversiteler arası Kros müsabakasında yarışan ve yaşları 14-17 arasında değişen 20 bayan 20 erkek sporcuya Çocuk Depresyon Ölçeği ( Kovacs 1981) ile yaşları 18-26 arasında değişen 20 bayan 20 erkek, toplam 80 sporcu denek olarak ele alınmıştır. Deneklere Beck Depresyon Ölçeği (Beck & Garbin 1988) yarışma öncesi ve yarışma sonrası anket uygulandı. Araştırmada elde edilen veriler, istatistiksel olarak varyans analizi ve t testi uygulanarak analiz edildi, 0.05 düzeyinde anlamlılık arandı. Verilerin değerlendirilmesinde SPSS paket program kullanıldı. İstatistiksel analizler sonucunda üniversite öğrencisi atletlerin yarış öncesi ve yarış sonrası depresyon düzeylerinde anlamlı bir farklılık olduğu bulunmuştur (p0.05). Lise öğrencisi bayan atletlerin depresyon düzeylerinde yarış öncesi ve sonrası anlamlı bir farklılık bulunurken,lise öğrencisi erkek atletlerde yarış öncesi ve sonrası depresyon düzeyleri arasında anlamlı bir farklılık bulunamamıştır (p0.05). Üniversiteli atletlerin verileri ile liseli atletlerin verileri karşılaştırılmış ve anlamlı bir farklılık olduğu tespit edilmiştir (p0.05). Elde edilen bulgular, yarışma öncesi depresyon düzeyinin deneklerin genelinde yüksek olduğunu, yarışma sonunda ise depresyon düzeylerinde düşme olduğunu göstermiştir. Bu durum bayan atletlerde daha yoğun yaşanmakta olup genel değerlendirmede erkek atletlerin yarışma öncesi kaygı, stres ve depresyona direnmede daha başarılı olduklarını göstermektedir. Kros sporu ile uğraşan sporcuların depresyon düzeylerinin yaş ve cinsiyet değişkenleri açısından incelenmesi sonucunda, sporcularda depresyon düzeyinin yaş ve cinsiyet açısından birbirini etkilediği tespit edilmiştir.Öğe Orta öğretim kurumlarında spora katılımın çocuğun ahlaki gelişimine etkisi(2009) Akandere, Mehibe; Baştuğ, Gülsüm; Güler, Elif DilaraOrtaöğretim okullarında Beden Eğitimi ve Spor derslerinin ahlaki gelişime etkisinin araştırıldığı çalışmanın evrenini, Çanakkale ilindeki ilköğretim okulları ikinci kademe sınıflarında öğrenim gören öğrenciler oluşturmaktadır. Araştırma örnekleminin oluşturulmasında tesadüfi örnekleme yöntemi kullanılmıştır. İl merkezindeki ilköğretim okullarından 11 tanesi tesadüfi örnekleme yöntemi ile seçilmiştir. Bu şekilde 2005-2006 öğretim yılında ilköğretim ikinci kademede öğrenim gören 200 öğrenci örnekleme alınmıştır. Örneklem grubu olarak; spor yapan 65 kız ve spor yapan 65 erkek öğrenci spor yapmayan 70 öğrenci olmak üzere toplam 200 öğrenci ele alınmıştır. Deneklere, Rest(1979)’in, Ahlaki Yargılar Envanteri (Defining Issues Test-DIT), çalışmanın başında uygulanarak Ahlaki Yargı düzeyleri belirlenmiştir. Araştırma verilerinin analizinde aritmetik ortalama, standart sapma, t testi, varyans analizi (f testi) teknikleri kullanılmıştır. Elde edilen bulgular istatistiksel olarak 0.05 düzeyinde anlamlılık sınanmıştır. Araştırmanın sonucunda; spor yapan öğrencilerin yapmayanlara kıyasla daha yüksek ahlaki yargı düzeyine sahip olduğu bulunmuştur. Sportif branşların ahlaki yargı düzeyini etkilemediği, spor yapan kız öğrencilerin ahlaki yargı düzeyinin, spor yapan erkeklerden daha yüksek olduğu, spor yapmayan öğrencilerin cinsiyetlerine göre ahlaki yargı düzeylerinde farklılık olmadığı, spor yapan öğrencilerin ahlaki yargı düzeyinin spor yapmayanlardan daha yüksek bulunması, sporun ahlaki yargı düzeyini olumlu olarak etkilediğini göstermiştir.Öğe Sporda psikolojik motivasyon faktörü olarak ödül ve cezanın cinsiyet ve spora başlama yaşı değişkenine göre incelenmesi(Selçuk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2002-02-05) Baştuğ, Gülsüm; Akandere, MehibeSporda Psikolojik Motivasyon Faktörü Olarak Ödül ve Cezanın Cinsiyet ve Spora başlama yaşı değişkenine göre incelenmesi Motivasyon faktörü olan ödül ve cezanın, cinsiyet ve spora başlama yaşı değişkenine göre incelenmesi amacı ile yapılan bu çalışma sonucunda; sporcuların ödül ve cezaya tepkilerini ölçüldü. Araştırmanın evrenini, 2001 öğretim yılında S.Ü. Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu öğrencileri oluşturmaktadır. Anket formu, 58 erkek 42 bayan olmak üzere toplam 100 sporcuya yüz yüze görüşülerek uygulanmıştır. Araştırmada istatistiksel teknikler olarak; frekans, yüzde, ağırlıklı ortalama ve X2 teknikleri kullanılmıştır. Yapılan çalışma sonucunda; araştırmaya katılan sporculara ceza verildiğinde kaygı, nefret, kin ve saldırgan davranışlara sebep olduğu görülmüştür. En ağır ceza olarak ise, takımdan atılma tespit edilmiştir. Birçok cezadan sonra verilen ödüllerin daha etkili olduğu araştırma sonucunda belirlenmiştir, ödüllerin yüksek olması motivasyonu arttırırken, ödülün az olması ise motivasyonu düşürdüğü tespit edilmiştir. Deneklerin aldıkları prim miktarı açısından ve sporcular arası çatışmalarda verilen ceza olgusu açısından istatistiksel olarak da gruplar arası anlamlı bir farklılık (0.05) düzeyinde tespit edilmiştir. Erkek sporcular ödüllerin müsabakaya göre verilmesini isterken bayan sporcular ise ödülün galibiyette veya başarıda oyuncunun rolüne göre verilmeli görüşündedir. Erkek sporcular, sporcular arası çatışmalarda 56 ceza hemen verilmeli derken, bayan sporcular arası çatışmalarda durum yöneticilere haber verilmeli şeklinde görüş belirtmişlerdir. Sporculara verilen ceza sonucu ortaya çıkan psikolojik tepkiler spora başlama yaşı değişkenine göre incelendiğinde: >15 yaş grubu spora başlayan deneklere göre, sporculara verilen cezalar onlarda kaygı, nefret,kin ve saldırgan davranışlara sebep olduğu tespit edilmiştir. Deneklerin çoğunluğu milli sporcudur. Birçok müsabaka ve kamp sezonuna katılmış olup gerek antrenör gerekse hakemlerden ceza ve ödülü değişik şekillerde almış bireylerdir. Bunun neticesinde sporcuların ödül karşısında olumlu tepkiler verdikleri, ceza karşısında olumsuz tepkilerde bulundukları belirlenmiştir. Sonuç olarak, motivasyon faktörü olarak ödül ve cezanın sporcuların cinsiyet ve spora başlama yaşlarının psikolojik durumlarım etkilediği kesin olarak ortaya çıkmıştır.Öğe A study of problem solving skills and non-functional attitudes of children who get training for football(2013) Acar, Kürşat; Akandere, Mehibe; Baştuğ, GülsümThis study aims to research problem solving skills and non-functional attitudes of children who train for football. It involves 120 students, 60 of whom get regular football training and the other 60 of whom do not. The average age of the participants is 12 ± 08 years. To the experimental group and control group appliedthe Problem Solving Inventory (PSI), developed by Heppener and Petersen (1982) and adapted into Turkish by Taylan, Savasir and Sahin (1997), in addition to the Non-functional Attitudinal Scale (NFAS), developed by Weissman and Beck, and adapted into Turkish by Sahin and Sahin (1992). Independent t test was used to establish the difference between the groups. Paired sample t test was used to detect the difference between pre-test and post-test. There is a statistically meaningful difference in problem solving skills between the pre-test and post-test of experimental group (p>0.05). There is no statistically meaningful difference between the pre-test and post-test scores regarding problem solving skills of experimental and control groups (p>0.05). When the pre-test scores related to non-functional attitudes were compared in terms of experimental and control groups, a statistically meaningful difference was detected between the two groups (p<0.05). The problem solving skills of the experimental group increased as a result of football exercises. Furthermore, there is a meaningful difference between pre-test and post-test scores of non-functional attitudes of the experimental group. It was determined that football exercises applied in this study positively affect problem solving skills and non-functional attitude levels of participants.Öğe Voleybol antrenör adaylarının empatik becerileri ile yaşam doyumları arasındaki ilişkinin incelenmesi(2009) Baştuğ, GülsümAntrenörlerin empatik beceri kazanımları ile yaşam doyumları arasındaki pozitif ilişki, onların daha sorunsuz ve daha verimli çalışmaları anlamına gelmektedir. Bu araştırma, voleybol antrenör adaylarının empatik becerileri ile yaşam doyumu arasındaki ilişkiyi araştırmak amacıyla yapılmıştır. Araştırmanın örneklemini, 27 erkek 33 bayan olamak üzere toplam 60 voleybol antrenörü oluşturmuştur. Araştırmada veri toplama aracı olarak, empati beceri düzeylerini belirlemek için Dökmen(1997) tarafından geliştirilen “Empatik Beceri Ölçeği B-Formu”, yaşam doyumu düzeyini tespit etmek amacıyla Deiner, Emmons & Larsen (1985) geliştirdiği “Yaşam Doyumu Ölçeği” kullanılmıştır. Verilerin analizinde f testi, t testi, varyans analizi ve Pearson momentler çarpımı korelasyon katsayısı kullanıldı ve p0,05 düzeyinde anlamlılık arandı. Araştırma sonucunda; Voleybol antrenör adaylarının empati beceri düzeyleri ile yaşam doyum düzeyleri arasında anlamlı bir ilişki tespit edildi (p0.05). Cinsiyet değişkenine göre anlamlı bir farklılık bulunmamakla birlikte bayan antrenörlerin empatik beceri ile yaşam doyumu değerlerinin erkeklere göre daha yüksek oranda olduğu bulundu. Ayrıca evli antrenörlerin empatik beceri ile yaşam doyumu puanlarının evli olamayan antrenörlerden daha yüksek olduğu saptandı.Öğe Zihinsel ve Fiziksel Engelli Çocuğa Sahip Anne ve Babaların Yaşam Doyumu ve Umutsuzluk Düzeylerinin İncelenmesi(Selçuk Üniversitesi, 2009) Acar, Meryem; Akandere, Mehibe; Baştuğ, GülsümBu araştırma zihinsel, fiziksel ve zihinsel - fiziksel engelli çocuğa sahip olan anne-babaların umutsuzluk ve yaşam doyum düzeylerinin belirlenebilmesi amacıyla yapılmıştır. Engelli çocuğa sahip anne-babaların yaşam doyumu ve umutsuzluk düzeyleri; çocuğa ait cinsiyet, yaş, özür grubu ve özel eğitim aldıkları süre ile anne-babalara ait yaş, cinsiyet, eğitim ve gelir durumları gibi değişkenlere göre karşılaştırmalı olarak incelenmiştir. Araştırmanın örneklemini her üç engel grubundan toplam 300 anne ve baba oluşturmaktadır. Örnekleme alınan anne ve babalara Aile Bilgi Formu ile birlikte, Beck Umutsuzluk Ölçeği ve Yaşam Doyum Ölçeği uygulanmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde t testi ve One – Way ANOVA, Tamhane, Ki-kare testleri kullanılmıştır. Sonuç olarak; zihinsel, fiziksel, zihinsel-fiziksel engelli çocuğa sahip anne- babaların umutsuzluk ve yaşam doyum düzeyleri ile yaş, eğitim, gelir düzeyi, engeli çocuğun cinsiyeti arasında anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir. Özürlü çocukların eğitim ve tedavilerinin yapılabileceği kurumların yaygınlaştırılması ve erken dönemlerde anne-babalara, aile eğitimi, bireysel danışmanlık hizmetlerinin verilmesinin ailelerin belirsizlik ve yalnızlık duygularını azaltacağı düşünülmektedir.