Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • DSpace İçeriği
  • Analiz
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Burucu, Rükuye" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Gebeliğin üçüncü trimestrında gebelere verilen eğitimin doğum sonu taburculuğa hazır oluşluk düzeyi'ne etkisi
    (Selçuk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2009) Burucu, Rükuye; Akın, Belgin
    Ülkemizde beş gebeden biri doğum öncesi bakım almamakta, doğumların % 83'ü bir sağlık kuruluşunda yapılmakta ve % 17'si ise kendi kendine ya da ara ebesi yardımıyla gerçekleşmektedir. Türkiye `de ana ölüm hızı (AÖH) 1996 yılında 53 ilde yapılan çalışmaya göre yüz bin canlı doğumda 49.2' dir ve ölüm sebeplerinde toksemi, kanama ve enfeksiyonlar ilk üç sırayı almaktadır. Ülkemizde bebek ölüm hızı (BÖH) % 0,29 `dur. Anne ölümlerinin, kaliteli bir doğum öncesi bakım, sağlıklı koşullarda doğum ve loğusalık döneminde düzenli bir bakım ile önlenebileceği belirtilmektedir. Anne ölümlerinin % 61,62 sının önlenebilir nedenlerle olduğu, ölümlerin % 54, 1' inin postpartum dönemde ve % 20,9' unun ilk 24 saatte meydana geldiği bilinmektedir. Ülkemizde de dünyada da anne ve bebekleri doğum sonrası erken taburcu edilmekte, doğum sonrası yeterli bakım, takip ve eğitimden de yararlanamamaktadırlar. Doğum sonrası yeterince alınamayan eğitimin güçlendirilmesi ve gebelerin daha erken dönemlerde farkındalığı oluşturularak doğum sonrası bebeği ve kendi özbakımı konusunda yeterli olabilmelerinin sağlanmaya çalışılması gerekmektedir. Çalışmanın amacı; gebeliğin üçüncü trimestrında gebelere verilen planlı eğitimin doğum sonrası taburculuğa hazır oluşluk düzeyine etkisini incelemektir. Son test kontrol gruplu deneysel bir çalışmadır. Araştırmanın çalışma grubunun oluşturulmasında Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne başvuran üçüncü trimestırdaki gebelerden seçilen 84 anne adayı deney ve kontrol gruplarına rastgele atanmıştır, Deney grubuna doğum ve doğum sonrasına yönelik eğitim verilmiş, kontrol grubuna eğitim verilmemiş ancak hastanenin rutin hizmetlerinden yararlanmışlardır. Her gebeden doğum öncesi, doğum sonrası anket formları ve Hastane Taburculuğuna Hazır oluşluk Ölçeği - Yeni Doğum Yapmış Anne Formu (HTHÖ- YDAF) kullanılarak veriler toplanmıştır. İstatistiksel analizlerde Ki kare, Student T testi,Man Whitney U, One Way Anova yanında çoklu regresyon ve lojistik regresyon analizleri kullanılmıştır. Elde edilen bulgulara göre gebelerin sosyo- demografik, doğurganlık ve bu gebeliklerine ilişkin özellikleri benzerlik göstermektedir. Annelerde yaşanan en yaygın sorunlar karın ağrısı, kabızlık, uykusuzluk ve yorgunluk iken bebeklerde yaşanan en yaygın sorunlar idrar yapma ve dışkılama sorunu ve huzursuzluktur. Deney grubunda yer alan gebelerin HTHÖ- YDAF puanları kontrol grubuna göre daha olumludur ve çok değişkenli analiz de HTHÖ- YDAF puanının tek önemli belirleyicisinin doğum öncesinde ?eğitim alma? olduğunu göstermiştir. Doğum sonu taburculuğa algılanan hazır oluşlukta en önemli risk faktörünün sezaryen ile doğum yapmak olduğu bulunmuştur. Gebeliğin üçüncü trimestrında gebelere verilen planlı eğitimin doğum sonrası taburculuğa hazır oluşluğu arttırmada etkili bir girişim olduğu ve sezaryen ile doğum yapmamanın taburculuğa hazır hissetmemede önemli bir risk faktörü olduğu sonucuna varılmıştır. Bulgulara dayanarak annelerin doğum sonu taburculuğa hazır oluşluğunu geliştirmede gebelik izlemlerinde son trimestırda anne adaylarına doğum ve doğum sonrasına yönelik eğitim verilmesi ve bunun yanında sezaryenle doğum yapan annelerin taburculuğunun özel olarak planlanması önerilmiştir
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Gebeliğin üçüncü trimestrında gebelere verilen eğitimin doğum sonu taburculuğa hazıroluşluk düzeyine etkisi
    (2017) Burucu, Rükuye; Akın, Belgin
    Amaç: Gebeliğin üçüncü trimestrında gebelere verilen planlı eğitimin doğum sonrası taburculuğa hazıroluşluk düzeyine etkisini incelemek amacıyla yapılmıştır.Gereç ve Yöntem: Çalışma son test kontrol gruplu müdahale tipi çalışmadır. Veriler araştırmacı/ lar tarafından hazırlanmış olan veri toplama formu ve Hastane Taburculuğuna Hazıroluşluk Ölçeği - Yeni Doğum Yapmış Anne Formu kullanılarak toplanmıştır. İstatistiksel analizler SPSS 10,0 paket program kullanılarak ölçek puanı; ortalama ve standart sapma, kadınların doğurganlık özellikleri; sayı- yüzde, ölçek puan belirleyicileri ise; çoklu regresyon analizi yöntemleri ile değerlendirilmiştir. Araştırma öncesi Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Etik Kurulu'ndan etik kurul onayı, Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi başhekimliğinden yazılı izin, müdahale ve kontrol grubundaki gebelerden araştırma süreci açıklanarak onamları alınmıştır. Bulgular: Müdahale (M) ve kontrol (K) grupları benzer özellikler taşımaktadır. Erken taburculuğa M grubunun %54,3, kontrol grubunun %45,7 hazır olduklarını düşündükleri, ölçek puan farklarının anlamlı olduğu, eğitim alma durumunun ölçek puanı için önemli bir belirleyici olduğu saptanmıştır.Sonuç: Gebeliğin üçüncü trimestrında gebelere verilen planlı eğitimin doğum sonrası taburculuğa hazır oluşluğu arttırmada etkili bir girişim olduğu belirlenmiştir.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Parkinson Tanısı Almış Bir Olgunun "Roy Uyum Modeli" KullanılarakHemşirelik Bakımının Planlanması
    (2017) Arslan, Selda; Burucu, Rükuye
    Artan yaşlı nüfusu olan toplumlarda kronik hastalıklar ve bunların yol açtığı ek sorunlar yaşam kalitesini bozmakta, bakıcı yükünü artırmakta ve yüksek maliyete yol açmaktadır. Bu çalışmada Roy Uyum Modeli kullanılarak takip edilen bir hastanın bakım planının yapılması ve değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Beş yıl önce kol ağrısı, kuvvet kaybı ve zamanla elindeki titremeler ile Parkinson tanısı konulan 76 yaşındaki K.S. isimli kadın hastanın bakımı Roy Uyum Modeli kullanılarak hazırlanmış, hastaya bakım yapılmış ve değerlendirilmiştir. Hastadan yüz yüze görüşme yöntemi ile veriler toplanmıştır. Bu görüşmede hastanın onamı alındıktan sonra fiziksel muayenesi yapılmış, sorunları tespit edilmiştir. Ziyaret öncesi hastanın eğitim ihtiyacına yönelik eğitim planı, beslenme, eğitim ve egzersiz takip çizelgesi oluşturulmuş, eğitimler verilmiştir. İkişer hafta aralıklarla 6 ziyaret gerçekleştirilmiş, her görüşme yaklaşık iki saat sürmüş, egzersizler için videolar izlettirilmiştir. İlk ziyaretten sonra her seferinde hastaya egzersizlerin tamamı yaptırılmış, yanlışları düzeltilmiş, eksikleri tamamlanmıştır. Etik açıdan hastadan ve ailesinden yayınlanması için izin alınmıştır. Hastanın egzersiz yapmaya ve beslenmeye daha istekli olduğu, bu uygulamanın hastanın motivasyonunu artırdığı tespit edilmiştir. Tüm değerlendirmeler ışığında Roy Uyum Modeli'nin parkinsonlu hastaların bakımı için kullanılabilecek bir model olduğu, hastanın uyum sürecini hızlandıracağı ve bu şekilde ev ortamında yapılan ziyaretlerin motivasyonu artıracağı söylenebilir.

| Selçuk Üniversitesi | Kütüphane | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Selçuk Üniversitesi Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı, Konya, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim