Yazar "Cebe, Fatma" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 7 / 7
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Bir adeziv sistemin kanama durdurucu ajanlarla kontamine edilen dentin yüzeyine bağlanma dayanımı(2014) Güler, Fatma; Yıldırım, Cihan; Şimşek, Mine; Yıldız, Esma; Cebe, FatmaAmaç: Bu çalış manın amacı üç farklı kanama durdurucu ajanın self-etch bir adezivin mikro- gerilim bağ lanma dayanımına etkilerinin değ erlendirilmesidir. Gereç ve Yöntem: Son altı ay içinde çekilmiş , on iki adet çürüksüz daimi molar diş kullanıldı. Diş lerin okluzal kesitlerinden düzgün dentin yüzeyleri elde edildi. Homojen bir dentin yüzeyi elde etmek amacıyla, dentin yüzeyleri 600 gritlik su zımparası ile zımparalandı. Bu yüzeyler kan ve tükürük ile kontamine edildi. Diş ler dört gruba ayrıldı. (I:Kontrol, II:Ankaferd, III:ViscoStat Clear, IV:Transamine). Kan ve tükürüklü yüzeye kanama durdurucu ajanlar uygulandı, sonra durulandı ve kurutuldu. Diş lere self etch adeziv sistem (Clearfil SE Bond) uygulamasının ardından diş ler kompozit rezinle (Quadrant Universal LC ) 2 mm kalınlığ ında restore edildi. Örnekler 24 saat boyunca 37 0C distile suda bekletildi. Her bir diş ten düş ük hızda çalış an elmas separe yardımı ile 1.00 0.003 mm kalınlığ ında beş adet mikro gerilim örneğ i elde edildi. Örnekler mikro gerilim test cihazına her iki uçlarından siyanoakrilat adezivle yapış tırıldı ve 1 mm/dk yükleme hızı altında koparıldı. Veriler Tek Yönlü ANOVA ve Tukey Çoklu Karş ılaş tırma testleriyle analiz edildi (? 0.05). Bulgular: Grupların bağ lanma değ erleri (ortalama SS (MPa)); I: 28.816.84, II: 27.384.89, III: 24.895.80, IV: 24.737.14 ş eklinde bulunmuş tur. Kanama durdurucu ajanlar ve kontrol grubu arasında istatiksel açıdan önemli fark gözlenmemiş tir (p0.05). Sonuçlar: Kanama durdurucu ajanlar kullanılarak dentin yüzeyinin kontamine edilmesiself-etch adeziv sistemlerin bağ lanma dayanımını olumsuz yönde etkilememektedir. Kanama durdurucu ajanlar self etch adeziv sistemlerin bağ lanma dayanımını azaltmaksızın kanama kontrolünde kullanılabilirler.Öğe Ca(OH) _2 uygulandıktan sonra farklı bekleme sürelerinin adezivlerin dentine bağlanma dayanımı üzerine etkisi(2011) Cebe, Fatma; Kocabaşoğlu, Ayşe; Cebe, M. Ata; Öztürk, BoraAmaç: Bu çalışmanın amacı kalsiyum hidroksit uygulamasını takiben üç farklı bekleme süresinden sonra uygulanan, iki farklı adeziv sistemin Ca(OH) _2’in etrafındaki dentine bağlanma dayanımının incelenmesidir. Gereç ve Yöntem: Bu çalışmada son 3 ay içerisinde çekilmiş 96 adet çürüksüz insan üçüncü molar dişi kullanıldı. Dişlerin tüberkülleri, düzgün dentin yüzeyi açığa çıkaracak şekilde uzaklaştırıldı. Hazırlanan dişler dentin yüzeyleri açıkta kalacak şekilde silindir akrilik bloklara gömüldü. Örnekler rastgele iki farlı adeziv sistem [SE Bond (Kuraray, Osaka, Japonya), Optibond Solo (Kerr, Orange, CA, ABD )] uygulanmak üzere 48 örnekten oluşan iki ana gruba ayrıldı. Her bir grup kendi içinde biri kontrol grubu diğerleri de kalsiyum hidroksit uygulanmak üzere 4 alt gruba (n12) ayrıldı. Kontrol grubu dışındaki gruplarda 2 mm çapında kalsiyum hidroksit (Life, Kerr, Scafatiy, İtalya) uygulandıktan sonra birinci grupta 2, diğerinde 6 ve son grupta ise 10 dakika beklendikten sonra adeziv sistemler önce Ca(OH) _2 yüzeyinden başlayarak tüm dentin yüzeyine uygulandı. Ardından 2,5 mm çap ve 2 mm yükseklikteki kompozit rezin restorasyonlar (Clearfil Photo Posterior, Kuraray, Osaka, Japonya) özel bir alet ile Ca(OH) _2’in kenarındaki dentin yüzeylerine uygulandı. Tüm materyaller üretici firma talimatlarına göre uygulandı. Hazırlanan örnekler bağlanma dayanımı testine tabi tutuldu ve elde edilen verilerin istatistiksel analizleri Kruskal Wallis ve Mann Whitney U testleri kullanılarak yapıldı. Bulgular: Çalışmadaki gruplar arasında dentine bağlanma dayanımı açısından fark bulunamamıştır (p0,05). Sonuç: Bu in vitro çalışmada, kalsiyum hidroksit uygulamasını takiben 2, 6 ve 10 dakika sertleşme süresinin beklenmesinin adeziv sistemlerin Ca(OH) _2’in kenarındaki dentine bağlanma dayanımı üzerine bir etkisinin olmadığı ortaya çıkmıştır. Dolayısı ile Ca(OH) _2 uygulandıktan 2 dakika sonra adeziv sistemler rahatlıkla uygulanabilir.Öğe Çürük tespit boyalarının çürükten etkilenmiş dentinde bağlanma dayanımı üzerine etkisi(2014) Yalçın, Muhammet; Cebe, Fatma; Cebe, Mehmet Ata; Dündar, Ayşe; Öztürk, Bora; Şengün, AbdulkadirAmaç: Bu çalış manın amacı 3 farklı çürük tespit boyasının, çürükten etkilenmiş dentinde bir adeziv sistemin makaslanma bağ lanma dayanımına olan etkilerinin incelenmesidir. Gereç ve Yöntem: Bu çalış mada 60 adet çekilmiş çürüklü insan 3. molar diş i kullanıldı. Okluzal yüzeyler düz bir dentin yüzeyi elde etmek için kaldırıldı ve akrilik kalıplar içerisine yerleş tirildi. Örnekler 15er diş ten oluş acak ş ekilde 4 gruba ayrıldı ve 3 farklı çürük tespit boyası test edildi. İlk grup kontrol grubu ve diğ er gruplar Caries Detector, Quadrant Cari Test, Sable Seek grubu olarak belirlendi. Kontrol grubunda herhangi bir çürük tespit boyası uygulanmadan çürük dentin dokusu 300 gridlik silikon karbit zımparayla kaldırıldı. Diğ er gruplarda ise çürük dentin dokusu, çürük tespit boyası uygulandıktan sonra 300 gridlik silikon karbit zımparayla kaldırıldı. Çürüğ ü uzaklaş tırılan tüm önekler 600 gridlik zımpara ile aş ındırıldı. Daha sonra dentin bonding sistemi Clearfil SE Bond uygulandı ve örnekler kompozit rezin ile restore edildi. Bütün uygulamalar üretici firma tavsiyelerine uyularak gerçekleş tirildi. Bağ lanma dayanımı test edildi ve verilerin istatistiksel analizi tek yönlü varyans analizi ve Post Hoc Tukey testi kullanılarak yapıldı. Bulgular: Bu çalış manın sonuçlarına göre Quadrant Cari Test uygulanan örnekler diğ er çürük tespit boyası uygulananlara göre daha düş ük bağ lanma dayanımı gösterdi. Caries Detector ve Sable Seek uygulanan örnekler benzer bağ lanma dayanımı gösterirken bu iki çürük tespit boyası uygulanan örnekler Quadrant Cari Testten anlamlı derecede daha yüksek bağ lanma dayanımı gösterdi. Sonuçlar: Bu in-vitro çalış manın sonuçlarına göre çürük tespit boyaları çürükten etkilenmiş dentinde daha yüksek bağ lanma dayanımı elde edilmesine neden olabilmektedir.Öğe Elution of monomer from different bulk fill dental composite resins(ELSEVIER SCI LTD, 2015) Cebe, Mehmet Ata; Cebe, Fatma; Cengiz, Mehmet Fatih; Cetin, Ali Riza; Arpag, Osman Fatih; Ozturk, BoraObjective. The purpose of this study was to evaluate the elution of Bis-GMA, TEGDMA, HEMA, and Bis-EMA monomers from six bulk fill composite resins over four different time periods, using HPLC. Methods. Six different composite resin materials were used in the present study: Tetric Evo Ceram Bulk Fill (Ivoclar Vivadent, Amherst, NY), X-tra Fill (VOCO, Cuxhaven, Germany), Sonic Fill (Kerr, Orange, CA, USA), Filtek Bulk Fill (3M ESPE Dental Product, St. Paul, MN), SDR (Dentsply, Konstanz, Germany), EQUIA (GC America INC, Alsip, IL). The samples (4 mm thickness, 5 mm diameter) were prepared and polymerized for 20s with a light emitted diode unit. After fabrication, each sample was immediately immersed in 75 wt% ethanol/water solution used as extraction fluid and stored in the amber colored bottles at room temperature. Ethanol/water samples were taken (0.5 mL) at predefined time intervals:10 m (T1), 1 h (T2), 24h (T3) and 30 days (T4). These samples were analyzed by HPLC. The obtained data were analyzed with one-way ANOVA and Tukey HSD at significance level of p < 0.05. Results. Amount of eluted Bis-EMA and Bis-GMA from Tetric Evo Ceram Bulk Fill and amount of eluted TEGDMA and HEMA from X-tra Fill higher than others composites (p < 0.05). Significance. Residual monomers were eluted from bulk fill composite resins in all time periods and the amount of eluted monomers was increased with time. (C) 2015 Academy of Dental Materials. Published by Elsevier Ltd. All rights reserved.Öğe İki farklı kanama durdurucu müdahalenin insan diş pulpasının iyileşmesi ve bir bonding ajanın dentine bağlanma dayanımı üzerine etkisi(Selçuk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2013) Cebe, Fatma; Çobanoğlu, NevinBu çalıĢmanın amacı; 1- bir hemostatik ajan (Ankaferd Blood Stopper-ABS) ve bir self etch adeziv sistemin (Clearfil Protect Bond-CPB) direk kuafajda kullanımından sonra oluĢan pulpa cevabının belirlenmesi, 2- Pulpa perforasyonun sebep olduğu nemliliğin ve ABS kontaminasyonunun CPB‟un bağlanma dayanımının devamlılığı üzerine etkilerinin incelenmesidir. Ġlk amaç için; çekim endikasyonu konmuĢ, 21 çürüksüz insan üçüncü molar diĢi seçildi. Perforasyon içeren Black I kaviteler açıldı. Grup 1‟de kanama steril pamuk pelet ile durduruldu ve kalsiyum hidroksit (CH)+ZnOE siman+amalgam ile restore edildi. Grup 2‟de kanama steril pamuk pelet ile durdururlduktan sonra CPB ve kompozit rezin ile restore edildi. Grup 3‟te kanama ABS ile durdurulduktan sonra CPB ve kompozit rezin ile restore edildi. DiĢler 90 gün sonra çekildi, formalinde fikse edildi ve histolojik inceleme için hazırlandı. Pulpa cevabı enflamatuar cevap, yumuĢak doku organizasyonu, tamir dentin formasyonu ve bakteriyel boyanma açısından değerlendirilmiĢtir. Veriler Kruskal-Wallis testi kullanılarak istatistiksel analize tabi tutuldu. Ġkinci amaç için; mikrotensile bağlanma dayanımı testi için derin Black I kaviteler açıldı. Örnekler pulpa perforasyonu içeren ve içermeyen, rastgele iki ana gruba ayrıldı. Her grupta örneklerin yarısı ABS ile kontamine edildi ve tüm örnekler CPB ve kompozit rezin ile restore edildi. Tüm gruplardaki örneklerin yarısı 24 saat ve 12 aylık periyotlar için sınıflandırıldı. On iki aylık gruptaki örnekler nemli ortamda ve simüle pulpal basınç altında saklandı. Saklama süresi sonund tüm örnekler mikrotensile bağlanma dayanımı testine tabi tutuldu. Veriler Kruskal-Wallis ve Mann Whitney U testlerine tabi tutuldu. Pulpal cevapta tüm değerlendirme kriterleri açısından fark bulunamadı (p>0,05). Bağlanma dayanımı çalıĢmasında ise kontamine ve kontamine olmayan gruplar arasında anlamlı fark bulundu (p<0,05). ABS, CPB‟un dentine olan bağlanma dayanımını düĢürmüĢtür. Ancak her iki saklama süresinde de perforasyonlu ve perforasyonsuz gruplar arasında fark bulunamamıĢtır. ABS direk pulpa kuafajında kanama durdurucu olarak kullanılabilir. CPB direk pulpa kuafajında kullanılabilir. ABS kullanıldığında dentin mümkün olduğunca az kontamine edilmelidir.Öğe Pulpa perforasyonu ve kanama durdurucu bir ajanın kendinden pürüzlendirmeli bir adeziv sistemin dentine bağlanma dayanımı üzerine etkisi(2014) Cebe, Fatma; Çobanoğlu, NevinAMAÇ: Bu çalışmanın amacı, dentinin Ankaferd Blood Stopper (ABS) ile işlem görmesinin ve pulpa perforasyonununbir kendinden pürüzlendirmeli adeziv sistemin bağlanma dayanımının devamlılığı üzerindeki etkilerinin in vitro olarak incelenmesidir.GEREÇ VEYÖNTEM: Mikrogerilim bağlanma dayanımı testi için40 adet çürüksüz insan 3. büyük azı dişi kullanıldı. DişlereSınıf I kaviteler (bukkolingual genişlik: 3 mm, meziodistalgenişlik: 4 mm, derinlik: 3 mm) açıldı. Kavite açılan dişlerrastgele iki ana gruba ayrıldı ve bir grubun dişlerinde pulpaperforasyonu oluşturuldu. Her iki ana grupta dişlerin yarısıABS ile işlem gördü ve sonra işlem gören ve görmeyen tümörneklere Clearfil Protect Bond (CPB) uygulandıktan sonrakompozit rezin (Clearfil Photo Posterior) ile restore edildi.Tüm gruplardaki örneklerin yarısı 24 saat diğer yarısı ise 12ay sonra değerlendirilmek üzere ayrıldı. On iki aylık gruptaki örnekler nemli ortamda ve 15 cm H2O'luk simüle pulpalbasınç altında saklandı. Saklama süresi sonunda tüm örnekler mikrotensil bağlanma dayanımı testine tabi tutuldu.Verilerin istatistiksel analizi Kruskal-Wallis ve Mann Whitney U testleri ile yapıldı. Grupların ara yüz morfolojileri taramalı elektron mikroskopu (SEM) ile incelendi.BULGULAR: Çalışma sonunda ABS ile işlem gören ve görmeyen gruplar arasında anlamlı fark bulundu (Bonferronidüzeltmesine göre; p0.0083); ABS, CPB'nin dentine olanbağlanma dayanımını düşürdü. Ancak her iki saklama süresinde de perforasyonlu ve perforasyonsuz gruplar arasında fark bulunamadı (p0.0083).SONUÇ: Pulpal basıncın taklit edildiği bu sistemde 24 saatve 12 ay bekleme sürelerinde CPB'nin derin dentine bağlanma dayanımında pulpa perforasyonun önemli etkisi görülmedi. ABS temas ettiği dentin üzerinde kalın bir tabakaoluşturmakta ve üzerine doğrudan uygulanan CPB'nindentine bağlanmasına engel olmaktadırÖğe Response of exposed human pulp to application of a hemostatic agent and a self-etch adhesive(TAYLOR & FRANCIS LTD, 2015) Cebe, Fatma; Cobanoglu, Nevin; Ozdemir, OzgurObjectives: The aim of this study was to investigate the human dental pulp response after use of a hemostatic agent (Ankaferd Blood Stopper [ABS]) and a self-etching adhesive system (Clearfil Protect Bond [CPB]) in direct pulp capping. Materials and methods: For the first aim, 21 non-carious human third molar teeth scheduled for extraction were selected. Class I cavities with pulp exposures were prepared. In group 1, bleeding was controlled with sterile cotton pellets and restored with calcium hydroxide (CH) + ZnOE cement+amalgam. In group 2, bleeding was controlled with sterile cotton pellets and restored with CPB and a composite resin. In group 3, bleeding was controlled with ABS and restored with CPB and a composite resin. The teeth were extracted after 90days, formalin-fixed, and prepared for histological investigation. The pulp response was categorized using the following criteria: inflammatory response, soft tissue organization, reparative dentine formation, and bacterial staining. Data were submitted to statistical analysis, using nonparametric Kruskal-Wallis test. Results: In pulp response study, it showed no statistically significant differences between groups for all parameters (p>0.05). Conclusions: The application of CPB and ABS in direct contact with the mechanically exposed pulp of healthy human teeth can lead to acceptable repair of the dentine-pulp complex, such as wound healing with tertiary dentine bridge formation.