Yazar "Demirci, İbrahim" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Deniz suyu korozyon ortamında bazalt/epoksi kompozitlerin mekanik davranışlarının incelenmesi(Selçuk Üniversitesi, 2017) Demirci, İbrahim; Avcı, AhmetEpoksi matrisli elyaf takviyeli kompozitler yüksek dayanım ve rijitliklerinden dolayı ileri teknoloji ürünleri olarak endüstride yaygın kullanılmaktadır. Son zamanlarda kullanım sahasının genişliği, yüksek dayanım ve rijitlik, korozyon direnci, gürültü, titreşim ve ısıl yalıtım özelliklerinin iyi olması ve maliyetinin karbon elyaflardan düşük olması nedeniyle, elyaf takviye malzemesi olarak kompozitlerde bazalt elyaflar tercih sebebi olmuştur. Dolayısıyla araştırmacılar bazalt elyaf takviyeli kompozitler ile ilgili çalışmalara yönlenmişlerdir. Yapılan çalışmada, vakum infüzyon yöntemi ile 6 tabakalı bazalt elyaf takviyeli (BTP) epoksi kompozit levhalar üretilmiştir. Üretilen bu levhalardan çekme numuneleri ASTM D 3039/D 3039M standartlarına uygun olarak hazırlanmış ve Akdeniz suyu korozyon ortamında 0, 10, 20 ve 40 gün sürelerinde bekletildikten sonra çekme deneyleri gerçekleştirilmiştir. Artan deniz suyu korozyon sürelerine göre çekme dayanımlarındaki % azalmalar tespit edilmiştir. 40 gün deniz suyu ortamında bekletilen BTP/Epoksi kompozitlerin çekme dayanımında %26.5’lik kaybın olduğu tespit edilmiştir.Öğe Deniz suyu korozyon ortamında bazalt/epoksi kompozitlerin mekanik davranışlarının incelenmesi(Selçuk Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu, 2017) Demirci, İbrahim; Avcı, AhmetEpoksi matrisli elyaf takviyeli kompozitler yüksek dayanım ve rijitliklerinden dolayı ileri teknoloji ürünleri olarak endüstride yaygın kullanılmaktadır. Son zamanlarda kullanım sahasının genişliği, yüksek dayanım ve rijitlik, korozyon direnci, gürültü, titreşim ve ısıl yalıtım özelliklerinin iyi olması ve maliyetinin karbon elyaflardan düşük olması nedeniyle, elyaf takviye malzemesi olarak kompozitlerde bazalt elyaflar tercih sebebi olmuştur. Dolayısıyla araştırmacılar bazalt elyaf takviyeli kompozitler ile ilgili çalışmalara yönlenmişlerdir. Yapılan çalışmada, vakum infüzyon yöntemi ile 6 tabakalı bazalt elyaf takviyeli (BTP) epoksi kompozit levhalar üretilmiştir. Üretilen bu levhalardan çekme numuneleri ASTM D 3039/D 3039M standartlarına uygun olarak hazırlanmış ve Akdeniz suyu korozyon ortamında 0, 10, 20 ve 40 gün sürelerinde bekletildikten sonra çekme deneyleri gerçekleştirilmiştir. Artan deniz suyu korozyon sürelerine göre çekme dayanımlarındaki % azalmalar tespit edilmiştir. 40 gün deniz suyu ortamında bekletilen BTP/Epoksi kompozitlerin çekme dayanımında %26.5’lik kaybın olduğu tespit edilmiştir.Öğe Görüntü işleme ve Yapay Sinir Ağları Eknikleri ile Uçak Kanatlarında Kullanılan Karbon Elyaf/Bal Peteği Sandviç Kompozitlerde Düşük Hızlı Darbe Davranışları Üzerine Nano Grafenlerin Etkilerinin İncelenmesi(Selçuk Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2023) Demirci, İbrahim; Sarıtaş, İsmailBu çalışmanın amacı uçak ve havacılık malzemelerinin ana bileşenlerini oluşturan KES (Karbon Elyaf Sandviç) kompozitler ile ağırlıkça %0,5 NGKKES (Nanografen Katkılı Karbon Elyaf Sandviç) kompozitlerin artan ve tekrarlı darbe enerjileri altında hasar gelişim mekanizmalarını incelemektir. Ayrıca nanografenlerin hasar oluşumlarına ve hasar büyümelerine etkileri ve kompozit yapıların en büyük problemlerinden biri olan gözle görülmeyen veya gözle ancak görülen (BVID) hasarlarının artan ve tekrarlı darbe enerjileri altında karbon elyaf sandviç kompozitlerde oluşan mekanik kayıplara etkileri de araştırılmıştır. Düşük hızlı darbe deneyleri yapılan KES kompozitler ve NGKKES kompozitlere uygulanan hasar başlangıç enerji seviyesi olarak her iki kompozit malzemede de gözle görülmeyen veya gözle ancak görülen (BVID) hasarları oluşturan 5j enerji seviyesi uygulanmıştır. Artan ve tekrarlı düşük hızlı darbe deneyleri ise 5j+5j, 5j+10j, 5j+15j ve 5j+20j enerji seviyelerinde gerçekleştirilmiştir. Deneyler öncesi ve sonrasında bütün numuneler ultrasonik C-Scan taramasından geçirilmiş, darbe öncesinde numunelerde oluşabilecek üretim hataları kontrol edilmiştir. Darbe sonrasında ise elde edilen ultrasonik C-Scan resimlerinde görüntü işleme metodu uygulanmış ve 5j, 5j+5j, 5j+10j, 5j+15j, 5j+20j enerji seviyelerinde oluşan hasarların sayısal değerleri elde edilmiştir. Tezin son aşaması ise yapay sinir ağları kullanılarak 5j+25j enerji seviyesinden 5j+50j enerji seviyelerine kadar düşük hızlı darbe deneyleri yapılmadan hasar alanlarının tahmini değerleri bulunmuştur. Yapay sinir ağları kullanılarak tahmin edilen hasar alanları üzerinden KES kompozitler ile NGKKES kompozitlerin hasar gelişim ilerlemeleri hakkında değerlendirmeler yapılmıştır.Öğe Muhteva ve şekil hususiyetleriyle Ahmet Hâşim'in nesir dünyası(Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2007) Demirci, İbrahim; Gür, AlimModern Türk edebiyatında şairliğiyle tanınan ve sembolist / empresyonist şiirin Türkiye'de ilk temsilcilerinden sayılan Ahmet Hâşim (1887-1933), nesir alanında da kayda değer bir miras bırakmıştır. Haşim, şiir görüşünü dile getirdiği ve Piyale'nin başına koyduğu ?Şiir Hakkında Bazı Mülâhazalar?ı ve nesirlerinin hemen hepsini, önce dönemin gazete ve dergilerinde yayımlamış, sonra bunlardan yaptığı seçmeleri üç kitapta toplamıştır: Bize Göre, Gurebahane-i Laklakan ve Frankfurt Seyahatnamesi. Ancak yazarın bu kitaplara almadığı metinlerin sayısı, aldıklarının üç katını aşmaktadır. Tanzimat sonrası Türk edebiyatında şair ve yazarların çoğu, çeşitli ideolojileri benimseyip onların sözcülüğünü yapmaya çalışmışlardır. Ahmet Hâşim, hiçbir doktrine, ideolojiye ve siyasi teşkilâta katılmayan bağımsız bir kişilik olarak, sanatın ve edebiyatın faydayı aşan yönünü ve değerini dile getirmeye, savunmaya ve yüceltmeye çalışmıştır. Bunu yaparken daha çok Avrupa kaynaklarından ve mitolojiden beslenmiştir. Ahmet Hâşim'in nesirleri, duyguları ve alışkanlıklarıyla doğulu olan ve doğulu kalmak isteyen, ancak aklı ve zekâsıyla modern ve batılı olmayı özleyen serbest ruhlu bir sanatkârın çeşitli sanat, edebiyat ve hayat meseleleri karşısında duyuşlarını, düşünüşlerini, eleştirilerini yansıtır. Bu metinlerin her biri kendi içinde bütünlük ve tutarlılık taşımakla birlikte, birbirleriyle karşılaştırılarak ve bütün olarak okunduğunda çeşitli çelişkiler görülür. Bu çelişkilerin bir bölümü ülkedeki siyasi ve kültürel değişimlere bağlanabilirse de, çoğunun sebebi, yazarın kafasında ve kalbinde yer tutan tereddütler ve hayata bakışındaki çocuksu diyebileceğimiz kararsızlıklardır. Ahmet Hâşim'in nesri, hem düşünüş ve bakış açısı yönünden, hem de dil ve anlatımında basmakalıp ifadelerden uzak duruşuyla, çağdaşı yazarlardan ayrı ve seçkin bir yerde durmakta ve psikolojik ve sosyolojik araştırmalara ilham verecek bir zenginlik taşımaktadır.