Yazar "Deniz, Yusuf" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 6 / 6
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe 6701 sayılı Türkiye insan hakları ve eşitlik kurumu kanunu üzerine bir değerlendirme(2016) Odyakmaz, Zehra; Keskin, Bayram; Deniz, YusufAyırımcılığın önlenmesi, eşit muamele ilkesinin sağlanması için birçok uluslararası sözleşme, tavsiye ve direktif bulunmaktadır. Türkiye de bu konudaki uluslararası sözleşmelerin çoğuna taraftır ve kendi ulusal mevzuatını ve bu bağlamda kurumsallaşmasını oluşturma yolundadır. Bu çabaların sonucunda 6 Nisan 2016 tarihinde Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanunu kabûl edilmiştir. 20 Nisan 2016'da yürürlüğe giren Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanununun amacı insan onurunu temel alarak insan hakları ve ayırımcılık ihlâllerinin önlenmesini, eşitlik ilkesini sağlamak ve ulusal önleme mekanizması görevini yerine getirmektir. Yeni ve önemli hükümler içeren Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanununun incelenmesi çalışmamızın konusunu oluşturmaktadırÖğe İdare Mahkemeleri Örneğinde Bilirkişilik Uygulamaları(Selçuk Üniversitesi, 2011 Haziran) Deniz, Yusuf; Yıldırım, Ramazan; Odyakmaz, Zehra; Çoban Atik, Ayşegül; Çalışkan, A. Ziya; Ersöz, A. KürşatBilirkişi, çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren davalarda, bu özel ve teknik konuda bilgisine ve desteğine başvurulacak uzman kişidir. Bilirkişiyi mahkeme belirler. Bilirkişi raporu hakimi bağlamaz. Bilirkişi incelemesine genellikle tam yargı davalarında başvurulmaktadır. Bu çalışmada idare mahkemelerinde görev yapan hakimler üzerinde bilirkişilik uygulamaları konusunda bir anket yapılmıştır.Öğe İdarî Yargıda Kanun Yararına Bozma(Selçuk Üniversitesi, 2013 Haziran) Gürkan, Mehmet Fatih; Deniz, Yusuf; Boz, Selman Sacitİdari yargıda kanun yolu; ilk derece mahkemelerinin verdiği kararlara karşı bir üst denetim olarak bölge idare mahkemelerince veya Danıştay dava dairesi veya konusuna göre İdari veya Vergi Dava Daireleri Kurulları'nca yapılan denetimdir. Çalışmamızda olağanüstü kanun yollarından kanun yararına bozma kurumu üzerinde detaylı bir şekilde durulacaktır. İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 51. maddesinde düzenlenen kanun yararına bozma kurumu öncelikle, kavramsal açıdan incelenecektir. Daha sonra kanun yararına bozma kurumunun hukuki niteliği, hizmet ettiği amaç, şartları ve kanun yararına bozma usulü diğer kanun yolları ile karşılaştırılarak incelenecektir. Türk idari yargı sisteminde olağanüstü kanun yolu olarak kanun yararına bozma kurumunun aksayan yönleri ve bu aksayan yönler bakımından çözüm önerileri ele alınacaktır. Ayrıca hukuk devletinin gerekleri bağlamında idari yargıda kanun yararına bozma kurumunun hukuka ve hakkaniyete daha iyi hizmet verebilmesi için ne tür düzenlemeler yapılması gerektiği üzerinde durulacaktır.Öğe İdarî Yargılama Usûlü Kanunu’nun 11. Maddesine Göre Yapılan İdarî Başvurular(Selçuk Üniversitesi, 2013 Aralık) Deniz, Yusuf; Boz, Selman Sacit; Gürkan, Mehmet Fatihİdarî Yargılama Usûlü Kanunu?nun 11.maddesi, İdare Hukuku?nun asli unsurları olan idare edilen ve idare edenler açısından büyük bir öneme sahiptir. Şöyle ki idare edilen bu başvuru usûlünü kullanarak durumu kendi lehine çevirme yollarını arar. Aynı şekilde bu hüküm, idarenin tesis etmiş olduğu işlemini bir kez daha gözden geçirmesini sağlar. Bu çalışmada bu önemli hüküm değerlendirme konusu yapılacaktır.Öğe Türk İdare Hukuku açısından kamu denetçiliği kurumunun (Ombudsmanlık) görev alanı(Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2014-12-16) Deniz, Yusuf; Yıldırım, Ramazan; Odyakmaz, ZehraDünyanın birçok ülkesinde uygulama alanı bulan ve temel amacı idarenin haksız eylem ve işlemleri karşısında bireyi yalnız bırakmamak, onun hak ve özgürlüklerini korumak ve iyi idare idealine hizmet etmek olan ombudsman; ülkemizin demokratik hukuk devleti idealine ulaşması için yeni imkânlar sunacak bir yapıdır. Kurumun böyle bir ideale hizmet etmesi için gerek bilinirliği gerekse de uygulanması konusunda yapılması gerekenler vardır. Türk hukuk sistemine yeni bir bakış açısı getireceğine inandığımız böylesine önemli bir kurum hakkında yapılması gerekenlerden olan, kurumun görev alanının idare hukuku açısından ortaya konulması hususu, çalışmamızın konusunu oluşturmaktadır.Öğe Türk idare tarihi açısından yetki genişliği(Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2010-07-20) Deniz, Yusuf; Yıldırm, RamazanMerkezden yönetim ve yerinden yönetim sistemlerinin kesin ve tek yönlü olarak uygulandığı bir idari rejim yoktur. Diğer taraftan merkezden yönetim ve yerinden yönetim ikili bir ayrım değil bir değişkenin iki ucu olarak kabul edilir. Çünkü uygulamada bu iki uç sistem arasında nitelikleri itibari ile birine veya her ikisine yaklaşan çeşitli ara sistemler vardır. Bu ara sistemlerden bazıları, gerek uzunca süreler çeşitli ülkelerde uygulanmaları, gerek içerikleri üzerinde yapılan ayrıntılı çalışmalar sebebiyle diğer sistemlere kıyasen önemli olup belirli bir nitelik taşırlar. İşte bu tip sistemlerden biri de yetki genişliği kavramı ile ifade edilen ve merkezden yönetimin sakıncalarını gidermek adına getirilmiş olan teşkilatlanma şeklidir. Bu çalışmanın amacı, Türk İdare Sistemimizde bir anayasal ilke olarak da var olan yetki genişliği ilkesini Türk İdare Tarihi açısından değerlendirmektir. Çünkü bugün ki idari yapımızı meydana getiren kurumların ve bunlara hâkim olan ilkelerin tam manasıyla kavranabilmesi ve bunlar hakkında isabetli, doğru yargılara varılabilmesi ancak bu kurumların ve ilkelerin geçmişteki durumlarının ve geçirdikleri gelişme safhalarının bilinmesiyle mümkün olabilmektedir. Tabi ki eski dönemlerde uygulanmaya çalışılan yetki genişliği ile günümüz uygulaması birbirinden farklıdır. Fakat idâri kurumlara ve ilkelere hâkim olan fikirlerin geçmiş ile ilgisi olmadığı da iddia edilemez. Her ne kadar zaman ve mekânın değişmesi ve kültürler arası etkileşim, idâri kurumların ve ilkelerin içeriklerini değiştirse de, eskiden beri uygulana gelmiş ve uzun müddet var olmuş idari kurumların ve idari kuralların etkisinden kurtulamazlar.