Yazar "Ekinci, Bengü Köktekir" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 6 / 6
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Decreased aortic root elasticity-as a novel systemic manifestation of the pseudoexfoliation syndrome:(2012) Alpaslan, Mete; Karalezli, Aylin; Borazan, Mehmet; Ekinci, Bengü Köktekir; Müderrisoğlu, İbrahim HaldunAmaç: Psödoeksfoliyasyon sendromu olan hastalarda aorta kökü fonksiyonlarını değerlendirmek. Yöntemler: Bu gözlemsel, vaka kontrollü çalışmada, psödoeksfoliyasyon sendromu (PES) olan 31 hasta (ortalama yaş: 719 yıl) ve benzer yaştaki 29 kontrol (ortalama yaşSD: 699 yıl) olguda aorta kök fonksiyonu değerlendirmesi için M-mod transtorasik ekokardiyografi yapıldı. Aorta kök fonksiyonu değerlendirmesinde, M-mod ekokardiyografi ile aortanın kesitsel kompliansı (AKK), Peterson elastik modülü (indeks beta), aorta sertlik indeksi (ASİ) ve aort kökü gerilme kapasitesi (AKG) hesaplandı. Bu iki grup hastanın bulguları, Mann-Whitney U testi ile karşılaştırıldı. Bulgular: AKK ve AKG, psödoeksfoliyasyon sendromu olan hastalarda belirgin derecede azalmıştı. AKK, psödoeksfoliyasyonlu hastalarda 12.26.3 cm2/mmHg iken, kontrol grupta17.511.6 cm2/mmHg olarak bulundu (p0.015). AKG, psödoeksfoliyasyon sendromu olan hastalarda 1.560.80 cm2/dyne olarak, kontrol grubunda ise 2.231.48 cm2/dyne olarak bulundu (p0.021). Aorta kök fonksiyonu değerlendirmesinde iki grup arasında hesaplanan diğer iki indeks açısından belirgin fark bulunamadı. Sonuç: Psödoeksfoliyasyon sendromu olan hastalarda aorta kök fonksiyonu azalmıştır. PES, kardiyovasküler ve serebrovasküler olaylar için bir risk faktörü olarak değerlendirilebilir.Öğe The effects of smoking on anterior segment parameters, retinal nerve fiber layer, and pupillary functions(2014) Ekinci, Bengü Köktekir; Gönül, Şaban; Bakbak, Berker; Gedik, Şansal; Marakoğlu, KamileAmaç: Sigara içenlerde ön segment parametreleri, retinal sinir lifi tabakası ve pupil fonksiyonlarını değerlendirmek. Gereç ve Yöntem: Bu vaka-kontrol çalışmasında sigara içen 45 kişinin 45 gözü ve sigara içmeyen 45 kontrol bireyin 45 gözü değerlendirildi. Tüm hastalarda düşük koheranslı optik reflektometre (DKOR) ile ön segment parametreleri, aberometre cihazı ile mezopik ve fotopik pupil çapları, optik koherans tomografi ile retina sinir lifi kalınlığı ölçümleri ve Schirmer testi ile kuru göz değerlendirmesi yapıldı. Sonuçlar SPSS 16,0 kullanılarak bağımsız t-testi ile karşılaştırıldı ve 0,05in altında p değeri anlamlı kabul edildi. Bulgular: İki grup arasında hem DKOR hem de aberometre cihazı ile elde edilen mezopik pupil çapları arasında anlamlı fark vardı (sırasıyla p0,003 ve 0,02). Schirmer değerleri de sigara içenlerde belirgin olarak azalmıştı (p0,0001). Ölçülen diğer parametreler açısından sigara içen ve içmeyen grup arasında fark bulunmadı (hepsi için p0,05). Sonuç: Sigara içmek pupil fonsiyonları özellikle mezopik pupil çapını etkileyebilir ve karanlık ortamlarda pupil cevabında yetersizliğe yol açabilir. (Turk J Ophthalmol 2014; 44: 11-4)Öğe El terlemesi cerrahisi (Endoskopik torakoskopik sempatektomi) sonrası horner sendromu-Olgu sunumu(2012) Gedik, Şansal; Ekinci, Bengü Köktekir; Bakbak, Berker; Güzel, Hüseyin; Sunam, Güven SadiYirmi bir yaşında bayan hasta polikliniğimize sağ göz kapağında düşüklük ve iki göz bebeği arasında büyüklük farkı nedeniyle başvurdu. Öz geçmişinde hastanın 5 ay önce el terlemesi nedeniyle aksilla bölgesinden operasyon geçirdiği ve bu şikayetlerinin operasyon sonrasında ortaya çıktığı öğrenildi. Yapılan oftalmolojik muayenesinde sağ gözde ptozis ve miyozis tespit edildi. %0,5 Apraklonidin ve % 10 kokain testleri uygulanarak hastaya Horner sendromu tanısı konulduÖğe Is it possible to replace automated keratometry with current devices: comparison with lenstar and opd II(2013) Ekinci, Bengü Köktekir; Gedik, Şansal; Bakbak, Berker; Gönül, Şaban; Doğan, Ömer KamilAmaç: Düşük koherans optik reflektometre, korneal topografi ve otomatize keratometre ile elde edilen keratometre sonuçlarını karşılaştırmak ve her cihaz için ölçüm yapan kişiler arasındaki tekrarlanabilirliği değerlendirmek. Gereç ve Yöntem: Bu karşılaştırmalı çalışmada 65 sağlıklı hastanın 65 gözü incelenmiştir. Her olguda KR 8100A (Topcon, Japonya), OPD Scan II (Nidek, Japonya) ve Lenstar LS 900 (Haag-Streit, İsviçre) ile keratometre ölçümleri alındıktan sonra detaylı göz muayenesi yapılmıştır. Sferik değerleri 3.0D’nin, silendirik değerleri 1.0D’nin üzerinde olan olgular, kronik oküler ya da sistemik hastalığı olan ya da kontakt lens kullanan olgular çalışmaya dahil edilmemiştir. Keratometre ölçümleri ANOVA testi (SPSS 16.0) ile karşılaştırılmıştır. 0,05’den düşük p değeri istatistiksel olarak anlamlı kabul edilmiştir. Kullanılan yöntemler arasındaki anlaşmayı göstermek için Bland- Altmann analizi kullanılmış ve uyum için Spearman rank korelasyon katsayısı (r) hesaplanmıştır. Ölçüm yapan kişiler arasındaki tekrarlanabilirliği değerlendirmek için, her cihaz için 30 gözde sınıfiçi korelasyon katsayısı hesaplanmıştır. Sonuçlar: Çalışmaya dahil edilen 65 hastanın ortalama yaşları 21,93,25 yıl idi. Otorefraktokeratometre (ORK), OPD Scan II, ve Lenstar LS 900 ile elde edilen keratometrik değerler sırasıyla 43,301,47, 43,421,44 ve 43,291,42idi. üç grup arasında istatiksel olarak anlamlı fark görülmedi (p0,840). Ölçüm yapan kişiler arasındaki sınıf-içi korelasyon katsayısı ORK, OPD Scan II ve Lenstar LS 900 için sırasıyla %78,9, %99,9, %99,7 olarak bulundu. Tart›flma: Lenstar, otomatize keratometre ve corneal topografiyle karşılaştırılabilir ve korelasyonu iyi olan keratometre ölçümleri vermiştir.Öğe Optik disk melanositomlu bir olguda klinik görüntüleme(2011) Ekinci, Bengü Köktekir; Bakbak, Berker; Gedik, Şansal; Gülseren, Hüseyin OnurMelanositom, optik diskte derin yerleşim gösterebilen, genellikle durağan iyi huylu pigmente bir lezyondur. Histolojik olarak, yuvarlak veya oval düzgün dağılımlı dev melanozomlar içeren polihedral nevüs hücrelerinden (makromelanozom) oluşur. Görme keskinliği çoğu olguda etkilenmezken, az oranda görme keskinliğinde azalma ve çok nadiren malign dönüşüm bildirilmektedir. Bu hastalar yıllık oftalmolojik muayeneye çağırılmalı ve takipleri fundus fotoğrafı, gerekirse görme alanı ve retina sinir lifi kalınlığı ölçülerek yapılmalıdır. Biz bu çalışmada, yakını az görme şikayetiyle gelen ve görme keskinliğinde azalma görülmeyen, yapılan biyomikroskobik muayenesinde sağ optik disk üzerinde koyu pigmente lezyon görülen 45 yaşında kadın hastayı tartışıyoruz.Öğe Travmatik hifema sonrası gelişen tonik pupilla: olgu sunumu(2013) Gönül, Şaban; Ekinci, Bengü Köktekir; Bakbak, Berker; Gedik, Şansal; Beyoğlu, AbdullahYedi yaşında kız çocuğu sağ gözüne havalı tabanca boncuğunun çarpması nedeniyle kliniğimize başvurdu. Yapılan biyomikroskobik muayenede yoğun ön kamara reaksiyonu ve hifema tespit edildi. %1 siklopentolat %1 prednizolon asetat ve %0,3 lomefloksasin ile hifema tedavisinden sonra, hastanın kontrol muayenesinde anizokorinin bulunduğu, sağ pupillanın sola oranla daha büyük olduğu, karanlıkta her iki pupilla arasındaki farkın daha az olduğu saptandı. Travma sonrası gelişen tonik pupilla olabileceği düşünülerek %0.125 seyreltilmiş pilokarpin testi uygulandı. Bu test ile sağ pupillanın sağlam olan diğer göze kıyasla pilokarpine aşırı yanıt verdiği belirlendi. Olgumuzda da olduğu gibi, orbital künt travma sonrası gelişen anizokori olgularında ayırıcı tanıda tonik pupilla da akılda tutulmalıdır.