Yazar "Kara, Serdar" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe İkinci Meşrutiyet Dönemi Aydınlarından M. Zekeriya (Sertel)’in Kadın Meselesi Üzerine Görüşleri(Selçuk Üniversitesi, 2021 Aralık) Kara, Serdar; Uyanık, Necmi23 Temmuz 1908’de İkinci Meşrutiyet’in ilan edilmesiyle birlikte İkinci Kuşak Jön Türk Hareketi uzun zamandır hedefledikleri siyasi inkılabı tamamladıklarına inanmışlardı. Sıra daha çetrefilli bir değişim dönüşüm sürecini içeren “İçtimai İnkılaba” gelmişti. İttihat ve Terakki Cemiyetinin güçlü olduğu Selanik’te oluşan “Yeni Hayat” çevresi bu toplumsal devrimi gerçekleştirmek üzere çıkardıkları yayınlarda çeşitli konuları işlemeye başlamışlardı. Bunlardan birisi sosyal inkılabın önemli bir parçası olarak gördükleri kadın meselesiydi. Selanik’teki Yeni Hayat çevresi içerisinde yer alan ve yazılarıyla içtimai inkılaba yön vermeye çalışan isimlerden birisi de M. Zekeriya idi. Sonraki yıllarda M. Zekeriya Sertel olarak Türk basın tarihinin önemli isimlerinden birisi haline gelecek olan M. Zekeriya, Yeni Felsefe Mecmuası, Hayat ve Şebab adlı çalışmalarında kadın meselesine değinmiştir. M. Zekeriya, dönemin Türk düşünce dünyasına büyük etkileri olan Fransız sosyolog Emile Durkheim’ın etkisiyle bu meseleye organizmacı bir bakış açısıyla yaklaşmıştır. Kadın meselesini kendi başına bir problem olarak sınırlandırmamış, bu meselenin doğrudan milletin geleceğiyle ilgili olduğunu önemle vurgulamıştır.Öğe Muhali̇f Bi̇r Gazeteci̇ ve Yazar Olarak Zekeri̇ya Sertel(Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2021) Kara, Serdar; Uyanık, NecmiTürk basın tarihinin önemli isimlerinden birisi olan Zekeriya Sertel gazeteci/yazar/memur gibi sıfatlarla Türk modernleşmesinin yakın tanıklarından birisidir. Şahsına münhasır 90 yıllık yaşamında İkinci Meşrutiyet devrinden 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi öncesi koşullara varıncaya kadar birçok önemli olaya şahitlik etmiş, çeşitli meseleler hakkında yazılar kaleme almıştır. Gazete yazılarıyla, kitaplarıyla Türk modernleşmesine katkıda bulunmaya çalışmıştır. Dönem dönem Türkiye sınırlarının dışına taşan serüveniyle 20. yüzyıla tanıklık eden Zekeriya Sertel’in biyografisi bir bakıma 20. yüzyıl Türk ve dünya tarihinin bir panoraması özelliğini taşımaktadır. Bu biyografik çalışmada Zekeriya Sertel’in yaşam serüveni ve fikir hayatı bir bütün olarak ele alınmıştır. Gazeteci-yazar-memur gibi çeşitli sıfatlarla sürdürdüğü yaşamı ve faaliyetleri, başından geçenlerin yanı sıra yazılarında savunduğu fikirler konu edinilmiş, görüşleri çeşitli açılardan incelenmiştir. Farklı dönemlerdeki Zekeriya Sertel portreleri incelenerek onun şahsında 20. yüzyıl bir Türk aydınının farklı tarihsel, sosyal, siyasal vs. koşullar altında nasıl bir yol izlediği takip edilmiş, düşünce hayatındaki değişimler veya süreklilikler gösterilmeye çalışılmıştır.Öğe Tek partiden çok partili hayata geçiş sürecinde Türkiye'de din politikalarındaki değişim üzerine 1945-1950(Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2012) Kara, Serdar; Uyanık, NecmiGerek dünya tarihinde gerekse Türkiye tarihinde modernleşme süreci içerisinde yer alan en önemli aktörlerden birisi kuşkusuz dindir. Bütün tartışmalar, yapılacak değişiklikler bir şekilde din ile irtibatlıdır. Osmanlı İmparatorluğundan Türkiye Cumhuriyetine doğru gidilen tarihsel süreçte iktidar-muhalefet ilişkilerinde, ıslahat-modernleşme hareketlerinde; din, tarafların şekillenmesinde, güç dengelerinin değişmesinde ve nihayet ortaya çıkan değişimin karakterinin belirlemesinde ciddi anlamda etkili olmuştur.Bu çalışmada, öncelikle kuramsal ve tarihsel çerçeve çizilmeye çalışılmıştır. Dinin tarihsel süreç içerisindeki yeri ve bu süreçte ortaya çıkan kavramları ve Türkiye Cumhuriyeti'ndeki din politikalarını anlayabilmek adına tek parti olgusu değerlendirilmeye çalışılmıştır. Osmanlı İmparatorluğunun yaşadığı değişim süreci içerisinde dinin yerine kısaca değindikten sonra Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş aşamasında ve sonrasında ortaya çıkan tek partili yönetimde din algısının nasıl olduğu konusuna değinilmeye çalışılmıştır. Çalışmanın ana bölümü olan çok partili hayata geçiş evresinde, tek partili sistemden çok partili sisteme dönüşüm atmosferinde dinin konumunda bir değişiklik olup olmadığını, varsa din alanında nasıl bir değişiklik olduğunu ya da bu iki dönem arasında bir süreklilik ilişkisi olup olmadığı irdelenmeye çalışılmıştır. Bu yapılırken iktidar-muhalefet ilişkileri, sosyo-ekonomik değişim ve düşünce hayatı göz önünde tutulmaya gayret edilmiştir. Çalışma içerisinde hem dönemler arası sürekliliklere hem de kopuşlara vurgu yapılmaya çaba gösterilmiştir. Tek partili sistemden çok partili hayata geçişte din konusunda değişen uygulamaların nasıl bir süreklilik içerdiğini veya nasıl bir değişim süreci yaşandığını göstermek şüphesiz çalışmanın hedefleri açısından büyük önem arz etmektedir.Günümüz Türk demokrasisinin sorunlarına, üzerinde durduğu meselelere bakıldığında muhakkak ki bu geçişin etkileri görülecektir. Sistemin nasıl bir temele oturduğu, tarihin akışının nasıl bir seyir izlediği iyice anlaşıldığında, bugünün meselelerine daha sağlıklı yaklaşabilmek mümkün olacaktır.