Yazar "Kaya, Mehmet" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 12 / 12
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe The Assessment of the Effects of Synthetic Collagen Membrane Use on the Prevention of Epidural Fibrosis Development in Patients Undergoing Lumbar Discectomy by Magnetic Resonance Imaging Findings(Selçuk Üniversitesi, 2023 Haziran) Kaya, MehmetBacground/Aims: The aim of study to evaluate the effects of synthetic collagen membrane placed on dura mater on the prevention of arachnoiditis and fibrosis development by magnetic resonance imaging (MRI) findings in patients undergoing lumbar discectomy. Methods: A total of 40 patients who underwent single level unilateral discectomy for lumbar disc hernia were retrospectively evaluated. Sixteen patients with collagen membranes placed on the dura and 24 patients without any material on the dura were included in the study. Postoperative MRI images of the patients with and without collagen membranes were examined and evaluated whether the material used was effective in preventing arachnoiditis and / or epidural fibrosis and granulation tissue formation. Results: Nine female patients (37.5%) and 15 male patients (62.5%) of 24 patients were in the collagen membrane-free group. Four of the patients in the collagen membrane group were female (25%) and 12 were male (75%). The mean age of the non-membrane group was 35.47 ± 9.06, and the mean age of the membrane group was 37.40 ± 8.92 years. According to MRI findings, granulation tissue and epidural fibrosis were not observed in 8 (50%) of 16 patients with collagen membranes, whereas granulation tissue was observed in 8 (50%) patients. Granulation tissue was not observed in 10 (41.7%) of 24 patients without collagen membrane, whereas epidural fibrosis and granulation tissue formation was observed in 14 (58.3%). Based on these results, there was no statistically significant relationship between type-I collagen membrane use and granulation tissue formation. (P = 0.604 <0.05). There was no difference between the rate of granulation tissue (50%) and absence (50%) in patients with type-I collagen membranes. Conclusion: According to these results and MRI findings, it was found that peroperative type-I collagen membrane use in lumbar discectomy did not have a statistically significant effect on granulation tissue or epidural fibrosis formation.Öğe Bazı tahıl-baklagil karışımlarının verim özellikleri ve toprağa sağladığı organik madde miktarlarının belirlenmesi(Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2012-11-22) Kaya, Mehmet; Mülayim, MevlütBu araştırma 2011 yılında limon fidanları altında yetiştirilen tahıl- baklagil karışımlarının verim özelliklerinin ve toprağa sağladığı organik madde miktarlarının belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Deneme Mersin'in Silifke ilçesinde 3 yaş limon fidan bahçesinde, ?Tesadüf Bloklarında Bölünmüş Parseller? deneme desenine göre 3 tekerrürlü olarak yapılmıştır. Araştırmada materyal olarak, yem bezelyesi ve adi fiğin 75+25, 50+50 oranında arpa ile karışımları ekilmiştir. Ekimler 20.04.2011 tarihinde yapılmış, hasatlar ise 25.06.2011 tarihinde yapılmıştır. Belli oranlarda karıştırılan tahıl baklagil karışımlarının yeşil ot verimi, kuru ot verimi, kuru madde oranı, ham protein oranı ve verimi incelenmiştir. Ayrıca karışımların ekim öncesi, hasat zamanı ve hasattan bir ay sonrası dönemlerde yapılan toprak analizleri ile toprağa bıraktığı kuru kök artığı miktarlarına bakılmıştır. Araştırmamızda ele aldığımız kriterlere göre, karşım oranlarında en yüksek bitki boyu 59.32 cm ile 75 YB+25 A oranından elde edilirken, en düşük bitki boyu 36.71 cm ile 75 F+25 A 75:25 oranından, yeşil ot verimleri ise en yüksek 2.150 kg/da ile 75 YB+25 A karışımından sağlanırken, en düşük yeşil ot verimi 1.250 kg/da ile 50 F+50 A karışım oranından, kuru ot verimleri en yüksek 537.25 kg/da ile 75 YB+25 A karışımından sağlanırken, en düşük kuru ot verimi 250 kg/da ile 50 F+50 A karışım oranından ve kuru madde oranı en yüksek % 19.52 ile 50 YB+50 A karışımından sağlanırken, en düşük kuru madde oranı % 15.17 ile sıra arası 50 F+50 A karışım oranından elde edilmiştir. Farklı karışım oranlarındaki kuru madde verimi en yüksek 414.25 kg/da ile 75 YB+25 A karışımından sağlanırken, en düşük kuru madde verimi 189.20 kg/da ile 50 F+50 A karışım oranından, ham protein oranı en yüksek % 23.59 ile 75 YB+25 A karışımından sağlanırken, en düşük ham protein oranı % 21.96 ile 50 F+50 A karışım oranından, ham protein verimi en yüksek 97.04 kg/da ile 75 YB+25 A karışımından sağlanırken, en düşük ham protein verimi 21.96 kg/da ile 50 F+50 A karışım oranından bulunmuştur. Karışım oranlarına göre en yüksek kuru kök miktarı 294.69 kg/da ile 75 YB+25 A oranından, en düşük ise 108.05 kg/da ile 75 F+25 A oranından elde edilmiştir. Ekim yapılan deneme alanından ekim öncesi, hasat zamanı ve hasat sonrası olmak üzere üç farklı zamanda toprak örnekleri alınmıştır. Toprakta bitki kök kalıntıları, azot, fosfor, potasyum ve mikro element miktarları belirlenmiştir. Farklı örnek alma zamanlarına göre topraktaki organik madde miktarı ekim öncesinde % 1.60 olarak bulunmuştur. Hasat zamanında alınan toprak örneklerinde karışım oranlarının ortalamasına göre ise topraktaki organik madde miktarı % 1.54-2.25 arasında bulunmuştur. Araştırmamızdan elde edilen sonuçlara göre değerlendirildiğinde Akdeniz Bölgesi ve benzer iklim koşullarında turunçgil bahçelerinde ekilen ağaçların verime yatana, ağaç sıra araları tamamen kaplayıncaya kadar veya sonrasında da bu karışımlardan % 75 yem bezelyesi+% 25 arpa karışımı ekiminin uygun olacağı ön plana çıkmaktadır. Bölgede turunçgil bahçelerinde yapılacak % 75 yem bezelyesi+% 25 arpa karışım ekiminin bölge şartlarına göre Şubat sonu, Mart veya Nisan ayının ilk yarısında ekim yapılmalıdır. Bölgede yapılacak geç ekimlerde ise % 75 fiğ+% 25 arpa karışımının uygun olacağı, bakım işlerinin özellikle sulamanın araştırmamızda yeterli ve zamanında yapılması halinde bulduğumuz değerlerden daha fazla yeşil ot verimi alınabileceği sonucuna varılmıştır.Öğe The Common Expression of Qur'an's Criticized Interpretations: Tevil and Types(DINBILIMLERI AKAD ARASTIRMA MERKEZI, 2018) Kaya, MehmetFrom past to present tevil stands before us as a concept that the discussions about either its definition or its essence have never ended. Although lots of studies have been performed on this subject, the efforts about it are still going on. In spite of this, it is not possible to say that the issue has been clarified. Besides this debate, presentation of this expression, which found its place in eighteen suras seventeen times in Qur'an as the expression of Qur'anic comments criticized in the 7th verse of Al-i Imran suras, has shaped the approach of the commentators to this word. It is seen that, in the tafseers they used this word as a common expression of the commentary forms criticized with different adjectives. This term, which is mainly used by commentators belonging to Ahlu-sunnah is used to describe the interpreted forms of interpretation, with sub-titles close to thirtieth qualification. These qualifications can be examined in six chapters, including those used in a number of critiques, those relating to the Arabic language, those relating to context of verses, those relating to sectarian interpretations, those used for aganist to the basic principles of religion and those relating to rumors and date datas. In this study, we will try to discuss how this concept is used in order to express the commentary forms criticized in the tafsirs and the difference between its types.Öğe Effects of levamisole on pregnancy in ewes(NATL VETERINARY RESEARCH INST, 2007) Pancarci, Sukru Metin; Gungor, Orsan; Gurbulak, Kutlay; Cenesiz, Metin; Kaya, Mehmet; Cenesiz, Sena; Guzeloglu, AydinThe effects of levamisole, as an anthelmintic or immunomodulator, on pregnancy were investigated in ewes. Immunomodulatory and anthelmintic doses of levamisole and physiologic saline were injected on days 0 (oestrus), 7, 14, and 21 in group I (immunomodulatory dose; n=7), group II (anthelmintic dose; n=6), and group III (control; n=6), respectively. The first service pregnancy rate, tended to be lower (P<0.06) in group I (28.6%) compared to that of groups II (83.3%) and III (83.3%). Plasma progesterone (P-4) concentration was significantly higher (P<0.05) in group II compared to that of group III on day 3, and there was a treatment x day interaction (P<0.05). No effect of levamisole treatments on plasma P-4 concentrations was detected once pregnancy was established. There was a numeric decline in plasma cholesterol concentrations in group II, compared to group I or III on day 3. In conclusion, levamisole as an immunomodulator is detrimental for the establishment of pregnancy, possibly by stimulating general and intrauterine immunity.Öğe Gündem Belirleme Kuramı Bağlamında Mecralar Arası Bir Karşılaştırma(Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2022) Kaya, Mehmet; Toruk, İbrahimGündem belirleme kuramı araştırmaları, web teknolojilerinin gelişmesi ile birlikte yeni bir evreye girmiştir. Geleneksel medyadan farklı olarak etkileşime olanak tanıması, eşitlikçi yapısı ve kurumsal bir yapının dışında örgütlenmesi nedeniyle kamusal alan özelliklerini taşıyan Twitter’ın diğer haber medyası üzerindeki etkilerinin ölçülmesi önem taşımaktadır. Bu çalışmada basılı gazeteler, online gazeteler ve Twitter’ın gündemleri karşılaştırılmıştır. Araştırmada içerik analizi yöntemi kullanılmıştır. Önceden belirlenen konu kategorileri kapsamında toplanan veriler analiz edilerek, gündemler arası ilişki belirlenmiştir. Araştırmada Twitter ile Hürriyet Gazetesi ve Twitter ile Sözcü Gazetesi gündemleri arasında negatif yönde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır. Twitter ile Sabah Gazetesi gündemleri arasında ise ilişki tespit edilememiştir. Twitter ile online gazeteler arasında gündem ilişkisi incelendiğinde ise hem Twitter ile hurriyet.com.tr hem de Twitter ile sabah.com.tr arasında gündem ilişkisi tespit edilememiştir. Buna karşın Twitter ile sozcu.com.tr arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir. Bulgular, Twitter ile basılı gazetelerin gündemi arasında bir paralellik olmadığını göstermektedir. Twitter ile online gazeteler arasındaki gündem ilişkisine bakıldığında ise sadece Twitter ile sozcu.com.tr gündemleri arasında paralellik olduğu belirlenmiştir.Öğe Kur'an Açısından Deprem Olgusu(Selçuk Üniversitesi, 2023 Aralık) Kaya, MehmetDeprem dünyanın varoluşundan bu yana farklı coğrafyalarda görülen bir olgudur. İnsanlara ve ekonomiye yönelik yıkıcı etkisi sebebiyle daha çok verdiği zararlar dile getirilse de yerkürenin dönüşümü için faydalı ve zorunlu bir tabiat olayıdır. Son birkaç yıl içerisinde ülkemizde meydana gelen depremlerin sayısının artması depreme ilişkin bilimsel çalışmaların hız kazanmasına neden olmuştur. Deprem çok boyutlu bir olgu olduğundan birçok bilimin inceleme alanına girmektedir. Deprem Kur’an’da da ele alınan bir olgudur. Kur’an’ın temel amacı insanların hidayeti olduğundan deprem de Kur’an’da bu kapsamda ele alınmaktadır. Bu amaç sebebiyle Kur’an’da Dünya’nın hareketli yapısı hakkında verilen bilgiler dışında depremin bilimsel bir olgu olarak ele alınmadığı görülmektedir. Kur’an’da depremden çoğunlukla önceki kavimlerin helak aracı olarak bahsedilmesi gerek Kur’an araştırmalarında gerekse dinî söylemlerde depremin bir ceza unsuru olarak algılanmasına neden olmuştur. Araplar’ın gerek ilahi kitaplardaki bilgiler gerekse tarih bilgileri sebebiyle eski kavimler hakkında bilgi sahibi olmaları Kur’an’da depreme neden bu kadar çok yer verildiği hakkında ipucu vermektedir. Kur’an’ın ilk muhatapları gerek tarihi bilgi gerekse cezalandırma açısından ele alınsın ilk muhatapların hakkında bilgi sahibi oldukları ve kendi başlarına gelmesinden endişe ettikleri bir olgu ile korkutulmaktadır. Kur’an’da depremden mecazi ve hakiki anlamlarda bahsedilmektedir. Kur’an’da depremden insanın bedensel ve psikolojik açıdan sarsılması açısından mecazi olarak bahsedilmektedir. Hakiki anlamda ise Kur’an’da deprem ve işin vahametini göstermek, cezalandırma aracı, tehdit unsuru ve kıyametin bir unsuru olarak da bahsedilmektedir. Kur’an’da depreme çoğunlukla kıyamet anlatılarında değinilmesi depremin inkarcılar için bir tehdit, inananlar için ise Allah’ın kudretinin ve ona karşı sorumluluğun hatırlatıldığı bir uyarı olarak görüldüğünü göstermektedir. Nitel araştırma yönteminin doküman analizi modeli ile hazırlanan bu çalışmada Kur’an’ın depreme ilişkin verdiği bilgiler incelenerek alana bir katkı sunulması amaçlanmaktadır.Öğe Lomber diskektomi operasyonu yapılan hastalarda sentetik kollajen membran kullanımının epidural fibrozis gelişimini önleme üzerine etkilerinin MRG bulguları ile değerlendirilmesi(Selçuk Üniversitesi, Tıp Fakültesi, 2020) Kaya, Mehmet; Köktekir, EnderBel ağrısı insan hayatını tehdit eden ve sık görülen bir sağlık problemidir. Lomber disk hernileri ise bel ağrılarının cerrahi olarak tedavi edilebilen önemli nedenlerinden biridir. Lomber diskektomi sonrasında cerrahi alanda fibrozis süreci sonucunda peridural granülasyon dokusu oluşumu iyi tanımlanmış. Bu çalışmada, lomber diskektomi operasyonu yapılan hastalarda dura mater üzerine konulan sentetik kollojen membranın izolasyon sağlamak suretiyle araknoidit ve fibrozis gelişimini önleme üzerine etkilerinin manyetik rezonans görüntüleme (MRG) bulguları ile değerlendirilmesi amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Lomber disk hernisi nedeniyle tek seviye, unilateral diskektomi yapılan toplamda 40 hasta retrospektif olarak incelendi. Dura üzerine kollagen membran yerleştirilen 16 kişilik hasta grubu ile dura üzerine herhangi bir materyal konulmayan 24 kişilik hasta grubu çalışmaya dahil edildi. Kollajen membran kullanılan ve kullanılmayan hastaların postoperatif MRG görüntüleri incelenerek kullanılan materyalin araknoidit ve/veya epidural fibrozis, granülasyon dokusu oluşumunu önlemede etkili olup olmadığı değerlendirildi. Bulgular: Kollajen membran kullanılmayan gruptaki 24 hastanın 9'u kadın (%37,5), 15'i erkek (%62,5) idi. Kollajen membran kullanılan gruptaki hastaların ise 4'ü kadın (%25) 12'si erkek (%75) idi. Membran kullanılmayan grubun yaş ortalaması 35,47±9,06, membran kullanılan grubun yaş ortalaması ise 37,40±8,92 olarak saptandı. Kollajen membran kullanılan toplamda 16 hastanın 8'inde (%50) MRG bulgularına göre granülasyon dokusu ve epidural fibrozis gözlenmezken 8'inde (%50) granülasyon dokusu gözlenmiştir. Peroperatif kollajen membran kullanılmayan 24 hastanın ise 10'unda (%41,7) granülasyon dokusu gözlenmezken 14'ünde ( %58,3) epidural fibrozis ve granülasyon dokusu oluşumu gözlenmiştir. Bu sonuçlar eşliğinde Tip-I kollajen membran kullanımı ile granülasyon dokusu oluşumu arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki saptanmamıştır. (p=0.604>0.05). Tip-I kollajen membran kullanılan hastalarda granülasyon dokusunun görülüp (%50) görülmeme (%50) oranı arasında fark yoktur. Sonuç: Bu sonuçlara ve MRG bulgularına göre lomber diskektomide peroperatif Tip-I kollajen membran kullanımının granülasyon dokusu ya da epidural fibrozis oluşumu üzerine istatistiksel olarak anlamlı etki etmediği saptanmıştır.Öğe Long Term Effects of Bosentan Therapy on Echocardiographic Parameters in Patients With Eisenmenger Syndrome(LIPPINCOTT WILLIAMS & WILKINS, 2009) Kaya, Mehmet; Lam, Yat Yin; Erer, Betul; Ayhan, Selim; Vatankulu, Mehmet A.; Nurkalem, Zekeriya; Eren, Mehmet[Abstract not Available]Öğe Şekil hafızalı alaşımlarda martensitik faz dönüşümü ve şekil hafıza mekanizması(Selçuk Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu, 2016) Kaya, Mehmet; Çakmak, Ömer; Saygılı, Tuğba Yıldız; Atlı, Kadri CanDışarıdan uygulanan etkiler karşısında istenilen tepkilerin alınabildiği malzemeler akıllı malzeme olarak adlandırılır. Bunların en önemli sınıfını Şekil Hafızalı Alaşımlar (ŞHA) oluşturur. Uygun termomekanik işlemler gerçekleştirildiğinde önceden sahip olunan şekil ya da büyüklüğü kazanabilen alaşımlara ŞHA denir. ŞHA’da mikroskobik seviyedeki martensitik faz dönüşümleri, makroskobik seviyede şekil değişmesine neden olur. Bu tür alaşımlar, martensit fazda deforme edildikten sonra, üzerlerindeki yük kaldırılıp ve martensit fazdan ana faza (austenite faz) dönüşecek şekilde ısıtıldıklarında tekrar eski şekillerini alırlar. Bu alaşımlar uzay, otomotiv ve medikal gibi alanlarda yaygın şekilde kullanılmaktadır.Öğe Tanen I?çeren Meşe Yapraklarının (Quercus Hartwissiana) Kuzularda Bazı Hematoloji?k Parametreler Üzeri?ne Etki?si?(Selçuk Üniversitesi, 2006) Uzun, Metehan; Önder, Feyyaz; Çenesiz, Metin; Kaya, Mehmet; Yıldız, SedatBu araştırmada 2 ay boyunca tanen içeren meşe (Quercus hartwissiana) yapraklan ile beslenen kuzularda anemi oluşup oluşmadığının belirlenmesi amaçlanmiştir. Bu amaçla, 8-9 aylik toplam 42 adet dişi Tuj irki kuzu kullanıldı. Kuzular 7 eşit gruba aynıldı ve aşağıdaki beslenme gruplan oluşturuldu: Kontrol grubu, 0 g yaprak + 0 g PEG (polietilen glikol, tanenleri bağlamak amacıyla), 1. grup; 85 g yaprak + 0 g PEG, 2. grup: 185 g yaprak + 10 g PEG, 3. grup: 185 g yaprak + 20 g PEG, 4. grup: 370 g yaprak + 0 g PEG, 5. grup: 370 g yaprak + 20 g PEG ve 6. grup: 370 g yaprak + 40 g PEG. Tüm gruplara 272 g konsantre yem ve yaprakla birlikte kaba yem miktan 645 g olacak şekilde kuru of veri Kuzular bireysel metabolizma kateslerinde tutuldular ve günde iki defa (saat 08.00 ve 16.00'da) beslendiler. Denemenin sonunda (60 gün) alinan kan ör neklerinde; alyuvar sayisi, hemoglobin miktan, hematokrit değer, ortalama alyuvar hacmi, ortalama alyuvar hemoglobini, ortalama alyuvar hemoglobin derişimi ve minimum ve maksimum ozmotik hemoliz değerleri belirlendi. Ölçülen parametreler yönünden gruplar arasında istatistiksel öneme sahip bir farkdilik bulunmadı. Sonuç olarak, diğer meşe türlerinin aksine, çalışmada kullanılan Quercus hartwissiana še kuzulan 2 ay süreyle beslemenin anemiye neden olmadığı belirlendi.Öğe W. Radloff'un "Opit Slovarya Tyurkskih nareçiy" adlı eserinde geçen Şor Türkçesine ait kelimeler ve bu kelimelerin çağdaş Şor Türkçesi ile mukayesesi(Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2018-07-10) Kaya, Mehmet; Aşcı, Ufuk DenizWilhelm Radloff'un kaleme aldığı "Opıt Slovarya Tyurkskih Nareçiy" Türk Lehçelerinin bir sözlük denemesidir. Radloff'un geniş bir alanda çalışarak oluşturduğu dört ciltlik eseri Türklük Bilimine çok önemli katkılar yapmaktadır. Şor Türkçesinin bugün yok olma tehlikesi altında olmasından dolayı bu alanda yapılan ve yapılacak olan çalışmaların önemi büyüktür. Bu çalışmada "Opıt Slovarya Tyurkskih Nareçiy" isimli eserde geçen Şor Türkçesine ait kelimelerin incelenmesi ve bu kelimelerin modern Şor Türkçesindeki durumlarının tespiti ve karşılaştırılması üzerinde durulacaktır.Öğe XX. yüzyıl başlarında Niğde Sancağı’nın nüfusuna dair(Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, 2006) Kaya, MehmetNiğde Sancağı Osmanlı Devleti’nde klasik dönemden başlayarak 1914 yılına kadar Konya Vilayetine bağlı bir idari birim olarak yer aldı. Niğde’nin nüfusuna ait ilk bilgiler 16. yüzyıla aittir. Bu yüzyıl itibariyle Niğde Sancağı’na bağlı Niğde, Hisar-ı Develi, Anduğu, Ürgüp kazalarından oluşmaktaydı. Aksaray ise ayrı bir sancaktı. Zaman içerisinde Aksaray Niğde sancağının bir kazası durumuna dönüştü. Osmanlı Devleti’nde vergi mükellefini belirlemeye yönelik sayımların dışında ilk nüfus sayımı 1831 yılında yapılmıştır. Bu sayım yalnız erkek nüfusu içerdiğinden ve bazı sebepler yüzünden ciddi anlamda sancağın nüfusunun tespit edildiğini söylemek zordur. Bu anlamda 1881/92 sayımı daha somut bilgiler içermektedir. Sancaktaki mezhep ve etnik yapının bu sayımda yer almış olması dikkate değerdir. İzleyen sayımlarda bu kadar ayrıntı yer almamıştır. En son 1914 sayımı sonrasında eğitim programı çerçevesinde sancağa bağlı kazaların hane olarak nüfusları belirtilmiştir. Bazı köy ve kasaba nüfusların yer almaması bulunmaması resmi bilgileri bir ölçüde sınırlıyorsa da, güncelliği bakımından göz ardı edilmemelidir. Osmanlı Devleti’nde Niğde sancağı için en son bilgiler 1915 ve 1916 yıllarına aittir. Sancaktaki okullar için hazırlanan raporda kasaba ve köylerin hane olarak nüfusları bulunmaktadır. Hane sayılarına göre ortalama bir nüfusa ulaşmak mümkün olabilmektedir.