Yazar "Korkut, Emre" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 7 / 7
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Antimicrobial and mechanical properties of dental resin composite containing bioactive glass(WICHTIG PUBLISHING, 2016) Korkut, Emre; Torlak, Emrah; Altunsoy, MustafaBackground: The aim of this study was to evaluate the antimicrobial efficacy and mechanical properties of dental resin composites containing different amounts of microparticulate bioactive glass (BAG). Methods: Experimental resin composites were prepared by mixing resin matrix (70% BisGMA and 30% TEG-DMA) and inorganic filler with various fractions of BAG to achieve final BAG concentrations of 5, 10 and 30 wt%. Antimicrobial efficacy was assessed in aqueous suspension against Escherichia coli, Staphylococcus aureus and Streptococcus mutans and in biofilm against S. mutans. The effect of incorporation of BAG on the mechanical properties of resin composite was evaluated by measuring the surface roughness, compressive strength and flexural strength. Results: Under the dynamic contact condition, viable counts of E. coli, S. aureus and S. mutans in suspensions were reduced up to 78%, 57% and 50%, respectively, after 90 minutes of exposure to disc-shaped composite specimens, depending on the BAG contents. In 2-day-old S. mutans biofilm, incorporation of BAG into composite at ratios of 10% and 30% resulted in 0.8 and 1.4 log reductions in the viable cell counts compared with the BAG-free composite, respectively. The surface roughness values of composite specimens did not show any significant difference (p>0.05) at any concentration of BAG. However, compressive and flexural strengths of composite were decreased significantly with addition of 30% BAG (p<0.05). Conclusions: The results demonstrated the successful utilization of BAG as a promising biomaterial in resin composites to provide antimicrobial function.Öğe Biyoaktif cam ile modifiye edilen cam iyonomer esaslı fissür örtücünün fiziksel özelliklerinin araştırılması(Selçuk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2013) Korkut, Emre; Botsalı, Murat Selim; Şener, YağmurGünümüzde tüm dental materyaller için olduğu gibi cam iyonomer simanlar için de geliştirme çalışmaları devam etmektedir. Bu konudaki güncel yaklaşımlardan bir tanesi de son yıllarda diş hekimliğinde kullanım alanı bulan biyoaktif camın restoratif materyallere eklenerek kullanılmasıdır. Çalışmamızda da biyoaktif camın cam iyonomer esaslı fissür örtücülere eklenmesi ile bu materyalin cam iyonomer esaslı fissür örtücünün fiziksel özelliklerinde meydana getirdiği değişiklikler araştırılmıştır. Çalışmada cam iyonomer esaslı fissür örtücü materyale %30 ve %10 olmak üzere iki ayrı oranda biyoaktif cam eklendi. Biyoaktif cam eklenmeyen materyal ise kontrol grubu olarak belirlendi. Bu materyallerin fiziksel özelliklerinin araştırılması için florid salınım testi, bağlanma dayanımı testi, yüzey pürüzlülük testi, yüzey sertlik testi ve mikrosızıntı testi kullanıldı. Yapılan ölçümlerin ardından sonuç olarak; - Materyallerin yapısından salınan florid miktarları değerlendirildiğinde, biyoaktif cam eklenen gruplarda özellikle ilk günlerde kontrol grubuna kıyasla anlamlı derecede yüksek oranda florid salınımı gözlendi. -Bağlanma dayanım değerleri incelendiğinde ise gruplar arasında anlamlı bir fark bulunmamış ve biyoaktif cam ilavesinin materyalin bağlanma dayanımını olumsuz olarak etkilemediği görülmüştür. -Yüzey pürüzlülük değerlerinde ise; %30 oranında biyoaktif cam eklenen grubun yüzey pürüzlülüğünü anlamlı derecede artırdığı bulunmuştur. -Materyallerin yüzey sertlikleri değerlendirildiğinde; biyoaktif cam eklenen grupların sertlik değerlerinin anlamlı dercede yüksek olduğu görülmüştür. -Test edilen materyaller mikrosızıntı açısından değerlendirildiğinde ise %30 oranında biyoaktif cam eklenen grubun mikrosızıntı değerlerinin diğer iki gruptan anlamlı derecede yüksek olduğu anlaşılmıştır. Yapılan değerlendirmeler sonucunda biyoaktif cam eklenmesinin materyalin florid salınımı ve yüzey sertlik özelliklerini geliştirebileceği düşünülmüştür. Ayrıca yüzey pürüzlülük ve mikrosızıntı özelliklerinin olumsuz etkilenmemesi için %10 oranında biyoaktif cam ile yapılan modifikasyonun optimum sonuçlar sağlayacağı düşünülmektedir.Öğe Effect of different surface treatments on the shear and microtensile bond strength of resin-modified glass ionomer cement to dentin(TAYLOR & FRANCIS LTD, 2014) Altunsoy, Mustafa; Botsali, Murat Selim; Korkut, Emre; Kucukyilmaz, Ebru; Sener, YagmurObjective. The aim of this study was to evaluate the effect of different surface treatments on the microtensile bond strength (mTBS) and shear bond strength (SBS) of resin-modified glass ionomer cement (RMGIC) to dentin. Materials and methods. Fifty-two extracted human molars were flattened to obtain dentin surfaces. For SBS assessment 40 teeth were divided into four groups according to their surface treatments (acid etching, Er: YAG laser QSP mode, Er: YAG laser MSP mode and control-SiC) (n = 10). A plastic cylinder was placed over the differently treated dentin surfaces and RMGIC was placed into the rings and polymerized. Twelve teeth were used for the mu TBS test. The treated dentin surfaces described above were restored with 4 mm high RMGIC and light cured; then, the specimens were sectioned into serial sticks (n = 15) and mu TBS and SBS were tested for failure in a testing machine with a 1 mm/min crosshead speed. The data were analyzed by one-way ANOVA and Tukey HSD tests (alpha = 0.05). Results. Acid etching showed significantly higher SBS than the other groups (p < 0.05). Er: YAG QSP and MSP-treated groups showed higher SBS values than the control group, but the difference was not statistically significant (p > 0.05). Er: YAG MSP showed the highest mu TBS value followed by acid etching, whereas the control group exhibited the lowest value (p < 0.05) and the differences between the control group and Er: YAG QSP were not significant (p > 0.05). Conclusions. The application of Er: YAG MSP mode and acid etching to dentin can be used for improving the bond strength of RMGIC.Öğe Evaluation of mechanical and fluoride release properties of a bioactive glass added glass ionomer based fissure sealant(2018) Korkut, Emre; Botsalı, Murat S.; Şener, YağmurAim: Bioactive glass has a wide range of medical anddental applications and is a potential filler componentfor dental restorative materials. The aim of this studywas to examine the influence of adding bioactive glassto glass ionomer based fissure sealant on itsmechanical properties and fluoride releasing ability.Material and Methods: Two experimental groupswere prepared with BAG added to the powdercomponent of the material at different ratios of %30(BAG30) and %10 (BAG10) by weight. The glassionomer based fissure sealant material without theaddition of BAG was determined as the control group.Cylindrical shaped specimens (8mm x 2mm) wereprepared from each group. Fluoride release, surfaceroughness and surface microhardness of thespecimens were measured and the data werestatistically analyzed using one way ANOVA andWilcoxon Signed Rank tests.Results: There was no difference between fluoridereleases of the materials except the first two days.BAG30 showed the highest surface microhardness andsurface roughness values. There was no significantdifference between surface microhardness values ofBAG30 and BAG10.Conclusion: The results of the study showed thatadding BAG did not adversely affect the mechanicaland fluoride release properties of glass ionomer basedfissure sealants.Öğe Farklı döner eğe sistemleri ile prepare edilmiş kök kanal dentinine 3 farklı fiber-post sisteminin itme bağ dayanımlarının değerlendirilmesi(Selçuk Üniversitesi, 2019) Terlemez, Arslan; Çelebi, Hakkı; Büyükerkmen, E. Begüm; Korkut, Emre; Ünlü, NimetAmaç: Bu in vitro araştırmanın amacı, iki farklı endodontik döner eğe sistemi ile hazırlanmış kök kanallarına yerleştirilen 3 farklı fiber postun itme bağ dayanımlarının karşılaştırılmasıdır. Gereç ve Yöntemler: Kırk iki adet çekilmiş tek köklü insan alt premolar dişlerin kronları uzaklaştırıldı. Kökler 2 ana gruba ayrıldı (n=21) ve ilk gruptaki kök kanalları Wave-One ile hazırlandı ve diğeri ise TF Adaptive (SybronEndo, Orange, CA, ABD) sistemler ile hazırlandı. Daha sonra kökler üç farklı fiber post tipine göre alt gruplara ayrıldı. FRC Postec Plus (Ivoclar, Vivadent AG, Schaan, Lihtenştayn), GC Fiber Post (GC Corporation, Tokyo, Japonya) ve Rely-X (3M ESPE, Seefeld, Almanya) kullanıldı. Bütün alt gruplar birself adezivsiman (Rely-X Unicem, 3M ESPE, Seefeld, Almanya) ile yapıştırıldı. Sonra kök örnekleri su soğutma sıvısı altında düşük hızlı bir elmas disk kullanılarak, 1.00 mm ± 0.05 mm kalınlığında kesitler alındı. Evrensel bir itme testi cihazı kullanılarak 1 mm/dk'lık bir hızda itme bağ dayanım testi gerçekleştirildi ve veriler, p?0.05 seviyesinde 3 yollu ANOVA ve Tukey testi ile istatistiksel olarak analiz edildi. Bulgular: Kök kanal preperasyon tekniği, fiber postun türü ve dişin koronal, orta veya apikal bölgesinden alınan kesitler arasında bağlanma dayanımı yönünden istatistiksel olarak anlamlı bir fark olmadığı bulundu (p>0.05). Sonuç: Farklı döner eğe sistemleri ile hazırlanmış kök kanalına farklı post sistemlerinin bağlanma dayanımı arasında fark bulunmamaktadır.Öğe İzole oligodonti: Olgu sunumu ve iki yıllık takip(Selçuk Üniversitesi, 2014) Yıldırım, Yasin; Botsalı, Murat Selim; Şener, Yağmur; Korkut, EmreOligodonti, üçüncü molarlar hariç altı yada daha fazla dişin konjenital eksikliği olarak ifade edilmektedir. Oligodonti bazı sendromlarla birlikte görülebileceği gibi izole olarak da ortaya çıkabilmektedir. Bu hastaların rehabilitasyonunda ortodontik, cerrahi ve protetik açıdan interdisipliner tedavi yaklaşımlarına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu olgu raporunda izole oligodonti izlenen hastanın klinik bulguları ile uygulanan tedavi yaklaşımlarının sunulması amaçlanmıştır.Öğe Kalan kron miktarının ve iki farklı fiber-post sistemlerinin endodontik tedavili dişlerin kırılma dayanımları üzerine etkisi(Selçuk Üniversitesi, 2016) Çelebi, Hakkı; Terlemez, Arslan; Büyükerkmen, Emine Begüm; Ünlü, Nimet; Korkut, EmreAmaç: Bu in-vitro çalışmanın amacı iki farklı cam fiber-post sistemiyle restore edilen endodontik tedavi görmüş mandibular premolar dişlerde 2 mm yüksekliğinde kron varlığının ya da yokluğunun, dişlerin kırılma dayanımına etkisini araştırmaktır. Gereç ve Yöntemler: Endodontik tedavi görmüş 56 adet yeni çekilmiş tek köklü insan premolar dişi rastgele 2 gruba ayrıldı. Bir grupta dişler mine-sement birleşim yerinden kesildi. Diğer grup mine-sement birleşiminin 2 mm yukarısından kesildi. Gruplar iki alt gruba ayrıldı. GC ve Glassix olmak üzere iki farklı cam fiber post sitemi kök kanallarına simante edildi (n=14). Simantasyon işlemi çift aşamalı polimerize olan rezin siman (Panavia SA Cement Plus Automix , Kuraray Noritake Dental Inc., Japonya) ile gerçekleştirildi ve dişlerin koronal kısmı kompozit rezin kor materyali (Estelite Posterior, Tokuyama Dental Corp., Tokyo, Japonya) ile restore edildi. Daha sonra dişlerin üst yapısı metal destekli seramik sistemle restore edildi. Her bir numune akrilik rezin içerisine gömüldü ve üniversal bir yükleme test cihazına monte edildi. Dişin uzun aksına 135° derece açı ile 1 mm/dk piston hızıyla kırık oluşuncaya kadar yük uygulandı. Kırık tipleri X20 büyütmeli ışık mikroskobu altında incelenerek, tamir edilebilir ve tamir edilemez olarak sınıflandırıldı. Elde edilen verilerin istatistiksel analizleri Two Way ANOVA ve Tukey HSD testleri vasıtasıyla gerçekleştirildi. Bulgular: Endodontik tedavi görmüş dişlerin kırılma direnci üzerinde bu çalışmada kullanılan post sistemlerinin ve kron yüksekliklerinin önemli derecede etkilendiği görülmüştür (p=0.000). En yüksek kırılma dayanımının Glassix cam fiber post uygulanan ve 2 mm kron varlığı olan grupta olduğu görülmüştür. Sonuç: Her iki cam fiber post sistemi uygulamasında, 2 mm kron varlığının olması dişlerin kırılma dayanımını arttırıcı etki ortaya koymuştur.