Yazar "Orpay, Furkan" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 1 / 1
  • Küçük Resim
    Öğe
    Çocukluk çağında kronik öksürük ve santral obezite ilişkisinin değerlendirilmesi
    (Selçuk Üniversitesi, Tıp Fakültesi, 2024) Orpay, Furkan; Artaç, Hasibe
    Öksürük ve obezite sık karşılaşılan klinik tablolardır. Kronik öksürük, 4 haftadan uzun süren öksürüktür ve hasta ile ailesi üzerinde olumsuz etkileri düşünüldüğünde önemli bir halk sağlığı sorunudur. Kronik öksürük yaklaşımları için yapılan çalışmalarda antropometrik değerlendirmelerin kısıtlılığı dikkat çekmektedir. Obezite üzerine yapılmış çalışmalarda normal vücut kitle indeksine rağmen artmış bel çevresi ile saptanan santral obezitenin özellikle koroner arter hastalığı gibi kronik süreçlerde rol aldığı belirtilmiştir. Literatürde obez olanlarda kronik öksürük şikâyeti daha fazla bulunmuş veya var olan şikayeti arttırdığı gözlemlenmiş. Ancak çocuklarda bu noktada en son bilgimiz dahilinde çalışma kısıtlıdır. Çalışmamızda kronik öksürük şikayetiyle başvuran hastaların antropometrik ölçümleri yapılarak sağlıklı kontrol grubu ile karşılaştırılması ve kronik öksürük ile santral obezite arasındaki ilişkinin değerlendirilmesi amaçlandı. Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi, Çocuk İmmünoloji ve Alerji Bilim Dalı'nda, 2023- 2024 yılları arasında 6-17 yaşları arasında 4 haftadan uzun süre öksürük şikayeti olan 58 çocuk ile öksürük şikayeti olmayan, çeşitli sebeplerle başvuran bilinen kronik hastalığı olmayan 66 çocuk çalışmaya alındı. Kronik öksürüğe sahip olan ve kontrol grubu olmak üzere 2 grup oluşturuldu. Antropometrik ölçümleri de içeren anket soruları ile hasta verileri toplandı. Kronik öksürük yaklaşım algoritmaları uygulanarak teşhis için gereken veriler hastane veri sisteminden geriye dönük ya da başvuru anında toplandı. Antropometrik ölçümlerin kronik öksürük ile olan ilişkisi analiz edildi. İstatistiksel olarak p değerinin <0.05 olması anlamlı kabul edildi. Çalışmaya toplamda 124 çocuk katıldı. Katılanların 58'i (%46,8) kronik öksürüğe sahip olan grupta yer alırken kontrol grubunda ise 66 kişi (%53,2) yer almaktaydı. Çalışmaya alınan 124 çocuğun 57'si kız (%46), 67'si (%54) ise erkekti. İki grup arasında cinsiyet dağılımı açısından herhangi bir anlamlı farklılık yoktu. Yapılan istatistiksel analiz iki grubun yaş bakımından dengeli dağıldığını gösterdi. Çalışmaya alınanların 16'sı (%12,9) obez iken, 35'i (%28,2) fazla kiloludur. 46 çocukta ise (%37,1) santral obezite gösterildi. İki grup arasında obez çocukların ve fazla kilolu çocukların dağılımı açısından istatistiksel olarak anlamlı fark yoktu. Kronik öksürük grubundaki 58 çocuktan 27'sinde santral obezite gözlenirken, kontrol grubundaki 66 çocuğun 19'unda santral obeziteye vardı. İki grup arasında santral obezite dağılımı açısından anlamlı farklılık olduğu saptandı (p < 0.05). Ayrıca hesaplanan odds oranı değeri de istatistiksel olarak anlamlıydı ve bu durum öksürük ile santral obezite arasında olan ilişkiyi kuvvetlendirdi. Çalışmamızda kronik öksürük ile genel obezite arasında anlamlı ilişki yokken, santral obezite ile kronik öksürük arasında anlamlı ilişki saptandı. Bu çalışma; kronik öksürük yaklaşım algoritmalarına antropometrik ölçümler eklenmesi ve yapılan hesaplamalara ek olarak bel çevresi ölçümü içeren santral obezitenin değerlendirilmesi gerektiğini göstermiştir. Santral obezitesi olan çocuklar ise oluşabilecek ikincil sağlık sorunlarına karşı kilo vermeye teşvik edilmelidir.