Yazar "Savaş, Selçuk" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Kalsiyum silika içerikli pulpa kaplama materyalinin ışık kaynağının üç farklı modu ile polimerizasyonu esnasında oluşan ısı artışının incelenmesi(2014) Küçükyılmaz, Ebru; Sarı, Tuğrul; Botsalı, Murat S; Savaş, Selçuk; Özkan, BülentIşık ile sertleşen dental materyallerin polimerizasyonu esnasında ortaya çıkan ısı artışı, pulpa hasarına yol açabilmektedir. Amaç: Bu çalışmanın amacı, 3 farklı polimerizasyon moduna sahip bir LED ışık kaynağının, rezin modifiye kalsiyum silikat içerikli pulpa kaplama ajanının polimerizasyonu esnasında pulpa odasında oluşturduğu ısı değişikliğinin değerlendirilmesidir. Gereç ve Yöntem: Çekilmiş molar dişin, okluzal yüzeyinde pulpa üzerinde 1 mm kalınlığında dentin tabakası kalacak şekilde düz bir kesim yapıldı. Klinik durumu yansıtmak için, belirli bir basınçla suyun pulpa içerisinde dolaşması sağlanarak pulpal sirkülasyon taklit edildi. Pulpa kaplama materyalinin (TheraCal, Bisco Inc.,USA) ışıkla sertleşmesi esnasındaki ısı artışı ölçüldü. Materyallerin polimerizasyonu için ışık kaynağının üç farklı modu kullanıldı; hızlı polimerizasyon (HP), yavaş artan polimerizasyon (YAP) ve soft polimerizasyon (SP). Oluşan ısısal değişiklikler, bir veri kaydedici ile kaydedildi. Veriler istatiksel olarak tek yönlü ANOVA testi ile değerlendirildi. Bulgular: ANOVA testi pulpa odasında oluşan ısı değişimlerinin ışık kaynağının farklı modlarından etkilendiğini göstermiştir. Tüm gruplar kendi aralarında istatiksel olarak anlamlı fark göstermiştir (p0.05). Farklı modlardan kaynaklanan ısı değişimleri şöyledir: HP için (7.190.44C), YAP için (6.620.34C), SP için (6.100.37C). Sonuç: Aşağıdaki sonuçlar bulunmuştur; Farklı ışık modlarından kaynaklı intrapulpal ısı değişimleri yüksekten düşüğe doğru şöyle sıralanmaktadır: HP, YAP, SP. Işık kaynağının tüm modları kendi aralarında istatiksel olarak anlamlı fark göstermiştir. TheraCal'in aynı ışık kaynağının farklı modlarıyla polimerizasyonu esnasında 5.5oC'den fazla intrapulpal ısı artışı gözlenmiştir.Öğe Sosyodemografik faktörlerin dental kaygı ve dental korku üzerine etkisinin değerlendirilmesi(Selçuk Üniversitesi, 2020) Oglou, Selma Emin; Savaş, Selçuk; Küçükyılmaz, EbruAmaç: Bu çalışmada, çocuk diş hekimliği bölümüne başvuran çocuklarda dental kaygı ve dental korkunun sosyodemografik faktörler ile ilişkisinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntemler: 6-12 yaş grubu toplam 350 çocuk hastadan, Dental Korku Skalası (DKS) ve Modifiye Dental Anksiyete Skalası (M-DAS) ile yaş, cinsiyet, ebeveynlerin sosyoekonomik durumu ve eğitim düzeyleri, diş fırçalama alışkanlığı, diş hekimi ziyaretlerinin sıklığı ile ilgili sorulardan oluşan anketi cevaplamaları istendi. Çalışmadan elde edilen bulgular Pearson ki-kare testi ile analiz edildi (?= 0.05). Bulgular: Çocuk hastaların DKS skorlarının 19-72 arasında değişmekte olduğu ve 2 hastanın aşırı yüksek dental kaygılı, 20 hastanın yüksek dental kaygılı, 111 hastanın ılımlı kaygılı ve 217 hastanın düşük dental kaygılı olduğu tespit edildi (p<0.00). MDAS skorlarının ise 5-25 arasında değiştiği ve 342 hastada düşük kaygı seviyesinin gözlendiği ve 8 hastanın yüksek kaygı seviyesine sahip olduğu tespit edildi (p<0.013). DKS ve M-DAS'a göre dental korku ve dental kaygı düzeyi ile yaş arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark görüldü (DKS; (p<0.00), MDAS; (p<0.013)). Diş hekimi korku düzeyi ile cinsiyet, diş fırçalama alışkanlığı, diş hekimine gitme sıklığı, velinin sosyoekonomik durum/eğitim düzeyi arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark görülmedi. Benzer şekilde aynı faktörler ile MDAS arasında da fark tespit edilmedi (p>0.05). Sonuç: Çalışmanın bulgularına göre; çocuk hastalarda yaş azaldıkça diş hekimi korku ve kaygısı artmaktadır.Öğe Süt dişleriyle ilişkili kompound odontoma: İki olgu(Selçuk Üniversitesi, 2014) Küçükyılmaz, Ebru; Savaş, Selçuk; Kalaycı, Abdullah; Yıldırım, SibelÇenelerde görülen odontojenik kaynaklı tümörlerin % 22’sini oluşturan odontomalar, mine, dentin ve pulpa dokusu içeren hamartamatöz lezyonlardır. Odontomalar benign odontojenik tümörler olarak sınıflandırılmaktadır. Morfolojik olarak kompleks ve kompound odontoma olarak ikiye ayrılmaktadır. Kompound odontomalar yaygın olarak maksillada keser-kanin bölgesinde gelişmektedirler ve kompleks odontomalara göre iki kat daha fazla görülürler. Genellikle asemptomatiktirler ve rutin dental radyografi esnasında teşhis edilirler. Odontomalar diş sürme bozuklukları, komşu dişlerde konjenital eksiklik, rezorpsiyon ve malpozisyon gibi durumlarla ilişkilendirilmektedir ve sıklıkla daimi dentisyonda görülürken, nadir olarak süt dentisyonda da görülebilmektedir. Bu vaka raporunda; süt dişleriyle ilişkili iki kompound odontoma vakasının sunulması amaçlanmıştır.