Yazar "Türütoğlu, Hülya" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Kangal Irkı Bi?r Köpekte I?drar Kesesi?nde Leiomyoma Olgusu(Selçuk Üniversitesi, 2001 Mart) Özmen, Özlem; Avki, Sırrı; Şen, Şima; Türütoğlu, HülyaIn this report, a case of leiomyoma in urinary bladder of a 5 years old, male, Kangal dog was described. The dog was presented with clinical complains of hematuria, stronguria and prolapsus penis. Clinical and radiographical findings signed a mass in urinary bladder. Erytrocytes, leucocytes and urine crystals were observed in urine samples. Surgically removed tumoral mass was 3x4x6.5cm in diameter, hard and whitish-pink coloured. Histopathologically tumor diagnosed as leiomyoma. Corynebacterium spp. was isolated from urine in postsurgical period.Öğe Koyunlarda abortusa sebep olan Chlamydia Psittaci'nin izolasyonu üzerine çalışmalar(Selçuk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 1995) Türütoğlu, Hülya; Erganiş, OsmanKoyun abortuslarında Chlamydialarm rolünü araştırmak amacıyla yapılan bu çalışma ile, plasenta, vaginal sıvap ve atık koyun fetııslarına ait organ materyallerinden embriyolu tavuk yumurtası, BHK-21 ve McCoy hücre kültürleri ile farelerde Chlamydia'' larm izolasyonuna çalışılarak, izolasyon yöntemleri karşılaştırıldı ve izole edilen Chlamydia suşlarınm identif ikasyonları yapıldı. Bu amaçla çalışmada; iki kuzulama döneminde (1992-1993, 1993-1994) yavru atma olaylarının görüldüğü 80 odaktan temin edilen 8 plasenta, 10 vaginal sıvap ile 98 atık koyun fetusuna ait 76 mide içeriği, 83 akciğer, 97 karaciğer, 71 dalak ve 53 böbrek gibi organ örnekleri kullanıldı. Abortus gözlenen 80 odağın 13 (% 16.3) 'ünde Chlamydia infeksiyonu belirlendi. Birinci kuzulama döneminde 47 odağın 5 {% 10.6) 'inde, ikinci kuzulama döneminde ise 33 odağın 8 (% 24.2) 'inde Chlamydia izole edildi. Temin edilen atık koyun fetuslarında makroskopik olarak herhangi bir değişiklik görülmediği halde, 8 plasentanın 5 (% 62.5) 'inde nekrotik plasentitise ilgili belirtiler gözlendi. Bakteriyoskopik olarak modifiye Ziehl-Neelsen boyama yöntemi ile incelenen 398 örnekten, 5 {% 62.5) 'i plasentada ve 2 (% 2.8) 'si fetus dalağında olmak üzere 7 (% 1.8) örnekte klamidial elementer cisimcikler saptandı. Embriyolu tavuk yumurtasında, 8 plasentanın 5 (% 62.5) 'inde, 10 vaginal sıvapm 3 (% 30.0) 'ünde ve 98 atık fetusunun çeşitli organlarından olmak üzere 13 (% 13.3)' ünde Chlamydia izole edildi. Atık fetuslarm akciğer, karaciğer, dalak, böbrek ve mide içeriklerindeki izolasyon oranları sırasıyla % 13.3, % 10.3, % 15.5, % 3.8 ve % 6.6 olarak belirlendi. Embriyolu tavuk yumurtasında, ilk ekimleri takiben yapılan 3 kör pasaj sonrasında izole edilen 47 Chlamydia susunun 25 (% 53.2) 'i ilk ekimlerde, 21 (% 44.7) 'i birinci 119 pasajda, 1 (% 2.1) 'i ise ikinci pasajda izole edildi. Üçüncü -pasajlarda izolasyon yapılamadı. BHK-21 ve McCoy hücre kültürlerine yapılan ekimlerde, 5 (% 62.5) plasenta, 3 (% 30.0) vaginal sıvap ile 13 (% 13.3) fetusun çeşitli organlarında klamidial inklüzyonlar saptandı. İzolasyonda kullanılan 398 materyalden 38 (% 9.5) 'i BHK-21, 35 (% 8.8) 'i ise McCoy hücre kültüründe inklüzyon oluşturdu. Plasenta (% 62.5), vaginal sıvap (% 30.0), atık fetuslarm dalak (% 15.5) ile böbreklerinden (% 3.8) her iki hücre kültüründe aynı oranda izolasyon yapıldı. Atık fetusların akciğer, karaciğer ve mide içeriklerindeki izolasyon oranları ise, BHK-21 hücre kültürlerinde sırasıyla % 8.4, % 7.2 ve % 3.9, McCoy hücre kültürlerinde ise % 7.2, % 6.2 ve % 2.6 olarak bulundu. Farelerdeki izolasyon çalışmaları sonucunda; 5 (% 62.5) plasenta, 2 (% 20.0) vaginal sıvap ile 13 (% 13.3) atık koyun fetusunun 3 {% 3.6) 'nün akciğeri, 7 (% 7.2)' sinin karaciğeri, 12 (% 16.9)'sinin dalağı ve 1 (% 1.9)'inin ise böbreği ile inoküle edilen farelerin iç organlarında klamidial elementer cisimciklere rastlandı. Elementer cisimcik tesbit edilen 30 farenin tamamımda dalakta, 15 'inde akciğerde, 16'sında karaciğerde ve 1 ' inde ise böbrekte elementer cisimciklere rastlandı. Ayrıca elementer cisimcik tesbit edilen farelerin dalak ve karaciğerlerinde büyüme ile karaciğerde nekroz dikkati çekerken, diğer farelerde benzer değişiklikler gözlenmedi. Embriyolu tavuk yumurtası, BHK-21 hücre kültürü, McCoy hücre kültürü ve farelerde Chlamydia izolasyon oranları sırasıyla % 11.8, % 9.5, % 8.8 ve % 7.5 olarak belirlendi. Ancak ilk ekim sonrasında elde edilen izolasyon oranları karşılaştırıldığında; birinci sırayı BHK-21 hücre kültürü (% 9.5) aldı, bunu sırasıyla McCoy hücre kültürü (% 8.8), fare (% 7.5) ve embriyolu tavuk yumurtası (% 6.3) izledi. 120 örneklerden en yüksek izolasyon % 62.5 oranıyla plasentalardan yapıldı. Bu oran embriyolu tavuk yumurtası, BHK-21 ve McCoy hücre kültürleri ile farelerde aynı olarak saptandı. Bunu vaginal sıvap örnekleri (embriyolu tavuk yumurtası ve doku kültürlerinde % 30, farelerde % 20.0), fetus dalakları (embriyolu tavuk yumurtası ve doku kültürlerinde % 15.5, farelerde % 16.9), fetus akciğerleri (embriyolu tavuk yumurtasında % 13.3, BHK-21 hücre kültüründe % 8.4, McCoy hücre kültüründe % 7.2, farelerde % 3.6), fetus karaciğerleri (embriyolu tavuk yumurtasında % 10.3, BHK-21 hücre kültüründe % 7.2, McCoy hücre kültüründe % 6.2, farelerde % 7.2), atık mide içerikleri (embriyolu tavuk yumurtasında % 6.6, BHK-21 hücre kültüründe % 3.9, McCoy hücre kültüründe % 2.6, farelerde % 0.0) ve atık fetus böbrekleri (embriyolu tavuk yumurtası, BHK-21 ile McCoy hücre kültürlerinde % 3.8, farelerde % 1.9) izledi. İzole edilen 47 Chlamydia susu ile infekte edilen McCoy hücre kültürlerinde gelişen inklüzyonlar, C.psittaci' ye karşı hazırlanan standart pozitif serum kullanılarak uygulanan indirek immünof loresan testi ile saptandı ve suşların hepsi C.psittaci olarak identifiye edildi. Ayrıca 5 farklı odaktan izole edilen 5 ayrı Chlamydia susu, PCR restriksiyon enzim analizi ile C. psittacV nin koyun abort susu olarak tanımlandı.Öğe Methicillin resistant Staphylococcus aureus (MRSA) colonization at clinics of a faculty of veterinary medicine(Selçuk Ünivesitesi Veterinerlik Fakültesi, 2015) Öztürk, Dilek; Türütoğlu, Hülya; Şahan, ÖzlemAmaç: Metisiline dirençli S. aureus (MRSA), birçok antibiyotiğe direnci nedeniyle, insan ve veteriner hekimliğinde enfeksiyonların tedavisinde güçlüklere neden olan önemli bir zoonotik ajandır. Bu çalışmada, bir veteriner fakültesinin kliniklerinde çalışan veteriner hekimler, personel ve öğrencilerin el ve burun mukozaları ile klinik ortamından alınan sıvap örneklerinde MRSA kolonizasyonu araştırıldı. Gereç ve Yöntem: Bu amaçla, 16 veteriner hekim, 2 klinik personeli ve 17 öğrencinin herbirinden alınan dört (iki el ve burun mukozası) ve klinikte el ile temasının sık olduğu düşünülen 41 farklı çevresel yüzeyden sıvap örnekleri toplandı. Bulgular: Yüz on sekiz S. aureus izolatının 75’i (%63.6; 34 veteriner hekim, 8 personel, 24 öğrenci, 9 çevresel yüzey) disk difüzyon testi ile metisiline fenotipik olarak dirençli bulundu. On dört veteriner hekim ve 7 öğrenciden alınan örneklerin en az birinde metisiline fenotipik dirençli S. aureus taşıyıcılığı belirlenirken, iki personelden alınan örneklerin tümünde metisiline fenotipik dirençli S. aureus tespit edildi. Veteriner hekimler (13 izolat), personel (1 izolat) ve öğrencilerden (10 izolat) izole edilen 24 (%20.3) S. aureus izolatında, metisiline direnci kodlayan mecA geni pozitif bulunurken, çevresel yüzeylerden izole edilemedi. Öneri: MRSA kolonizasyonunun klinikte çalışan insanlar ve öğrencilerde yüksek olduğu, insanlar ve hayvanlar arasındaki geçiş riski nedeniyle sanitasyon önlemlerinin, özellikle de personel hijyeninin gerekli olduğu kanısına varıldı.Öğe Süt inekleri için hazırlanan kombine mastitis aşılarının farelerde etkinliğinin belirlenmesi(Selçuk Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi, 2013) Hadimli, H. Hüseyin; Sayın, Zafer; Kav, Kürşat; Erganiş, Osman; Türütoğlu, Hülya; Dinç, Dursun AliAmaç: Bu çalışmada, farklı bakteriyel mastitis (Staphylococcus aureus, Staphylococcus epidermidis, Streptococcus agalactiae, Corynebacterium bovis ve Trueperella (Arcanobacterium) pyogenes) etkenlerine karşı kombine aşı geliştirilmesi, farelerde aşılamanın humoral bağışıklık üzerine etkinliğinin ve çelınç denemelerine karşı hastalık ve ölüm oranlarının belirlenmesi amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Süt ineklerinde klinik ve subklinik mastitislerden izole edilen Staphylococcus aureus, Staphylococcus epidermidis, Streptococcus agalactiae, Corynebacterium bovis ve Trueperella (Arcanobacterium) pyogenes suşlarından iki farklı kombine mastitis aşısı (Ginseng ekstraklı, alüminyum hidroksit jelli veya mineral yağlı) hazırlandı. Gebe fareler, doğumdan önce 5 gün aralıkla 2 kez alüminyum hidroksitli veya mineral yağlı kombine mastitis aşıları ile aşılandı. Kan örnekleri doğumdan sonra 10. gün alındı. Her bir bakteriyel etken için ELISA kitleri hazırlandı ve antikor titreleri ELISA ile ölçüldü. Bulgular: Aşılanan farelerin tümünün serumlarında her bir etken için antikor titreleri kontrollere göre oldukça yüksekti. Doğumdan 20 gün sonra, çelınç denemeleri için canlı patojen S. aureus, S. epidermidis, Str. agalactiae, C. bovis ve T. pyogenes etkenleri farelere verildi. Fareler 20 gün boyunca hastalık oluşumu ve ölüm yönünden gözlendi. Aşılanmış fare gruplarının hiçbirinde hastalık ve ölüm şekillenmedi. Öneri: Mastitise sebep olan farklı bakteriyel etkenlerden hazırlanan kombine mastitis aşılarının farelerde etkili olduğu bulundu.