Yazar "Topcuoğlu, Canan" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 3 / 3
  • Küçük Resim
    Öğe
    Biological Variation Components of Glycated Hemoglobin HbA1c on Tosoh G7 HPLC
    (DERMAN MEDICAL PUBL, 2018) Ercan, Müjgan; Avcı, Esin; Akbulut, Emiş Deniz; Oğuz, Esra Fırat; Topcuoğlu, Canan; Yücel, Çiğdem; Abuşoğlu, Sedat
    Aim: Biological variation (BV) of the HbA1c test can be affected by analysis method, sampling period, and disease activity. The aim of the present study was to examine the impact of CVI, CVA, and II for Tosoh G7 system. Material and Method: 96 samples from 12 healthy volunteers were collected for every two weeks during a two-month period. HbA1c levels of all samples were measured by G7 HPLC (non-porous ion-exchange) Analyser. Biological variation parameters CVI, CVA, CVG, RCV, and II were calculated. Results: The mean of HbA1c was 5.10% (32.3 mmol/mol). CVA was calculated as 2.81%. The CVI and CVG for HbA1c were 1.69% and 7.56%, respectively. RCV and II values were 9.08% and 0.22. Discussion: According to our results, the sampling period and study method were fundamental to determining biological variation parameters. When using the Tosoh G7 system, we observed similar results to other methods, e.g. boronate affinity or immunoturbidimetry. Low individuality index of HbA1 c presented that the analyte had marked individuality and that the population-based reference values had low utility for disease monitoring. Thus, estimation and inclusion of RCV in laboratory reports for HbA1c will guide the clinicians in evaluating the importance of difference between serial results and glycemic status of the patients.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Epitelover Kanserleri ve Benign Adneksiyal Kitlelerde Human Epididymis Protein 4 İle Hesaplanan Malignite Risk İndeksi
    (Selçuk Üniversitesi, 2019 Eylül) Akar, Serra; Çiçek, M. Nedim; Topcuoğlu, Canan
    Amaç: Over kanseri kadınlarda kanser türleri arasında 7. sırada yer almaktadır ancak jinekolojik kanserler arasında en yüksek mortaliteye sahiptir. Adneksiyel kitlelerde malignite ayrımı için yüksek sensitivite ve spesifisitesi olan testlerin kullanılması yalancı pozitif sonuçlara bağlı morbiditeyi arttırmadanEpitelyalOver Kanserlerinin(EOK)’lerinin erken tanısına yardımcı olmaktadır. Bu çalışmanın amacı CA 125 yerine HE4 ile hesaplanan RMI’inin malignite ayrımındaki öngörü değerini CA 125 ile hesaplanan RMI ile kıyaslamaktı. Gereç ve Yöntem: Şubat 2015 ve Ekim 2015 arasında adneksiyel kitle öntanısı ile ameliyat olan 78 hasta prospektif olan bu çalışmaya dahil edildi.Preoperatif olarak CA 125 ve HE4 ile ayrı RMI hesaplandı. Ameliyat sonrasında Epitelyal over karsinomları ve benign kist tanısı alan hastalar arasında HE4 ve CA 125 ile ayrı hesaplanan RMI’lerinin malignite ayrımındaki etkinlikleri kıyaslandı. Bulgular: Benign kist ile EOK tanıları alan hastalar arasında serum HE4 seviyelerinde anlamlı fark saptanmadı (p=0.24). RMI-CA125’in hem de RMI-HE4’ün over kanserini öngörmede anlamlı tanısal karar verdirici özelliklerinin olduğu ve RMI-CA125’in karar verdirici özelliğinin RMI-HE4’ten daha yüksek olduğu görüldü. Sonuç: RMI’inin spesifitesi ve HE4’ün önceki çalışmalarda bildirilen yüksek öngörü değerleri nedeniyle RMI’in HE4 ile hesaplanmasının CA 125 ile hesaplanan RMI’ine üstünlük sağlayacağı düşünülmüştür. Ancak HE4 ile ilgili yapılan çalışmaların çoğunluğunun aksine, çalışmamızda HE4 değerlerinin malign ve benign kitlelerde anlamlı şekilde değiştiğini saptayamadık. RMI-HE4’ün Epitelyal over karsinomundaki artışının ultrasonografi skoru ile menopoz durumuna bağlı olduğu görüldü. Toplam hasta sayısının kısıtlı olması ve özellikle over kanseri histolojik alt sınıflarını temsil eden vaka sayılarının kısıtlı olması nedeniyle çalışmanın daha geniş nüfusta ve daha yüksek alt sınıf sayılarıyla beraber yapılması daha aydınlatıcı olabilir.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Stability of Urine Specimens Stored with and Without Preservatives At Room Temperature and On Ice Prior to Urinalysis
    (Pergamon-Elsevıer Scıence Ltd, 2015) Ercan, Müjgan; Akbulut, Emiş Deniz; Abuşoğlu, Sedat; Yılmaz, Fatma Meriç; Oğuz, Esra Fırat; Topcuoğlu, Canan; Öztekin, Volkan; Boğdaycıoğlu, Nihal
    Objectives: Laboratories determine the most appropriate approach for the collection and transport of urine specimens. We investigated the effect of a chlorhexidine-based preservative tube on sample stability, compared the results of refrigerated polystyrene tubes with no additives, and investigated the effect of temperature on the performance of preservative tubes. Design and methods: Fresh urine specimen (n = 48) aliquots in BD Vacutainer (R) Plus Urinalysis Preservative Tubes and polystyrene tubes were analyzed on an Iris Diagnostics iQ200. Samples in polystyrene tubes were refrigerated for 4 and 8 h. Four aliquots in preservative tubes were kept at room temperature for 4, 8, 24, and 72 h, while two aliquots were kept on ice for 4 and 8 h. Results: There was good agreement for all chemistry and microscopy parameters with the exceptions of white blood cells (WBCs) at 24 and 72 h and red blood cells (RBCs) at 72 h. Preservative tubes on ice showed a significant decrease in concordance of WBCs and calcium oxalate (CaOx) parameters compared with the results at room temperature. Results of refrigerated polystyrene tubes showed good agreement with the exceptions of WBC clumps and amorphous crystal at 8 h. Conclusions: A chlorhexidine-containing preservative tube seems advantageous for urine sample transport from outside healthcare services. A preservative tube offers comparable results with urine samples kept in a refrigerator for 4-8 h for the majority of parameters. Keeping samples at room temperature is recommended when preservative tubes are used because ice produces a negative effect on WBCs and CaOx.