Yazar "Turan, Erol" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 11 / 11
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Avrupa Sosyal Modeli ve Türkiye’deki Sosyal Politikaların Tarihsel Bağlamda Karşılaştırmalı Analizi(Selçuk Üniversitesi, 2016) Turan, Erol; Aydilek, Emre; Şen, Alper TungaAvrupa Birliği topluluğu üye devletler arasında uyumun tam sağlanamadığı bir politika süreci yaşamışlardır. Kabul ettikleri politikalar ilk olarak ekonomik düzeyde kalmıştır. Asıl amaçları bu politikalarla yoksul ve ihtiyacı olan insanlara yardım etmektir. Bu amaçla ilk çalışmaları Avrupa Ekonomik Topluluğunu kurmak olmuştur. Bu yapıyla Sosyal devlet ve refah devleti anlayışını ortaya çıkarmak istemişlerdir. Avrupa Sosyal Modeli, ihtiyacı olan kişilere sosyal haklar kazandıran ve insan haklarına saygılı bir model olarak ortaya çıkmaktadır. Bu model genel itibariyle Türkiye açısından değerlendirildiğinde; Türkiye’deki hukuksal veya yönetimsel eksikliklerden dolayı Avrupa’daki şekliyle tam anlamıyla uygulanamadığı ileri sürülebilir. Türkiye’de halen cinsiyet eşitsizliği veya ayrımcılıkla mücadele sorunlarının çözüme kavuşturulamamış olması bu eksikliklere örnek olarak gösterilebilir. Bu sebeple Türkiye’nin sosyal politikalarını Avrupa Birliği düzeyine yakınlaştırması büyük önem arz etmektedir. Çalışmada bu sorunsal bağlamında Avrupa Sosyal Modelinin tarihsel gelişim süreci, içeriği ve Türkiye açısından uyum süreci değerlendirilmektedir.Öğe Devletin Kurumsal Dönüşümü: Orta Asya Cumhuriyetleri Perspektifinden(2007) Çevik, Savaş; Turan, ErolDevlet-toplum, devlet-piyasa etkileşimi anlamında devletin rolü ve ekonomi içerisindeki ağırlığı, hem konuyla ilgili teorik görüşler açısından, hem fiili olarak devamlı bir dönüşüm içerisindedir. Bu dönüşüm ve değişim, reformlar gibi bilinçli çabanın sonucu olabileceği gibi, iktisadi ve toplumsal yapıyı oluşturan kurumların etkisiyle de meydana gelebilir. Global reform hareketlerine bakıldığında devlet ve iktisadi rolü, reformların anahtar unsuru olarak ortaya çıkmaktadır. Sosyalizm sonrası piyasa ekonomisine geçiş yapmaya çalışan Orta Asya ülkelerinde devlet-piyasa ilişkisini tanımlayan reformlar oldukça farklı sonuçlar üretmiştir. Gerek bu farklılıklar gerek reformların sonuçlarında başarısızlıklar, değişimi yönlendiren enformel ve formel kurumların dikkate alınmamasından kaynaklanmıştır. Bu çalışma, yeni kurumcu iktisadın analitik araçlarından da faydalanarak, Orta Asya ülkelerinde devletin yapısal dönüşümünü, dönüşümün kurumsal yapılarını ve ne derece değişim ya da geçmiş yapıyla bağlantılı bir direnç yaşandığını anlamaya çalışmaktadır.Öğe Kamu yönetiminin dönüşümü ve dönüşümün temel unsurları(Selçuk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, 2008) Gökçe, Orhan; Turan, ErolYirminci yüzyılın ortalarından itibaren tüm dünyada, küreselleşme, rekabet, bilişim ve iletişim teknolojilerindeki gelişmelerin baskısıyla, pek çok ülke, ekonomik, siyasal, ve idari sistemlerinde köklü değişim ve dönüşümler gerçekleştirmişlerdir. Bu küresel değişim dalgası ülkelerin çeşitli kurumlarını ve kurumların toplumla olan ilişkilerinin yönünü de değiştirmiştir. Ulaşacağı sonuçları hala kestirilemeyen bu süreç; tarihsel, ekonomik, toplumsal, siyasal ve kültürel yapıyla yakından ilgili olan ve ayrıca toplum ve devlete ilişkin bir faaliyet alanı olan kamu yönetimini de kaçınılmaz olarak derinden etkilemiştir. Kamu yönetimindeki bu değişim ve dönüşümü temel alarak hazırlanan bu çalışmada öncelikle geleneksel kamu yönetimi sistemi anlayış, yapı, işleyiş ve faaliyet alanı olarak ele alınmış, daha sonra bu sistem üzerinde gerçekleştirilen yeni kamu yönetimi reformlarına değinilmiştir.Öğe Küresel İşletmecilikte Ülkelerin Sosyo-Kültürel Yapılarından Kaynaklanan Sorunlar(Selçuk Üniversitesi, 2008) Temizel, Handan; Turan, Erol; Temizel, MetehanBu çalışmada özellikle küreselleşmeyle birlikte gündeme daha çok gelmeye başlayan çokuluslu işletmelerin tarihsel gelişimleri incelenmiş daha sonra dünya genelinde yer alan ulus-devletlerin farklı kültürel anlayışlarından dolayı bu işletmelerin karşılaştıkları yerel sorunlar analiz edilmiştir. Bunun yanında söz konusu işletmelerin çok büyük ekonomik güce ve tekelci bir yapıya sahip olmalarında dolayı faaliyette bulundukları ülkelerde neden oldukları problemlerde çalışmanın kapsamı içindedir.Öğe Meslek Yüksekokullarının Sosyal ve Beşeri Sermayeye Katkısı(Selçuk Üniversitesi, 2017) Turan, Erol; Bayraktar, Oğuzhan Yavuz; Çitoğlu, Gülsüm SağlamKüreselleşme sürecinde artan rekabet koşulları, bilim ve teknolojideki hızlı gelişim, ülkelerin kurumsal yeteneklerini en özgün alanlarda birleştirmeyi ve mevcut sosyal sermayesini en verimli bir şekilde kullanmayı gerektirmektedir. Çünkü bir ülkenin kalkınmışlık ve gelişmişlik düzeyini belirlemede kullanılan en önemli ölçütlerden biri o ülkenin sahip olduğu sosyal sermayesinin niteliğidir. Genel itibarıyla değerlendirilecek olunursa; gelişmiş ülkeler, ulusal kalkınmanın en önemli unsuru olan sosyal sermaye bileşenlerini gerekli nitelik ve nicelikte yetiştirmiş durumdadırlar. Ancak geri kalmış ülkeler kalkınmalarını sağlayacak başta yetişmiş ve eğitimli insan unsuru olmak üzere diğer sosyal sermaye bileşenlerini oluşturma konusunda büyük sorunlar yaşamaktadırlar. Sosyal sermayenin temel belirleyenleri, formel veya informel olarak çalışma, sosyal dayanışma, iş birliği, ortak etkileşim, kişisel ilişkiler ve güven unsurudur. Bütün bu ilişkileri sağlayacak ve sosyal sermayenin en önemli bileşenini “beşerî sermaye” oluşturmaktadır. Bu açıklamalar ışığında çalışmanın sorunsalını “sosyal sermayenin en önemli bileşenini oluşturan beşerî sermayeye meslek yüksekokullarının katkısı ne yönde olabilir?”. Çünkü günümüz dünyasında ülkelerin kalkınabilmesi veya ayakta kalabilmesinin temel koşulu, teknolojiyi kullanabilen yetişmiş insan kaynağıdır. Bu insan kaynağının yetiştirilmesi sürecinde özellikle “ara eleman” yetiştiren meslek yüksekokulları çok önemli bir fonksiyona sahiptirler. Çalışmada sosyal sermaye kavramı çerçevesinde meslek yüksekokullarının mevcut durumları ve işleyiş süreçleri teorik çerçevede analiz edilmiş, sosyal sermayeyi oluşturan bileşenler bağlamında bu okulların işlevsellikleri değerlendirilmiştir.Öğe Mi̇lli̇yetçi̇li̇k Teori̇si̇ni̇n Geli̇şi̇mi̇ ve Türk Mi̇lli̇yetçi̇li̇ği̇(Selçuk Üniversitesi, 2011 Mayıs) Turan, Erol1789 Fransız Devrimi ile birlikte ortaya çıkan milliyetçilik hızlı biçimde tüm Avrupa kıtasına yayılmıştır. Milliyetçi düşünceler ve hareketler 20. Yüzyılda Avrupa dışına taşmıştır. Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarının en önemli nedenlerinden birisi milliyetçilik olmuştur. Milliyetçilik, ulusu ve ulusdevleti kurma, emperyalist politikaları meşrulaştırma, emperyalizme karşı ulusal bağımsızlık mücadelesini geliştirme gibi pek çok amaç için kullanılabilen bir ideoloji ve siyasal hareket haline gelmiştir. Milliyetçi ideolojilerin etkisi, halen günümüz dünyasında hem sosyo-kültürel hem de siyasal alanda devam etmektedir. Milliyetçilik meselesine odaklanan bu çalışma, ulus-devlet ve Türk Milliyetçiliği kavramlarının özelliklerini ve gelişimini incelemektedir.Öğe Örgütlerde Politik Davranışların Kariyer Planlama Üzerine Etkisi(Selçuk Üniversitesi, 2019) Demirel, Yavuz; Turan, Erol; Dengel, Derya; Çetin, SefaBu çalışmada, örgütlerde politik davranışlar ve bu davranışların kariyer planlama üzerine etkisi kavramsal olarak incelenmiştir. Örgütlerde bulunan bireylerin istekleri, hedefleri, beklentileri bulunmaktadır. Bu istek, hedef ve beklenti doğrultusunda da daha fazla kaynağa sahip olmak istemeleri, örgütün bütçesini, örgütün amaç ve hedeflerini, örgütün görev ve sorumluluklarını, alınan ücretleri, elde edilecek başarı ve meslekte yükselme durumlarının paylaşılması esnasında çalışanları karşı karşıya getirmekte ve çalışanlar tarafından politik davranışlar sergilenmesi neden olmaktadır. Bu politik davranışlar ise aynı zamanda performans değerlendirme, ücret artışı ve terfi gibi çalışanın kariyer gelişimi açısından önemli olan insan kaynakları kararlarına etki etmektedir. Bu bağlamda insanların politik davranışlarla istediklerini elde etmesinin, örgüt içerisinde faaliyet gösteren diğer bireylerin kariyer planlaması ve davranışlarında değişikliklere yol açtığı sonucuna ulaşılmıştır. Tüm bu sonuçlara ulaşılırken literatür incelemesi yapılmış ve politik davranışlar ile kariyer planlaması arasındaki ilişki incelenmiştir.Öğe Social Trust, Authoritarianism and Immigration Attitudes(Selçuk Üniversitesi, 2019) Çetin, Reha Atakan; Çetin, Sefa; Turan, ErolIn recent decades, the issue of immigration has started to attract scholarly attention while being considered as problematic by the host communities of many developed nations. Accordingly, researchers in the related fields have attempted to discover the main dynamics of the growing anti-immigrant attitudes in those countries receiving the majority of the immigrant population. In the existing literature, there have been similar theoretical and empirical studies that focus on these relations between authoritarianism and social trust and developing varying attitudes and perceptions for immigrants. While, with high social trust, people are to have more positive attitudes towards immigrants, people with low social trust are to have more negative attitudes towards immigrants, which was a part of this paper’s hypothesis. If the social trust provides more social cohesion and integration, it can be argued that social trust has an important role in the attitudes towards immigrants in Western societies that are rich in social capital and trust. Accordingly, in such societies, it is reasonable to hypothesize that high social trust would have an impact on developing a positive attitude towards immigrants. This paper aims to explore the effect of social trust and authoritarianism on developing anti-immigrant attitudes within the context of contemporary American society. Based on the data from the 2016 ANES Time Series Study and with the methodology of OLS regression analysis, the study tests the following hypotheses: (1) low social trust and high levels of authoritarianism have strong influence on people’s attitudes towards immigrants and (2) the effect of social trust on developing negative attitudes towards immigrants varies by education level. Using the OLS analysis, we find that low levels of social trust and high levels of authoritarianism are strongly associated with having anti-immigrant attitudes. We also find that the relationship between social trust and negative attitudes towards immigrants is greater for people who have a bachelor’s degree than for people who do not.Öğe Türk siyasal ve toplumsal yaşamında MHP'nin yeri ve kimliği(Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2000) Turan, Erol; Gökçe, OrhanÖğe Türkiye'de kamu yönetimi sisteminin dünyadaki yeni değişim dinamikleri çerçevesinde yeniden yapılandırılması: kuramsal ve ampirik bir çalışma(Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2007) Turan, Erol; Gökçe, OrhanYirminci yüzyılın ortalarından itibaren tüm dünyada, küreselleşme, rekabet, bilişim ve iletişim teknolojilerindeki gelişmelerin baskısıyla, pek çok ülke, ekonomik, siyasal, ve idari sistemlerinde köklü değişim ve dönüşümler gerçekleştirmişlerdir. Bu küresel değişim dalgası ülkelerin çeşitli kurumlarını ve kurumların toplumla olan ilişkilerinin yönünü de değiştirmiştir. Ulaşacağı sonuçları hala kestirilemeyen bu süreç; tarihsel, ekonomik, toplumsal, siyasal ve kültürel yapıyla yakından ilgili olan ve ayrıca toplum ve devlete ilişkin bir faaliyet alanı olan kamu yönetimini de kaçınılmaz olarak derinden etkilemiştir. Ülkelerin kamu yönetimlerindeki bu değişim ve dönüşümü temel alarak hazırlanan bu çalışmanın teorik ve uygulama olmak üzere iki yönü bulunmaktadır. Çalışmanın teorik kısmında öncelikle geleneksel kamu yönetimi sistemi anlayış, yapı, işleyiş ve faaliyet alanı olarak ele alınmış, daha sonra bu sistem üzerinde gerçekleştirilen reform modellerine değinilmiştir. Daha sonra, tüm dünya kamu yönetimi sistemlerinde olduğu gibi Türkiye'de de ilgi gören ve çeşitli açılardan uygulanmaya çalışılan yeni anlayış, yapı süreç, yöntem ve hedefler gibi stratejik yönleriyle ele alınmıştır. Teorik kısmı oluşturan bu iki bölümde çalışmanın uygulama kısmına kavramsal altyapı oluşturmak gibi amaçlar güdülmüştür. Uygulama kısmında, Türkiye'deki kamu yöneticilerinin bu yeni anlayış çerçevesinde öngörülen reformlara karşı tutumları ve algıları tespit edilmeye çalışılmıştır. Elde edilen tespitler ve ayırma analizleri sonuçlarına göre, Türk kamu yöneticilerinin yeni kamu yönetimi reformlarına karşı tutumlarına bakarak Yeni Kamu Yönetimi Yönelimli mi veya Geleneksel Kamu Yönetimi Yönelimli mi olduklarını tahminleme imkânı veren bir fonksiyon geliştirilmiştir. Bu durumun istatistiki açıdan anlamlı olduğu görülmüş ayrıca, bu fonksiyonda önemli ayırıcı noktalar ayrıntılarıyla tespit edilmiştirÖğe Vatandaşların Güven Algılarının ve Vatandaşla Devlet Arasındaki Psikolojik Sözleşmenin Kamu Yönetimine Etkisine Yönelik Uygulamalı Bir Araştırma(Selçuk Üniversitesi, 2017) Turan, Erol; Aydilek, Emre; Taban, HayatiDevlete güven konusu çok boyutlu bir konudur. Konunun kültürel, dinsel, ekonomik, politik, sosyolojik ve psikolojik gibi birçok yönü bulunmaktadır. Başka bir ifadeyle, devlete güveni etkileyen ve yönlendiren pek çok faktör mevcuttur. Şimdiye kadar bu faktörlerin birçoğu çeşitli açılardan ele alınıp incelenmiştir. Ancak bu faktörler arasında içsel motivasyonlar olarak nitelendirilebilecek faktörler ülkemizde daha yeni yeni çalışma konusu olmaktadırlar. Çalışmamızın önemi ve diğerlerinden farklılığı bu noktada ortaya çıkmaktadır. Bireylerin devlete güven algılarının sosyo-psikolojik, kültürel ve sosyolojik faktörlerin rolünü temel alarak yapılacak bu çalışmanın iki yönü bulunmaktadır. Çalışmanın ilk kısmında öncelikle bireylerin devlete güven algılarının temel dinamikleri ortaya konularak bu algının genel karakteristikleri üzerinde durulacaktır. Daha sonra güven duygusunu açıklayan kuramsal modeller temel alınarak bireylerin devlete güven duygularında etkili olduğu düşünülen sosyo-psikolojik, sosyokültürel ve sosyo-ekonomik faktörlere yönelik olarak bireylerin tutumları ve algıları tespit edilmeye çalışılacaktır. Bu amaçla kapsamlı bir ampirik alan araştırması yapılacak ve son olarak çeşitli istatistiksel analizler sonucunda elde edilen bilgi ve bulgular, sonuçlarıyla birlikte yorumlanarak çeşitli akademik ve pratik politika önerilerinde bulunulacaktır.