Yazar "Uğurluoğlu, Ceyhan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Elastofifibroma Dorsi: An Uncommon Soft Tissue Tumor: Case Report(2017) Şen, Erdem; Öner, İrem; Uğurluoğlu, Ceyhan; Yılmaz, Farise; Ata, ÖzlemElastofibroma Dorsi (ED) is a benign, slow-growing lesion seen predominantly in elderly females. The tumor is non-encapsulated, hypo cellular in nature, composed of elastic fibers, fatand collagen. ED is asymptomatic in over 50 % of the cases and is incidentally discovered by imaging modalities. Differential diagnosis includes lipomas, fibro lipomas, hemangiomas and malignant tumors. ED is often overlooked or may be misinterpreted as a neoplastic process. The typicallocation of the tumor, long-term symptoms, and typical radiological findings, particularly MRI, aregenerally sufficient for ED diagnosis. We present a case of elastofibroma in a 66-year-old female.Elastofibroma dorsi can also show 18F-fluorodeoxyglucose (18F-FDG) uptake on positron emissiontomography combined with computed tomography (PET/CT) imaging.Öğe Kemoterapi Tedavisi Sonucu Eritema Nodozum Gelişen Meme Kanseri Tanılı Bir Olgu(2017) Şen, Erdem; İnci, Fatih; Keleş, Burcu; Uğurluoğlu, Ceyhan; Gedik, Gonca Kara; Ata, ÖzlemEritema nodozum (EN) en sık görülen septal pannikülit tipidir. Genellikle 15-40 yaş arası bayanlarda görülmektedir. Etyolojik faktörler arasında ilaçlar, enfeksiyonlar, tümörler ve inflamatuvar hastalıklar bulunur. Bununla beraber genellikle nedeni bilinmemektedir. EN patogenezi tam olarak anlaşılamamıştır. Lezyonlar en sık bacaklarda yerleşim gösterir. Bunun dışında uyluk ve ön kolda sıklıkla tutulur. Gövde, boyun ve yüz tutulumu nadirdir. Akut ataklarda ateş, yorgunluk, eklem ağrısı, baş ağrısı, öksürük, karın ağrısı, bulantı veya ishal görülebilir. Enfeksiyonların, bağ doku hastalıklarının veya inflamatuar hastalıkların erken bulgusu olarak karşımıza çıkabilir. Biz meme kanseri tanılı, adjuvan tedavisi için siklofosfamid- doksorubisin- fluorourasil (CAF) kemoterapi tedavisi uygulanan hastada tedaviye bağlı gelişen eritema nodozumun takip ve tedavi sürecini sunmayı amaçladık.Öğe Küçük Hücre Dışı Akciğer Karsinomlarinda Biyolojik Davranışın Belirlenmesinde P53 ve Ki-67 Ekspresyonunun Değeri(Selçuk Üniversitesi, 2020 Aralık) Günler, Tuğba; Karabağlı, Pınar; Çelik, Zeliha Esin; Uğurluoğlu, CeyhanAmaç: Akciğer karsinomlarında yapılan son çalışmalar, tümörü erken evrede tespit etme, nüks ve mortalite riskini belirleme ile hedef tedavide etkili olan klinikopatolojik faktörleri saptamak için yürütülmektedir. Bu çalışmamızda rezeke edilen küçük hücre dışı akciğer karsinom(KHDAK)olgularını 2015 Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) sınıflamasına göre yeniden değerlendirerek, p53 ve Ki-67'nin immünohistokimyasal ekspresyonunun klinikopatolojik parametreler ile ilişkisini ve prognostik önemini belirlemeyi amaçladık. Gereç ve Yöntem: Rezeksiyon materyallerinde KHDAK tanısı alan Evre I - III arasındaki 125 olguda retrospektif olarak klinikopatolojik özellikler (cinsiyet, yaş, sigara kullanımı, tümör boyutu, plevra invazyonu, lenf nodu tutulumu, evre, sağkalım) ile p53 ve Ki-67 immunhistokimyasal ekspresyonu değerlendirildi. Bulgular: p53 ekspresyonu 125 olgunun 61’inde>%10’du. Ki-67 ekspresyonunun ortalama değeri %32,9’du. Hem p53 hem de Ki-67 ekspresyonunun tümörün histolojik tipler ile ilişkisi incelendiğinde anlamlı sonuçlar bulundu (p=0,036 ve p=0,000). Ki-67’den farklı olarak p53 ekspresyonu adenokarsinom (ADK) alt tiplerinde derece yükseldikçe anlamlı yüksek bulundu (p=0,036). Yüksek Ki-67 ekspresyonu tümör boyutu ve evre artışı ile ilişkiliydi (p=0,008 ve p=0,020). Tek değişkenli ve çok değişkenli analizlerde prognozu etkileyen faktörler yaş ve tümörün evresi idi (p=0,021 ve p=0,041). Klinikopatolojik bulgular sağkalıma tek başına etkili değildi. Wald testi p53 ve Ki-67 ekspresyonu, sigara ve cinsiyet ile genel sağkalım arasında anlamlı bir ilişki olmadığını ortaya koymuştur. Sonuç: KHDAK’larında Ki-67 ekspresyonu büyük tümör boyutu ve ileri evre ile güçlü bir ilişkiyi göstermektedir. p53 mutasyonu skuamöz hücreli karsinomlarda ve özellikle ADK solid varyantta daha sık görülmektedir. Bununla birlikte, p53 ve Ki-67 proteinlerinin prognostik öneminin daha büyük hasta gruplarında ve uzun süreli takiplerle araştırılmasının daha anlamlı sonuçlar sunabileceği ön görülmektedir.Öğe Malign Proliferatif Trikilemmal Tümörler(2001) Kalaycı, Mustafa U.; Uğurluoğlu, Ceyhan; Eraslan, Hüseyin; Oral, SüleymanTrikilemmal kistler özellikle saçlı deriden köken alan cilt lezyonlarıdır. Çok nadir olarak malign değişim gösterirler. Takip ettiğimiz 5 Malign Proliferatif Trikilemmal Tümör (MPTT) olgusu, retrospektif olarak değerlendirildi. Literatürde tarif edilenin aksine, daha genç bir yaş gurubunda görülebildiği, lokal olarak agresif karekter göstermesine rağmen bölgesel ve uzak metastaz yapmadığı izlendi. Tedavide; kitlenin total eksizyonu, palpabl lenf nodu varlığında regional lenf diseksiyonu yapıldı. Eksizyona rağmen cerrahi sınırlarda tümör mevcut olan ve birkaç kez nüks eden olgularda adjuvan tedavi olarak radyoterapi (RT) ve kemoterapi (KT) uygulandı.Öğe ZKTB yetişkin bir hastada idiyopatik vulvar kalsinozis; Olgu sunumu(2015) Uçar, Mustafa Gazi; Uğurluoğlu, Ceyhan; Şanlıkan, FatihKalsinozis kutis epidermis altına çözünemeyen kalsiyum fosfat tuzlarının birikmesi ile oluşan na- dir bir hastalıktır. İdiopatik form metabolik hastalık veya doku hasarı olmadan ortaya çıkar. Tek şikâye- ti ilişki sırasında rahatsızlık hissi olan, 40 yaşında multipar hasta vulvar kitle şikâyeti ile başvurdu. Muayenede sol vulvar bölgede sarımsı renkte, ağ- rısız, yaklaşık 3x1 cm boyutlarında nodüler lezyon gözlendi. Kitle labium minör ile labium majus ara- sında lokalize, üzerinde yer yer beyaz pigmentas- yon olan, irregüler sınırlı, sert, fikse ve sapsız va- sıftaydı. Hastanın serum kalsiyum fosfat düzeyleri ve diğer bütün laboratuar testleri normal referans aralığındaydı. Genel anestezi altında lezyon total eksize edildi. Histopatolojik inceleme sonucu vulvar kalsinozis kutis olarak gelen hastanın daha sonraki 12 aylık takiplerinde rekürrens gözlenmedi.