Yazar "Vural, Selma" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 1 / 1
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Türk ve Alman çocuk edebiyatında vampirler: Angela Sommer-Bodenburg'un "Küçük Vampir" adlı eseri ve Nazlı Eray'ın "Naz ve Köşkteki Vampir" adlı eserin karşılaştırmalı olarak incelenmesi(Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2024) Vural, Selma; Koç, YılmazBu çalışmada Türk ve Alman kültüründe vampir miti iki yazarın eserleri doğrultusunda karşılaştırmalı olarak ele alınmıştır. Her iki eser de modern dönem edebiyatının özelliklerini yansıttığından, çocuk edebiyatının tarihsel gelişimi ve dönem özellikleri göz önünde bulundurulmuştur. Daha önceki yapılan çalışmalarda ''vampir'' izleğinde farklı noktalara değinilmiştir. Bu çalışma iki eserin karşılaştırılmalı olarak incelenmesi, ''vampir'' izleğinin Türk ve Alman kültüründe farklı algılanması, çocuk karakterlerin reel dünyadan uzaklaşarak yapay dünyadan varlıklarla dostluk kurması açısından daha önce vampirlerle ilgili yapılan çalışmalardan ayrılmaktadır. Birinci bölümde eserlerimiz çocuk edebiyatı olarak nitelendirildiği için Türk ve Alman çocuk edebiyatındaki gelişimi ve özellikleri aktarılmıştır. Yazarlarımız eserlerini oluştururken çocuk bakış açısıyla oluşturmuş ve çocuk gözüyle olayları ele alarak empati kurmuştur. Ayrıca çocuk edebiyatını oluşturan alanlar, çocuk edebiyatının önemi, çocuk edebiyatında hikâye ve roman özellikleri detaylı bir şekilde ele alınmıştır. Çocukların öznellikleri, iş dünyaları, değişken ruh halleri, duyguları, hayalleri, korkuları ciddiye alınmaktadır. Sommer-Bodenburg, öğretmenlik yaptığı dönemde öğrencilerinin fikirlerinden ilham alarak ''Küçük Vampir'' adlı eserini yazmıştır. Eray, eserinde çocukluğa duyduğu özlemi dile getirir. Hızla gelişen medyanın etkisiyle çocukların ve gençlerin sosyalleşmesi giderek daha da önem kazanmıştır. ''Küçük Vampir'' adlı eser seri film şeklinde çekilmiş ve TV kanallarında yayınlanmıştır. Birçok ülkede radyo oyunu olarak geniş kitlelere ulaştırılır. Ünlü TV kanalları ARD, RTL, SAT 1, Nickelodeon ve Kinderkanal yayınlanmıştır. Uzun metrajlı film olarak Almanya ve İngiltere'de gösterime girerek Almanya Film Ödülünü ''Çocuk ve Gençlik Filmleri'' dalında kazanır. Çocuk edebiyatı hikâye ve romanları, olay örgüsü, bakış açısı, karakterler, mekân ve zaman özellikleri açısından incelenmiştir. Metin karşılaştırmalarında eserlerin hangi değerleri aktardığı da önemlidir. Bilgi aktarımının hızlı ve çeşitli olduğu günümüz dünyasında çocuk edebiyatı hem çocuğu içeren hem de edebiyatı kavrayan bir kavramdır. Ele alınan eserlerde farklı varlıklar arasında kurulan dostluk, saygı, yardımseverlik, çocukluk değerlerinin önemi gibi kavramlar üzerinde durulmuştur. Çocuk eserlerinin toplumsal değerlere aktarmada etkili olduğu düşünülmektedir. Özellikle Sanayi Devrimi ile birlikte çalışma hayatına atılan kadın, kendi tecrübelerini, toplumun kabul ve değerlerini çocuğuna aktaracak vakti bulamamakta, çalışma hayatının zorluklarından dolayı daha az birlikte vakit geçiren aile bireyleri arasında iletişim azalmaktadır. Bu da değer aktarımını olumsuz yönde etkilemektedir. Burada çocuk kitapları ve dijital sektör devreye girmektedir. Değerler eğitimi kitaplarla, oyunlarla ve filmlerle aktarılmaya çalışılmaktadır. İkinci bölümde ise çocuk edebiyatında fantastik kavramı ve özellikleri açıklanmıştır. Eserlerimiz fantastik unsurlar kullanılarak oluşturulmuştur. İçerisinde gizem, olağanüstü, vampir gibi kavramları bulundurmaktadır. Çünkü çocuklar fantastik edebiyat sayesinde düş güçlerini harekete geçirirler. Bu tür ürünler çocuklar üzerinde daha eğitici bir rol üstlenmektedir. Mitolojik ve tarihi karakterlerin yer aldığı eserlerdeki kahramanlar, cesaret, kahramanlık, vatanseverlik ve doğaya saygı gibi değerleriyle çocuklara rol model olurlar. Bu sayede onların doğruyu ve güzeli öğrenmelerine katkıda bulunulmaktadır. Çocukların hayal dünyasını geliştirmek ve onlara sorgulamayı öğretmek için her iki yazar da fantastik unsurları başarılı bir şekilde kullanmıştır. Üçüncü bölümde ise ''Vampir nedir?'', vampir özellikleri, Türk ve Alman kültüründeki vampirlerin varlığı ve tarihsel süreci ele alınmıştır. Vampir kavramı her iki kültürde de farklı kavramlarla ifade edilmektedir. Ancak taşıdıkları özellikler bakımından benzerlikler de göstermektedir. Vampir genellikle uzun dişleri olan, teni esmer, uzun boylu, siyah bir pelerin giyen, karizmatik bir adam olarak tasvir edilir. Ancak ''Küçük Vampir'' adlı eserde çocuk vampir olarak karşımıza çıkmaktadır. Vampirlerin nitelikleri, çocuk vampir Rüdiger karakteri aracılığıyla sunulmaktadır. ''Naz ve Köşkteki Vampir'' adlı eserde ise Kont Drakula mizahi bir şekilde ele alınmıştır. Verilen ürkütücü özelliklerden uzaklaşılarak aristokrat, hoş sohbet ve çok kültürlü bir karakter olarak yansıtılmaktadır. Eserlerde, kan, ölümsüzlük ve vampirlerin yok edilmesi temaları öne çıkarılmıştır. Çünkü ölümsüzlük, sonsuz olmak okuyucuyu etkilemektedir. Ancak vampirleri yok etme yöntemi, acı ve ızdıraplarla doludur. Dördüncü bölümde ise iki kadın yazarın yaşamı, edebi kişiliği ele alınmış; benzerlik ve farklılıklar ortaya koymaya çalışılmıştır. Doğum tarihleri birbirlerine çok yakın olan dünyanın farklı yerlerinde yaşasalar da benzer üsluba sahip olan yazarlarımız fantastik ve sürrealist özellikleri bu eserlerine yansıtmakta oldukça ustadır. Dönemin özelliklerini ve fantastik yaşamı çocuk bakış açısıyla muhteşem bir şekilde sunmuştur. Ayrıca her ikisi de korku özelliği gösteren fantastik unsurları mizahi biri üslupla olağan dışı bir biçimde ele almıştır. Beşinci bölümde ise eserler karşılaştırmalı olarak incelenmiştir. Öncelikle yazarların hayatı ve üslup özelliklerindeki farklılık ve benzerlikler dikkate alınmıştır. Eserlerden örnek cümleler verilerek bu özellikler aktarılmıştır. Konu bakımından bir karşılaştırma yapılmıştır. Her iki eserde de çocuk karakterler dikkate alınarak mümkün olmayan dostluklar kurulmuş ve bu süreçte yaşanan maceralar dikkate alınmıştır. Dostluğun ve çocukluktan büyüme çağına geçiş sürecinde özlenen durumlar verilmiştir. Fantastik unsurlar bakımından da karşılaştırılan ögelerden yararlanılmıştır; uçma, mekân değişişimi, fiziksel başkalaşım, ortadan kaybolma, görünmeme, zamanlararası yolculuk, reel/yapay dünya karşılaştırılması gibi fantastik ögelerin karşılaştırılması örnekler verilerek ispat edilmeye çalışılmıştır. Fantastik unsurlar dışında eserlerde aktarılmak istenen değerler, vampir unsurunun sempatikleştirerek aktarılması, gotik unsur olarak mekânsal özelliklerin verilmesi, olasılıksız ögesinin kullanılması, kişi kadrosu, eserdeki bakış açısı hâkimiyeti, sürrealist özellik olarak rüya motifinin kullanılması, vampir izleği bakımından karşılaştırılması eserden örnek cümleler kanıt gösterilerek verilmiştir. Bütün bu incelemelerin neticesinde oluşturulan varsayımlarla şu sonuçlara varılmıştır: *Vampir mitinin iki kültürde de farklı algılandığı ve eserlere değişik şekillerde yansıtıldığı görülmektedir. *Her iki eserde de mitolojik unsurlar ve vampir kavramı, korku öğesinden uzak, heyecan ve merak uyandıran bir biçimde sunulmuştur. * Çocuk edebiyatında fantastik öğelerin kullanımı, okuma ve değer aktarımında etkili bulunmaktadır. *Vampir ve vampir olgusu ile ilgili tez, makale ve kaynak kitaplar okunurken halk inançlarının etkisi, korku hissiyatı oluştursa da eserlerin karşılaştırma bölümünde bu duygudan uzaklaşılmıştır. Eserler çocuk edebiyatı ve fantastik tür olduğu için korku yerini heyecana ve sempatikliğe bırakmıştır.