Retrospective Analysis of Applications to Ankara AMATEM Unit: An Evaluation of the Pandemic Years
Yükleniyor...
Tarih
2023 Ekim
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Selçuk Üniversitesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Aim: In this study, it was aimed to determine the risk groups, diagnoses and co-diagnoses of addictive
disorders and to determine the demographic and clinical variables that might affect addiction by
examining all applications to the Ankara AMATEM unit during the COVID-19 pandemic.
Materials and Method: The sample of this retrospective and cross-sectional study consisted of
individuals aged 14-83 years who applied to the AMATEM Clinic of Ankara Training and Research
Hospital between 11.03.2020-11.03.2022 for forensic or individual reasons. Data were obtained
by retrospective examination of the archive records of the hospital data processing system and
subjected to statistical analysis.
Results: Of the 10508 participants, 10.2% (n=1071) were female and 89.8% (n= 9437) were male.
The mean age was 32.13±9.92 years. Of those diagnosed with an addiction-related disorder, 9.9%
(n=696) were female and 90.1% (n=6316) were male. The most common diagnosis was opiate
use disorder (40.5%), the second most common was multiple drug and substance use disorder
(15.5%), and the third most common was alcohol use disorder (8%). The most common psychiatric
comorbidity was anxiety disorder (1%), followed by depression (0.3%).
Conclusion: During the pandemic period, the prevalence of addictive disorders was higher in the
male gender and young adults. Opiate users were the most frequent users in children and adults.
The pandemic period, which constitutes multifaceted stress, may contribute to vulnerability to
addictive disorders. Prospective follow-up studies are needed to understand the effects of the
pandemic on addictive disorders.
Amaç: Bu çalışmada COVID-19 pandemisi süresince Ankara AMATEM birimine yapılan tüm başvuruların incelenerek bağımlılık bozukluklarının risk gruplarının, tanı ve eş tanılarının belirlenmesi ve bağımlılığı etkileyebilecek demografik ve klinik değişkenlerin saptanması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Bu retrospektif ve kesitsel çalışmanın örneklemini 11.03.2020-11.03.2022 tarihleri arasında Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi AMATEM Kliniğine adli/bireysel nedenlerle başvuran 14-83 yaş arası tüm bireyler oluşturmuştur. Veriler hastane bilgi işlem sistemi arşiv kayıtlarının geriye dönük olarak incelenmesi ile elde edilmiş ve istatistiksel analize tabi tutulmuştur. Bulgular: 10508 katılımcının %10,2’si (n=1071) kadın ve %89,8’i (n=9437) erkekti. Yaş ortalaması 32,13±9,92 yıldı. Bağımlılıkla ilişkili bir bozukluk tanısı alanların %9,9’u (n=696) kadın ve %90,1’i (n=6316) erkekti. En sık opiyat kullanım bozukluğu (%40,5), ikinci sıklıkta çoklu ilaç ve madde kullanım bozukluğu (%15,5) ve üçüncü sıklıkta alkol kullanım bozukluğu (%8) saptandı. En sık görülen psikiyatrik komorbidite ise anksiyete bozukluğu (%1) ve ikinci sıklıkta depresyon(%0.3) idi. Sonuç: Pandemi döneminde, bağımlılık bozukluklarının yaygınlığı erkek cinsiyette ve genç yetişkinlerde daha yüksekti. Opiyat kullanıcıları çocuklarda ve yetişkinlerde en sık görülen madde kullanım bozukluğuydu. Çok yönlü stres oluşturan pandemi dönemi, bağımlılık bozukluklarına karşı savunmasızlığa katkıda bulunabilir. Pandeminin bağımlılık bozuklukları üzerindeki etkilerini anlamak için ileriye dönük takip çalışmalarına ihtiyaç vardır.
Amaç: Bu çalışmada COVID-19 pandemisi süresince Ankara AMATEM birimine yapılan tüm başvuruların incelenerek bağımlılık bozukluklarının risk gruplarının, tanı ve eş tanılarının belirlenmesi ve bağımlılığı etkileyebilecek demografik ve klinik değişkenlerin saptanması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Bu retrospektif ve kesitsel çalışmanın örneklemini 11.03.2020-11.03.2022 tarihleri arasında Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi AMATEM Kliniğine adli/bireysel nedenlerle başvuran 14-83 yaş arası tüm bireyler oluşturmuştur. Veriler hastane bilgi işlem sistemi arşiv kayıtlarının geriye dönük olarak incelenmesi ile elde edilmiş ve istatistiksel analize tabi tutulmuştur. Bulgular: 10508 katılımcının %10,2’si (n=1071) kadın ve %89,8’i (n=9437) erkekti. Yaş ortalaması 32,13±9,92 yıldı. Bağımlılıkla ilişkili bir bozukluk tanısı alanların %9,9’u (n=696) kadın ve %90,1’i (n=6316) erkekti. En sık opiyat kullanım bozukluğu (%40,5), ikinci sıklıkta çoklu ilaç ve madde kullanım bozukluğu (%15,5) ve üçüncü sıklıkta alkol kullanım bozukluğu (%8) saptandı. En sık görülen psikiyatrik komorbidite ise anksiyete bozukluğu (%1) ve ikinci sıklıkta depresyon(%0.3) idi. Sonuç: Pandemi döneminde, bağımlılık bozukluklarının yaygınlığı erkek cinsiyette ve genç yetişkinlerde daha yüksekti. Opiyat kullanıcıları çocuklarda ve yetişkinlerde en sık görülen madde kullanım bozukluğuydu. Çok yönlü stres oluşturan pandemi dönemi, bağımlılık bozukluklarına karşı savunmasızlığa katkıda bulunabilir. Pandeminin bağımlılık bozuklukları üzerindeki etkilerini anlamak için ileriye dönük takip çalışmalarına ihtiyaç vardır.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
substance use, opioid use disorder, AMATEM, pandemic, madde kullanımı, opioid kullanım bozukluğu, pandemi
Kaynak
Selçuk Genel Tıp Dergisi
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
33
Sayı
5
Künye
Yeşil Örnek, B., Ulusoy, S., (2023). Retrospective Analysis of Applications to Ankara AMATEM Unit: An Evaluation of the Pandemic Years. Selçuk Genel Tıp Dergisi, 33(5), 485-490.
DOI: 10.54005/geneltip.1212114