Prenatal dönemde saptanan kavum septum pellusidum et vergae varyasyonu ile ventrikül genişliği birlikteliğinin çocukluk döneminde klinik öneminin araştırılması

Yükleniyor...
Küçük Resim

Tarih

2023

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Selçuk Üniversitesi, Tıp Fakültesi

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

Amaç: Çalışmamızda doğum öncesi yapılan ultrasonografik incelemede saptanmış KSPV ve buna eşlik eden fetal ventrikülomegali veya ventriküler asimetri olgularında eşlik edebilecek muhtemel anomaliler açısından fetal MRG incelemesi yapılan fetüsleri doğum sonrasında çocukluk çağında geri çağırarak KSPV'nin sebat edip etmediğini, eşlik eden ventriküler asimetri ya da ventrikülomegalinin gerileyip gerilemediğini ve bu durumların çocuğun nörolojik ve psikiyatrik durumuna olası etkisini, ventriküler asimetri ya da ventrikülomegalinin KSVP'ye eşlik eden varyasyon mu yoksa olası nörolojik ve/veya bilişsel etkileri olabilecek ve postnatal dönemde radyolojik ve klinik olarak takip edilmesi gereken bir antite mi olduğunu araştırmayı amaçladık. Gereç ve Yöntem: Ekim 2011- Mart 2023 yılları arasında Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalına başvuran 530 fetal MRG çekilen gebe retrospektif olarak tarandı. Çalışmaya fetal dönemde saptanmış KSPV ve eşlik eden ventriküler asimetri veya ventrikülomegalisi olan 22 çocuk dahil edilmiştir. Çocuklara 3D T2 ağırlıklı SPACE sekans beyin MRG çekimi ve ilgili kliniklerde nöropsikiyatrik değerlendirme yapıldı. Bu çocuklar fetal ve çocukluk dönemi olmak üzere sağ-sol ventriküler asimetri, sağ-sol, unilateral, bilateral ventrikülomegali, ventrikülomegalinin şiddeti ve KSPV varlığı açısından her iki dönem de dikkate alınarak gruplandırıldı. Bu 22 vakada fetal dönemde KSPV'ye 5 olguda ventriküler asimetri, 17 olguda ise ventrikülomegali eşlik etmekte idi. Çocukluk çağında ise KSPV kapanma durumuna göre; 16 vakada tam, 4 vakada parsiyel kapanma, 2 vakada ise hiç kapanmama mevcut idi. Ayrıca KSPV'nin üç planda boyutları ölçüldü. Bunların psikiyatrik bozukluk varlığı ile, ventrikül genişliği ile ya da anne yaşı, gebelik haftası, çocuk yaşı ve cinsiyeti ile ilişkisi olup olmadığı değerlendirildi. Bulgular: Çocukların hiçbirinde nörolojik bulguya rastlanmaz iken %45.5'inde psikiyatrik bozukluk mevcut idi. Psikiyatrik bozukluk durumuna göre anne yaşı ortalamaları, çocuk yaşı ortalamaları, KSVP boyutları, fetal ve çocukluk dönemi sağ-sol ventrikül genişlik ortalamaları arasındaki fark anlamlı değil idi (p>0,05). Psikiyatrik bozukluk varlığı ile cinsiyet, fetal ve çocukluk dönemi ventriküler asimetri, çocukluk dönemi KSPV durumu arasında anlamlı bir ilişki yok idi (p>0,05). Gebelik haftası ile KSPV AP boyut ölçümü arasında anlamlı bir ilişki var idi (p<0.05). İlişkinin yönü pozitif olup orta dereceli (r:0.54) idi. Fetal ve çocukluk döneminde ventrikülomegali yönü ile psikiyatrik bozukluk oluşumu arasında anlamlı bir ilişki yok idi (p>0.05). Fetal çocukluk döneminde ventrikülomegali yönü ile çocukluk çağında KSPV durumu arasında anlamlı bir ilişki yok idi (p>0.05). Sonuç: Çalışmamızda fetal dönemde saptanan KSPV ve eşlik eden ventriküler genişlemesi olan fetüslerin çocukluk döneminde nöropsikiyatrik bozukluk gelişme oranın oldukça yüksek olduğunu bulduk. Bu açıdan bu fetüslerin postnatal dönemde belli aralıklarla takip edilmesi gerektiği sonucuna vardık. Ancak örneklem grubunun az olması ve kontrol grubunun olmaması sebebiyle bu durumu ventriküllerdeki genişleme ile ilişkilendiremedik.

Objective: In our study, we investigated the persistence of CSPV by recalling fetuses who underwent fetal MRI examination for possible anomalies that may accompany cases of CSPV and concomitant fetal ventriculomegaly or ventricular asymmetry detected on prenatal ultrasonographic examination. We aimed to investigate whether the accompanying ventricular asymmetry or ventriculomegaly regressed or not, the possible effects of these conditions on the neurological and psychiatric status of the child, and whether ventricular asymmetry or ventriculomegaly is a variation accompanying CSVP or an entity that may have possible neurological and/or cognitive effects and should be followed up radiologically and clinically in the postnatal period. Material and Method: 530 pregnant women who applied to the department of radiology, Faculty of Medicine, Selcuk University, between October 2011 and March 2023, who had fetal MRI were reviewed retrospectively. The study included 22 children with CSPV and concomitant ventricular asymmetry or ventriculomegaly detected in the fetal period. The children underwent 3D T2-weighted SPACE sequence brain MRI and neuropsychiatric evaluation in the relevant clinics. These children were grouped in terms of right-left ventricular asymmetry, right-left, unilateral, bilateral ventriculomegaly, severity of ventriculomegaly and presence of CSPV in both fetal and childhood periods. In these 22 cases, CSPV was associated with ventricular asymmetry in 5 cases and ventriculomegaly in 17 cases. In childhood, according to the closure status of CSPV, 16 cases had complete closure, 4 cases had partial closure and 2 cases had no closure. The dimensions of the CSPV in three planes were also measured. The relationship between these measurements and the presence of psychiatric disorders, ventricular width or maternal age, gestational week, child age and sex were evaluated. Results: While no neurological findings were found in any of the children, 45.5% had psychiatric disorder. The difference between the mean maternal age, mean child age, mean CSVP dimensions, mean fetal and childhood right-left ventricular widths according to the presence of psychiatric disorder was not significant (p>0.05). There was no significant relationship between the presence of psychiatric disorder and gender, fetal and childhood ventricular asymmetry, and childhood CSVP status (p>0.05). There was a significant correlation between gestational week and CSPV AP dimension measurement (p<0.05). The direction of the relationship was positive and moderate (r:0.54). There was no significant correlation between the direction of ventriculomegaly and the occurrence of psychiatric disorder in fetal and childhood (p>0.05). There was no significant correlation between the direction of ventriculomegaly in fetal and childhood and CSPV status in childhood (p>0.05). Conclusion: In our study, we found that fetuses with CSPV and associated ventricular enlargement detected in the fetal period had a significantly high rate of neuropsychiatric disorders in childhood. In this respect, we concluded that these fetuses should be followed up regularly in the postnatal period. However, due to the small sample size and the lack of a control group, we were not able to correlate these findings with ventricular enlargement.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Fetal MRG, USG, Ventriküler Asimetri, Ventrikülomegali, Kavum Septum Pellusidum et Vergae, Fetal MRI, Ventricular Asymmetry, Ventriculomegaly, Cavum Septum Pellucidum et Vergae

Kaynak

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

Sayı

Künye

Ahmadlı, N. (2023). Prenatal dönemde saptanan kavum septum pellusidum et vergae varyasyonu ile ventrikül genişliği birlikteliğinin çocukluk döneminde klinik öneminin araştırılması. (Uzmanlık Tezi). Selçuk Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Konya.