Ultrasonografik İncelemede Karaciğer Yağlanması Tespit Edilen Vakaların Klinik ve Laboratuar Değerlendirmeleri
Küçük Resim Yok
Tarih
2002
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/closedAccess
Özet
Kolay uygulanabilir görüntüleme yöntemlerinin gelişmesi sayesinde yağlı karaciğer tanısı sık olarak konulabilmektedir. B-mode ultrasonografik görüntüleme bunlar içinde çok kullanılanıdır. Her yerde bulunabilmesi, ekonomik ve noninvaziv olması tercih sebepleridir. Çalışmamızda bu yöntemle yağlı karaciğer tanısı almış olan bütün vakaların önce sistemik fizik muayeneleri yapılarak beden kütle indeksleri tespit edildi. Her vakadan rutin tetkikler, protein elektroforezi, lipid elektroforezi, tiroid fonksiyon testleri ve hepatit belirleyicileri için kan alındı. Bu vakalara ayrıca karaciğer biyopsisi yapıldı ve alınan parçalar ışık mikroskopu ile değerlendirildi. Hastalardan elde edilen sonuçlar, ayni yaş grubundaki sağlıklı kişilerden elde edilen değerlerle karşılaştırılarak ultrasonografik görüntülemenin yağlı karaciğerin kesin tanısı için yeterli olup olamayacağı araştırılmıştır. Çalışmamız sonucunda, karaciğer yağlanmasının tanısını koymak için yalnız ultrasonografik tetkikin yapılmasının yeterli olmadığı ve mutlaka karaciğer biyopsisinin de yapılmasının gerektiği kanaatine varılmıştır. Bmode ultrasonografi, karaciğer biyopsisi yapılarak karaciğer yağlanması tanısı almış olan vakaların tedavilerinin takibinde değerli noninvaziv bir görüntüleme yöntemidir.
Fatty liver can often be diagnosed owing to the progress of easily applicable imaging technics. B-mode ultrasonographic imaging technic is one of the most extensively used diagnostic tools because it is economic and noninvasive and can be found everywhere this technic is preferred. ln our study patients with fatty liver diagnosed by this method had physical examination and also their body mass indexes were determined. Blood were obtained for rutin analysis, protein and lipid electrophoresis, thyroid function tests and viral markers for hepatitis. In all patients liver biopsy was performed and the histologic speciments were analyzed by light microscopic examination. Data obtained from the patients were compared with those from healthy control subjects in order to determine if ultrasonographic imaging was sufficient for diagnosis of fatty liver. We concluded that liver biopsy should be performed for diagnosis of fatty liver since ultrasonographic examination technic is not sufficient. B-mode ultrasonography is a useful noninvasive imaging procedure in followup of the patients with fatty liver diagnosed by liver biopsy.
Fatty liver can often be diagnosed owing to the progress of easily applicable imaging technics. B-mode ultrasonographic imaging technic is one of the most extensively used diagnostic tools because it is economic and noninvasive and can be found everywhere this technic is preferred. ln our study patients with fatty liver diagnosed by this method had physical examination and also their body mass indexes were determined. Blood were obtained for rutin analysis, protein and lipid electrophoresis, thyroid function tests and viral markers for hepatitis. In all patients liver biopsy was performed and the histologic speciments were analyzed by light microscopic examination. Data obtained from the patients were compared with those from healthy control subjects in order to determine if ultrasonographic imaging was sufficient for diagnosis of fatty liver. We concluded that liver biopsy should be performed for diagnosis of fatty liver since ultrasonographic examination technic is not sufficient. B-mode ultrasonography is a useful noninvasive imaging procedure in followup of the patients with fatty liver diagnosed by liver biopsy.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Endokrinoloji ve Metabolizma
Kaynak
Endokrinolojide Yönelişler
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
11
Sayı
5
Künye
Karaaslan, H., Kaya, A., Poyraz, Ö., (2002). Ultrasonografik İncelemede Karaciğer Yağlanması Tespit Edilen Vakaların Klinik ve Laboratuar Değerlendirmeleri. Endokrinolojide Yönelişler, 11(5), 212-218.
