The relationship between HLA antigens and blood groups

Küçük Resim Yok

Tarih

2011

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

Amaç: Son dönem organ yetmezliğinin en önemli tedavisi organ naklidir. Son yıllarda HLA uyumunun gerekliliği ile ilgili bazı tartışmalar olmasına rağmen böbrek naklinde HLA uyumu hala önemini korumaktadır. Bu çalışmadaki amacımız, Selçuk Üniversitesi Böbrek Nakli Ünitesi kadavradan organ bekleme listesine kayıtlı toplam 362 hastanın HLA antijenleri ile kan grupları arasında bir ilişki olup olmadığını araştırmaktır. Metod: Bu çalışmada Selçuk Üniversitesi Böbrek Nakli Ünitesi kadavradan organ bekleme listesindeki hastaların doku grupları Klas I (HLA-A/B/C) mikrolenfositotoksisite tekniğiyle, Klas II (HLA-DR) PCR-SSP (Polymerase Chain Reaction-Single Strand Polymorphism) tekniği ile belirlenmiş, kan grupları ise microplate aglutinasyon tekniği ile belirlenmiştir. Bulgular: Organ bekleme listesine kayıtlı toplam 362 hastanın 206’sı erkek(%57) 156’sı kadın (%43) idi. Hastalar kan gruplarına göre incelendiğinde 165’i (%45) A kan grubu, 118’i O grubu (%33), 54’ü B grubu(%15), 25’i AB grubu(%7) idi. Tüm kan gruplarında en fazla görülen doku grupları HLA- A grubunda HLA A2 antijenleri (%48), HLA- B grubunda HLA B35 antijenleri (%33), HLA- DR grubunda ise DRB11 antijenleri (%48) olarak tesbit edilmiştir. Sık görülen HLA grupları ile hastaların kan grupları karşılaştırıldıklarında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki tespit edilmemiştir (p 0.01). Sonuç: Bu çalışmada kan grupları ve HLA antigenleri arasında bir ilişki olup olmadığı arştırıldı, istatistiksel olarak herhangi bir ilişki tespit edilmedi.
Aim: Recently, organ transplant is the most common treatment of organ deficiency. Although there has been some discussion about the necessity of HLA in recent times, in kidney transplant HLA still keeps on being important. Our aim in this study is to search whether there is a relationship between the HLA antigens and blood type of 362 patients who are registered to the waiting list from cadaver in Selçuk University Transplant Unit. Method: In this study, the tissue groups of the patients in the waiting list from-cadaver have been determined with Class I microlenfocitotoxicity technique (HLA-A/B/C), Class II (HLA-DR) PCR-SSP (Polymerase Chain Reaction-Single Strand Polymorphism) technique and their blood type with micro plate agglutination. Result: Of 362 patients on the waiting-list, 206 were male (57%) and 156 female (43%). When the patients were observed according to their blood type, 165 (45%) were A type, 118 (33%) O type, 54 (15%) B type, and 25 (7%) AB type. The most common tissue groups in all blood types, has been detected as in HLA group HLA A2 antigens (48%), in HLA-B group HLA B35 (33%), in HLA-DR group DRB11 antigens (48%). When the commonly seen HLA groups and their blood types were compared, there was found no statistical correlation (p> 0.01). Conclusion: In this study which we searched about the correlation between HLA antigens and blood types, there could not found any correlation as statistically.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Cerrahi

Kaynak

European Journal of General Medicine

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

8

Sayı

1

Künye