Tıp fakültesi öğrencilerinde irritabl barsak sendromu görülme sıklığı ve ilişkili faktörlerin değerlendirilmesi

Yükleniyor...
Küçük Resim

Tarih

2024

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Selçuk Üniversitesi, Tıp Fakültesi

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

Amaç: İrritabl Barsak Sendromu (IBS) toplumda sık görülen bireylerin günlük yaşamlarına ve toplum ekonomisi üzerine olumsuz etkileri olan bir fonksiyonel barsak hastalığıdır. Tıp fakültesi öğrencileri yüksek akademik stres, yoğun çalışma saatleri, sınav yükü, anksiyete ve depresyon oranlarının yüksek olması gibi sebeplerle risk altındadır. Bu çalışma ile tıp fakültesi öğrencilerinde IBS görülme sıklığı ve etkileyen faktörlerin değerlendirilmesi amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Bu çalışma, Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Etik kurulunun 24.10.2023 tarihli toplantısında 2023/490 sayılı kararı ile onaylandı. Çalışmanın evrenini Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde 2023-2024 eğitim öğretim yılında Aralık-Ocak döneminde öğrenim görmekte olan tıp fakültesi öğrencileri oluşturdu. Dönem I-VI arası öğrenim gören 1466 öğrencinin %81'ine ulaşılarak toplam 1188 katılımcı ile çalışma gerçekleştirildi. Çalışmanın verileri, iki bölümden oluşan bir anket formu aracılığıyla yüz yüze toplandı. Birinci bölümde araştırmacı tarafından hazırlanan 28 sorudan oluşan sosyodemografik bilgi formu ve Roma IV kriterleri, ikinci bölümde Hastane Anksiyete ve Depresyon Ölçeği yer aldı. Veriler, Statistical Package for the Social Sciences (SPSS) versiyon 25.0 istatistik paket programında değerlendirildi. İstatistiksel anlamlılık p<0,05 olarak kabul edildi. Bulgular: Çalışmaya katılan öğrencilerin yaş ortalamaları 21,35±2,46 olarak bulundu. Öğrencilerin %54,3'ü kadın (n=645), %45,7'si (n=543) erkek idi. Çalışmada IBS prevalansı %20,9 olarak bulundu. IBS prevalansı kız öğrencilerde anlamlı olarak yüksek bulundu (p<0,001). 3. Sınıf öğrencilerinde IBS sıklığı istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek bulunurken 6. Sınıf öğrencilerinde diğer sınıflara oranla düşük bulundu (p<0,001). 3. Sınıf tıp öğrencilerinde anormal anksiyete sıklığı anlamlı yüksek idi (p<0,001). Haftalık yapılan fiziksel aktivite arttıkça IBS sıklığının azaldığı bulundu ancak istatistiksel olarak anlamlı değildi. Beslenme, sigara ve alkol kullanımı, düzenli kahvaltı yapma, BMI, uyku ve yaş ile IBS arasında anlamlı ilişki bulunmadı. IBS saptanan öğrencilerin ailelerinde IBS tanılı birey olma sıklığı istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek bulundu (p=0,006). IBS saptanan öğrencilerde son 6 ay içerisinde kişiyi çok üzen etkisi uzun süre devam eden olay yaşama sıklığı istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek bulundu (p<0,001). IBS'li öğrencilerde daha önce seyahat öyküsü geçirmiş olma sıklığı istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek bulundu (p<0,001). Bilinen tanılı hastalığı olan öğrencilerde IBS sıklığı istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek saptandı (p<0,001). Düzenli ilaç kullanımı olan öğrencilerde IBS sıklığı istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek saptandı (p=0,007). IBS saptanan öğrencilerde HADÖ anksiyete ve depresyon puanları istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek saptandı (p<0,001). Sonuç: Tıp fakültesi öğrencileri uzun ve yoğun çalışma saatleri, sınav yükü, yaşam düzensizliği, hasta yönetimi sorumlulukları nedeniyle yüksek düzeyde psikolojik stres, anksiyete ve depresyona sahiptir. Bu nedenler tıp fakültesi öğrencilerinin fizyolojik yapısına etki etmekte, IBS gibi multifaktöriyel hastalıkların toplumdan daha yüksek sıklıkta görülmesine neden olmaktadır. Tıp fakültelerinde ilk yıldan itibaren eğitim programları oluşturulmalı stres, dengesiz beslenme gibi karşılaşabilecekleri risk faktörleri hakkında bilgi sahibi olmaları sağlanmalıdır. Tıp fakültesi öğrencilerine stresle baş etme yöntemleri hakkında eğitim verilmeli, bilişsel duygu düzenleme becerilerini kazanmaları sağlanmalıdır. Sonuç: Tıp fakültesi öğrencileri uzun ve yoğun çalışma saatleri, sınav yükü, yaşam düzensizliği, hasta yönetimi sorumlulukları nedeniyle yüksek düzeyde psikolojik stres, anksiyete ve depresyona sahiptir. Bu nedenler tıp fakültesi öğrencilerinin fizyolojik yapısına etki etmekte, IBS gibi multifaktöriyel hastalıkların toplumdan daha yüksek sıklıkta görülmesine neden olmaktadır. Tıp fakültelerinde ilk yıldan itibaren eğitim programları oluşturulmalı stres, dengesiz beslenme gibi karşılaşabilecekleri risk faktörleri hakkında bilgi sahibi olmaları sağlanmalıdır. Tıp fakültesi öğrencilerine stresle baş etme yöntemleri hakkında eğitim verilmeli, bilişsel duygu düzenleme becerilerini kazanmaları sağlanmalıdır.
Objective: Irritable bowel syndrome (IBS) is a functional bowel disease that is prevalent in society and has a negative impact on the daily lives of individuals and the economy of society. Medical students are at risk due to high academic stress, intensive working hours, exam load, and high rates of anxiety and depression. The aim of this study was to evaluate the prevalence of IBS in medical students and the factors affecting it. Materials and Methods: This study was approved by the decision numbered 2023/490 of the Ethics Committee of Selçuk University Faculty of Medicine at its meeting dated 24.10.2023. The study population comprised medical students enrolled at Selçuk University Faculty of Medicine during the December-January period of the 2023-2024 academic year. A total of 1188 participants were included in the study, representing 81% of the 1466 students enrolled between semesters I-VI. Data were collected via a questionnaire comprising two sections. The first part of the study comprised a sociodemographic information form comprising 28 questions, which had been prepared by the researcher. The second part of the study included the Hospital Anxiety and Depression Scale. The data were evaluated using the Statistical Package for the Social Sciences (SPSS) version 25.0 statistical package programme. Statistical significance was accepted as p < 0.05. Results: The mean age of the students who participated in the study was 21.35 ± 2.46 years. The gender distribution of the students was as follows: 54.3% female (n=645) and 45.7% male (n=543). The prevalence of IBS was found to be 20.9% in the study. The prevalence of IBS was found to be significantly higher in female students than in male students (p< 0.001). While a statistically significant higher prevalence of IBS was observed in third grade students, a lower prevalence was observed in sixth grade students compared to other grades (p 0.001). A significantly higher frequency of abnormal anxiety was observed in third-year medical students (p< 0.001). The frequency of IBS was found to decrease as the weekly physical activity increased, although this was not statistically significant. No significant relationship was found between diet, smoking, alcohol intake, regular breakfast, BMI, sleep and age and IBS. Families of students with IBS were found to be statistically significantly more likely to have someone diagnosed with IBS (p=0,006). Students with IBS were statistically significantly more likely to have experienced an event in the last 6 months that had a very upsetting effect that lasted for a long time (p<0,001). The frequency of having a history of previous travel history was found to be statistically significantly higher in students with IBS (p<0,001). The frequency of IBS was found to be statistically significantly higher in students with a known diagnosed disease (p<0.001) The frequency of IBS was found to be statistically significantly higher in students with regular drug use (p=0.007).In students with IBS, HADS anxiety and depression scores were found to be statistically significantly higher (p<0.001). Conclusion: Medical students experience high levels of psychological stress, anxiety, and depression due to prolonged and demanding working hours, rigorous examination schedules, and the challenges of managing their personal and professional lives. These factors have a detrimental impact on the physiological structure of medical students, leading to an increased prevalence of multifactorial diseases such as IBS. Training programmes should be established in medical faculties starting from the first year, and they should be informed about the risk factors that they may encounter such as stress and unbalanced nutrition.Medical students should be educated about the management of stress and provided with cognitive emotion regulation skills.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

İrritabl Barsak Sendromu, Tıp Fakültesi Öğrencileri, Anksiyete Depresyon, Irritable Bowel Syndrome, Medical Students, Anxiety and Depression

Kaynak

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

Sayı

Künye

Çiftci, S. B. (2024). Tıp fakültesi öğrencilerinde irritabl barsak sendromu görülme sıklığı ve ilişkili faktörlerin değerlendirilmesi. (Uzmanlık Tezi). Selçuk Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Konya.