Siyasi ve ekonomik yönleriyle III. Gıyâseddin Keyhusrev ve Konya Etnografya Müzesi'ndeki sikkeleri
Dosyalar
Tarih
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
XIII. yüzyılın ikinci yarısı, Türkiye Selçuklu Devleti için Moğol hegemonyasının arttığı, siyasi otoritenin zayıfladığı ve ekonomik istikrarsızlığın derinleştiği bir dönem olmuştur. 1266 yılında Selçuklu tahtına oturan III. Gıyâseddin Keyhusrev saltanatı süresince Moğolların siyasi ve askerî baskısı altında kalmış, devletin gerçek yönetim gücü büyük ölçüde Moğol valileri ve Muînüddin Süleyman Pervâne gibi son derece nüfuzlu devlet adamlarının elinde olmuştur. Muînüddin Süleyman Pervâne Anadolu'da Moğol hâkimiyetini pekiştiren en etkili devlet adamlarından biri olmuştur. Moğollara sadakati sayesinde devlet yönetiminde büyük bir nüfuza sahip olmuş, ancak zaman zaman Memlükler'le de gizli ittifaklar kurarak kendi siyasi çıkarlarını korumaya çalışmıştır. Onun yönetimdeki etkisi, Selçuklu sultanlarını gölgede bırakmış ve Türkiye Selçuklu Devleti'nin Moğollara bağımlılığını artırmıştır. Bu dönemde Türkmen beyliklerinin güçlenmesi, Anadolu topraklarında siyasi dengeleri değiştirmiştir. Karamanoğulları gibi bağımsız hareket eden beylikler, Moğol-Selçuklu otoritesine karşı direniş göstermiştir. Aynı zamanda Hatîroğlu Şerefeddin ve diğer Türkmen beyleri, Moğol tahakkümüne karşı bağımsızlık mücadelesi vermiştir. 1277 yılında Memlük Sultanı Baybars'ın Anadolu'ya düzenlediği sefer ile Moğol hakimiyetine meydan okumuş, bu durum Türkmenleri cesaretlendirmişti. Ancak Selçuklu emirlerinin Moğollara olan sadakati, Baybars'ın desteğinin kalıcı olmasını engellemiştir. Bu isyanların bastırılması, Moğolların Anadolu'daki kontrolünü daha da güçlendirmiştir. Yine bu dönemde Moğol vergi politikaları ve artan mali yükümlülükler, Anadolu'daki ticari faaliyetleri sekteye uğratmış, bu durum tüccar ve üreticiler üzerindeki baskıyı daha da artırmıştır. Sinop, Antalya ve Alanya gibi liman şehirleri ticaret açısından önemini korusa da, Moğolların ağır ekonomik talepleri devletin mali bağımsızlığını zayıflatmıştır. Ekonomide yaşanılan zayıflama dönemin sikkelerine de gözlemlenmektedir. III. Gıyâseddin Keyhusrev'e ait sikkelerinde altın ve gümüş saflığında azalma, Selçuklu ekonomisindeki bozulmanın ve enflasyonist baskının bir yansımasıdır.
The second half of the 13th century was a period of increasing Mongol hegemony, weakening of political authority and deepening of economic instability for the Seljuk State of Turkey. During the reign of Ghiyath al-Din Kaykhusraw III , who ascended to the Seljuk throne in 1266, he remained under political and military pressure from the Mongols, and the real administrative power of the state was largely in the hands of Mongol governors and extremely influential statesmen such as Muʿīn al-Dīn Sulaymān Parwāna. Muʿīn al-Dīn Sulaymān Parwāna was one of the most influential statesmen who consolidated Mongol rule in Anatolia. Thanks to his loyalty to the Mongols, he had great influence in the state administration, but from time to time he tried to protect his own political interests by forming secret alliances with the Mamluks. His influence in the administration overshadowed the Seljuk sultans and increased the dependence of the Seljuk State of Turkey on the Mongols. The strengthening of the Turkmen principalities in this period changed the political balances in Anatolian lands. Independent principalities such as the Karamanids resisted the Mongol-Seljuk authority. At the same time, Hatiroğlu Şerefeddin and other Turkmen nobles fought for independence against Mongol domination. In 1277, the Mamluk Sultan Baybars challenged Mongol rule with an expedition to Anatolia, which encouraged the Turkmens. However, the loyalty of the Seljuk emirs to the Mongols prevented Baybars' support from becoming permanent. The suppression of these rebellions further strengthened the Mongols' control over Anatolia. Again during this period, Mongol tax policies and increasing financial liabilities disrupted commercial activities in Anatolia, which further increased the pressure on merchants and manufacturers. Although port cities such as Sinop, Antalya and Alanya maintained their importance in terms of trade, the Mongols' heavy economic demands weakened the state's financial independence. The weakening in the economy can also be observed on the coins of the period. The decrease in the purity of gold and silver in the coins of Ghiyath al-Din Kaykhusraw III is a reflection of the deterioration and inflationary pressure in the Seljuk economy.