The Role of Dynamic Renal Scintigraphy in Detecting Vesicoureteral Reflux
Yükleniyor...
Tarih
2023 Ekim
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Selçuk Üniversitesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Aims: This study aims to evaluate the role of standardized dynamic renal scintigraphy (DRS) in recognizing vesicoureteral reflux (VUR) in patients detected with VUR by voiding cystourethrography
(VCUG).
Methods: The data of all pediatric patients who underwent both VCUG and DRS [technetium-99m diethylenetriaminepentaacetic acid (Tc-99m DTPA) or technetium-99m mercaptoacetyltriglycine
dynamic renal scintigraphy (Tc-99m MAG-3)] in our hospital between 2013 and 2022 were
retrospectively reviewed. Tc-99m MAG-3 was used in infants and Tc-99m DTPA radiopharmaceutical
in children over one year old. According to VCUG findings, VUR grades were grouped as grade
I-II-III low-grade VUR and IV-V high-grade VUR. The role of DRS in detecting VUR in both low and
high-VUR-grade groups was evaluated.
Results: A total of 56 patients (and 69 renal units), 23 girls (%41.1), and 33 boys (%68.9) were included in this study. The median value of the time elapsed between the DRS and VCUG examinations was
nine days. According to VCUG, VUR was grade I in five renal units, grade II in 19 renal units, grade
III in six renal units, grade IV in six renal units, and grade V in 33 renal units. DRS detected VUR in two
of 30 renal units (%6.7) in the low VUR grade group. On the other hand, VUR was observed with DRS
in 27 of 39 renal units (%69.2) in the high VUR grade group.
Conclusions: Standardized DRS shows very low sensitivity in recognizing low-grade VUR, and its performance in detecting high-grade VUR is comparatively better. Increasing the awareness of
clinicians about the detection of VUR with standardized DRS will benefit patients.
Amaç: Bu çalışmada voidingsistouretrografi (VCUG) ile vezikoüreteralreflü (VUR) saptanan hastalarda standart dinamik böbrek sintigrafisinin (DRS) VUR’u tanımadaki rolünü değerlendirmeyi amaçladık. Yöntemler: 2013-2022 yılları arasında hastanemizde hem VCUG hem de DRS [teknetyum-99m dietilentriaminpentaasetik asit (Tc-99m DTPA) veya teknesyum-99m merkaptoasetiltriglisin dinamik böbrek sintigrafisi (Tc-99m MAG-3)] yapılan tüm çocuk hastaların verileri geriye dönük olarak incelendi. Bebeklerde Tc-99m MAG-3, bir yaşın üzerindeki çocuklarda ise Tc-99m DTPA radyofarmasötiği kullanıldı. VCUG bulgularına göre VUR dereceleri, derece I-II-III düşük dereceli VUR ve IV-V yüksek dereceli VUR olarak gruplandırıldı. DRS’nin hem düşük hem de yüksek VUR dereceli gruplarda VUR’u tespit etmedeki rolü değerlendirildi. Bulgular: Bu çalışmaya 23’ü kız (%41.1) ve 33’ü erkek (%68.9) olmak üzere toplam 56 hasta (ve 69 böbrek ünitesi) dahil edildi. DRS ve VCUG incelemeleri arasında geçen sürenin ortanca değeri dokuz gündü. VCUG’a göre VUR beş böbrek ünitesinde grade I, 19 böbrek ünitesinde grade II, altı böbrek ünitesinde grade III, altı böbrek ünitesinde grade IV ve 33 böbrek ünitesinde grade V idi. DRS ile düşük VUR dereceli grupta 30 böbrek ünitesinin ikisinde (%6,7) VUR tespit edildi. Yüksek VUR dereceli grupta ise 39 böbrek ünitesinin 27’sinde (%69,2) DRS ile birlikte VUR gözlendi. Sonuçlar: Standardize edilmiş DRS, düşük dereceli VUR’u tanımada düşük hassasiyet gösterirken yüksek dereceli VUR’u tespit etmedeki performansı oldukça iyidir. Klinisyenlerin VUR’un standardize DRS ile tespiti konusunda farkındalığının arttırılması hasta yararına olacaktır.
Amaç: Bu çalışmada voidingsistouretrografi (VCUG) ile vezikoüreteralreflü (VUR) saptanan hastalarda standart dinamik böbrek sintigrafisinin (DRS) VUR’u tanımadaki rolünü değerlendirmeyi amaçladık. Yöntemler: 2013-2022 yılları arasında hastanemizde hem VCUG hem de DRS [teknetyum-99m dietilentriaminpentaasetik asit (Tc-99m DTPA) veya teknesyum-99m merkaptoasetiltriglisin dinamik böbrek sintigrafisi (Tc-99m MAG-3)] yapılan tüm çocuk hastaların verileri geriye dönük olarak incelendi. Bebeklerde Tc-99m MAG-3, bir yaşın üzerindeki çocuklarda ise Tc-99m DTPA radyofarmasötiği kullanıldı. VCUG bulgularına göre VUR dereceleri, derece I-II-III düşük dereceli VUR ve IV-V yüksek dereceli VUR olarak gruplandırıldı. DRS’nin hem düşük hem de yüksek VUR dereceli gruplarda VUR’u tespit etmedeki rolü değerlendirildi. Bulgular: Bu çalışmaya 23’ü kız (%41.1) ve 33’ü erkek (%68.9) olmak üzere toplam 56 hasta (ve 69 böbrek ünitesi) dahil edildi. DRS ve VCUG incelemeleri arasında geçen sürenin ortanca değeri dokuz gündü. VCUG’a göre VUR beş böbrek ünitesinde grade I, 19 böbrek ünitesinde grade II, altı böbrek ünitesinde grade III, altı böbrek ünitesinde grade IV ve 33 böbrek ünitesinde grade V idi. DRS ile düşük VUR dereceli grupta 30 böbrek ünitesinin ikisinde (%6,7) VUR tespit edildi. Yüksek VUR dereceli grupta ise 39 böbrek ünitesinin 27’sinde (%69,2) DRS ile birlikte VUR gözlendi. Sonuçlar: Standardize edilmiş DRS, düşük dereceli VUR’u tanımada düşük hassasiyet gösterirken yüksek dereceli VUR’u tespit etmedeki performansı oldukça iyidir. Klinisyenlerin VUR’un standardize DRS ile tespiti konusunda farkındalığının arttırılması hasta yararına olacaktır.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Vesicoureteral reflux, scintigraphy, Voiding cystourethrogram, Vezikoüreteral Reflü, Sintigrafi, Voiding sistoüreterografi
Kaynak
Selçuk Genel Tıp Dergisi
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
33
Sayı
5
Künye
Sarıkaya, M., Önner, H., Özcan Sıkı, F., Yılmaz, F., Kara Gedik, G., Çiftçi, İ., (2023). The Role of Dynamic Renal Scintigraphy in Detecting Vesicoureteral Reflux. Selçuk Genel Tıp Dergisi, 33(5), 633-636.
DOI: 10.54005/geneltip.1352794