Kamu yönetiminin dönüşüm sürecinde yurttaş odaklılık: Yurttaşın yeni kimliği ve devlet
Dosyalar
Tarih
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
Globalleşme süreci ve değişim dinamikleri, son yıllarda kamu yönetimi sahasında tartışılan önemli konulardan biridir. Bu süreçte, insanların devletten beklentileri artarken, siyasi ve ekonomik krizlerle işlemez duruma gelen kamu yönetiminin, güven ve meşruiyet krizini aşmak için paradigma değişimine gittiği görülmektedir. Kamu yönetiminin dönüşümünde devlet, yönetim ve birey arasındaki ilişkilerin sorgulandığı bu çalışmada yurttaşın aldığı konumun stratejik bir çerçevede incelenmesi amaçlanmaktadır. Kaynağını halktan almayan hiçbir yönetim şeklinin meşru olmayacağından dolayı kamu yönetiminde katılımcı ve yurttaş odaklı yönetim dinamiklerine yer verilmiştir. Yurttaş odaklı yönetim yaklaşımında özel sektörde mal ve hizmet alan müşteri, kamu yönetiminde kamu yararı ve kamu hizmeti alan yurttaş olarak karşımıza çıkmaktadır. Böylece yurttaşla sürekli iletişim kurularak kıt kaynakların optimum kullanımının sağlanacağı ve yurttaş memnuniyeti, hizmette kalite, etkililik, verim elde edilebileceği düşünülmektedir. Yeniden yapılanan Türk kamu yönetiminde de, halk tebaa pozisyonundan yönetimce dinlenen, bilgi verilen, katılımcı demokrasi modelinin desteklendiği aktif yurttaş pozisyonuna geçirilmeye çalışıldığı görülmektedir.
One of most essential and controversial topic in Public Administration discipline is the dynamics and process of globalisation. In this process, the expectations of the public is raising, nevertheless public administration is locked with political and economical crisis, makes paradigmatic changes inevitable. This thesis interrogates the relationship between the state, individual and administration and contends to explain the role of citizen in the transformation process of Public administration. Any administration that does not take the power from public can be legitimate, therefore participatory and citizen-oriented administration dynamics analysed in this paper. In the private sector, consumer receive goods and services, identically the citizen in the public administration is the individual who receives public services and public benefits. By the way to make continuous communication between citizen and state, optimum usage of scarce resources, high quality services, efficiency, yield can be taken. In reconstructed Turkish Public administration, citizens? role changed from subject to active citizen who supports the participatory democracy, listened and informed by the governors.