Yazar "Özdemir, Ali" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Bir matrisin karakteristik matrisinin adjointinin karakteristik polinomunun katsayıları(Selçuk Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 1987) Özdemir, Ali; Sinan, AliBu çalışmada dört bölümden oluşmaktadır.Birinci bölümde matrisler ile ilgili tarifler yer almaktadır. İkinci ve üçüncü bölümde matrisin karakteristik denklemive karakteristik adjointi ile ilgili bağıntılar bulunmaktadır. Dördüncü bölümde ise problem ve problem çözümü için bilgisayarla yapılan yaklaşım yer almaktadır.Öğe DUYGUSAL ZEKA VE ÇATIŞMA YÖNETİMİ STRATEJİLERİ ARASINDAKİ İLİŞKİLERİN İNCELENMESİ: ÜNİVERSİTEDE ÇALIŞAN AKADEMİK VE İDARİ PERSONEL ÜZERİNE UYGULAMA(Selçuk Üniversitesi, 2007) Özdemir, Aslı Yüksek; Özdemir, AliHızla değişen koşullar altında yaşayan tüm insanlar sürekli olarak belirsizlik ve değişimlerle karşı karşıya kalmaktadır. Farklı özelliklere sahip bireylerin bu koşullar altında etkileşim halinde olmaları bireyler arasında çatışmalara yol açmaktadır. Çatışmaların etkin olarak yönetilmesi ise çeşitli duygusal becerilere sahip olunmasını gerektirmektedir. Duygusal zeka ve çatışma yönetimi stratejilerinin ele alındığı bu çalışmanın amacı; bireylerin duygusal zeka boyutları ve kullandıkları çatışma yönetimi stratejileri arasındaki ilişkilerin saptanması ve incelenmesidir. Bu doğrultuda çalışmada öncelikle duygusal zeka ve çatışma yönetimi ele alınmakta; uygulama bölümünde ise ele alınan örnek hakkında bilgi verilmekte, çalışmanın metodolojisi ve hipotezleri ortaya konmakta ve bu hipotezleri test etmeye yönelik analizler gerçekleştirilmektedir.Öğe The Efficacy of Surgical Treatment for Kienböck’s Disease with 4-5 ECA Pedicled Osseous Flap: A Retrospective Study(Selçuk Üniversitesi, 2023 Ağustos) Özdemir, Ali; Ergin, Musa; Ertaş, Erkan Sabri; Acar, Mehmet AliAim: The aim of this retrospective study is to assess the effectiveness of surgical intervention for Kienböck’s disease using 4-5 Extensor Compartmental Artery (4-5 ECA) pedicled osseous flap. Method: Patients who underwent 4-5 ECA pedicled bone grafts for Kienböck’s disease between January 2012 and January 2022 were included in the study. The patient files were analyzed retrospectively for age, gender, follow-up time, and complications. Disease staging was performed preoperatively using direct X-ray and MRI, and radiological improvement was evaluated postoperatively using radiography. The functional and clinical assessment was made by comparing preoperative and postoperative VAS, Q-Dash, and Mayo scores. Results: This study included 23 patients (12 female and 11 male) with Kienböck’s disease who underwent 4-5 ECA pedicled bone graft surgery. 13 cases were right side- left side handed while 10 were left-handed. The mean age was 37.5 ± 12.5 years, and the mean follow-up time was 68 months. The mean preoperative Q-Dash score was 78.8 (± 9), the VAS score was 6.5 (±1.2, and the Mayo wrist score was 34.34 (±11.8). The mean postoperative Q-Dash score was 33.1(±10), the VAS score was 2.4 (±1.7), and the Mayo wrist score was 73.9 (±14.5). The differences between preoperative and postoperative Q-DASH scores (p<0.05), VAS scores (p<0.05), and Mayo wrist scores (p<0.05) were statistically significantly improved. Disease progression was observed in only two patients based on the Lichtman Classification in their follow-up radiographs. Conclusion: Our study demonstrates that the surgical treatment of Kienböck’s disease using a 4-5 ECA pedicled osseous flap is a reliable and effective surgical treatment option.Öğe Is Retrograde Pinning Reliable for Multiple Metatarsal Fractures?(Selçuk Üniversitesi, 2023 Haziran) Özdemir, Ali; Yeşil, Yusuf Ziya; Çiftci, Sadettin; Eravşar, Ebubekir; Safalı, Selim; Aydın, Bahattin KeremBackground: Fixation with K-wires is a commonly used method in the surgical treatment of metatarsal fractures. The application of K-wires can be antegrade and retrograde. There is a limited number of studies about the fixation of metatarsal fractures with retrograde K-wires in the literature. The present study aims to investigate the long-term results of retrograde pinning. Methods: 14 patients with at least a four-year follow-up were included in the study. The patients’ union status, demographic data, duration of surgery, duration of fluoroscopy use, metatarsophalangeal (MP) range of motion, American Orthopedic Foot and Ankle Score (AOFAS) scores, and plantar keratosis formation were evaluated. Results: Complete union was observed in 13 of 14 patients. MP joint restriction was not found in any patient with a union. Symptomatic plantar keratosis was not observed in any patient. Good and perfect results were obtained in AOFAS scores. Conclusion: According to the literature, retrograde pinning in metatarsal fractures is thought to be a treatment that is difficult to apply, has high radiation exposure, and complications are observed frequently. Contrary to previous beliefs about the difficulties and risks associated with retrograde pinning, our study found this method to be effective and associated with fewer complications in long-term follow-up.Öğe Türk Bankacılık Sektörünün 2008 Küresel Finansal Krizi Sürecinde Veri Zarflama Analizi İle Etkinlik Analizi(Selçuk Üniversitesi, 2015) Torun, Nur Kurban; Özdemir, AliBu çalışmada finansal krizin yaşandığı ve aşırı para arzının olduğu 2008-2013 yılları arasında Türkiye’ de faaliyet gösteren mevduat bankalarının etkinlikleri araştırılmıştır. 2008–2013 yıllarına karşılık gelen zaman dilimi merkez bankalarının genişlemeci para politikaları nedeniyle bankaların daha ucuz kaynak sağlayabildikleri bir dönem olarak karşımıza çıkmaktadır. Genel olarak 2008-2013 yılları arası ele alındığında geliştirilen para politikaları ve genişlemeci politikalar sonucu Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde likitidenin bollaşması, ucuz kaynak sağlanmasına, istihdamın ve dolayısıyla GSMH'ın artışının bankacılık faaliyetlerinin girdileri ve çıktıları üzerinde etkisinin olduğu görülmektedir. Bu açıdan, 2008-2013 yılları arası faaliyet gösteren mevduat bankalarının etkinliklerinin ölçülmesi önem arz etmektedir. Veri Zarflama Analizi yöntemini kullanarak, bankaların etkinliğinin ölçülmesine 1980’li yılların başında başlanmıştır. Etkinlik analizleri çalışmalarının ilk örneklerine Amerika ve İngiltere gibi gelişmiş ükelerde rastlanmıştır. Bu çalışmaların ardından diğer ülkelerde de bankacılık sektöründe etkinlik analizinde yaygın bir şekilde veri zarflama analizine başvurulduğu görülmektedir. Veri zarflama analizi ile bir çok girdi ve bir çok çıktı arasında ilişki kurularak, etkinlik hakkında yorum yapılabilmektedir Bankalar etkin olmak ve işlem maliyetlerini düşürmek için etkin bir şekilde insan sermayesini, beceri ve teknolojiyi kullanmak durumundadır. Bankalar için etkinlik ölçümü rekabetçi ve karlı kalmaya odaklanmalarına yardımcı olur. Ayrıca bankalara en iyi uygulamayı gerçekleştiren banka veya bankalar ile kıyaslama yapma olanağı sağlar. Bu amaç doğrultusunda Veri Zarflama Analizi (VZA) yöntemi ile Türkiye’de 2008–2013 yılları arasında sürekli olarak faaliyet gösteren 26 adet mevduat bankası incelenmiştir. Modellerin çözüm aşamasında DEA Solver (Data Envelopment Analysis Solver) programı kullanılmıştır. Elde edilen bulgular sonucunda, 2011 yılı Türk Bankacılık Sektöründe toplam etkinliğin en yüksek olduğu yıl olduğu görülmüştür. Bu yıl içerisinde, yabancı sermayeli bankalar en yüksek etkinlik değerlerine ulaşmışlardır. Diğer yandan 2009 yılı hem kamu sermayeli mevduat bankaları için hem de özel sermayeli mevduat bankaları için en etkin yıl olmuştur. Toplam etkinliğin en düşük olduğu yıl ise 2012 yılıdır. 2012 yılında kamu sermayeli mevduat bankaları etkin değildir, yabancı sermayeli mevduat bankaları ise en düşük etkinliğe sahiptir.