Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • DSpace İçeriği
  • Analiz
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Arslan, Selda" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 8 / 8
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Cultural beliefs affecting sleep duration
    (SPRINGER JAPAN KK, 2015) Arslan, Selda; Kocoglu, Deniz; Durmus, Mehtap
    A significant aspect of sleep related studies is formed by the studies that evaluate sufficient sleep duration and the impact of short or long sleep time on health. The determinants of sleep duration that are important for the continuance of both health and daily life are an important discussion area. This study was performed in order to determine the factors related to the sleep duration of individuals aged 18-65, their cultural beliefs related to sleep duration and other variables in this type of descriptive cross-sectional (n = 534). The data were collected through a three-part questionnaire consisting of 44 questions created by the researchers by searching literature. A backward multiple regression analysis was used to identify the determinants of the sleep duration. Being male, ( = -0.11), talking during sleep ( = -0.08), having problems falling asleep ( = -0.08), having the habit of setting the alarm clock ( = -0.13), and having the belief that The time passed while sleeping is a waste, so the sleep time must be short ( = -0.26), and If I have insomnia, I wait to fall asleep without getting up ( = -0.06) were found to negatively affect sleep duration. Agreeing with the statements; Sleeping refreshes/clears the mind ( = 0.22) Sleeping early and getting up early makes people healthy ( = 0.09) Sleeping at noon for a short time is important ( = 0.09) I daydream before sleeping ( = 0.178). If I have insomnia, I use drugs ( = 0.110) positively affects and increases sleep duration.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Dâhili kliniklerde çalışan hemşirelerin tükenmişlik düzeyi ve duygusal emek davranışı ile ilişkisi
    (2017) Yılmaz, Evre; Arslan, Selda
    Amaç: Dâhili kliniklerde çalışan hemşirelerin tükenmişlik düzeyleri ve duygusal emek davranışpuanlarını belirlemek amacıyla tanımlayıcı olarak yapılmıştır. Gereç ve Yöntemler: Araştırmanınevrenini dahili kliniklerde çalışan 193 hemşire oluşturmuş; çalışma, araştırma kriterlerineuygun 180 hemşire ile tamamlanmıştır. Verilerin toplanmasında hemşire tanıtım formu, DuygusalEmek Ölçeği ve Maslach Tükenmişlik Ölçeği kullanılmıştır. Elde edilen verilerin analiziiçin t-testi, tek yönlü varyans analizi, Pearson Korelasyonu Analizi ve Tukey HSD testleri kullanılmıştır.Bulgular: Çalışmaya katılan hemşirelerin yaş ortalaması 30,75,9 yıl olup, %80,0’ınınkadın, %71,7’sinin evli ve %53,3’ünün lisans mezunu olduğu bulunmuştur. Mesleki özellikler iletükenmişlik ölçeği alt boyutları incelendiğinde; çalışma düzeni ile kişisel başarı alt boyutu, tekraraynı mesleği seçme durumu ile duygusal tükenme ve duyarsızlaşma alt boyutu, yaptığı iştenmemnun olma durumu ile duygusal tükenme, duyarsızlaşma ve kişisel başarı alt boyutları ileilişki belirlenmiştir (p0,05). Duygusal emek alt boyutlarından yüzeysel davranış ile kişisel başarıalt boyutları arasında, derinlemesine davranış ve duygusal çaba alt boyutu ile tükenmişlikölçeği alt boyutları arasında pozitif yönde ve zayıf bir ilişkinin olduğu bulunmuştur. Sonuç:Hemşirelerin tükenmişlik durumlarının orta düzeyde olduğu, tükenmişlik düzeyi ile duygusalemek davranışları arasında pozitif yönde ilişki olduğu, fakat bu ilişkinin zayıf düzeyde olduğu saptanmıştır.Hemşirelerde tükenmişlik yaşanmasına neden olan kurum kaynaklı faktörlerin düzeltilmesiönerilebilmektedir.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    The Effects of a Walking Exercise Program on Fatigue in the Person with COPD
    (LIPPINCOTT WILLIAMS & WILKINS, 2016) Arslan, Selda; Oztunc, Gursel
    Purpose: The aim of the study was to assess the effect of a walking exercise program, three times a week for 8 weeks, on fatigue in people with chronic obstructive pulmonary disease (COPD). Design: This study was a randomized controlled trial. Methods: Walking exercise was applied to the intervention group three times a week for 8 weeks; no exercise was applied to the control group. Findings: No difference was seen between the points of pretest fatigue of the intervention and control groups (t = -0.788, p = .434). However, according to the posttest, the intervention group's point of fatigue was lower than the control groups, and this difference was statistically significant (t = -3.924, p = .001). Conclusion: It was found that a walking exercise program applied to patients with COPD affected the fatigue symptom positively. Clinical Relevance: Walking exercises programme can be used by nurses as a reference to monitor chronic obstructive pulmoner disease patients' health status.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Hemşirelik öğrencilerinin ders çalışma yaklaşımları
    (2015) Arslan, Selda; Ceylan, Burcu; Koçoğlu, Deniz
    Amaç: Bu araştırma bir üniversitenin hemşirelik bölümü öğrencilerinin ders çalışma yaklaşımlarını belirlemek amacıyla yapılmıştır.Gereç ve Yöntem: Tanımlayıcı tipte olan araştırma, bir Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik bölümünde okuyan ve araştırmaya katılmayı kabul eden 458 öğrenci ile yapılmıştır. Veriler sınıf ortamında Bilgi Formu ve Ders Çalışma Yaklaşımları Ölçeği kullanılarak toplanmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde SPSS v.20 paket programından yararlanılmış sayı, yüzdelik, t testi ve varyans analizi kullanılmıştır. Bulgular: Öğrencilerin ders çalışma yaklaşımları değerlendirildiğinde yüzeysel strateji puanlarının derin strateji puanlarından, derin motivasyon puanlarının ise yüzeysel motivasyon puanlarından yüksek olduğu bulunmuştur. Öğrencilerin cinsiyete göre ders çalışma yaklaşımları değerlendirildiğinde, derin yaklaşımda bir farklılık bulunmazken yüzeysel yaklaşımda, erkeklerin puanı kız öğrencilerden daha yüksek bulunmuştur (t:-4.516, p: 0.000). Öğrencilerin sınıf düzeyine göre ders çalışma yaklaşımları değerlendirildiğinde derin ve yüzeysel yaklaşım puanlarında anlamlı fark olduğu ortaya çıkmıştır. Sonuç: Hemşirelik öğrencilerinin ağırlıklı olarak yüzeysel ders çalışma yaklaşımı kullandığı sonucuna ulaşılmıştır. Öğrencilere derin yaklaşımı benimsemeleri konusunda rehberlik edilmesi gerektiği önerisi geliştirilmiştir
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Kronik Obstrüktif akciğer hastalığı ve astım yorgunluk ölçeği’nin geçerlilik ve güvenirliği
    (2013) Arslan, Selda; Öztunç, Gürsel
    Amaç: Bu çalışmanın amacı Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH) ve Astım Yorgunluk Ölçeği’nin (COPD and Asthma Fatigue Scale) KOAH ve astımlı bireylerde geçerlilik ve güvenirliğini değerlendirmektir. Yöntem: Metodolojik bir çalışmadır. Kronik obstrüktif akciğer hastalığı ve astım tanısı alan, hastalık açısından stabil dönemde olan, 18 yaşından büyük, rastgele örneklem yöntemiyle seçilen 200 hastaya ölçek uygulanmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde bağımlı gruplarda t testi, Pearson korelasyon ve faktör analizleri kullanılmıştır. Çalışmada etik kurul onayı ile bireylerden yazılı bilgilendirilmiş izin formu alınmıştır. Bulgular: Ölçeğin dil geçerliliğinde çeviri-geri çeviri yapıldı ve uzman görüşlerinin uyumlu olduğu saptandı. Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı ve Astım Yorgunluk Ölçeği’nin Türkçe sürümünün iç tutarlılık güvenirlik katsayısı 0.926’dır. Açıklayıcı faktör analizine göre toplam varyansın %71.3’ü açıklanmaktadır. Doğrulayıcı faktör analizi sonucunda, ölçeğin model uyum indeksleri olması gereken sınır aralığında bulundu. Ölçeğin test-tekrar test güvenirliğinde birinci ve ikinci ölçüm arasında fark olmadığı belirlendi (p0.05). Sonuç: Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı ve Astım Yorgunluk Ölçeği’nin KOAH ve astımı olan bireylerin yorgunluk durumunu değerlendirmede Türkçe için güvenilir olduğu belirlendi. Kronik obstrüktif akciğer hastalığı ve astımı olan bireylerin yorgunluk durumunu belirlemek ve hemşirelik girişimlerini buna göre planlamak için bu ölçeğin kullanılması önerilmektedir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Kırsal alanda yaşayan hipertansiyonlu bireylerin ilaç tedavisine uyum özetkililik düzeyleri ve etkileyen faktörlerin belirlenmesi
    (2018) Teke, Nur; Arslan, Selda
    Hipertansiyonda ilaç tedavisine olan uyum oldukça önemlidir. Amaç: Bu çalışma, kırsal alanda hipertansiyonlu bireylerin ilaç tedavisine uyum özetkililik düzeylerinin ve bazı sosyodemografik, sağlık ve hastalık özelliklerine göre farklılaşmasını belirlemek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Araştırma tanımlayıcı kesitsel türde yapılmış olup, çalışma grubu Kardiyoloji Polikliniğine başvuran hipertansiyonu olan 235 birey oluşturmuştur. Araştırmada araştırmacı tarafından hazırlanan "Anket Formu", ve "İlaca Bağlılık/Uyum Öz-Etkililik Ölçeği" kullanılmıştır. Bağımsız değişkenlerin analizinde t testi ve tek yönlü varyans analizi kullanılmıştır. Farklılığın tespit edilmesinde Tukey HSD testinden yararlanılmıştır. Anlamlılık p0.05 düzeyinde değerlendirilmiştir. Bulgular: Katılımcıların yaş ortalaması 63.2 9.9 olup, %64.3'ü kadın ve %78.7 si evli, %47.7'si ilkokul-ortaöğretim mezunudur. Ölçeğin toplam puan ortalamasının sosyodemografik özelliklere göre puan dağılımı değerlendirildiğinde yaş, cinsiyet, medeni durum, eğitim durumu, meslek, gelir durumunun anlamlı olduğu, birlikte yaşadığı kişiler değişkenin anlamlı olmadığı tespit edilmiştir. Sistolik kan basıncı, diyastolik kan basıncı, düzenli ilaç kullanma durumu, tansiyonun yan etkilerini bilme durumu, tansiyon ölçme/ölçtürme sıklığı değişkenlerinde ise ölçek puan ortalamasının farklılaştığı belirlenmiştir (p.05). Sonuç ve Öneriler: Çalışma sonucunda, kırsal kesimde yaşayan hasta grubunun ilaç tedavisine uyum düzeylerinin yüksek olduğu ve bazı değişkenlerden etkilendiği bulunmuştur. Kırsal alanda yaşayan hipertansif hastaların, ilaç tedavisine uyum öz-etkililik düzeylerini geliştirmelerine yönelik iş birliği sağlanması önerilebilir.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Parkinson Tanısı Almış Bir Olgunun "Roy Uyum Modeli" KullanılarakHemşirelik Bakımının Planlanması
    (2017) Arslan, Selda; Burucu, Rükuye
    Artan yaşlı nüfusu olan toplumlarda kronik hastalıklar ve bunların yol açtığı ek sorunlar yaşam kalitesini bozmakta, bakıcı yükünü artırmakta ve yüksek maliyete yol açmaktadır. Bu çalışmada Roy Uyum Modeli kullanılarak takip edilen bir hastanın bakım planının yapılması ve değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Beş yıl önce kol ağrısı, kuvvet kaybı ve zamanla elindeki titremeler ile Parkinson tanısı konulan 76 yaşındaki K.S. isimli kadın hastanın bakımı Roy Uyum Modeli kullanılarak hazırlanmış, hastaya bakım yapılmış ve değerlendirilmiştir. Hastadan yüz yüze görüşme yöntemi ile veriler toplanmıştır. Bu görüşmede hastanın onamı alındıktan sonra fiziksel muayenesi yapılmış, sorunları tespit edilmiştir. Ziyaret öncesi hastanın eğitim ihtiyacına yönelik eğitim planı, beslenme, eğitim ve egzersiz takip çizelgesi oluşturulmuş, eğitimler verilmiştir. İkişer hafta aralıklarla 6 ziyaret gerçekleştirilmiş, her görüşme yaklaşık iki saat sürmüş, egzersizler için videolar izlettirilmiştir. İlk ziyaretten sonra her seferinde hastaya egzersizlerin tamamı yaptırılmış, yanlışları düzeltilmiş, eksikleri tamamlanmıştır. Etik açıdan hastadan ve ailesinden yayınlanması için izin alınmıştır. Hastanın egzersiz yapmaya ve beslenmeye daha istekli olduğu, bu uygulamanın hastanın motivasyonunu artırdığı tespit edilmiştir. Tüm değerlendirmeler ışığında Roy Uyum Modeli'nin parkinsonlu hastaların bakımı için kullanılabilecek bir model olduğu, hastanın uyum sürecini hızlandıracağı ve bu şekilde ev ortamında yapılan ziyaretlerin motivasyonu artıracağı söylenebilir.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    Planning of a Treatment For a Woman Diagnosed With Parkinson's Disease Using "Roy Adaptation Model"
    (AVES PRESS LTD, 2017) Arslan, Selda; Burucu, Rukuye
    Chronic diseases and associated problems deteriorate the quality of life in populations with increased numbers of elderly individuals. They also increase nursemaids' work and the costs. Here we report the case of a patient, K.S., aged 76 years, who was diagnosed with Parkinson's disease 5 years ago because of lack of strength and shaking of hands. Patient care was performed using the Roy Adaptation Model and cared-considered using this model. The purpose of the research was care-consideration and preparation of a care plan using the Roy Adaptation Model. Data were obtained using the face-to-face method. After obtaining approval from the patient, physical examination and determination of the issue were performed. Before the visit, an education plan was prepared because of the education level of the patient. Nutrition, education, and exercise charts were created and used to train the patient. Six visits were made every 2 weeks. Each visit was nearly for 2 hours, and videos were watched by care members for performing exercises correctly. After the first visit, all exercises were performed with the help of care members. If there was a mistake in performing the exercise, care members corrected the same. Consent was obtained from the patient and patient's family. After the process, the patient was more willing to perform exercises, and the nutrition plan also increased the patient's motivation. Our results indicate that the Roy Adaptation Model can be used for patient care and for increasing the patients' orientation period. In addition, home visit increases patient motivation.

| Selçuk Üniversitesi | Kütüphane | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Selçuk Üniversitesi Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı, Konya, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim