Yazar "Canbar, Rahmi" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 6 / 6
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Detomidinin embriyotoksik doz sınırının in-ovo model ile belirlenmesi(Selçuk Üniversitesi, 2021) Canbar, Rahmi; Uslu, Muhittin; Tufan, Öznur; Yazar, EnverAmaç: Bu araştırmanın amacı detomidinin embriyotoksik doz sınırının fertil tavuk yumurtası kullanarak in-ovo model ile belirlenmesidir. Gereç ve Yöntem: Araştırmada 210 adet fertil yumurta 7 eşit (n: 30) gruba ayrılarak kuluçka makinasına optimum şartlarda yerleştirildi. Birinci gruba hiçbir uygulama yapılmadı. Diğer gruplardaki yumurtaların hava keselerine inkübasyonun yedinci günü, sırası ile serum fizyolojik, 10, 5, 2.5, 1.25 ve 0.625 mg/kg dozlarında detomidin uygulandı. İnkübasyonun 21. günü yumurtalar açılarak malformasyonlar, ölü embriyolar ve fertil olmayan yumurtalar belirlendi. Bulgular: 0.625, 1.25, 2.5, 5 ve 10 mg/kg dozlarında detomidin uygulanan gruplarda sırası ile 3, 2, 4, 6 ve 5 adet ölü embriyo belirlenirken, kontrol ve serum fizyolojik gruplarında ölü embriyo belirlenmedi. Kontrol ve 5 mg/ kg detomidin uygulanan gruplarda birer adet fertil olmayan yumurta belirlenirken, diğer gruplarda fertil olmayan yumurta gözlenmedi. 2.5, 5 ve 10 mg/kg dozlarda detomidin uygulanan gruplarda gözlenen ölüm oranları, kontrol ve serum fizyolojik gruplarından yüksek belirlendi (p<0.05). Öneri: Bu araştırmada kullanılan en küçük dozun hedef türler için önerilen en yüksek dozdan 7.8 kat fazla olduğu dikkate alındığında, embriyonal ölüm açısından normal dozlarda gebe memelilerde güvenli kabul edilebilir. Ancak memeliler için güvenlik katsayısı olarak 100 kat daha düşük doz olması gerektiği düşünüldüğünde, olumsuzlukların da gözlenebileceği dikkate alınmalıdırÖğe Detomidinin embriyotoksik doz sınırının in-ovo model ile belirlenmesi(Selçuk Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi, 2021) Canbar, Rahmi; Uslu, Muhittin; Tufan, Öznur; Yazar, EnverAmaç: Bu araştırmanın amacı detomidinin embriyotoksik doz sınırının fertil tavuk yumurtası kullanarak in-ovo model ile belirlenmesidir. Gereç ve Yöntem: Araştırmada 210 adet fertil yumurta 7 eşit (n: 30) gruba ayrılarak kuluçka makinasına optimum şartlarda yerleştirildi. Birinci gruba hiçbir uygulama yapılmadı. Diğer gruplardaki yumurtaların hava keselerine inkübasyonun yedinci günü, sırası ile serum fizyolojik, 10, 5, 2.5, 1.25 ve 0.625 mg/kg dozlarında detomidin uygulandı. İnkübasyonun 21. günü yumurtalar açılarak malformasyonlar, ölü embriyolar ve fertil olmayan yumurtalar belirlendi. Bulgular: 0.625, 1.25, 2.5, 5 ve 10 mg/kg dozlarında detomidin uygulanan gruplarda sırası ile 3, 2, 4, 6 ve 5 adet ölü embriyo belirlenirken, kontrol ve serum fizyolojik gruplarında ölü embriyo belirlenmedi. Kontrol ve 5 mg/ kg detomidin uygulanan gruplarda birer adet fertil olmayan yumurta belirlenirken, diğer gruplarda fertil olmayan yumurta gözlenmedi. 2.5, 5 ve 10 mg/kg dozlarda detomidin uygulanan gruplarda gözlenen ölüm oranları, kontrol ve serum fizyolojik gruplarından yüksek belirlendi (p<0.05). Öneri: Bu araştırmada kullanılan en küçük dozun hedef türler için önerilen en yüksek dozdan 7.8 kat fazla olduğu dikkate alındığında, embriyonal ölüm açısından normal dozlarda gebe memelilerde güvenli kabul edilebilir. Ancak memeliler için güvenlik katsayısı olarak 100 kat daha düşük doz olması gerektiği düşünüldüğünde, olumsuzlukların da gözlenebileceği dikkate alınmalıdır.Öğe Effect of Combined Application of Ivermectin and Praziquantel on Oxidative Stress and Selected Biochemical Parameters in Sheep(Selçuk Üniversitesi, 2023 Mart) Arslan, Mustafa Sedat; Yazar, Enver; Canbar, Rahmi; Uslu, MuhittinAim: Purpose of this research was to determine the combined effect of the oral administration of ivermectin and praziquantel on the oxidative status, liver and kidney function parameters in healthy sheep. Materials and Methods: Ivermectin + praziquantel tablets at the recommended dose (1 tablet/sheep) were administered orally to 18 Anatolian Merino sheep, and blood samples were obtained before administration (day 0) and at 24-hour intervals for 4 days thereafter. Plasma 8-hydroxy2-deoxyguanosine, malondialdehyde, superoxide dismutase, catalase, and glutathione peroxidase levels were measured with commercial kits using an ELISA reader. Serum aspartate aminotransferase, alanine aminotransferase, alkaline phosphatase, creatinine and blood urea nitrogen levels were measured in an autoanalyzer. Results: While the plasma 8-hydroxy-2-deoxyguanosine levels in the first 2 days were higher than the values on the 3rd and 4th days (p<0.05), statistical fluctuations were observed in the plasma glutathione peroxidase levels (p<0.05). An increased level of blood urea nitrogen was present on day 3 compared to day 0 (p<0.05). Conclusion: It can be stated that the recommended dose of ivermectin + praziquantel does not cause oxidative stress and has no significant effect on their liver and kidney function parameters in healthy sheep.Öğe The effect of interferon alpha administration on cytokine levels in sheep(Selçuk Üniversitesi, 2020) Coşkun, Devran; İder, Merve; Arslan, Mustafa Sedat; Canbar, Rahmi; Yazar, EnverAmaç: Bu çalışmanın temel amacı, sağlıklı koyunlara parenteral rekombinant insan interferon (rHuIFN)-?2a uygulamasının serum tümör nekroz faktör (TNF)-?, interlöykin (IL)-6 ve IL-10 seviyeleri üzerindeki etkisini belirlemektir. Ayrıca sağlıklı koyunlarda temel fizyolojik parametreler (vücut ısısı, nabız, solunum hızı), hemogram ve kan gazı parametrelerine etkisini tespit etmektir. Gereç ve Yöntem: Bu çalışmada 10 Merinos koyuna 9.000.000 IU rHuIFN-?2a deri altı yolla uygulandı. Kan örnekleri uygulamadan önce (0 saat) ve sonra 4, 8, 12, 24, 48, 72, 96 ve 120 saatlerde alındı. Aynı örnekleme zamanlarında vücut ısısı, nabız ve solunum hızı da belirlendi. Serum örneklerinden koyun spesifik TNF-?, IL-6 ve IL-10 seviyeleri ELISA okuyucu ile ölçüldü. Hemogram ve kan gazı parametreleri sırasıyla tam kan hücresi sayım cihazı ve kan gazı analiz cihazında ölçüldü. Bulgular: rHuIFN-?2a uygulaması sonrasında TNF-? ve IL-10 konsantrasyonları 96. saatte pik düzeye (p<0.05) ulaşırken, IL-6 konsantrasyonunda istatistiksel olarak anlamlı değişim belirlenmedi (p>0.05). Ayrıca vücut ısısı ve pO2 düzeylerinde geçici artışlar (p<0.05) belirlenirken, potasyum ve iyonize kalsiyum seviyelerinde düşmeler (p<0.05) belirlendi. Nabız, akyuvar sayımı, pH, base(ecf) ve sodyum değerlerinde ise istatistiki dalgalanmalar (p<0.05) tespit edildi. Öneri: Koyunlara rHuIFN-?2a uygulamasının immünolojik etkiler gösterebileceği, genel olarak güvenli kabul edilebileceği ve tedavide kullanım için düşünülebileceği ifade edilebilir.Öğe Kolorektal kanserli ratlarda tarantula cubensis alkolik ekstratı ve kapesitabinin birlikte kullanımda apoptoz mekanizmaları üzerine etkisi(Selçuk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2021) Canbar, Rahmi; Baş, Ahmet LeventKolon kanseri dünyada sık rastlanan kanser türlerinden birisidir. Kanser tedavisinde kullanılan ilaçların istenmeyen etkileri oldukça fazladır. Yapılan bu çalışmada veteriner hekimlikte homeopatik ürün olan Tarantula cubensis alkolik ekstraktı (TCAE) ve kanser tedavisinde kullanılan kapesitabinin deneysel kolon kanserinde etkileri araştırıldı. Çalışmada kullanılan 96 adet Winstar albino rat her grupta 12 adet olacak şekilde 8 gruba ayrıldı: Sağlıklı kontrol (K), kanser kontrol (KRK), sağlıklı TCAE (K + TCAE), kanser TCAE (KRK + TCAE), sağlıklı kapesitabin (K + kapesitabin), kanser kapesitabin (KRK + kapesitabin), sağlıklı kombine (K + TCAE+ kapesitabin) ve kanser kombine (KRK + TCAE + kapesitabin). Kanser gruplarının tamamına azoksimetan (AOM, 15 mg/kg, IP, 1 hafta ara ile 2 defa) uygulandı. TCAE gruplarına 15. haftadan itibaren 0.2 ml/rat (IP) 3 gün ara ile 4 hafta süresince uygulandı. Kapesitabin gruplarına 15. haftadan itibaren 40 mg/kg (PO, SID) dozunda 30 gün boyunca uygulandı. Kombine gruplarda her iki ilaç diğer gruplarda belirtilen doz ve uygulama yoluyla eş zamanlı uygulandı. 18 haftanın sonunda tüm ratlar ötanazi edilerek doku örnekleri alındı. Çalışmada Real Time Polimeraz Zincir Reaksiyonu (RT-PZR) ile Bcl-2, Bax, Kaspas-3 (Kas-3) ve Kaspas-9 (Kas-9) genlerinin düzeyleri belirlendi. Ayrıca histopatolojik olarak aberrant kriptal foki (ACF) sayıları belirlendi. Yapılan çalışmanın sonucunda TCAE uygulamasının kanserli hayvanlarda kontrol grubuna benzer Bax/Bcl-2 oranına sahip olduğu, sağlıklı hayvanlarda bu oranın azaldığı (P<0.05) belirlendi. Kapesitabin uygulanan gruplarda ise Bax/Bcl-2 oranın azaldığı (P<0.05) gözlendi. Tüm gruplarda kas-3 değerinde istatistiki değişimler belirlenmedi (P>0.05). TCAE ve kapesitabinin kanserli hayvanlarda tek ve kombine kullanımında ACF sayısını azalttığı (P<0.05) tespit edildi. Sonuç olarak kapesitabin uygulanan gruplarda Bax/Bcl-2 oranında azalma belirlenmekle birlikte, ACF sayısında da azalma belirlenerek paradoksal bir etki gözlendi. TCAE'ın kanserli hayvanlarda spesifik olarak azalan Bax/Bcl-2 oranı modüle edebileceği ifade edilebilir. Yapılacak olan çalışmalarda TCAE'nin etkinliğini belirlemek için farklı hücre içi yolaklarda çalışılması gerektiği önerilebilirÖğe Marbofloksasinin kardiyotoksik etkilerinin araştırılması(Selçuk Üniversitesi Veterinerlik Fakülesi, 2019) Coşkun, Devran; Dik, Burak; Korkmaz, Yasemin; Canbar, Rahmi; Er, Ayşe; Yazar, EnverAmaç: Mevcut araştırmanın öncelikli amacı marbofloksasinin kardiyotoksik etkilerini kalp hasarı belirteçleri olan serum troponin I, kreatin kinaz-MB (CK-MB), laktat dehidrogenaz (LDH) ve aspartat aminotransferaz (AST) düzeyleri ölçümü ile belirlemektir. Ayrıca karaciğer fonksiyon [alkalen fosfotaz (ALP), alanin aminotransferaz (ALT), gamma glutamiltransferaz (GGT), total protein], böbrek fonksiyon [kan üre nitrojen (BUN), kreatinin] ve hemogram [akyuvar (WBC), alyuvar (RBC), platelet, hemoglobin, hemotokrit] parametreleri üzerine etkisini belirlemektir. Gereç ve Yöntem: Araştırmada 10 adet Merinos ırkı erkek tokluya marbofloksasin (10 mg/kg/gün, deri altı) 14 gün süresince uygulandı. 0. (Kontrol), 1., 3., 5., 7., 9., 11., 13. ve 15. günler kan örnekleri alındı. Koyun spesifik serum CK-MB ve troponin I düzeyleri ELISA okuyucusunda, serum LDH, AST, ALT, ALP, GGT, total protein, kreatinin ve BUN değerleri otoanalizörde ve hemogram parametreleri kan hücresi sayım cihazında belirlendi. Bulgular: Marbofloksasin uygulamasının kalp hasarı belirteçi troponin I düzeyinde istatistiki olmayan (P>0,05), LDH ve AST düzeylerinde ise istatistiki (P<0,05) yükselmelere neden olduğu belirlendi. Marbofloksasin uygulamasının karaciğer fonksiyon parametreleri üzerine olumsuz etkisi belirlenmezken (P>0,05), böbrek fonksiyon parametrelerinden BUN düzeyinde artışlara (P<0,05), kreatinin düzeyinde ise istatistiki (P<0,05) dalgalanmalara neden olduğu belirlendi. Hemogram parametrelerinde ise referans değerlere yakın geçici düşmeler (P<0,05) gözlendi. Öneri: Koyunlara yüksek dozlarda uzun süreli marbofloksasin kullanılması gerektiğinde kardiyotoksisite açısından dikkatli olunması gerektiği ifade edilebilir. Ancak marbofloksasinin kardiyotoksik etkileri histopatolojik olarak doğrulanmalıdır.