Yazar "Deniz, Mehmet" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 4 / 4
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe 6098 sayılI TBK da sözleşme ile bağlı olmama kavramı ve üst süre sınırlandırması sorunu(2013) Arıkan, Mustafa; Deniz, Mehmet6098 sayılı Türk Borçlar Kanununda 30. madde ile 40. madde arasında İrade bozuklukları kenar başlığı altında yanılma (hata), aldatma (hile) ve korkutma (ikrah) halleri kaleme alınmıştır. Kanun koyucu söz konusu irade bozukluğu hallerinde iradesi sakatlanan tarafın sözleşmeyle bağlı olmayacağındanbahsetmiştir. Ancak sözleşmeyle bağlı olmama kavramından ne anlaşılması gerektiği tartışma konusu olmuştur. Ayrıca Türk Borçlar Kanununda m. 39/I de sözleşmeyle bağlı olmayan tarafın bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde bu hakkını kullanması gerektiği düzenlenmiştir. Bu bağlamda TBK. .m. 146daki 10 yıllık sürenin kıyasen burada da uygulanması gerektiği savunulmaktadır. Bir başka açıdan TMK. m. 152deki yanılma nedeniyle evliliğin iptalini isteme hakkını 5 yıllık süreyle sınırlandıran hükmün burada kıyasen uygulanmasının daha doğru olacağı da ileri sürülmektedir. Bir başka görüşe göre ise kanun koyucu herhangi bir üst süre belirlemediği için irade bozukluğu hallerinde iptal davası açılabilmesi için yorum ya da kıyas yoluyla sınırlandırıcı mahiyette bir üst sürenin getirilmesi mümkün değildir. Bu çalışmayla doktrindeki söz konusu tartışmalara bir katkı sağlanması amaçlanmıştır.Öğe Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde müteahhidin temerrüdü(Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2015-10-27) Deniz, Mehmet; Arıkan, MustafaArsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi Türk Borçlar Kanunu'nda özel olarak düzenlenmiş olan bir sözleşme tipi değildir. Türk Borçlar ICanunu'nda düzenlenmiş olan eser sözleşmesi ile taşınmaz satım sözleşmesinin unsurlarım barındıran karma nitelikli bir sözleşmedir. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde sözleşmenin taraflarından arsa sahibi arsanın belirli paylarını müteahhide devretmek borcu altına girmekte, müteahhit ise arsa üzerine inşa edeceği binanın belirlenen bağımsız bölümlerini arsa sahibine teslim etme borcunu üstlenmektedir. Müteahhidin temerrüdünün ortaya çıkması üzerine, iş sahibi öncelikle inşaatın tamamlanarak teslimini ve gecikme nedeniyle uğradığı zararın tazminini talep edebilir. Bunun yanında ek süre vermek kaydıyla, inşaatın tamamlanmasından vazgeçerek, olumlu zararının tazminini veya sözleşmeden dönerek olumsuz zararının tazminini talep edebilir. İş sahibinin olumlu zararının tazmininin talep edilmesi durumunda iş sahibi, zararının değişim veya fark teorisine göre tazminini talep edebilir. Sözleşmeden dönme durumunda ise tarafların aldıklarını iade borçlan doğacaktır. Sözleşmeden dönme üzerine iş sahibi, yükleniciye devrettiği arsa paylannın kendi adına tescilini, açacağı tapu sicilinin düzeltilmesi davasıyla talep edebilir. Bu durumda yüklenici de, yaptığı işin bedelini, talep edebilir.Öğe Direkt ve indirekt kompozit yüzeylere metal braketlerin bağlanma dayanıklılığının değerlendirilmesi(Selçuk Üniversitesi, 2020) Deniz, Mehmet; Erdur, Emire Aybüke; Akın, MehmetAmaç: Bu çalışmada, farklı kompozit yüzeylere (direct ve indirekt) uygulanan farklı pürüzlendirme yöntemlerinin yüzeyde oluşturduğu pürüzlülük ve metal braketlerin bağlanma dayanıklılığı üzerine olan etkisi değerlendirilmiştir. Gereç ve Yöntemler: Çalışmamızda direkt ve indirekt olmak üzere 2 farklı tipte kompozit diskler ve çekilmiş alt keser dişler kullanıldı. Kompozit grupları oluşturmak amacıyla direkt ve indirek kompozitin her birinden 60 adet olmak üzere toplamda 120 kompozit disk üretici talimatlarına göre hazırlandı. Kompozit diskler uygulanacak farklı pürüzlendirme yöntemlerine göre, 4 alt gruba ayrıldı. Bu gruplar; ortofosforik (OF) asit, kumlama, frezle pürüzlendirme yapılan ve hiçbir işlem uygulanmayan kontrol grubu olarak belirlendi. Ayrıca, makaslama bağlanma dayanımı karşılaştırmak için yüzeyi OF asidi ile pürüzlendirilmiş diş grubu oluşturuldu. Bütün kompozit disklerin pürüzlülüğü profilometre cihazı ile yüzeyler pürüzlendirilmeden önce ve sonra ölçüldü. Braketler yapıştırıldıktan sonra, örneklere termal siklus uygulandı ve makaslama bağlanma dayanımı testi yapıldı. Kompozit yüzeylerde oluşan değişiklikler stereomikroskop ve tarayıcı elektron mikroskobu (SEM) ile incelendi. İstatiksel değerlendirme için, iki yönlü ANOVA, Tukey HSD ve Wilcoxon signed rank testleri kullanıldı. Bulgular: Direkt ve indirekt kompozitler arasında makaslama bağlanma dayanımı değerlerinde anlamlı bir fark bulunmadı (p>0.05). Kumlama ile pürüzlendirilen direkt kompozit gruplarında pürüzlülük değerlerinin, indirekt gruptaki değerlerden anlamlı derecede daha yüksek bulundu (p <0.05). OF asit ve frez uygulanan yüzeyler arasında istatistiksel olarak fark bulunmadı (p>0.05). Frez yöntemi, hem bağlanma dayanımı, hem de pürüzlülük değerlerinde en yüksek sonuçları gösterdi (p <0.05). Kompozit yüzeylerin SEM görüntüleri de bu bulguları destekledi. Sonuç: Bu çalışmanın sınırlamaları dahilinde, sonuçlarımız frez uygulamasının ortodontide kompozit yüzeyleri pürüzlendirmede etkili ve güvenilir bir yöntem olduğunu gösterdi.Öğe Kobilerde yenilik, yenilik stratejileri ve bir uygulama(Selçuk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, 2011) Deniz, MehmetKOBİ’lerin büyük işletmeler karşısında yaşamlarını sürdürmeleri, farklılaşmak suretiyle müşteriye bir artı değer yaratabilmeleriyle mümkün olabilmektedir. Bunu gerçekleştirmenin yollarından biri ise yenilikçi bir firma olmak, yenilik stratejilerini izlemektir. Bu çalışma, yenilik kavramı ve yenilik stratejilerini KOBİ ölçeğindeki işletmeler bakımından incelemeyi, KOBİ’lerin yeniliğe bakış açılarını ve yenilik stratejilerini izleme tutumlarını araştırmayı amaçlamaktadır. Araştırma bulgularından Malatya’da değişik sektörlerde faaliyet gösteren işletmelerin, yenilikte öncü olmayı amaçlayan saldırgan yenilik stratejisini öncelikli bir strateji olarak düşünmemekle beraber yeniliğin, yenilikçi ürünlerin işletmenin pazar paylarını artırmada veya korumada ve rekabet avantajı sağlamadaki rolü konusunda yeterli bir bilgi ve bilince sahip oldukları gözlenmiştir.