Yazar "Gönen, Sinan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 17 / 17
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Anadolu'da yer adlarına bağlı olarak oluşan efsaneler üzerine incelemeler(Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2004) Gönen, Sinan; Sakaoğlu, SaimÖğe Âşık Aliyâr'ın Konya âşıklık geleneği içindeki yeri(Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi, 2009) Gönen, SinanAşıklık geleneği içerisinde Konya'nın önemli bir yeri vardır. Tarihi süreçte Aşık Ömer, Aşık Şem 'i, Silleli Sururı gibi birçok aşığa mekan olan Konya' da, son yıllarda geleneği devam ettirmeye gayret eden önde gelen aşıklardan biri de Aşık Zikri Aliyar' dır. Bu makale, Aşık Aliyar' ı etraflıca bilim dünyasına tanıtarak onun Konya aşıklık geleneği içerisindeki yerini belirlemeyi amaçlamaktadır. Aşağıda onun hayat hikayesiyle birlikte, sanat anlayışına yer verilerek farklı türdeki şiirlerinden örneklerle makale tamamlanacaktır.Öğe Balkan Türklerinin belleğinde yaşayan ortak deyimlerin günümüze yansıması(Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi, 2011) Gönen, SinanDeyimler, atasözleri gibi kalıplaşmış sözler olması dolayısıyla bir milletin yaşantısını, kültürünü ve tarihini gelecek kuşaklara yansıtan en önemli söz birliklerinin başında gelir. Dilin ilk kullanım dönemlerinden itibaren kullanılmaya başlanılan ve atasözlerine benzer şekilde deneyim, gözlem ve tecrübelerle yoğrulan deyimler mecaz sanatıyla da bütünleşip zenginleşerek dil içerisinde kendine geniş bir kullanım alanı bulmuş ve ayrıca bugün bir milletin dağılış coğrafyasını da bize kültür atlası hâlinde göstermektedir. Deyimler; hem içinde yer alan kelimelerin dilde yaşama süreleriyle, hem de kelimelerin ifade ettiği durumların millet hayatıyla örtüşmesiyle bugünlere pek az değişikliklerle gelmiştir. Öyle ki deyimler dile zenginlik kattığı gibi toplum sosyolojisiyle toplumun değerleriyle birleşerek bir kültürü yoğuran temel dinamiklerden de biri olarak karşımızda durmaktadır. Bugün Türk coğrafyasında binlerle ifade ettiğimiz ortak deyimlerimiz içerisinde, Osmanlı coğrafyasında yer alan Türk topluluklarının dillerine birçok ortak deyim yerleşmiş ve farklı coğrafyalarda aynı sözler benzer şekillerde kullanılarak bugünlere gelmiştir. Bu makale tarihten günümüze, Balkan coğrafyasında kullanılan ortak deyimlerimizden hareketle kültür birlikteliğini ve bu birlikteliğin devamını göstermesi bakımından dikkat çekici tespitler içerecektir. Ayrıca makalede, Balkan coğrafyasından tespit edilen deyimlerin Türkiye Türkçesinde tespit edilen karşılıkları da yer alacaktır.Öğe Batı Türklerinin manzum atasözleri üzerine bir araştırma(Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2006) Gönen, Sinan; Sakaoğlu, SaimTürk kültürünün zengin parçalarından biri de herkes tarafından bilinen ve sık sık kullanılan atasözleridir. Atasözleri bu çalışmada bilimsel olarak ele alınarak, atasözlerine biçim açısından yaklaşılmış, atasözlerinin manzum yönü ortaya çıkarılmıştır. Ayrıca, bu çalışmada Hazar Denizi'nin batısında yer alan ve Batı Türkleri adını verdiğimiz Türk devlet ve topluluklarının atasözleri birlikte ele alınmıştır. Burada değişik bölgelere Türk ait atasözlerinin tip ve varyant ilişkisi ile birbirlerine bağlı olduğu görülmüş, bu da atasözlerinin ortaklıklarını meydana koyarken, Türk kültürünün zenginliğini ve bütünlüğünü ortaya çıkarmıştır. Ayrıca; bu çalışmada, atasözlerinin biçim açısından manzum ve mensur olarak ikiye ayrıldığı tespit edilirken; manzum atasözlerinin incelenmesi sonucunda, bu atasözlerinin manzum özelliklerden kafiye, redif, ölçü, durak ve nazım birimi gibi unsurları bünyesinde taşıdığı görülmüştür. Bunun yanında; manzum atasözleri muhteva, mitoloji, edebû sanatlar, anlam ilişkisi, tip-varyant ilişki, vb. pek çok açıdan irdelenmiştir. Çalışma, Türk kültürüne ve özellikle atasözü araştırmalarına yeni bir bakış açısı kazandırmayı hedeflemiştir.Öğe Deyimlere şekil açısından bir yaklaşım örneği(Selçuk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi, 2008) Gönen, SinanKalıp aşmış sözlerimizden olan deyimler her zaman atasözleri ile birlikte ele alınmış ve dilimizin önemli yapı taş arı arasında sayılmıştır. Bugüne kadar deyimlerle ilgili olarak derleme ve sözlük tarzmda birçok ça Lşma yapılmıştır. Bu arada deyimlerin içerik ve şekil yönü biraz eksik ka mıştır . Burada deyimlerin şekil yönü ele alın ş, yeni bir sın flama yapılarak şiir yönü olan deyimler manzum deyim başlığı tında nce enm ştir.Öğe Efsanelerde kara renginin görünümü(Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, 2005) Gönen, Sinanİnsanlar çevrelerinde gördükleri varlıkları, algıladıkları renklerle bütünleştirerek tanımlamışlardır. Bu renklerden biri de karadır. Bu makalemizde karanın olumlu ve olumsuz anlamı ile efsanelerimize yansıması incelenmiştir.Öğe Efsanelere göre insan adlarından kaynaklanan yerleşim yeri adları ve Beyşehir adı(Selçuk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi, 2007) Gönen, Sinanİnsanlar çevrelerini kuşatan bütün canlı ve cansız varlıkları adlandırmışlardır. Bu adlandırmalarda · içerisinde yaşadıkları mekanlar da yer almıştır. Ayrıca ad verirken efsaneler ,de oluşmuştur. ·Bugün . insanların üzerinde yaşadığı yerleşim yerlerinin adlarının veriliş kaynakları çok çeşitlidir. Biz, bildirimizde insan adlarından kaynaklanan yerleşim yerlerinden hareketle, efsanelere göre Beyşehir adının nasıl · oluştuğu konusu üzerinde duracağız.Öğe Eleştiri kültürünün Konya türkülerine iz düşümü(Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi, 2017) Gönen, SinanHalk şiirinin önemli türlerinin başında türküler gelmektedir. Yüzyıllardan bu tarafa Türk sözlü kültürünün zenginlikleri içerisinde yer alan türküler, insanımızın aşklarını, sevgilerini, sevinçlerini, kederlerini, vb. yansıtmıştır. Türküler, kendine has farklı ezgileriyle çeşitlilik arz ederken, işlediği konu ve şekil açılarından da farklılıklar gösterirler. Ayrıca, türküler anonim olabildiği gibi, ferdi olan türküler de bulunmaktadır. Türkülerde, günlük yaşamın içinde insanın karşılaşabileceği bütün durumlar konu olarak işlenmiştir. Elbette, günlük yaşama dair bakış açılarının içinde, eleştirel yaklaşımlar da türkülerde kendine yer bulabilmiştir. Türküler içerisinde, Konya türkülerinin kendine özgü farklı bir yeri vardır. Bu makalede, Konya türkülerinde yer alan eleştiri kültürü ayrıntılı olarak ele alınmış ve eleştirinin sebepleri, çeşitleri, sınırları, vb. hususlarda türkülerin işlevi ortaya konulmaya çalışılmıştır. Burada Konya türküleri özelinde, eleştirel bakış açısının kümelendiği belli başlı hususlar örnekleri ile ortaya konulmuştur. Özellikle örneklerde görüleceği gibi, evliliğin çeşitli yönleriyle ilgili eleştirilerin yoğunlaştığı görülmüş; ayrıca sevgili, kaynana, komşu, yakınlar, düşman, vb. insanın çevresinde var olan, hayatta karşılaşabileceği kişiler de eleştirilmiştir. Bunun yanında hastalık, ölüm, hayatın getirdiği beklenilmeyen durumlar da türkülerde eleştirilen konular içerisinde bulunmaktadır.Öğe Göç yolunda kaybolan Basat ile göç yolunda dünyaya gelen Tepegöz’ün günümüzde anlatılan bir varyantı üzerine(2011) Gönen, SinanBilindiği üzere Oğuz kavmi düşmandan göç ederek kaçarken Basat’ı yolda kaybederler, onu bir aslan bulur ve büyütür. Yine, yaylaya çıkma zamanında Aruz’un çobanı Konur Koca Saru Çoban da bir peri ile ilişkiye girmesi sonucu Tepegöz dünyaya gelir. Bu iki kahramanın mücadelesi üzerine kurulu olan hikâyemizin, Giresun’un Şebinkarahisar ilçesi Kınık Köyü’nde yeni bir varyantı derlenmiştir. Bu makalede göç yolculuklarının ana motiflerini oluşturduğu hikâyemizin, günümüzde derlenen varyantıyla karşılaştırmalı incelemesi yapılacaktır.Öğe Göç Yolunda Kaybolan Basat ile Göç Yolunda Dünyaya Gelen Tepegöz’ün günümüzde anlatılan bir varyantı üzerine(Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, 2011) Gönen, SinanBilindiği üzere Oğuz kavmi düşmandan göç ederek kaçarken Basat’ı yolda kaybederler, onu bir aslan bulur ve büyütür. Yine, yaylaya çıkma zamanında Aruz’un çobanı Konur Koca Saru Çoban da bir peri ile ilişkiye girmesi sonucu Tepegöz dünyaya gelir. Bu iki kahramanın mücadelesi üzerine kurulu olan hikâyemizin, Giresun’un Şebinkarahisar ilçesi Kınık Köyü’nde yeni bir varyantı derlenmiştir. Bu makalede göç yolculuklarının ana motiflerini oluşturduğu hikâyemizin, günümüzde derlenen varyantıyla karşılaştırmalı incelemesi yapılacaktır.Öğe Konya mânilerinde geçen yerleşim birimlerinin adlarına bir bakış(Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, 2004) Gönen, SinanAnonim halk edebiyatının en yaygın türlerinden olan mâniler birçok unsuru bünyelerinde barındırırlar. Bu unsurlardan biri de yerleşim birimleri adlarına yer vermeleridir. Makalemizde Konya ve çevresinde tespit edilen mânilerdeki yerleşim birimi adlarını inceleyeceğiz.Öğe Manzum atasözü kavramı üzerine değerlendirmeler(Selçuk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi, 2006) Gönen, SinanAnonim halk edebiyatı türleri içerisinde yer alan, kalıplaşmış ifadelerden biri de atasöz/eridir. Atasözleri bilimsel bir incelemeye tabi tutulduğunda manzum ve mensur olarak ikiye ayrıldığı görülecektir. Bu makalede; manzum atasözü terimi etraflıca değerlendirilerek, manzum atasözlerinin §ekil ve kavram özellikleri belirtilecek ve bir tanımına ulaşılacaktır.Öğe Prof. Dr. Sai̇m Sakaoğlu’nun Fıkra İle İlgi̇li̇ Çalışmalarının Bi̇bli̇yografyası(Selçuk Üniversitesi, 2004 Ağutos) Gönen, SinanHalk edebiyatı ve halk bilimi araştırmalarında bibliyografyalar önemi bir yer tutar. Biz de, bu yazımızda Prof. Dr. Saim Sakaoğlu’nun fıkra ile ilgili çalışmalarının künyelerini vereceğiz. Prof. Sakaoğlu’nun fıkra ile ilgili çalışmaları 11 alt başlıkta değerlendirilecektir. Makale ve bildirilerinin içeriklerine de değinilecektir. Bu bibliyografya fıkra ile ilgili bilimsel çalışmalarda önemli bir başvuru kaynağı olacaktır.Öğe Türk kültüründe kız kaçırarak evliliğin köy seyirlik oyunlarındaki izleri(Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, 2011) Gönen, SinanMilletin çekirdeğini aile kurumu oluşturur. Geçmişten günümüze aile kurumunun kurulma-sında belirli kurallar ve yollar izlenmiştir. Genellikle bu kurallar toplumun genelinin benimse-diği değerlerden oluşur. Ancak bu kuralların içinde toplumun bugün bile yadırgayarak baktığı kız kaçırma yoluyla evlenme, geçmişten günümüze toplumsal bir gerçek olarak yaşatılmış ve günümüze kadar gelmiştir. Bu makalede, evlilik çeşitlerinden biri olan kız kaçırmanın kültü-rümüze yansıması ve özellikle köy seyirlik oyunlarımızda konu olarak işlenmesi ele alınacaktır.Öğe Türkçe kelimelerin efsane dünyasında anlamlandırılması ve çözümlenmesi(Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi, 2015) Gönen, SinanEfsanelerin halk anlatmaları arasında ayrı bir yeri vardır. Daha çok dinleyeni inandırma gayesi üzerine kurulu, anonim, kısa ve nesir seklindeki bu anlatılar, dinleyeni anlatının büyülü ortamına çekmekte; âdeta anlatıda verilmek istenen ana fikri dinleyiciye kısa ve özlü bir biçimde vermeyi hedeflemektedir. Efsaneler içerisinde kelimelerin anlamlandırılması üzerine olusanların varlıgı dikkat çekicidir. Örnegin, “mola” kelimesinden “Mugla” kelimesine ulasıldıgını, efsane bizlere ispat etmeye çalısır. Yine, kelime birliklerinden efsanelere ulasıldıgı da görülecektir. Örnegin, Konya kelimesini açıklamaya çalısırken kelimeyi “kon-” ve “ya” olmak üzere fiil ve baglaca ayırır, sonra hikâyenin sonunda bu kelimeleri birlestirerek karsımıza Konya kelimesini çıkarır. Elbette bunlar anlatı dünyasında bir hikâyeye dayanacaktır. Yani efsanelerden sonra kelimelere ulasıldıgı gibi, önceden dilde var olan bir kelimenin üzerine de olay örgüsü kuran, kurgusal bir anlatı olusturulmustur. Bu makalede kelime ve anlatı iliskisi üzerinde ayrıntılı olarak durulacak ve çözümlemelere ulasılmaya çalısılacaktır.Öğe Türklerin dilinde İstanbul silüetinin görünümü(Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi, 2010) Gönen, SinanDünyanın en güzel şehirlerinin basında gelen İstanbul her devirde cazibe merkezi olmayı başarmış, coğrafi güzelliğiyle her devrin insanını büyülemeyi sürdürmüştür. Bugün İstanbul’un bu büyüsü bütün olumsuzluklara rağmen hâlâ devam etmektedir. İstanbul, Türklerin fethiyle baslayan başkentliğinin yanında kültür başkentliğini de üstlenmiş ve özellikle klasik edebiyatımız içerisinde kendisine ayrı bir yer edinmiştir. Öyle ki klasik edebiyatımız ve âşık edebiyatımızda İstanbul’un pek çok güzelliğini görmek mümkündür. Bu bağlamda İstanbul her devirde sayısız âşık edinmiş ve âşıklarını kendisine tutkuyla bağlamıştır. Türk tarihinde birçok açıdan öneme sahip bir şehrin kültürümüz içerisinde de sönük kalması düşünülemezdi. İstanbul geçmişte ve bugün kültürel ürünlerimize konu olmuş, âşığının karsısında maşuk olmuş ya da aşklarla bütünleşen bir mekân olmuştur. Birçok kültürel ürünümüz içerisinde karsımıza çıkan İstanbul, türkülerimiz içerisinde de kendine ayrı bir yer edinmiştir. İstanbul’un güzelliklerini isleyen türküler olduğu gibi, İstanbul’un havasını aşkla, sevgiyle birleştiren türkülerimiz de vardır. Bu makalede İstanbul’u konu edinen türkülerdeki İstanbul silüeti çıkarılmaya çalışılacak, İstanbul’un türkülerimize etkisi çeşitli yönleriyle değerlendirilecektir.Öğe Unutulmuş Bi?r Âşık: Âşık Edi?p Önal ve Şi?i?rleri?nden Örnekler(Selçuk Üniversitesi, 2007) Gönen, SinanBu makalede 33 adet orta ve büyük ölçekli defteri şiirle dolduran, fakat âşık edebiyatı araştırıcılarınca henüz tam olarak keşfedilememiş bir âşık olan Edip Önal’ın kendisinden derlediğimiz hayat hikâyesi ile şiirlerinde işlediği başlıca konular belirtilecek ve şiirlerinden örneklerle âşığımız tanıtılmaya çalışılacaktır.