Holstein Irkı Düvelerde Tohumlamayı İzleyen 12. Günde GnRH Uygulamalarının Fertilete Üzerine Etkisi
Yükleniyor...
Dosyalar
Tarih
2002
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
The effect of GnRH analogue on the pregnancy rate was studied in heifers in Konya province. A total of 40 Holstein heifers aging between 15-16 months was included in the study. The heifers in oestrus detected by rectal palpation were divided into 2 groups randomly. First group received 10 \mug buserelin (GnRH) intramuscularly on the 12th day after the first insemination, and second group had 2.5 ml placebo intramuscularly. Pregnancy rates in the GnRH and placebo groups after the first insemination were 70 and 45 % respectively (p<0.001). All of the heifers were pregnant on the 4th insemination and per pregnancy rates were 1.35 and 1.85 insemination in GnRH and placebo groups, respectively. Blood was taken in order to determine the plasma progesterone levels on the 0 (insemination day), 4, 8, 12, 14, 16, 18, 20 and 22 days. There were no statiscally significant differences on the progesterone levels between the GnRH and placebo groups in the pregnant heifers. On the other hand, GnRH group had statiscally lower (p<0.05) progesterone levels than placebo group in the nonpregnant heifers on the 14th day. It was concluded that embryonic deaths resulting from luteal insufficiencies can be prevented with application of GnRH analogue on the 12th day of insemination, but sperm quality, anovulation and delayed ovulation as ovulatory defect as a cause of wrong insemination time might effect the results, therefore in this type of studies, endochrinologic examinations must also be carried out.
Sunulan çalışmada Konya'da özel bir sütçü inek işletmesinde bulunan düvelerde ilk tohumlama sonrası 12. günde uygulanan bir GnRH analoğunun gebe kalma oram üzerine etkisi araştırıldı. Çalışma materyalini yaşlan 15-16 ay arasında değişen Holstein ırkı 40 baş düve oluşturdu. Rektal palpasyonla östrüste olduğu tespit edilen düveler rastlantısal olarak 20'şer başlık 2 gruba ayrıldı. Deneme grubuna ait düvelere tohumlama sonrası 12. günde 10 \mug buserelin, kontrol grubuna ait düvelere ise 2.5 mi plasebo kas içi yolla enjekte edildi. Deneme ve kontrol grubundaki düvelerin ilk tohumlamada gebe kalma oranı sırasıyla % 70 ve % 45 olarak elde edildi (p0.001). Düvelerin tamamı 4. tohumlamalarında gebe kaldı ve gebelik başına yapılan tohumlama sayısı sırasıyla 1.35 ve 1.85 olarak elde edildi. Plazma progesteron düzeyinin belirlenebilmesi için düvelerin tamamından 0 (Tohumlama günü), 4, 8, 12, 14, 16, 18, 20 ve 22. günlerde kan örnekleri alındı. Deneme ve kontrol grubunda gebe kalan düvelerin kan alım günlerindeki progesteron düzeyleri arasında istatistiksel fark bulunmadı. Ancak gebe kalmayan düvelerin uygulama sonrası ilk kan alım gününde (14. gün) progesteron düzeyi deneme grubunda kontrol grubuna göre düşük bulundu (p0.05). Sonuç olarak düvelerde luteal yetmezliklere bağlı olarak şekillenen embriyonik ölümlerin tohumlama sonrası 12. günde GnRH analoğu ile önlenebileceği; ancak infertilité sebebi olabilen yanlış zamanda tohumlama, sperma kalitesi, anovulasyon ve ovulasyon gecikmesi gibi ovulatör bozuklukların bu yönde yapılan çalışmaları etkileyebileceği ve bunun için endokrinolojik muayene yöntemlerinin de bu tür çalışmalarda kullanılmasının yararlı olacağı kanısına varıldı.
Sunulan çalışmada Konya'da özel bir sütçü inek işletmesinde bulunan düvelerde ilk tohumlama sonrası 12. günde uygulanan bir GnRH analoğunun gebe kalma oram üzerine etkisi araştırıldı. Çalışma materyalini yaşlan 15-16 ay arasında değişen Holstein ırkı 40 baş düve oluşturdu. Rektal palpasyonla östrüste olduğu tespit edilen düveler rastlantısal olarak 20'şer başlık 2 gruba ayrıldı. Deneme grubuna ait düvelere tohumlama sonrası 12. günde 10 \mug buserelin, kontrol grubuna ait düvelere ise 2.5 mi plasebo kas içi yolla enjekte edildi. Deneme ve kontrol grubundaki düvelerin ilk tohumlamada gebe kalma oranı sırasıyla % 70 ve % 45 olarak elde edildi (p0.001). Düvelerin tamamı 4. tohumlamalarında gebe kaldı ve gebelik başına yapılan tohumlama sayısı sırasıyla 1.35 ve 1.85 olarak elde edildi. Plazma progesteron düzeyinin belirlenebilmesi için düvelerin tamamından 0 (Tohumlama günü), 4, 8, 12, 14, 16, 18, 20 ve 22. günlerde kan örnekleri alındı. Deneme ve kontrol grubunda gebe kalan düvelerin kan alım günlerindeki progesteron düzeyleri arasında istatistiksel fark bulunmadı. Ancak gebe kalmayan düvelerin uygulama sonrası ilk kan alım gününde (14. gün) progesteron düzeyi deneme grubunda kontrol grubuna göre düşük bulundu (p0.05). Sonuç olarak düvelerde luteal yetmezliklere bağlı olarak şekillenen embriyonik ölümlerin tohumlama sonrası 12. günde GnRH analoğu ile önlenebileceği; ancak infertilité sebebi olabilen yanlış zamanda tohumlama, sperma kalitesi, anovulasyon ve ovulasyon gecikmesi gibi ovulatör bozuklukların bu yönde yapılan çalışmaları etkileyebileceği ve bunun için endokrinolojik muayene yöntemlerinin de bu tür çalışmalarda kullanılmasının yararlı olacağı kanısına varıldı.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Heifer, GnRH, fertility, Düve, fertilite
Kaynak
Hayvancılık Araştırma Dergisi
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
12
Sayı
2
Künye
Erdem, H., Tekeli, T., Yenice, M., (2002). Holstein Irkı Düvelerde Tohumlamayı İzleyen 12. Günde GnRH Uygulamalarının Fertilete Üzerine Etkisi. Hayvancılık Araştırma Dergisi, 12(2), 50-54.
