Yazar "Ökeşli, Selmin" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 9 / 9
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Çocuklarda Desfluran-Sevofluran Anestezisinin İdame ve Derlenme Üzerine Olan Etkilerinin Karşılaştırılması(2003) Uzun, Süleyman; Tuncer, Sema; Tavlan, Aybars; Reisli, Ruhiye; Sarkılar, Gamze; Ökeşli, SelminBu çalışmada çocuklarda kısa süreli cerrahi girişimlerde anestezi idamesinde kullanılan desfluran ve sevofluranın özellikleri karşılaştırıldı. Yaşları 4-12 olan 50 çocuk çalışmaya alındı. Anestezi indüksiyonundan 30 dk önce 0.5 mg kg-1 midazolam oral uygulandı. Anestezi indüksiyonu için 2-2.5 µg kg-1 propofol, 10 µg kg-1 alfentanil ve 0.1 mg kg-1 sisatrakuryum verildikten sonra hastalar randomize olarak iki gruba ayrıldı ve anestezi idamesi için % 60 N2O ile birlikte % 6-7 desfluran (grup I) ve 2-2.5 % sevofluran (grup II) uygulandı. Cerrahi başlamadan önce, hastalara postoperatif analjezi için 20 mg kg-1 parasetamol rektal uygulandı. Postoperataif bulantıkusma insidansını azaltmak için 150 µg kg-1 deksametazon verildi. Sistolik arter basıncı, diyastolik arter basıncı, ortalama arter basıncı ve kalp atım hızı indüksiyon öncesi, indüksiyon ve entübasyon sonrası, cerrahi başladıktan 5., 10. ve 20. dk. sonra ve anestezi sonunda kaydedildi. Anestezik ajanlar ameliyat bitiminde kesildi. Ekstübasyon ve derlenme zamanı kaydedildi. Ajitasyon üç puanlı skorlama ile değerlendirildi. Her iki grupta da hemodinamik parametreler bazal değerlerin % 30'unda seyretti. Derlenme zamanı desfluran grubunda daha kısa bulundu (p0.05). Ekstübasyon zamanı ve ajitasyon insidansı iki grupta benzer bulundu (p0.05). Her iki grupta postoperatif kusma insidansında istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulunmadı (p0.05). Sonuç olarak çocuklarda propofol indüksiyonu sonrası desfluran ve sevofluranın anestezi idamesinde güvenle kullanılabileceği kanısındayız.Öğe Comparison of Intrathecal Isobaric Bupivacaine-Morphine and Ropivacaine-Morphine for Caesarean Delivery(Elsevier Sci Ltd, 2003) Öğün, Cemile Öztin; Kırgız, E. N.; Duman, Ateş; Ökeşli, Selmin; Akyürek, CemalettinBackground. This study was designed to evaluate the effects of intrathecal isobaric bupivacaine 0.5% plus morphine and isobaric ropivacaine 0.5% plus morphine combinations in women undergoing Caesarean deliveries. Method. Twenty-five parturients received ropivacaine 15 mg and morphine 150 mug (RM group) and twenty-five parturients received bupivacaine 15 mg and morphine 150 mug (BM group) for spinal anaesthesia. Sensory and motor block, haemodynamics, postoperative analgesia, fetal outcomes, and side-effects were evaluated. Results. Intrathecal bupivacaine-morphine and ropivacaine-morphine provided effective sensory anaesthesia and motor block. Time to reach complete motor block was shorter and time to complete recovery from motor block was longer in the BM group than the RM group (P<0.05). The time to regression of two dermatomes and time for the block to recede to the S2 dermatome were similar in both groups (P>0.05). Time to first complaint of pain and the mean total consumption of tenoxicam were similar in both groups (P>0.05). APGAR scores at 1 and 5 min were similar in the two groups, as were mean umbilical blood pH values (P>0.05). Hypotension and pruritus were the most common side-effects in both groups during the operation. Conclusion. Intrathecal isobaric ropivacaine 0.5% 15 mg plus morphine 150 mug provides sufficient anaesthesia for Caesarean delivery. The ropivacaine-morphine combination resulted in shorter motor block, similar sensory and postoperative analgesia.Öğe The Effect on Intraocular Pressure of Tracheal Intubation or Laryngeal Mask (Tm) Insertion During Sevoflurane Anaesthesia in Children Without the Use of Muscle Relaxants(BLACKWELL SCIENCE LTD, 2001) Duman, Ateş; Öğün, Cemile Öztin; Ökeşli, SelminBackground: We studied the effects of sevoflurane on intraocular pressure after induction in children undergoing either tracheal tube (TT) or laryngeal mask airway (LMA(TM)) insertion without a muscle relaxant Methods: The study included 38 children. Anaesthesia was induced (8%) and maintained (3-4%) with sevoflurane in 100% O-2. NO muscle relaxant was used. A TT was inserted in group I (n = 20), and an LMA in group II (n = 18). IOPs were measured after induction, insertion of TT or LMA and at 1, 2 and 3 min thereafter. The heart rate, mean arterial pressures were also recorded. Results: Intraocular pressures increased significantly in group I after TT (P < 0.01) and remained high until after 3 min. The pressures were similar in the LMA group at all measurements. Conclusions: Sevoflurane does not prevent the increase in IOP after intubation without muscle relaxants. LMA does not increase IOP in children after sevoflurane induction.Öğe Remifentanil-Sevofluran-Azotprotoksit Anestezisinde Propofol ve Tiyopenton'un Orta ve İleri Yaştakİ Kadınlarda Derlenmeye ve Erken Kognitif Fonksiyonlara Etkisi(2002) Öğün, Öztin Cemile; Topal, Ahmet; Duman, Ateş; Erol, Atilla; Ökeşli, SelminBu çalışmada, anestezi idamesinde sevofluran-remifentanil-N2O kullanılan, total abdominal histerektomi geçiren orta ve ileri yaşlardaki kadın hastalarda tiyopenton veya propofol indüksiyonunun erken postoperatif kognitif fonksiyonlar ve derlenmeye etkileri araştırıldı. ASA l-III sınıf, 67 kadın hastada (yaş:40-75) anestezi indüksiyonu Grup PR'de (n31) 2 mg/kg propofol, grup TR'de (n36) 5 mg/kg tiyopenton ile sağlandı. Kas gevşetici olarak mivakuryum kullanıldı. Tüm gruplarda anestezi idamesi, 0.25 \mug/kg/saat remifentanil -0.5 MAC sevofluran -(60:40) N2O:O2 ile sağlandı. KAH, OAB, solunum sayısı ve SpOg kaydedildi. Tüm hastalarda mini-mental test (MMT), Postanestezi Aldrete skorlaması (PAS) uygulandı. Sedasyon düzeylerinin değişim zamanları ve eş zamanlı VAS ile ağrı skorları kaydedildi. Grup PR'de KAH ve OAB indüksiyonda azaldı (p0.05). MMT skorları Grup PR de preoperatif 23.13.7 iken postoperatif 17.15.7; Grup TR'de preopratif 23.34.9 iken postoperatif 14.06.0 olarak ölçüldü (p0.05). MMT uygulanabilme zamanı grup TR'de daha uzundu ve ekstübasyondaki sedasyon skoru daha yüksekti, ancak PAS skorları Grup PR'ye göre düşüktü (Grup TR için; 7.21.3 ve 9.00.9; Grup PR için 8.31.3 ve 9.60.5) (p0.05). VAS skorları Grup TR'de daha yüksekti (p0.05). Postoperatif bulantı kusma sıklığı Grup PR'de daha azdı (p0.05). Sonuçta; orta ve ileri yaştaki kadın hastalarda, azotprotoksit- remifentanil-sevofluran anestezisinden önce tiyopenton ile indüksiyon yapılması propofol ile indüksiyon yapılan gruba göre, erken dönem kognitif fonksiyonların dönüşünü ve derlenmeyi belirgin olarak uzattığı görüldü.Öğe Remifentanil-sevoflurane-nitrous Oxide Anaesthesia: the Effects of Propofol or Thiopentone on Early Cognitive Function and Recovery in Moderate Aged and Elderly Women [remifentanil-sevofluran-azotprotoksit Anestezisinde Propofol ve Tiyopenton'un Orta ve ileri Yaştaki Kadinlarda Derlenmeye ve Erken Kognitif Fonksiyonlara Etkisi](2002) Öztin, Öğün Cemile; Topal, Ali; Duman, Ateş; Erol, A.; Ökeşli, SelminIn this study, we investigated the cognitive functions and recovery following thiopentone or propofol induction before remifentanil and sevoflurane-nitrous oxide anaesthesia, in patients undergoing total abdominal hysterectomy operations. In 67 ASA I-III class women (age:40-76), anaesthesia was induced with 1,5 mg/kg propofol in Group PR (n=31), and 5 mg/kg thiopentone in Group TR (n=36). Mivacurium was used for muscle relaxation. Anaesthesia was maintained with 0.25 ?/kg/h remifentanil, and a mixture of 0.5 MAC sevoflurane-nitrous oxide: oxygen (60:40). Heart rate (HR.), mean arterial pressure (MAP), respiratory rate (RR) and SpO2 were recorded. Mini-mental test (MMT), postanaesthesia Aldrete scoring (PAS) pain scores using visual analog scale (VAS) with the changing times of sedation scores using 4 point sedation scale were recorded simultaneousely. In group PR HR and MAP decreased after induction. In both groups MMT scores were lower than their preopertive values and MMT scores were decreased in group TR when compared to group PR postoperatively. (Preoperatively 23.1±3.7 vs 23.3±4.9, postoperatively 17.1±5.7 vs 14.0±6.0) (p<0.05). MMT application time was longer than Group PR. (p<O.05). In group TR, PAS scores were more decreased (Group TR: 7.2±1.3 and 9.0±0.9; Group PR: 8.3±1.3 and 9.6±0.5) (p<0.05). VAS scores were higher in Group TR. The incidence of postoperative nausea-vomiting was lower in Group PR (p<0.05). Thiopentone used for induction before nitrousoxide-remifentanil-sevoflurane anaesthesia considerably prolonged the return of early cognitive functions and recovery time in middle-advanced aged women when compared with propofol.Öğe Sezaryenlerde Bupivakaine Eklenen Sufentanil ve Fentanilin Maternal ve Neonatal Etkileri(2003) Reisli, Ruhiye; Tuncer, Sema; Çelik, Jale; Yosunkaya, Alper; Uzun, Süleyman; Sarkılar, Gamze; Ökeşli, SelminBu çalışmada sezeryanlarda intratekal bupivakaine eklenen sufentanil, fentanil ve plasebonun maternal ve neonatal etkilerinin araştırılmasını amaçlandık. Etik komite onayı alındıktan sonra, 45 miyadında gebe randomize olarak üç gruba ayrıldı. Grup K'ya (Kontrol grubu) 10 mg bupivakain heavy ve 2 mL izotonik mayi, Grup F'ye 10 mg bupivakain heavy ve 25 µg fentanil, Grup S'e ise 10 mg bupivakain heavy ve 10 µg sufentanil, tüm gruplarda verilecek mayi toplam 4 mL olacak şekilde intratekal olarak uygulandı. Olguların hemodinamik parametreleri, motor ve duyusal blokajları, ameliyat sonrası ilk analjezik ihtiyaç zamanları ve perpost operatif yan etkiler takip edildi. Göbek kordonundan arteryal kan gazı örnekleri, 1.-5. dk Apgar skorları ve yenidoğan bebeklerin 2. saat Nörolojik ve Adatif Kapasite Skorları (NAKS) değerlendirildi. Hasta özellikleri, L1-2, T10 ve maksimal dermatomlara ulaşım zamanları, motor blok derecesi ve motor bloğun ortadan kalkış zamanları, kan gaz analizleri, Apgar ve NAKS skorları açısından gruplar arasında fark yoktu. Bulantı, grup K da grup S ve F'e göre daha fazla gözlendi (p0.05). Kaşıntı Grup S ve F de Grup K'ya göre daha fazla gözlendi (p0.05). Bu yan etki Grup S'de daha belirgindi (p0.05). İlk analjezik ihtiyacı süresi grup K'ya göre grup S ve F de daha uzunken (p0.05), grup S ile grup F karşılaştırıldığında grup S de daha uzun bulundu (p0.05). Spinal anestezi için bupivakaine eklenen 25 µg fentanil veya 10 µg sufentanilin intraroperatif bulantıyı azaltmaları ve postoperatif ilk analjezik ihtiyacı süresini uzatmaları yanında neonatal yan etkilerinin olmaması nedeni ile sezaryenlerde güvenle kullanılabileceği kanısındayız.Öğe Sezeryan Operasyonlarında Postekstradural Titremenin Önlenmesinde Klonidin ve Meperidinin Karşılaştırılması(2002) Çelik, Jale Bengi; Tuncer, Sema; Çelik, Çetin; Ökeşli, Selmin; Akyürek, CemalettinAMAÇ: Ekstradural anestezili sezaryen sonrası anestezi sonrası görülen titremenin tedavisinde klonidin ve meperidinin etkisini salin verilen kontrol grubu ile karşılaştırmayı amaçladık. GEREÇ VE YÖNTEM: Bu prospektif çift kör randomize çalışmada, sezaryen operasyonuna alınan 60 sağlıklı gebeye epidural blok uygulandı ve 3 gruba ayrıldı. Hastalara gruplara göre 1,5 g /kg klonidin, 0,5 mg /kg meperidin ve salin verildi. 10 dk. Sonra tüm hastalara ekstradural anestezi uygulandı. BULGULAR: Salin grubunda 20 hastadan 8 hastada titreme görüldü. Klonidin ve meperidin grubunda hiçbir hastada titreme görülmedi. SONUÇ: Biz 1,5 g /kg klonidin ve 1 mg /kg meperidinin önemli klinik yan etkiye neden olmaksızın post-ekstradural titremeyi azalttığı sonucuna vardık.Öğe Tekrarlayan Sevofluran Anestezisinin Yavru Rat Karaciğeri Üzerine Etkileri: Sodalaym'ın Rolü(2003) Ünal, Mesut; Reisli, Ruhiye; Tuncer, Sema; Erol, Atilla; Avunduk, Mustafa; Ökeşli, SelminDeneysel çalışmalar tekrarlanan sevofluranm uygulamalarının hepatotoksik olabileceğini belirtmektedir. Bu toksik etkiler anestezik ajanın direk etkisinden olabileceği gibi, sevofluranın sodalaym tarafından parçalanması sonucu oluşun toksik ürünlere bağlı da gelişebilir. Bu, çalışmanın amacı, yavru ratlarda sodalaymlı ve sodalaymsız devrelerde tekrarlanan sevofluran anestezisinin, karaciğer üzerine etkilerini araştırmaktır. Çalışmada 15-30 g ağırlıkları arasında 27 Wistar cinsi rat kullanıldı. Hatlar, 9'lu gruplar oluşturulacak şekilde 3 gruba rasgele ayrıldı. Hatlar özel olarak yaptırılmış transparan plastik kutuya alındılar ve halka sistemi ile anestezi makinasına bağlandılar. Kontrol grubu olan Grup K'ya % 100 O2 verildi. Sodalaymsız anestezi devresinde sevofluran uygulanan gruba (Grup S) % 100 O2 içinde % 2.5- 2.7 konsantrasyonda sevofluran uygulanırken, aynı gaz karışımı sodalaymlı anestezi devresinde Grup SS'e uygulandı. Ratlara, gün aşırı toplam 5 kez olmak üzere 60 dakika sevofluran anestezisi uygulandı. Kan örneklerinden SGOT, SGPT ve alkalen fosfataz değerleri elde edildi. 10. günde ratlar sakrifiye, edildikten sonra, karaciğer doku örnekleri ışık mikroskobisi ile histopatolojik olarak değerlendirildi. SGOT, SGPT ve alkalen fosfataz değerleri özellikle Group SS'de yükseldi. Karaciğerin histopatolojik değerlendirilmesinde, her iki deney grubunda istatistiksel olarak anlamlı olmayan minimal değişiklikler mevcutlu. Sonuç olarak, sodalaymlı ve sodalaymsız devrede tekrarlanan sevofluran anestezisinin karaciğer üzerine minimal etkileri olduğu kanaatine varıldı.Öğe Trakeal Entübasyonda Oluşan Hemodinamik Yanıtın Kontrolünde Sufentanilin Farklı Dozlarının Karşılaştırılması(2003) Tuncer, Sema; Reisli, Ruhiye; Yosunkaya, Alper; Tavlan, Aybars; Uzun, Süleyman; Ökeşli, SelminÇalışmamızda laringoskopi ve entübasyona hemodinamik yanıtta sufentanilin en uygun, yeterli ve güvenilir dozunu belirlemeyi amaçladık. Çalışma elektif cerrahi planlanan ASA I-II sınıfı, kardiyovasküler hastalığı olmayan, normotansif 45 olguda gerçekleştirildi. Olgular rasgele olarak 3 eşit gruba ayrıldı. Bütün olgulara intravenöz 0.03 mg kg-1 midazolam premedikasyonundan 10 dk sonra, Grup I'e (GI) 0.1 µg kg-1, Grup II'ye (GII) 0.15 µg kg-1, Grup III'e (GIII) 0.2 µg kg-1 sufentanil intravenöz uygulandı. Yaklaşık 2 dk sonra 2 mg kg-1 propofol ve 1.5 mg kg-1 süksinil kolin verildi. Olgular direk laringoskopi ile entübe edildiler. Sistolik arter basıncı (SAB), diyastolik arter basıncı (DAB), ortalama arter basıncı (OAB) ve kalp atım hızı (KAH), başlangıçta (midazolam uygulamasından 10 dk sonra) (t0), propofol uygulamasından önce (t1), laringoskopi öncesi (t2), trakeal entübasyondan sonra 1. ve 3 dk (t3, t4) ölçüldü. Grup içi parametre değerleri karşılaştırıldığında G I'de entübasyon sonrası (t3, t4) KAH'da artış gözlendi (p0.05). G II'de indüksiyon sonrası (t2) SAB değeri başlangıç değeri ile karşılaştırıldığında anlamlı olarak düşük bulundu (p0.05). G III'de tüm hemodinamik parametre değerleri (SAB, DAB, OAB; KAH) t2, t3 ve t4' de anlamlı düşük bulundu (p0.05). Gruplar karşılaştırıldığında ise G I ve G II arasında hemodinamik parametre değerleri açısından tüm ölçüm zamanlarında farklılık gözlenmezken,G III'de G I'e göre t3'de SAB, OAB ve KAH; t4'de SAB, DAB, OAB ve KAH'da, G II'ye göre, t3 ve t4'de KAH değerleri anlamlı olarak düşük bulundu (p0.05). GIII'de 7 olguda bradikardi gözlendi. Sonuç olarak, kardiovasküler hastalığı olmayan, normotansif olgularda laringoskopi ve entübasyon sonrası cevabın önlenmesinde 0.15 µg kg-1 sufentanilin yeterli ve güvenilir olduğu kanısındayız.