Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • DSpace İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Yaşar, Aşkın" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 20 / 41
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Alternative methods of treatment for organic animal production: a survey of “baitarname” (veterinary manuscript)
    (2017) Yiğit, Ali; Yaşar, Aşkın
    Manuscripts, containing thousands of years of information and experiences about the treatment of diseases of other animal species, mostly horses, are known by different names such as baitarname, esbname, haylname and bazname. These authentic works, which were also established during the Islamic Civilization period, also bear the traces of different civilizations such as Ancient Egypt, Ancient India and Ancient Greek. With this study, it was aimed to shed light on the evaluation of these manuscripts which have thousands of years of knowledge in terms of treatment and preventive medicine in organic animal production. The main material of the work is originated of a manuscript work conducted as a doctoral thesis and of information on the subject. In addition, books, theses, researches and compilation studies that can be reached within the scope of the subject and which were studied before were also evaluated. In these study, it is observed that the use of herbal, animal and mineral resources as medicines in the treatment, as well as the applications of phlebotomization and cauterization are among the treatment methods. Increased pharmacological, toxicological and clinical trials on herbal, animal and mineral drugs, which are accepted as a complementary role even if they are not alternative, could be a valuable source of organic animal production for which artificial drug use is prohibited or restricted.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Araştırma Etiği Üzerine
    (Selçuk Üniversitesi, 2001) Yaşar, Aşkın; Ataç, Adnan
    Bilimsel araştırmaların merkezinde dürüstlük ilkesi yer alır. Araştırma etiği açısından zarar vermeme, yararlılık, adalet, gizlilik, özerkliğe saygı ve aydınlatılmış onam ilkeleri de önemlidir. Bilimsel araştırmalarda konunun seçimi, verilerin toplanıp işlenmesi, bulguların yorumlanması ve sonuçlanın bilim çevresine duyurulması aşamalarında bazı hatalı uygulamalar olabilmektedir. Eğer bu amaçlı olarak yapılıyor ise bilimsel sahtekarlık söz konusudur. Araştırmaların yayınlanması sırasında yayın hırsızlığı, çift yayın, haksız imza, eksik imza, bölerek yayımlama gibi etik sorunlar gündeme gelmektedir. Etik açıdan sorunsuz bilimsel araştırma yapabilmenin koşulu araştırmacının iyi etik donanıma sahip olmasıdır. fyi etik donanım ise çağdaş bilim etiği normlarını benimsemek demektir. Bu seviyeye gelebilmek için bilimsel araştırma metodolojisi ile araştırma etiği eğitimi almak gerekir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Dünya'da ve Türki?ye'de Hayvan Haklarının Tari?hsel Geli?şi?mi?
    (Selçuk Üniversitesi, 2004) Yaşar, Aşkın; Yerlikaya, Halis
    Bilimsel araştırma ve deneylerde hayvan kullanımındaki artış, bu eyleme karşı görüşte olanların da sayısında artışa neden olmuştur. Hayvan deneylerine karşı (antivivseksiyonist) tavir sergileyen gruplann ilk yasal örgütü Ingiltere'de (1875) kurulmuştur. II. Dünya Savaşı sonrasında, hayvanlann deneylerde kullanımmdaki artış, 1960'li yıllarda en üst seviyeye ulaş mış ve bu durum hayvanlan koruma konusunda bir refleksin oluşmasına neden olmuştur. "Insanlann hayvanlara karşı so rumluluğu olmalı" fikrinden "hayvan haklanna kadar uzanan düşünceler zincin, dünyanın farklı yerlerinden çok sayıda hay van severin farklı isimler altında (Hayvan severler demeği, doğayı ve hayvanlan koruma demeği vb) örgütlenmelerini hızlandırmış ve güçlendirmiş: hayvanları koruma kurullarının ve deney hayvanlan etik kurullannin önemini, görev ve sorumluluklanını da artırmıştır. Bu hızlı gelişmeler son yüzyıl için Türkiye'de de görülmüş ve hayvan hakları hareketi ko nusunda önemli sayılabilecek mesafeler alınmıştır. Bu çalışmada, Dünya'da ve Türkiye'deki hayvan haklan hareketi, tarihsel boyutu ile ele alınıp tartışılacaktır.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Emekli Olan Prof. Dr. Mehmet Kocabatmaz Hoca'nın Hayatı ve Bilimsel Çalışmaları
    (Selçuk Üniversitesi, 1998) Yaşar, Aşkın
    Bu makale, veteriner hekimliği fizyotoji alanında rumenoloji ve hematoloji çalışmalarıyla tanınan Prof. Dr. Mehmet Kocabatmaz'ın bilimsel yaşamını incelemek, ülke hayvacılığının ve veteriner hekimliğinin sosyal sorunlarına gösterdiği ilgisini ortaya koymak, ayrıca veteriner hekimliği biyoğrafisine katkı sağlamak amacıyla ele alındı.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Emekli olan Prof. Dr. Mehmet Kocabatmaz hoca'nın hayatı ve bilimsel çalışmaları
    (1998) Yaşar, Aşkın
    [Abstract not Available]
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Emekliye Ayrılan Prof. Dr. Leyla Kalaycıoglu Hoca'nın Hayatı ve Çalışmaları
    (Selçuk Üniversitesi, 1998) Yaşar, Aşkın
    Veteriner Hekimliği Tarihi araş· tırmaları içerisinde biyograli ve bib· liyograli çalışmalarının ayrı bir önemi vardır. Makalede, Veteriner Hekimliği Biyokimya alanında ulusal ve uluslararası çalışmalarıyla Türk Veteriner Hekimliğinin yükselmesi için uğraş vermiş olan, 15 Şubat 1998 tarihinden itibaren emekliye ayrılan değerli hoca Prof. Dr. Ayşe Leyla Kalayeıoğlu; bilimsel yaşamı incelenmek ve veteriner hekimliği biyografisine katkı sağlamak üzere ele alındı. olduğu bir bulgu Biyokimya alanında uluslararası bir otorite olan Prol. Dr. S.G. van den Bergh tarafından bilimsel bir buluş olarak nitelendirildi'. 1979 yılında "Atatürk Orman Çiftliği Ineklerinde Gebeliğin Son Ayında ve Laktasyon Periyodu Süresince Kan Serumunda ve Sütfe Bazı Mineral Maddeler Yönünden Araştırmala" adlı tezi ile Doçent oldu. YÖK tarafından 1982 yılında 2547 sayılı Kanunun 40 (b) maddesiyle S.Ü. Veteriner Fakültesi'nde görevlendirildi ve 3 yıl burada görev yaptı. I.Ü. Veteriner Fakültesi BiyokimyaFizyoloji Anabilim Dalına 20 Ağustos 1985 günü Prof. olarak atandı; ancak görevlendirmeli olarak S.Ü.'de hizmete devam etti. YÖK'nun 25081 sayılı olurlarıyla 1988 yılında S.Ü. Veteriner Fakültesi Biyokimya-Fizyoloji Anabilim Dalı Profesörlüğüne atandı.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Evaluation in terms of various parameters the Selçuk University Faculty of Veterinary Medicine graduates opinions
    (Selçuk Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi, 2019) Yaşar, Aşkın; Aslım, Gökhan; Tekin, Mehmet Emin; Çevrimli, Mustafa Bahadır; Mat, Burak; Tekindal, Mustafa Agah
    Amaç: Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi 1982 yılında eğitimöğretim hayatına başlamış olup, günümüze kadar binlerce veteriner hekimi mezun etmiştir. Çalışmada Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi’nden mezun olan veteriner hekimlerin statülerinin belirlenmesi, istihdam alanlarının araştırılması ve profillerin ortaya çıkarılarak çeşitli parametrelere karşı görüşlerinin ortaya konulması amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Katılımcılara uygulamak amacıyla “Bilgi Derleme Formu” hazırlandı ve bu form aracılığıyla veriler toplandı. Verilerin değerlendirilmesinde SPSS 25 istatistik paket programı kullanıldı. Değişkenler, medyan (IQR), yüzde ve frekans değerleri kullanıldı. Kategorik veriler Fisher’s Exact Test ve Ki Kare testi ile analiz edildi. Bulgular: Katılımcıların %45.70’inin bir yıl içerisinde çalışma hayatına başladığı; %64.40’ının fakülteyi bilinçli bir şekilde tercih ettiği; %86,50’sinin şu anda çalıştığı işinden memnun olduğu; %73.10’unun eğitimi sırasında mesleki ve etik sorumluluk anlayışını edindiği belirlendi. Öneri: Sonuç olarak Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi’nin, kurulduğu günden bugüne kadar verdiği mezunlarla mesleğin hemen hemen her sektöründe ülke hayvancılığına önemli katkılarda bulunduğu; çalışmanın ülke genelinde diğer veteriner fakültelerinden mezun olan veteriner hekimlere uygulanması ile mesleki standartların daha yüksek seviyelere çıkarabilmesi için gerekli çalışmaların yapılmasına yardımcı olabileceği ileri sürülebilir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    An evaluation on coping with stress of Selcuk University Faculty of Veterinary Medicine students: Covid-19 pandemic process
    (Selçuk Üniversitesi, 2022) Çelik, Esra; Danış, Emine Merve; Aslım, Gökhan; Tekindal, Mustafa Agah; Yaşar, Aşkın
    Aim: Declared as a pandemic by the World Health Organization on March 11, 2020, Covid-19 has raised significant psychological concerns and physical problems in humans. This study aimed to evaluate the relationship between the methods of coping with stress of the SUFVM students with socio-demographic characteristics, experiences during the Covid-19 pandemic process, and professional career concerns. Materials and Methods: The research sample consisted of 644 students from the 1st-5th grades who continued their education at SUFVM in the 2019-2020 academic year and agreed to participate in the research. The research was carried out by filling in the questionnaire form sent to the participants’ mobile phones between 14-22 December 2020 voluntarily. The questionnaire consisted of four parts in total, which determined socio-demographic characteristics, professional career concerns, and experiences with Covid-19, and measuring the style of coping with stress. Results: It was determined that SUFVM students used the most“self-confident approaches” (%27) and the least “seeking social support” (%13) sub-factors among the strategies to cope with stress, female students had higher “helpless approaches” scores (%22) than male students (%21), and fifth-grade students had “helpless approaches” scores were lower than the other classes, and the third-grade students had higher “submissive approaches” scores compared to other classes. Conclusion: It can be said that the coping strategies SUFVM students use are mostly problem-based active styles, and they use passive styles related to emotions less, also it is very important for them to develop skills to cope with stressful situations such as the Covid-19 pandemic.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Geleneksel süt sağım yöntemi: Koşana koşma
    (Selçuk Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi, 2014) Sinmez, Çağrı Çağlar; Aslım, Gökhan; Yaşar, Aşkın
    Amaç: Bu çalışmada İç Anadolu Bölgesinin Konya Bölümünde koyunlarda uygulanan ve “koşana koşma” adı verilen süt sağım yöntemine ait verilere ulaşılarak unutulmaya yüz tutan bu geleneğin değerlendirilmesi amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Çalışmanın materyalini, İç Anadolu’nun Konya Bölümü içerisinde kalan yörelerde yaşayan halk hekimliği uygulayıcıları, hayvan sahipleri ve hayvancılıkla uğra- şan kişilerden oluşan dokuz kaynak kişiden toplanan veriler oluşturdu. Veri toplama amacıyla “koşana koşma” uygulamasıyla ilgili sorulardan oluşan “Bilgi Derleme Formu” kullanıldı. Elde edilen veriler yazılı, sözlü ve görsel olarak kayıt altı- na alınarak değerlendirildi. Bulgular: Çalışmada süt sağımı esnasında, koyunların mera ve köylerde açık bir alanda bir hat boyunca özel bir urgan ile yüzleri birbirine bakacak şekilde kolay çözülen düğümlerle birbirlerine bağlandığı, bu yönteme “koşana koşma”, koyunların sağıldığı yere “koşan yeri”, bağlandıkları urgana “koşan örmesi” denildiği; ortalama 50-60 sağmal koyundan bir “koşan” yapıldığı ve koyunlardan günde iki kez bu yöntem kullanılarak süt sağıldığı belirlendi. Öneri: Sonuç olarak, koşana koşma yöntemiyle süt sağım işleminin kolaylaştığı, sağım yapılan koyunların kolaylıkla belirlendiği, işgücü ve masrafların azaldığı ve böylece karlı bir yetiştiriciliğin sağlanabildiği; bu nitelikleriyle “koşana koşma” uygulamasının Türk halk kültürünün zenginliğini yansıtan bir uygulama olduğu ve kültürel miras kapsamında yer alması gerektiği ileri sürülebilir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Geleneksel süt sağım yöntemi: koşana koşma
    (2014) Yaşar, Aşkın; Sinmez, Çağrı Çağlar; Aslım, Gökhan
    Amaç: Bu çalışmada İç Anadolu Bölgesinin Konya Bölümünde koyunlarda uygulanan ve koşana koşma adı verilen süt sağım yöntemine ait verilere ulaşılarak unutulmaya yüz tutan bu geleneğin değerlendirilmesi amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Çalışmanın materyalini, İç Anadolu'nun Konya Bölümü içerisinde kalan yörelerde yaşayan halk hekimliği uygulayıcıları, hayvan sahipleri ve hayvancılıkla uğraşan kişilerden oluşan dokuz kaynak kişiden toplanan veriler oluşturdu. Veri toplama amacıyla koşana koşma uygulamasıyla ilgili sorulardan oluşan Bilgi Derleme Formu kullanıldı. Elde edilen veriler yazılı, sözlü ve görsel olarak kayıt altına alınarak değerlendirildi. Bulgular: Çalışmada süt sağımı esnasında, koyunların mera ve köylerde açık bir alanda bir hat boyunca özel bir urgan ile yüzleri birbirine bakacak şekilde kolay çözülen düğümlerle birbirlerine bağlandığı, bu yönteme koşana koşma, koyunların sağıldığı yere koşan yeri, bağlandıkları urgana koşan örmesi denildiği; ortalama 50-60 sağmal koyundan bir koşan yapıldığı ve koyunlardan günde iki kez bu yöntem kullanılarak süt sağıldığı belirlendi. Öneri: Sonuç olarak, koşana koşma yöntemiyle süt sağım işleminin kolaylaştığı, sağım yapılan koyunların kolaylıkla belirlendiği, işgücü ve masrafların azaldığı ve böylece karlı bir yetiştiriciliğin sağlanabildiği; bu nitelikleriyle koşana koşma uygulamasının Türk halk kültürünün zenginliğini yansıtan bir uygulama olduğu ve kültürel miras kapsamında yer alması gerektiği ileri sürülebilir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Gıda tarım ve hayvancılık bakanlığında görev yapan veteriner hekimlerde mobbing (yıldırma) üzerine bir değerlendirme
    (2016) Aslım, Gökhan; Yaşar, Aşkın
    Mobbing, çalışma hayatında bireylerin zaman zaman karşılaşabileceği ve belirli bir nedeni olmayan bir durum olup, mobbing davranışlarının kişiler arasında rekabetin bulunduğu her türlü grupta görülebileceği gibi özellikle de kamuda yapılan değerlendirmeler ve yükselmelerde, meslektaşlar ve yöneticiler ile ilişkilerde önemli rol oynadığı da belirtilmektedir. Çalışmada, Türkiye'de Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nda görev yapan veteriner hekimlerin mobbing ile karşılaşma durumlarının belirlenmesi amaçlandı. Çalışma evrenini Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına bağlı kurumlarda kalıcı kadroda bulunan veteriner hekimler oluşturdu. İller, Adana, Erzurum, İstanbul, İzmir, Konya, Samsun ve Şanlıurfa olarak belirlendi ve toplam 630 veteriner hekime anket uygulandı. Çalışmada katılımcılara mobbing ile ilgili iki temel soru yöneltildi ve bu sorular ile demografik özellikler arasındaki ilişki incelendi. Anket uygulaması sonucu elde edilen veriler SPSS 20.0 istatistik programı ile sıklık ve ki-kare analiz testlerine tabi tutuldu. Çalışmada, katılımcıların %11.7'si sürekli, %51.7'si bazen iş yerlerinde mobbing olduğunu belirtirken; katılımcıların toplam %49.0'unun mobbinge bir şekilde maruz kaldığı (geçmişte ve/veya günümüzde) tespit edildi. Sonuç olarak; son yıllarda önemi her geçen gün artan ve kurumların mücadele etmesi gereken bir durum olan mobbingin, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı bünyesinde çalışan veteriner hekimlerin çalışma yaşamını olumsuz etkilediği; buna bağlı olarak çalışanların kuruma olan güvenlerini ve kurumun da çalışanları nezdinde itibarlarını kaybetmemeleri adına mobbing sebeplerinin tespit edilip, kalıcı çözümler üretilmesi gerektiği söylenebilir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Hadislerde hayvanları koruma ve gönenci (refahı) üzerine bir değerlendirme
    (2015) Sinmez, Çağrı Çağlar; Arıcan, Musa Kazım; Yaşar, Aşkın
    Hayvanları koruma ve hayvan gönenci (refahı) kavramlarının, İslam kaynaklarında yer almasına rağmen güncel bir dille topluma takdim edilemediği görülmektedir. Çalışmada, hayvanları koruma ve hayvan gönenci ile ilgili hadislerin belirlenmesi ve Hz. Muhammed'in hayvan sevgisi, bakımı, beslenmesi ve yetiştiriciliği konularındaki davranış modellerinin topluma sunulması amaçlandı. Çalışmanın gerecini İslam Peygamberi Hz. Muhammed'e ait hadisleri içeren ve hadis kitaplarının en güveniliri olarak kabul edilen "Kütüb-i Sitte" oluşturdu. Bu kitapta yer alan hadisler hayvanları koruma ve gönenci açısından incelenerek değerlendirildi. Söz konusu hadisler Türkiye'nin imza attığı uluslararası sözleşmeler ve konuyla ilgili ulusal mevzuatla ilişkilendirilmeye çalışıldı. Çalışmada faydalanılan hadislerden yola çıkarak, Hz. Muhammed'in, hayvanların korunmasını, onlara eziyet edilmemesini, temizlik ve bakımlarının yapılmasını, yaratılışlarına uygun işlerde kullanılmasını, fazla yük yüklenmemesini ve avlanılmamasını tavsiye ettiği açıkça görülmektedir. Sonuç olarak, söz konusu hadislerde yer alan ideal davranış modellerinin Müslüman toplumlarda hayvanları ve onların refahını koruma yükümlülüğü ve bilincinin oluşmasında önemli bir katkı sağlayacağı ileri sürülebilir
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Hayvan Gönenci - Veteri?ner Heki?mli?ği? I?li?şki?si? ve Avrupa Bi?rli?ği?ndeki? Yasal Düzenlemeler Üzeri?ne Bi?r Araştırma
    (Selçuk Üniversitesi, 2004) Yaşar, Aşkın; Yerlikaya, Halis
    Hayvan gönenci, hayvanın yaşam kalitesini yansıtan bir tanımlamadır. Tam anlamıyla zihinsel ve fiziksel sağlık durumunu, mutluluğunu ve uzun yaşam gibi özellikleri içerir. Hayvan gönenci konusu, 1960'li yılların başından beri dünyanın farklı yerlerinde ele alınan ve tartışılan bir konu oldu. Bu tartışmaların etkisiyle "Hayvan Hakları Evrensel Bildiris? kabul edildi. Günümüze ulaşıldığında ise Avrupa Birliği kuruluşları ve üye ülkelerde hayvan gönenci konusunda önemli gelişmeler kaydedilmiş ve birçok yasal düzenleme yapılmıştır. Çalışmada, farklı boyutlanıyla hayvan gönenci ele alınarak özellikle veteriner hekimliği ile ilişkisi ortaya konmaya çalışılacak; ayrıca, Avrupa Birliğindeki yasal düzenlemeler ve Türkiye'deki durum tarihsel bir perspektiften sergilenecektir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Hayvan gönenci-veteriner hekimliği ilişkisi ve Avrupa Birliğindeki yasal düzenlemeler üzerine bir araştırma
    (2004) Yaşar, Aşkın; Yerlikaya, Halis
    Hayvan gönenci, hayvanın yaşam kalitesini yansıtan bir tanımlamadır. Tam anlamıyla zihinsel ve fiziksel sağlık durumunu, mutluluğunu ve uzun yaşam gibi özellikleri içerir. Hayvan gönenci konusu, 196O'lı yılların başından beri dünyanın farklı yerlerinde ele alınan ve tartışılan bir konu oldu. Bu tartışmaların etkisiyle "Hayvan Hakları Evrensel Bildirisi" kabul edildi. Günümüze ulaşıldığında ise Avrupa Birliği kuruluşları ve üye ülkelerde hayvan gönenci konusunda önemli gelişmeler kaydedilmiş ve birçok yasal düzenleme yapılmıştır. Çalışmada, farklı boyutlarıyla hayvan gönenci ele alınarak özellikle veteriner hekimliği ile ilişkisi ortaya konmaya çalışılacak; ayrıca, Avrupa Birliğindeki yasal düzenlemeler ve Türkiye'deki durum tarihsel bir perspektiften sergilenecektir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Hayvan koruma kavramı ve biyoetik çerçevesinde yaban hayatı koruma ve yaban hayatı geliştirme sahaları
    (2012) Aslım, Gökhan; Yiğit, Ali; İzmirli, Serdar; Yaşar, Aşkın
    İnsan faaliyetleri sonucunda tehlikeye giren çevrenin geleceği, etik ve deontolojik boyutlar içeren, zamanımızın önemli bir sorununu oluşturmaktadır. Bu sorunların çözümünde konu ile ilgili mevzuatın yanı sıra etik yaklaşımlar yararlı araçlar olarak görülmektedir. Türkiye’de 1966 yılında başlayan Yaban Hayatı Koruma ve Yaban Hayatı Geliştirme Sahaları çalışmaları günümüzde çeşitli yasal düzenlemelerle de temellendirilerek artmaktadır. Çalışmada, yaban hayatının korunmasında önemli yeri olan Yaban Hayatı Koruma ve Geliştirme Sahaları’nın hayvanları koruma ve biyoetik yönden değerlendirilmesi amaçlandı. Çalışmanın materyalini, hayvanları koruma ve yaban hayatı ile ilgili yerel mevzuat (Hayvanları Koruma Kanunu, Kara Avcılığı Kanunu, Su Ürünleri Kanunu, Özel Çevre Koruma Alanları Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Milli Parklar Kanunu gibi) ile Türkiye’nin taraf olduğu uluslar arası sözleşmeler (BERN, CITES, Ramsar ve Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmeleri) oluşturdu. Türkiye’de değişik statülerde (Milli Park, Tabiat Parkı, Tabiatı Koruma Alanı, Doğal Sit, Özel Çevre Koruma Bölgesi, Uluslararası Öneme Sahip Sulak Alanı, Yaban Hayatı Koruma Sahaları ve Yaban Hayatı Geliştirme Sahaları gibi) koruma alanlarının olduğu; bu alanlardan çalışma kapsamında incelenen Yaban Hayatı Koruma Sahaları’nın 109, Yaban Hayatı Geliştirme Sahaları’nın 79 adet olduğu ve bu sahalarda 11 hayvan türü ve su kuşlarının koruma altına alındığı belirlendi. Yapılan yasal düzenlemeler ile bu sahalarda, yaban hayatının korunmasına yönelik, mevzuat yönünden önemli adımlar atıldığı ve birçok yaban hayvanı sayısında önemli artışlar olduğu belirlendi. Kara Avcılığı Kanunu çerçevesinde soyu azalan ya da tükenme tehlikesi ile karşı karşıya olan yaban hayvan türleri, doğal alanlarında, ortamın ekosistem özellikleri bozulmadan, habitatları ile birlikte korunmaları amacıyla koruma altına alınmakta ve bazı türlerin de üretimi gerçekleştirilmektedir. Bu uygulamaların, doğal dengenin korunmasında ve biyoçeşitliliğin sağlanmasında gerekli olduğu söylenebilir. Sonuç olarak uluslar arası sözleşmeler de dikkate alınarak hazırlanan ulusal düzenlemelerin, yaban hayatı korunması konusunda önemli katkılar sağladığı ve Türkiye’nin bu konudaki çalışmaları arttırarak devam etmesi gerektiği; canlı varlıkların değeri, önemi ve bu doğrultuda hakları bulunduğu görüşüne dayanan canlı-merkezci tutumun yaygınlaştırılmasının yararlı olacağı söylenebilir.
  • Küçük Resim Yok
    Öğe
    HAZA KİTÂBU BAYTARNÂME VE “TERCÜME-İ BAYTARNÂME”DE TIP VE VETERİNER HEKİMLİĞİ ALANINDA ORTAK UYGULAMALAR ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME
    (2013) Yiğit, Ali; İzmirli, Serdar; Yaşar, Aşkın
    Evcilleş(tir)me süreci ile insanın yararlandığı hayvanları tedavi etmesi doğal bir sonuç olarak kabul edilmekte; tıp ve veteriner hekimliğinin tarihin bazı dönemlerinde ortaklaşa yürütüldüğü bilinmekte, hatta günümüzde de "tek tıp tek sağlık" konsepti içerisinde tıp ve veteriner hekimliği işbirliğinin önemi üzerinde durulmaktadır. Yazma eserler içerisinde veteriner hekimliği tarihinin önemli bir kaynağını oluşturan baytarnamelerin, veteriner hekimliği ve genel olarak at yetiştiriciliği, hastalıkları ve tedavileri konularını içermekle birlikte folklorik bilgiler ve bunlar arasında tıp konusunda da bazı bilgiler içerdikleri belirtilmektedir.Bu çalışmada, baytarnamelerde yer alan tıp ve veteriner hekimliği ortak uygulamalarının (tanı ve tedavi metotları gibi) değerlendirilmesi amaçlanmıştır.Materyal olarak "Tercüme-i Baytarnâme" ve "Haza Kitâbu Baytarnâme" isimli iki baytarname incelendi. Buna ilave olarak, baytarnameler üzerine yapılan bilimsel çalışmalar ve günümüz folklorik hekimliği bilgi ve uygulamaları da karşılaştırmalı olarak değerlendirildi. Çalışmada, insan ve hayvanlarda görülen bağır ağrısı, dalak şişmesi (talak, adem talağu), karın fıtkı, ziybe (karaciğer hastalığı), uyuz, müşeş (Jardone), baras (Trichophytose ya da Vitiligo), yılan sokması ve çıban (Abscess, apse) gibi hastalık/durumlarda insan ve hayvanlar için aynı tedavilerin uygulandığı ya da önerildiği; farklı hastalıklar (atta bukağılık felci ve nefes darlığı - insanda öksürük) için de benzer tedavilerin uygulandığı belirlendi. Ayrıca, belirli hayvan materyal/ürünlerinin bazı insan hastalıklarının tedavisinde, insan materyal/ürünlerinin (kuru kafa kemiği, avrat kanı, oğlan ve yetişkin idrarı, gaita vb) de hayvan hastalıklarının tedavisinde kullanıldığı tespit edildi. Sonuç olarak baytarnamelerin, hayvan hekimliğinin yanı sıra insan hekimliği açısından da önemli sayılabilecek bilgiler içerdiği; baytarnamelerin içerdiği ortak bilgi ve uygulamalardan hareketle, tarihsel süreçte paralel gelişen insan ve hayvan hekimliğinin ortak yönlerinin olduğu söylenebilir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    İç Anadolu Bölgesi Konya bölümü folklorunda ruminantların paraziter hastalıkları ve tedavi yöntemleri
    (2015) Yaşar, Aşkın; Sinmez, Çağrı Çağlar; Aslım, Gökhan
    Çalışmada, ruminantların paraziter hastalıklarına ve alternatif tedavi uygulamalarına yönelik folklorik verilerin İç Anadolu Bölgesi Konya Bölümündeki (Aksaray, Karaman ve Konya) çeşitliliğinin belirlenmesi ve yeni tedavi modelleri açısından komparatif bir tartışma ortamı oluşturmasına fırsat sunulması, halk arasında paraziter hastalıklar için tedavi amacıyla kullanılan bitkisel, hayvansal ve madensel kökenli ilaç hammaddelerinin etkinliğinin ve yan etkilerinin güncel tıp bilgileri doğrultusunda araştırılması ve tedavi arayışlarına yardımcı olunması amaçlandı. Çalışmanın materyalini, İç Anadolunun Konya Bölümü içerisinde yaşayan halk hekimliği uygulayıcıları, hayvan sahipleri ve hayvancılıkla uğraşan 177 kaynak kişiden bilgi derleme formu yoluyla elde edilen yazılı verilerle birlikte sözlü ve görsel veriler oluşturdu. Çalışmada, İç Anadolu Bölgesi Konya Bölümünde yapılan folklor çalışmasında ruminantlarda bit, pire, kene, nokra, uyuz, coenurus cerebralis, fasciolozis, mide-bağırsak parazitleri ve babesiozis gibi paraziter hastalıklara rastlandığı ve alternatif tedavi uygulamaları arasında; hidroterapi (su ile tedavi), fitoterapi (bitki ile tedavi), jeoterapi (kil ve çamur ile tedavi) gibi yöntemlerin kullanıldığı belirlendi. Bununla birlikte paraziter hastalıkların tedavisinde katran, bit otu, termiğe tohumu, tütün, kül, karamuk bitkisi kökü, yumurta, kükürt, tuz, göktaşı ve kil gibi bitkisel, hayvansal ve madensel ilaç hammaddeleri ve terkiplerinin kullanıldığı tespit edildi. Sonuç olarak, İç Anadolu Bölgesi Konya Bölümünde yapılan folklor çalışmasında ruminantlarda bit, pire, kene, nokra, uyuz, coenurus cerebralis, fasciolozis, mide- bağırsak parazitleri ve babesiozis gibi paraziter hastalıklara rastlandığı; parazit tedavisinde kullanılan katran, bit otu, termiğe tohumu, tütün, karamuk bitkisi kökü, kükürt, tuz, göktaşı ve kil gibi ilaç hammaddelerinden modern tıpta da yararlanıldığı; ancak genel olarak uygulamaların dinî-sihrî, ampirik ve rasyonel nitelikler taşıdığı söylenebilir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Introducing Ethical Evaluation of the Use of Animals in Experiments in the Near East
    (Frame, 2010) İzmirli, Serdar; Aldavood, S. Javid; Yaşar, Aşkın; Phillips, Clive J. C.
    Turkey and Iran are two Near East countries that are developing ethical regulation systems for animal experiments, following significant developments in this field in neighbouring Europe. In Turkey, legislation was passed between 2004 and 2006 to mandate ethical review of experiments which involve the use of laboratory animals. Today, one central and 73 local ethics committees exist, to evaluate the use of animals and the numbers of animals used, and to consider applications for animal experimentation. In Iran, Animal Ethics Committees (AECs) were established in 2004 in approximately 50 medical universities. The objective of the AECs is to preserve animal welfare and ethics, taking into account Islamic principles, and to be cognisant of world trends for the improvement of laboratory animal welfare. The recent establishment of animal ethical review in the Near East could benefit from experiences in Western countries, in their evolution toward high standards of experimental animal ethics.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Konya bölümü folklorik veteriner hekimliğinde ruminantlarda doğum bilgisi ve jinekoloji
    (2016) Sinmez, Çağrı Çağlar; Yaşar, Aşkın
    Çalışmada, Konya Bölümü'nde ruminantlarda geçmişten günümüze ulaşan doğum bilgisi ve jinekoloji hakkında tedavi, yöntem ve tekniklerin ve bu alandaki somut olmayan kültür mirasının ortaya çıkarılması amaçlandı. Çalışmanın materyalini, doğum bilgisi ve jinekoloji hakkında bilgi sahibi olan toplam 237 kaynak kişiden bilgi derleme formu yoluyla elde edilen yazılı, sözlü ve görsel veriler oluşturdu. Çalışmada, ruminantların doğum ve jinekolojik hastalıklar ve sorunları, üreme-doğum bilgisi ve isimlendirmelerine ilişkin veriler elde edildi. Sonuç olarak, Konya Bölümü'nde ruminantlarda doğum bilgisi ve jinekoloji alanındaki folklorik uygulamaların eski uygarlıklardan beri halk tıbbında kullanılan dinî-sihrî, ampirik ve rasyonel tedavi modellerine örnek gösterilebileceği; ruminantların cinsiyet ve üreme özelliklerine göre Türkçe isimlendirilmelerinin, Türk dilinin ve Türk halk kültürünün yaşadığını ve korunduğunu göstermesi bakımından önem arz ettiği söylenebilir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Konya veteriner kontrol ve araştırma enstitüsünün tarihsel gelişimi ve Türkiye hayvancılığına katkıları
    (2011) Türkmenoğlu, Emine; Yaşar, Aşkın
    Bu çalışmanın amacı Konya Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsünün tarihsel gelişimini, bölge ve ülke hayvancılığına katkılarını sergilemektir. Çalışmada retrospektif yöntem kullanılmıştır. Orta Anadolu Bölgesi Veteriner Aşı ve Serum Enstitüsü adıyla 28 Nisan 1950’de faaliyete geçen Kurumun 1968, 1969, 1987 ve 1994 yıllarında isim değişikliklerine uğradığı saptanmıştır. Kurumda, 1959-2007 yılları arasında 42.916 bakteriyolojik, 85.300 serolojik, 1.669 kuduz teşhis, 13.074 parazitolojik, 25.546patolojik, 32.138 tavuk teşhis, 341.110 tavuk serolojik, 17.205 toksikolojik ve 16.778 virolojik marazi madde muayenesi yapıldığı tespit edilmiştir. Enstitüde, 91.755.769 doz enterotoksemi aşısı (1974-2007) üretildiği, 88 bilimsel araştırmanın (1985-2007)sonuçlandırıldığı; Enstitünün bilimsel yayın organı Veterinarium’da 256 makale (1990-2007) yayınlandığı belirlenmiştir. Sonuç olarak Konya Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsünün tarihsel gelişim sürecinde Türkiye hayvancılığına ve halk sağlığına sağladığı katkılar nedeni ile gelecekte de faaliyetlerini sürdürmesinin yararlı olacağı ileri sürülebilir.
  • «
  • 1 (current)
  • 2
  • 3
  • »

| Selçuk Üniversitesi | Kütüphane | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Selçuk Üniversitesi Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı, Konya, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim