Yazar "Hadimli, Hasan Hüseyin" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 20 / 25
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Antibacterial Activities of MDPB and Fluoride in Dentin Bonding Agents(Int Amer Assoc Dental Researchi a D R/a a D R, 2002) Özer, F.; Karahara, S.; Erganiş, Osman; Hadimli, Hasan Hüseyin[Abstract not Available]Öğe Antibacterial Effect of Selected Root-End Filling Materials(Elsevier Science Inc, 2006) Eldeniz, Ayçe Ünverdi; Hadimli, Hasan Hüseyin; Ataoğlu, Hanife; Orstavik, DagThe purpose of this study was to evaluate the antibacterial activity of leachable components of selected root-end filling materials: amalgam, ProRoot MTA (mineral trioxide aggregate), Intermediate Restorative Material (IRM), Super Bond C&B, Geristore, Dyract, Clearfil APX composite with SE Bond, or Protect Bond. The direct contact test (DCT) with Staphylococcus aureus, Enterococcus faecalis, and Pseudomonas aeruginosa, was used. The materials were tested immediately after application to the microtiter wells (fresh samples) and after setting for 3 days (set samples). Ten microliters of bacterial suspension was added to each well for direct contact with each material for 1 h at 37 degrees C. Growth of surviving bacteria was then measured in a microplate spectrophotometer hourly at 620 nm for 15 h. Twelve uncoated wells using identical inoculum size served as positive controls. The data obtained at the end of 15 h was subjected to one-way ANOVA and post hoc comparisons were done using Tamhane's T2 test. Fresh samples of all materials showed a 3-h delay in exponential growth of both E. faecalis and S. aureus, and a 5-h delay in growth of P. aeruginosa. Set samples of IRM and ProRoot MTA cements showed generally greater antibacterial activity than the other materials: both completely inhibited P. aeruginosa, and both delayed or limited growth of E. faecalis. The DCT, by being quantitative and virtually independent of solubility and diffusion, was found suitable to assay solid root-end filling materials. IRM and ProRoot MTA were generally more potent inhibitors of bacterial-growth than the other tested materials.Öğe Antimicrobial resistances of Escherichia coli isolated from Buteo rufinus(Selçuk Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi, 2018) Birdane, Mehmet Fatih; Aras, Zeki; Gölen, Gökçenur Sanioğlu; Yaprakci, Mehmet Volkan; Hadimli, Hasan HüseyinAmaç: Bu çalışmada, kızıl şahinlerden (Buteo rufinus) toplanan kloakal sıvap örneklerinin bakteriyolojik muayenesi ve izole edilen Escherichia coli (E. coli) suşlarının antibakteriyel dirençlerinin belirlenmesi amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Çeşitli şikâyetlerle Afyon Kocatepe Üniversitesi Veteriner Fakültesi kliniklerine getirilen kızıl şahinlerden 24 kloakal sıvap örneği toplandı. Örnekler besi yerlerine ekilerek 37 °C de aerobik ve mikroaerofilik olarak inkübe edildi. Salmonella spp. varlığı ISO 6579 protokolüne göre yapıldı. Daha sonra izole edilen bakterilerin antibiyotik duyarlılıkları belirlendi. Bulgular: Örneklerden toplam 24 E. coli suşu izole edildi. Ayrıca, bir Enterococcus faecalis izolatı da izole edildi. E. coli izolatlarının tamamı florfenikol ve siprofoksasine karşı duyarlı olarak bulunurken diğer antibiyotiklere karşı değişen oranlarda dirençlilik tespit edildi. Öneri: Bu çalışma ile ülkemizdeki kızıl şahinlerden elde edilen kloakal sıvapların bakteriyolojik muayenesi ilk kez yapıldı. Ayrıca, antibiyotik kullanılmayan kızıl şahinlerden izole edilen E. coli izolatlarının farklı antibiyotiklere değişen oranlarda dirençli olması da anlamlı bulundu.Öğe Assessment of Antibacterial Activity of Endorez(Mosby-Elsevier, 2006) Eldeniz, Ayçe Ünverdi; Erdemir, Ali; Hadimli, Hasan Hüseyin; Belli, Sema; Erganis, OsmanObjective. The aim of this in vitro study was to evaluate antibacterial activity of a new resin based sealer, EndoREZ in comparison with 5 other sealers: AH 26, Diaket, Sultan, Apexit, and RoekoSeal. Study design. The effect of 6 different sealers oil the growth of 3 bacteria (Enterococcus faecalis, Staphylococcus aureus, and Pseudomonas aeruginosa) was measured using the agar diffusion test (ADT) and direct contact test (DCT). For ADT, 200 mu L bacterial suspensions were spread oil agar plates and freshly mixed sealers were applied to uniform wells punched in the agar. The zones of inhibition of bacterial growth were measured at 24 hours, 48 hours, 7 days, and 10 days. For DCT, 2 sets of sealers were prepared: fresh and 24-hour samples. Fresh samples were used within 20 minutes of mixing time while 24-hour samples were allowed to set it) a humid atmosphere at 37 degrees C for 24 hours before testing. Sealers were mixed and placed oil the walls of microliter plate wells and 10-mu L bacterial Suspensions were allowed to directly contact the sealers for I hour. Fresh media were added and 15 mu L were transferred from this plate to another plate containing fresh medium (215 mu L). Bacterial growth of this last plate was then measured using spectrophotometer every hour over 16 hours. Results. ADT results indicated that EndoREZ, Apexit, and RoekoSeal did not show any, antibacterial activity. In DCT results, AH 26 and Sultan were potent bacterial growth inhibitors. Conclusion. EndoREZ is not as potent a bacterial growth inhibitor as Sultan and AH 26.Öğe Buzağılarda Salmonella Dublin Enfeksiyonu ve Otojen Aşı Uygulaması ile Kontrolü(Selçuk Üniversitesi, 2011) Hadimli, Hasan Hüseyin; Sayın, Zafer; Erganiş, OsmanAmaç: Bu çalışmada, bir süt ineği işletmesinde buzağılarda Salmonella enterica subsp. enterica serovar Dublin (S Dub- lin) enfeksiyonunun mikrobiyolojik ve serolojik teşhisi ve izole edilen sustan hazırlanan otojen S. Dublin aşısı ile en- feksiyonun kontrolünün araştırılması amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Ölen ve ishalli buzağıların iç organ ve dışla örneklerinden salmonella izolasyonu için mikrobiyo- lojik yoklamalar yapıldı. Farklı yaş gruplarındaki hayvan- lardan 447 serum örneği serolojik olarak test edildi. Saha suşundan otojen S. Dublin bakterin aşısı hazırlandı. İşlet medeki buzağılara ve süt ineklerine 6 ay aralıkla 2 yıl sü reyle ap uygulandı. Aşı uygulamalarından 1.5-2 ay sonra 4 kez 20'ser hayvandan kan ve dışkı örnekleri alındı Serolojik yoklamalar Lam (LAT) ve Serum Aglutinasyon (SAT) testleri ile gerçekleştirildi. Bulgular: Buzağılardan izole edilen suşlar & Dublin (1. 9, 12 g p) olarak identifiye edildi. S. Dublin Lam Aglütinas- yon antijeni ile 447 kan örneğinden 92'si serolojik olarak pozitif bulundu. Aşı uygulamasından sonra alınan kan ör neklerinde LAT ve SAT testleri ile karşı yüksek titrede an- tikorlar belirlendi. Işletmede, ilk aşı uygulamasından sonra Salmonella enfeksiyonu ile ilgili herhangi bir problem ve ölüm bildirilmedi. Öneri: Buzağlarda salmonella enfeksiyonunun kontrol altı na alınmasında otojen S Dublin aşısının yardımcı olabildiği gösterildi.Öğe Buzağılarda salmonella dublin enfeksiyonu ve otojen aşı uygulaması ile kontrolü(2011) Hadimli, Hasan Hüseyin; Sayın, Zafer; Erganiş, OsmanHadimli HH, Sayin Z, Erganiş O.Buzağılarda Salmonella Dublin enfeksiyonu ve otojen aşı uygulaması ile kontrolü. Eurasian J Vet Sci, 2011, 27, 2, 93-98 Amaç: Bu çalışmada, bir süt ineği işletmesinde buzağılarda Salmonella enterica subsp. enterica serovar Dublin (S. Dublin) enfeksiyonunun mikrobiyolojik ve serolojik teşhisi ve izole edilen suştan hazırlanan otojen S. Dublin aşısı ile enfeksiyonun kontrolünün araştırılması amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Ölen ve ishalli buzağıların iç organ ve dışkı örneklerinden salmonella izolasyonu için mikrobiyolojik yoklamalar yapıldı. Farklı yaş gruplarındaki hayvanlardan 447 serum örneği serolojik olarak test edildi. Saha suşundan otojen S. Dublin bakterin aşısı hazırlandı. İşletmedeki buzağılara ve süt ineklerine 6 ay aralıkla 2 yıl süreyle aşı uygulandı. Aşı uygulamalarından 1.5-2 ay sonra 4 kez 20’şer hayvandan kan ve dışkı örnekleri alındı. Serolojik yoklamalar Lam (LAT) ve Serum Aglütinasyon (SAT) testleri ile gerçekleştirildi. Bulgular: Buzağılardan izole edilen suşlar S. Dublin (1, 9, 12: g, p: -) olarak identifiye edildi. S. Dublin Lam Aglütinasyon antijeni ile 447 kan örneğinden 92’si serolojik olarak pozitif bulundu. Aşı uygulamasından sonra alınan kan örneklerinde LAT ve SAT testleri ile karşı yüksek titrede antikorlar belirlendi. İşletmede, ilk aşı uygulamasından sonra Salmonella enfeksiyonu ile ilgili herhangi bir problem ve ölüm bildirilmedi. Öneri: Buzağılarda salmonella enfeksiyonunun kontrol altına alınmasında otojen S. Dublin aşısının yardımcı olabildiği gösterildi.Öğe Buzağıların solunum sistemi enfeksiyonunun tedavisinde tilmikosin’in klinik etkinliğinin değerlendirilmesi(Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi, 2019) Ok, Mahmut; Hadimli, Hasan Hüseyin; İder, MerveAmaç: Bu çalışmanın amacı, buzağıların solunum sistemi enfeksiyonunun tedavisinde tilmikosin’in klinik etkinliğini değerlendirmektir. Gereç ve Yöntem: Bu araştırma solunum sistemi enfeksiyonu bulunan 30 buzağı üzerinde gerçekleştirildi. Buzağılardan bronkoalveolar lavaj (BAL) sıvısı örnekleri alındı. Mikrobiyolojik muayeneleri yapıldı ve etkenlerin antibiyotik duyarlılıkları belirlendi. Buzağılara tilmikosin (10 mg/kg) deri altı yolla tek doz uygulandı. Bulgular: Toplam 30 BAL sıvısı örneğinin 11’inde bakteriyel üreme olmazken, 19’unda bakteriyel üreme tespit edildi. Örneklerin 14’ünde Pasteurella multocida (P. multocida), 3’ünde Trueperella pyogenes (T. pyogenes) ve 2’sinde Escherichia coli (E. coli) izole edildi. Bakterilere etkili olan antibiyotiklerin ise amoksisilin, sefquinom, marbofloksasin, gamitromisin ile tilmikosin olduğu saptandı. Öneri: Sonuç olarak, solunum sistemi enfeksiyonlarında dominant bakterinin Pasteurella multocida olduğu, tilmikosin’in buzağıların solunum sistemi hastalıklarının tedavisinde etkili olduğu belirlendi.Öğe A Comparative Study on Detection of Ornithobacterium Rhinotracheale Antibodies in Meat-type Turkeys by Dot Immunobinding Assay, Rapid Agglutination Test and Serum Agglutination Test(Carfax Publishing, 2002) Erganiş, Osman; Hadimli, Hasan Hüseyin; Kav, K.; Çorlu, M.; Öztürk, D.The objectives of the present study were to develop a dot-immunobinding assay (DIA) and a serum agglutination test (SAT) for detection of Ornithobacterium rhinotracheale, to compare the rapid agglutination test (RAT) and the SAT, and to make a serosurvey of O. rhinotracheale exposure on turkey farms in Turkey. Antiserum against O. rhinotracheale bacterin was prepared in rabbits and 72 serum samples were collected from turkeys with respiratory signs on four farms. Comparison of the tests showed that 55.5, 48.6 and 40.3% of serum samples were positive by RAT, SAT and DIA, respectively. The sensitivity of the DIA appeared to be lower than that of the agglutination tests but the specificity is not known.Öğe Comparison of reverse-transcriptase polymerase chain reaction (RT-PCR) and rapid test for the detection of bovine rotavirus and bovine coronavirus in anatolian water buffaloes(Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi, 2020) Bulut, Oya; Uyunmaz Saklı, Gülşah; Hasöksüz, Mustafa; Dik, Irmak; Hadimli, Hasan Hüseyin; Hitit, MustafaAmaç: Coronaviruslar ve Rotaviruslar, Türkiye’de ve Dünya’da hayvan ve insan sağlığını tehdit eden önemli virolojik etkenlerdir. Sığırlarda görülen Bovine Rotavirus (BRV) ve Bovine Coronavirus (BCoV) önemli ekonomik kayıplara yol açmaktadır. Bu çalışmada sığırlar ile aynı çiftlikte bulunan Anadolu mandalarında BRV ve BCoV varlığının teşhis edilmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla iki virusun varlığı Revers Transkriptaz Polimeraz Zincir Reaksiyonu (RT-PCR) ve BRV-BCoV hızlı testi ile tespit edildi. Bu iki testin sensitivite ve spesifite oranları karşılaştırıldı. Gereç ve Yöntem: Bu çalışmada Afyonkarahisar bölgesindeki sığır çiftliklerinde bulunan 230 adet Anadolu mandası klinik olarak değerlendirildi. Yirmi yedi adet klinik belirti (zayıflık, dehidrasyon, kusma, sulu kıvam ve sarı renkli dışkı) gösteren mandadan gaita numuneleri toplandı. Gaita numuneleri BRV ve BCoV yönünden Hızlı test ve RT-PCR ile değerlendirildi. Belirtilen analizler, kullanılan ticari kitlerin prosedürüne uygun olarak gerçekleştirildi. Bulgular: RT-PCR sonucunda %22.2 (27/6) BRV ve % 3.7 (27/1) oranında BCoV pozitiflik tespit edilirken, Rota-Corona Hızlı testle tüm numuneler negatif belirlendi. Her iki etken için rapid testin RT-PCR ile karşılaştırıldığında sensitivite ve spesifitesi sırayla %0 ve %100 olarak belirlendi. Ayrıca analiz edilen örneklerde istatistiki olarak BRV pozitiflik oranı, BCoV’a göre daha önemli bulundu (p<0,05). Öneri: Sonuç olarak rapid test sensitivitesinin düşük çıkması, enterik enfeksiyonların seyri boyunca saçılan virus miktarındaki değişikliğe bağlı olabilir.Öğe Cytologic-enzymologic diagnosis of experimental pneumonia induced by klebsiella pneumoniae serotype II in rats and its treatment with free and liposomal enrofloxacin(KAFKAS UNIV, VETERINER FAKULTESI DERGISI, 2013) Baş, Ahmet Levent; Üney, Kamil; Hadimli, Hasan Hüseyin; Sezer, Ali Demir; Hatipoğlu, Fatih; Maden, Mehmet; Akbuğa, JulideEnrofloxacin (ENR) rapidly localizes in eukaryotic cells in vitro but does not remain for prolonged periods, thereby reducing the ENR efficacy of defense against intracellular pathogens. Delivery of ENR in a liposome-encapsulated form may enhance its intracellular residence time. In this study, experimental pneumonia was induced in healthy and dexamethasone-treated rats using Klebsiella pneumoniae serotype II. Free and liposome-encapsulated ENR were injected intravenously into the infected animals at a dose of 7.5 mg/kg/day for 5 days. Samples of tissue, plasma and bronchoalveolar lavage (BAL) fluid were obtained at 1, 2, 3 and 4 days and 1, 2, 3 and 4 weeks after the first antibiotic treatment. All of the samples were evaluated cytologically, enzymologically, microbiologically and pathologically. It was determined that cytologic and enzymologic diagnoses of BAL fluid are not meaningful for evaluating the treatment of the experimental pneumonia in rats. However, it was established that the use of ENR in liposomal form at a dose of 7.5 mg/kg for 5 days is more effective than the free form both in the treatment of K. pneumoniae infections and in the prevention of recurrent infections. Liposome-encapsulated antimicrobial agents should provide another choice for antimicrobial therapy in the future, but further investigation must be completed before clinical use.Öğe Effcacy of experimental inactivated and live Rhodococcus equi vaccines for thoroughbred Arabian mares in mice(2015) Erganiş, Osman; Hadimli, Hasan Hüseyin; Sayın, Zafer; Sakmanoğlu, Aslı; Pınarkara, Yasemin; Özdemir, ÖzgürThe aim of this study was to determine the effcacy of inactive Rhodococcus equi vaccine candidates included that bacterinaluminum hydroxide (Al(OH)3), bacterinVapA(Al(OH)3), bacterinMontanide IMS 3012 (IMS), bacterinVapAIMS, and live vaccine using mice as a model. Te efcacy of vaccine was evaluated according to clinical fndings, humoral and cellular immunity (levels of INF-g and IL-4), and results of microbiological culture from internal organs in dead or sacrifced mice. Inactive R. equi vaccines were subcutaneously administered to mice three times at 15-day intervals and live vaccine was intraperitoneally injected once. Fifeen days afer the last vaccination, aerosol challenges were carried out with the pathogenic R. equi VapAK2002 strain in all groups. Two mice were sacrifced from each challenge groups on days 1, 3, 5, and 7. The antibody titers of vaccinated mice were found to be signifcantly higher than those of the controls. The largest number of INF-g positive samples were detected in the bacterinVapAIMS and bacterinIMS groups. IL-4 positivity was determined only in live vaccine groups. The lowest reisolation rate of R. equi from internal organs was observed in the bacterinVapAIMS group. It was concluded that R. equi vaccines, and especially bacterinVapAIMS, are useful to protect mice against R. equi infection.Öğe Evaluation of Antibacterial Effectiveness of Desensitizers Against Oral Bacteria(Int Amer Assoc Dental Researchi a D R/a a D R, 2003) Duran, I.; Şengün, A.; Hadimli, Hasan Hüseyin; Ülker, M.; Özer, F.[Abstract not Available]Öğe Evaluation of Humoral Immunity of Broilers During Chronic Aflatoxin (50 and 100 Ppb) and Clinoptilolite Exposure(Ecole Nationale Veterinaire Toulouse, 2003) Oğuz, H.; Hadimli, Hasan Hüseyin; Kurtoğlu, Varol; Erganiş, OsmanIn this study, total aflatoxin, (AF) and a natural zeolite (clinoptilolite; CLI) were added to the broiler feed and development of humoral immunity against Infectious Bronchitis (IB) and Newcastle Disease (ND) was evaluated. A total of 576 1-d-old Ross broiler chicks (96 per each) were housed in six treatment groups [Control, CLI,(15 g/kg diet), 50 ppb AF, 50 ppb,AF plus CLI, 100 ppb AF, 100 ppb AF plus CLI] and fed for 42 days. Compared to controls, the antibody titres of IB were determined significantly lower (p < 0.05) in 50 and 100 ppb AF fed chicks from 20 to 42 days of age. The ND titres were also significantly lower (p < 0.05) in 100 ppb AF fed chicks, while no significant differences were seen in 50 ppb AF group compared to controls (p > 0.05). The addition of CLI to the AF-containing diets (50 and 100 ppb) significantly ameliorated (p < 0.05) the adverse effect of AF on humoral immunity. The single addition of CLI to the AF-free diet had no adverse effects in chicks, except the IB titres on 42nd day.Öğe Farelerde sığır immünglobulin G’sinin Salmonella enfeksiyonlarına karşı etkinliği(Selçuk Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi, 2017) Gölen, Gökçenur Sanioğlu; Hadimli, Hasan Hüseyin; Sayın, ZaferAmaç: Bu çalışmada, farelerde Salmonella Dublin, S. Typhimurium, S. Kentucky veya S. Anatum tarafından oluşturulan Salmonella enfeksiyonlarına karşı sığır immünglobulin G’sinin (IgG) etkinliğinin belirlenmesi amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Sığırlar inaktif monovalan, bivalan ve kombine Salmonella aşıları ile 21 gün arayla 3 kez aşılandılar. Son aşılamadan 10 gün sonra, aşılanan sığırlardan kan örnekleri toplandı ve Salmonella antijenlerine karşı şekillenen antikor titreleri mikro Serum Aglütinasyon testi ile belirlendi. Toplam 100 fareye (toplam 10 grup ve her grupta 10 fare) Salmonella türleri ile oral yolla çelınç yapıldı. Çelınç sonrası, farelere oral yolla IgG verildi. Fareler 20 gün boyunca hastalık oluşumu ve ölüm yönünden gözlendi. Aynı zamanda, dışkı ile Salmonella türlerinin saçılımı üzerine IgG’nin etkisini belirlemek için dışkı örnekleri analiz edildi. Bulgular: Sığır kanlarında aşılama sonrası oluşan antikor titrelerinin aşılama öncesi ve kontrollere göre yüksek olduğu bulundu. Aşı gruplarında hastalık oluşumu ve ölüm sayıları kombine aşı grubunda 9 (6 S. Dublin, 2 S. Typhimurium ve 1 S. Kentucky), bivalan aşı grubunda 3 (3 S. Typhimurium) ve monovalan aşı grubunda 2 (1’er S. Anatum ve S. Kentucky) olarak belirlendi. Bütün aşı gruplarında farelerin iç organlarından ve dışkı örneklerinden Salmonella türlerinin geri izolasyon sayıları düşük bulundu. Öneri: Sonuç olarak, Salmonella enfeksiyonlarına karşı sığır IgG’sinin koruyucu olarak faydalı ancak sınırlı bir etkinliğinin olduğu gözlendi.Öğe Farelerde sığır immünglobulin G’sinin Salmonella enfeksiyonlarına karşı etkinliği(2017) Hadimli, Hasan Hüseyin; Gölen², Gökçenur Sanioğlu; Sayın, Zafer.Amaç: Bu çalışmada, farelerde Salmonella Dublin, S. Typhimurium, S. Kentucky veya S. Anatum tarafından oluşturulan Salmonella enfeksiyonlarına karşı sığır immünglobulin G'sinin (IgG) etkinliğinin belirlenmesi amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Sığırlar inaktif monovalan, bivalan ve kombine Salmonella aşıları ile 21 gün arayla 3 kez aşılandılar. Son aşılamadan 10 gün sonra, aşılanan sığırlardan kan örnekleri toplandı ve Salmonella antijenlerine karşı şekillenen antikor titreleri mikro Serum Aglütinasyon testi ile belirlendi. Toplam 100 fareye (toplam 10 grup ve her grupta 10 fare) Salmonella türleri ile oral yolla çelınç yapıldı. Çelınç sonrası, farelere oral yolla IgG verildi. Fareler 20 gün boyunca hastalık oluşumu ve ölüm yönünden gözlendi. Aynı zamanda, dışkı ile Salmonella türlerinin saçılımı üzerine IgG'nin etkisini belirlemek için dışkı örnekleri analiz edildi. Bulgular: Sığır kanlarında aşılama sonrası oluşan antikor titrelerinin aşılama öncesi ve kontrollere göre yüksek olduğu bulundu. Aşı gruplarında hastalık oluşumu ve ölüm sayıları kombine aşı grubunda 9 (6 S. Dublin, 2 S. Typhimurium ve 1 S. Kentucky), bivalan aşı grubunda 3 (3 S. Typhimurium) ve monovalan aşı grubunda 2 (1'er S. Anatum ve S. Kentucky) olarak belirlendi. Bütün aşı gruplarında farelerin iç organlarından ve dışkı örneklerinden Salmonella türlerinin geri izolasyon sayıları düşük bulundu.Öneri: Sonuç olarak, Salmonella enfeksiyonlarına karşı sığır IgG'sinin koruyucu olarak faydalı ancak sınırlı bir etkinliğinin olduğu gözlendi.Öğe In Vitro Antibacterial Activity of a New Resin-Based Sealer(Int Amer Assoc Dental Researchi a D R/a a D R, 2003) Erdemir, Ali; Eldeniz, Ayçe Ünverdi; Hadimli, Hasan Hüseyin; Belli, Sema; Erganiş, Osman[Abstract not Available]Öğe Isolation of Ornithobacterium Rhinotracheale From Chickens and Turkeys(2002) Erganiş, Osman; Ateş, Mehmet; Hadimli, Hasan Hüseyin; Çorlu, MehmetAbstract: A total of 251 tracheal swabs and a total of 102 tracheae, lungs, airsacs, livers and spleens were collected from commercial layer, broiler and broller parent stock flocks with respiratory infection. From turkey flocks, 96 tracheal swabs and 5 tissue samples from the trachea, lung, airsac, liver and spleen were also taken. Cultivations on Blood Agar supplemented with 5- 10%sheep blood, on Chocolate Agar and on MacConkey Agar were incubated at 37°C for 24-72 hours in the presence of 10%CO2- Gram staining was carried out for the smooth and non-hemolytic colonies 1-3 mm in diameter and for those showing grayish pigmentation after approximately 48 hours of culture. Gram negative pleomorphic rods were considered to be Ornithobacterium rhinotracheale (ORT) and other conventional tests were made as follows: hemolysis, motility, spore formation, growth on MacConkey and TSI agars, catalase, indol, sorbitol, inositol, rafinose, trehalose, xylose, dulcitol, nitrate, methyl red, oxidase, B-D galactosidase, urease, glucose, galactose, lactose, maltose, fructose and Voges-Proskauer. ORT was isolated from none of the samples taken from turkeys, broiler or broiler parent stock flocks. However, two ORT isolations were achieved from two commercial pullets aged 12 and 15 weeks. One of these isolates was serotyped as "B" by the AGP test while the other was not found to belong to any of the serogroups. Both of the isolates were found to be susceptible to oflaxacin, erythromicin, lincomycin, amoxicillin, and amoxicillin+clavulonic acid by antibiotic suspectibility tests.Öğe Koyunlardan izole edilen Cory nebacterium pseudotuberculosis suşlarının identifikasyonu ve antibiyotiklere duyarlılıkları(2015) Sakmanoğlu, Aslı; Hadimli, Hasan Hüseyin; Erganiş, Osman; Pınarkara, Yasemin; Sayın, Zafer; Kav, KürşatAmaç: Bu çalışmada, Kazeöz Lenfadenetis (KLA)li koyunların lenf düğümlerinden izole edilen Cory nebacterium pseudotuberculosis (C. pseudotuberculosis) izolatlarının biyokimyasal identifikasyonu, Polimeraz Zincir Reaksiyonu (PZR) ile doğrulanması, fosfolipaz D (PLD) enzim aktivitesinin belirlenmesi ve antibiyotiklere duyarlılıklarının tespit edilmesi amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Toplam 1176 adet koyun KLA yönünden muayene edildi ve 1176 lenf düğümü bakteri izolasyonu için alındı. Örnekler, kanlı agara ekildi ve 37Cde 48 saat mikroaerofilik olarak inkübe edildi. Şüpheli izolatların, morfolojik, biyokimyasal özellikleri PZR analizleri, Rhodococcus equi (R. equi) ve Staphy lococcus aureus (S. aureus) ile PLD enzim aktiviteleri belirlendi. Ayrıca, C. pseudotuberculosis izolatlarının 16 antibiyotiğe duyarlılıkları disk diffüzyon metodu ile belirlendi. Bulgular: Toplam 72 şüpheli izolat biyokimyasal özelliklerine göre C. pseudotuberculosis olarak identifiye edildi. Tüm izolatlar S. aureus ile antagonist ve R. equi ile sinerjik olarak PLD enzim aktivitesi gösterdi. İzolatların tümü PZR ile C. pseudotuberculosis olarak doğrulandı. C. pseudotuberculosis izolatlarının farklı antibiyotiklere değişik oranlarda duyarlı oldukları, izolatların büyük çoğunluğunun (%98) florfenikole duyarlı, %62.5inin ampisilin ve linkomisine dirençli olduğu belirlendi. Öneri: Enfeksiyonun antibiyotiklerle in-vivo tedavide başarısızlığı ile ilgili çok sayıda veri bulunmasına rağmen etkenin bu çalışmada kullanılan pek çok antibiyotiğe in-vitro duyarlı olduğu, PZR'ın ve bu çalışmada kullanılan primerlerin, biyokimyasal özelliklerine göre identifiye edilen izolatların doğrulanmasında faydalı olduğu ifade edilebilir.Öğe Koyunlardan izole edilen Corynebacterium pseudotuberculosis suşlarının identifikasyonu ve antibiyotiklere duyarlılıkları(Selçuk Ünivesitesi Veterinerlik Fakültesi, 2015) Sakmanoğlu, Aslı; Hadimli, Hasan Hüseyin; Erganiş, Osman; Pınarkara, Yasemin; Sayın, Zafer; Kav, KürşatAmaç: Bu çalışmada, Kazeöz Lenfadenetis (KLA)’li koyunların lenf dü ğümlerinden izole edilen Corynebacterium pseudotuberculosis (C. pse udotuberculosis) izolatlarının biyokimyasal identifikasyonu, Polimeraz Zincir Reaksiyonu (PZR) ile doğrulanması, fosfolipaz D (PLD) enzim aktivitesinin belirlenmesi ve antibiyotiklere duyarlılıklarının tespit edilmesi amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Toplam 1176 adet koyun KLA yönünden muayene edildi ve 1176 lenf düğümü bakteri izolasyonu için alındı. Örnekler, kanlı agara ekildi ve 37°C’de 48 saat mikroaerofilik olarak inkübe edil di. Şüpheli izolatların, morfolojik, biyokimyasal özellikleri PZR analiz leri, Rhodococcus equi (R. equi) ve Staphylococcus aureus (S. aureus) ile PLD enzim aktiviteleri belirlendi. Ayrıca, C. pseudotuberculosis izo latlarının 16 antibiyotiğe duyarlılıkları disk diffüzyon metodu ile be lirlendi. Bulgular: Toplam 72 şüpheli izolat biyokimyasal özelliklerine göre C. pseudotuberculosis olarak identifiye edildi. Tüm izolatlar S. aureus ile antagonist ve R. equi ile sinerjik olarak PLD enzim aktivitesi göster di. İzolatların tümü PZR ile C. pseudotuberculosis olarak doğrulandı. C. pseudotuberculosis izolatlarının farklı antibiyotiklere değişik oran larda duyarlı oldukları, izolatların büyük çoğunluğunun (%98) flor fenikole duyarlı, %62.5’inin ampisilin ve linkomisine dirençli olduğu belirlendi. Öneri: Enfeksiyonun antibiyotiklerle in-vivo tedavide başarısızlığı ile ilgili çok sayıda veri bulunmasına rağmen etkenin bu çalışmada kulla nılan pek çok antibiyotiğe in-vitro duyarlı olduğu, PZR'ın ve bu çalış mada kullanılan primerlerin, biyokimyasal özelliklerine göre identifi ye edilen izolatların doğrulanmasında faydalı olduğu ifade edilebilÖğe The production and development of vaccines for Ornithobacterium rhinotracheale infection in commercial broilers(Selçuk Üniversitesi, 2011) Erganiş, Osman; Hadimli, Hasan Hüseyin; Kav, Kürşat; Sayın, ZaferAmaç: Çalışmanın amacı bivalan inaktif Ornithobacte- rium rhinotracheale (0. rhinotracheale) aşıları hazırlamak, kan serumlarında antijenlere karşı antikorların titrelerini ölçmek ve etçi piliçlerde 0. rhinotracheale aşılarının etkin- liklerini belirlemektir. Gereç ve Yöntem: Bivalan inaktif O. rhinotracheale aşıları; alüminyum hidroksit (Al [OH] 3 ) mineral yağlı (MO), alüminyum hidroksit + ginseng (Al [OH] 3 +G) mineral yağ + ginseng (MO+ G) adjuvantları kullanılarak 0. rhinotra cheale serotip A ve B'den hazırlandı. Sterilite ve zararsızlık testlerinden sonra, etçi piliçlerde (ilk gün 0.1 mL doz ile bir kez aşılama ile) aşıların laboratuvar etkinlikleri ( varphi*elin*varphi / k * o ruma ve serolojik potens) kontrol edildi. Bulgular: Celinç sonuçlarına gore; etçi piliçlerde bütün aşıların 0 etkili olduğu bulundu. Adjuvant olarak min- eral yağ ve ginseng (MO + G) içeren aşı diğerlerine göre be- lirgin olarak daha yüksek humoral immune cevap oluşturdu. Öneri: Bu çalışmada, birinci günde etçi piliçlerin aşılanması 0. rhinotracheale enfeksiyonlarına karşı etkili şekilde koruyabildiği gösterilmiştir.